Savaş

İngiltere Prensi Charles, Çanakkale Abidesi'ni, Çanakkale Kara Savaşları'nın 100. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen anma törenlerine katılmak için ziyaret etmiştir. 24 Nisan 2015 tarihinde gerçekleşen bu ziyaret sırasında, Prens Charles, Şehitler Abidesi ve İngiliz Helles Anıtı'nda düzenlenen törenlere katılmış, ayrıca Fransız Anıt Mezarı’na da çelenk bırakmıştır.

"Sempatizan" adlı eserin konusu, farklı bağlamlarda iki farklı şekilde ele alınabilir: 1. Viet Thanh Nguyen'in romanı: Eser, Saygon'un düşüşünden sonra Amerika'ya gelen, yarı Fransız yarı Vietnamlı bir istihbarat subayının, komünist üstlerine gizlice raporlar göndermesini ve bir yandan da yeni hayatına uyum sağlamaya çalışmasını anlatır. 2. Mehmet Mez'in romanı: Türkiye'nin 1960'lı ve 1970'li yıllarının siyasi ve sosyal yapısını, üniversite kütüphanesinde çalışan sol görüşlü bir karakterin gözünden anlatır.

Spartacus dizisinin 3. sezonunun 8. bölümünde yaşanan bazı olaylar şunlardır: Spartacus ve isyancılar bir yol ayrımına gelirler. Acımasız Crassus'un adamlarını zorlamasıyla Tiberius ile Caesar arasındaki çatışma tırmanır. Ayrıca, bu sezonda Crixus'un ölümü de gerçekleşir. Bu bölüm, "Separate Paths" olarak adlandırılmıştır. İçerik, 18 yaşından küçükler için uygun olmayabilir.

Bamburgh Kalesi'ni fetheden bazı kişiler ve olaylar şunlardır: Anglo-Sakson Kralı Ida. Vikingler. Richard Neville, "Kral Yapıcı" Earl of Warwick. Ayrıca, 1095 yılında, asi Earl of Northumbria Robert de Mowbray'in isyanını bastıran II. William, kaleyi ele geçirdi ve İngiliz hükümdarının mülkü haline getirdi.

Binbaşı Dundee (Major Dundee), 1965 yapımı bir western filmidir. Konusu: İç Savaş'ın son kışında, Texas'taki bir kalede mahkumlara gardiyanlık yapan Albay Dundee, ordunun nizami askerleri, güneyli savaş esirleri ve gözcülerden oluşan kavgacı bir birliği yönetmektedir. Amacı, Teksas'taki Birleşik Devletler üssünü basan bir grup Apaçi'yi yok etmek için Meksika'ya bir keşif seferi yapmaktır. Bir kaçırma olayını bahane ederek Apaçilerin peşine adamlarıyla takılır. Film, gerçek olaylara dayanmamakta ve bazı tarihsel yanlışlıklar içermektedir.

Geronimo ve Oturan Boğa, Amerikan yerlilerinin tarihinde önemli direniş kahramanları olarak kabul edilir. Geronimo'nun önemi: Son Kızılderili savaşçı: Geronimo, Amerikan hükûmetine karşı savaşan son Kızılderili liderlerden biridir. Cesur savaşçı: Beyazlara karşı duyduğu nefret ve cesaretiyle tanınır. Efsane statüsü: II. Dünya Savaşı sırasında paraşütçüler, uçaklardan atlamadan önce cesaret göstergesi olarak "Geronimo!" diye bağırırdı. Oturan Boğa'nın önemi: Sioux kabilesinin reisi: 1867'de Sioux kabilesinin reisi olmuş, cesareti, cömertliği ve bilgeliğiyle nam salmıştır. Tarihî zafer: 1876'da Amerikan 7. Süvari Alayı'nı yenerek general George Custer'ın ölümüne neden olmuştur. Direniş sembolü: Kızılderililere karşı yürütülen savaşlardaki kılavuzluğu ile ün kazanmıştır.

Harry Potter ve Voldemort'un savaşı, Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 2 filminde işlenmiştir. Bu filmde, Harry, Ron ve Hermione'nin yıllardır süren arayışları nihayete erer ve tüm serinin en önemli sorularına cevaplar verilir.

Seddülbahir'de savaşan taraflar: Osmanlı İmparatorluğu: 9. Tümen'e bağlı 25. ve 26. Alaylar. İtilaf Devletleri: İngiliz 29. Tümeni; 1. Fransız Tümeni; 1. İngiliz Deniz Piyade Tümeni; 1. Hint Tugayı.

Mim Mesle Madar (Anne Gibi) filmi, engelli çocuğuyla hayata tutunmaya çalışan bir annenin hikayesini anlatıyor. Filmde ele alınan bazı konular: Savaş ve kimyasal silahlar. Kürtaj tartışması. Annelik ve fedakarlık. Toplumsal yaralar.

Çanakkale Cephesi'nin 1 yıl sürmesinin başlıca nedenleri şunlardır: İtilaf Devletleri'nin deniz ve kara harekatları: İtilaf Devletleri, önce deniz yoluyla İstanbul'a ulaşmayı denedi ancak 18 Mart 1915'te Osmanlı donanmasının mayınları ve topçu ateşi nedeniyle ağır kayıplar verdi. Türk direnişi: İtilaf Devletleri'nin kara çıkarmaları, Türk kuvvetlerinin inatçı savunması ve karşı taarruzları nedeniyle başarılı olmadı. Stratejik ve politik hedefler: İtilaf Devletleri, Çanakkale'yi geçerek Osmanlı'yı savaş dışı bırakmayı, Rusya'ya yardım etmeyi ve savaşı kısa sürede kazanmayı hedefliyordu. Tüm bu faktörler, Çanakkale Cephesi'nin 25 Nisan 1915'te başlayıp 9 Ocak 1916'da İtilaf Devletleri'nin geri çekilmesiyle sona ermesine yol açtı.

İzmir'in işgali, bir dizi önemli olayı tetiklemiştir: Türk Kurtuluş Savaşı'nın Başlaması: İşgal, Türk halkının işgale karşı topyekûn bir direniş başlatmasına zemin hazırlamıştır. Kuvâ-yi Milliye'nin Oluşumu: İşgalin ardından, Urla'da ilk Kuvâ-yi Milliye birliği kurulmuştur. Silahlı Direniş: İzmir'deki Türk halkı, silah depolarını ele geçirerek milis kuvvetleri oluşturmuştur. Uluslararası Gerilim: İtalya, işgal nedeniyle Anadolu'daki toprak kazançlarının dengelenmemesi nedeniyle İtilaf Devletleri ile gerilim yaşamıştır. Propaganda ve Taşkınlıklar: Rumların taşkınlıkları ve Yunan işgalinin propagandası, Türk ve Rum toplulukları arasında gerginliğe yol açmıştır. Bu olaylar, İzmir'in işgalinin sadece yerel değil, aynı zamanda uluslararası alanda da önemli etkilere sahip olduğunu göstermektedir.

1940-1950 yılları arası Türk dış politikasını etkileyen bazı faktörler: Sovyetler Birliği'nin tehditleri. Truman Doktrini ve Marshall Planı. İkinci Dünya Savaşı'nın etkileri. Jeopolitik konum. Ulusal çıkarlar ve yöneticilerin dünya algısı.

Gjergj Kastrioti İskender Bey, 1405 yılında Arnavutluk'ta doğan ve 1468 yılında aynı yerde hayatını kaybeden Arnavutların ulusal kahramanıdır. İskender Bey, Arnavutların feodal hanedanlıklarından Kastriyota Hanedanı'na mensuptur. İskender Bey, 1451 yılında Napoli Krallığı'nın Arnavutluk üzerindeki egemenliğini tanımış, ancak fiilen bağımsız bir hükümdar olarak kalmıştır. İskender Bey, Osmanlı'ya karşı 25 savaşın 24'ünü kazanmış, ancak 17 Ocak 1468'de sıtmaya yakalanarak hayatını kaybetmiştir.

IV. Murad'ın gürz kullanmasının nedeni, cesur ve güçlü bir padişah olarak ünü ve askerî yeteneklerini sergileme isteği olabilir. IV. Murad'ın gürzü tek elle kullandığı ve 256 kilogram gibi oldukça ağır bir silahı rahatlıkla taşıdığı rivayet edilmektedir. Ayrıca, gürzün öldürücü darbeler vurmak ve zırh parçalamak için kullanılan bir savaş topuzu olduğu göz önüne alındığında, IV. Murad'ın bu silahı savaşlarda da kullanmış olabileceği düşünülebilir.

Komançilerin en büyük düşmanı, Teksaslılar ve Meksikalılar olarak kabul edilir. Komançiler, 18. ve 19. yüzyıllarda Büyük Ovalar'da yaşayan diğer yerli kabilelere de saldırılar düzenlemişlerdir. Komançilerin geleneksel ölümcül düşmanları arasında Tonkava ve Lenape (Delaware) Kızılderilileri de bulunur.

Evet, Changjin Gölü Savaşı gerçek bir hikayeye dayanmaktadır. Bu savaş, Kore Savaşı sırasında, 27 Kasım 1950 - 13 Aralık 1950 tarihleri arasında gerçekleşmiştir. Savaş, Çin sinemasında The Battle at Lake Changjin (Çangjin Gölü Muharebesi) adıyla, Çin'in zaferini vurgulayan bir bakış açısıyla ele alınmıştır.

R-Noktası (Arpointeu), 2004 yapımı bir Güney Kore filmidir ve Vietnam Savaşı sırasında geçmektedir. Filmin konusu: Kaybolan bir asker timinden tek kişi olan Choi Tei geri döner ancak olayları hatırlamamaktadır. Bir müddet sonra kaybolan timden esrarengiz bir telsiz kaydı alınır. Choi Tei, yeni oluşturulan timin başında esrarengiz olayı araştırmak üzere R noktasına geri gönderilir. R noktasında gizemli ve dehşet dolu olaylar onları beklemektedir. Film, savaşın dehşetiyle paranormal unsurları birleştirerek gerilim dolu bir atmosfer yaratmaktadır.

Seraph of the End 3. sezonunda gerçekleşmesi beklenen bazı olaylar: Yeni ülkeler ve güçlü vampirler: Hikaye, Japonya dışında diğer ülkelere yayılabilir ve daha güçlü yabancı vampirlerle karşılaşılabilir. Kureto'nun planları: Kureto Hiragi'nin dünya hakimiyeti planları ve daddy issues'ları işlenebilir. Progenitor Konseyi: Konsey lideri Urd Geales ve üçüncü progenitör Lest Karr gibi yeni karakterler tanıtılabilir. Osaka arcı: Osaka'da geçen olaylar, özellikle Kureto'nun ailesiyle yüzleşmesi ve Shikama Doji'nin ortaya çıkışı işlenebilir. Ancak, 3. sezonun henüz resmi olarak onaylanmadığını ve üretim aşamasında olmayabileceğini unutmamak gerekir.

"Zifir Şafak" ifadesi, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir. Ancak, "Zifir" kelimesi genel olarak karanlık, belirsiz veya gizemli bir durumu ifade eder. Orkun Uçar ve Burak Turan'ın "Zifir" adlı romanı, cin mitini Doğu perspektifinden ele alır ve aksiyon, politika, efsaneler ve halk söylencelerini bir araya getirir. Bülent Yıldız'ın "Zifir" adlı kitabı, gerçeküstü bir evrene yolculuk anlatır ve okuyucuyu, yaşananların gerçekliğini sorgulamaya yönlendirir. Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi'nin "Zifiri karanlığın olduğu an, şafak vaktine en yakın olan andır" başlıklı yazısı, Türkiye'nin içinde bulunduğu zorlu durumu ve adalet ile çözüm arayışını ele alır. Bu nedenle, "Zifir Şafak" ifadesinin tam olarak ne anlattığına dair spesifik bir bilgi bulunmamaktadır.

Tarihin en güçlü generallerinden bazıları şunlardır: Hannibal Barca. Cengiz Han. Büyük İskender. Erwin Rommel. Jül Sezar. Napolyon Bonapart. Sun Tzu. Aleksandr Suvorov. En güçlü generallerin kim olduğu konusunda kesin bir görüş yoktur.