Şair

En iyi Rus şair konusunda kesin bir yanıt vermek zor olsa da, Aleksandr Puşkin genellikle Rus edebiyatının en büyük şairlerinden biri olarak kabul edilir.

Şiraz'ın en önemli sanatçılarından biri, Fars dili ve edebiyatının büyük şairi Hafız-ı Şirazi'dir.

Ahmet Fakîh, 13. yüzyıl Anadolu Selçuklu döneminde yaşamış bir şairdir.

İtalyan edebiyatının en önemli şairi olarak kabul edilen kişi Dante Alighieri'dir.

Nazım Hikmet'in okunması için birkaç önemli sebep vardır: 1. Edebi Ustalık: Nazım Hikmet, şiirlerindeki ritm, akıcılık ve sesin melodisiyle dikkat çeken bir edebi üsluba sahiptir. 2. Toplumsal Farkındalık: Şiirlerinde toplumsal temaları işlemesi ve sosyal adalet, eşitlik, özgürlük gibi kavramları vurgulaması, onun toplumsal bir aktivist olduğunu gösterir. 3. Evrensel Temalar: Aşk, insan sevgisi, memleket sevgisi gibi evrensel temaları ele alması, farklı kültürlerden okuyucularla derin bir bağ kurmasını sağlar. 4. Siyasi ve Tarihi Önem: Siyasi inançları nedeniyle yaşadığı zorluklar ve sürgünler, onu sadece bir şair değil, aynı zamanda bir özgürlük savaşçısı yapar. Eserleri, dönemin siyasi atmosferini yansıtarak tarihi bir belge niteliği taşır. 5. Çevresel Etki: Şiirleri, farklı dillere çevrilerek dünya çapında geniş bir okuyucu kitlesine ulaşmış ve uluslararası edebiyatın önemli bir parçası haline gelmiştir.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın en önemli özelliklerinden biri, "sanat için sanat" anlayışına bağlı kalmasıdır. Ayrıca, şiirlerinde yaşama sevinci, ölüm, yitik aşklar, yalnızlık ve çocukluk özlemi gibi temaları işlemesi de onun edebi kişiliğinin belirgin yönlerindendir.

Şerîfî adlı şairler, farklı dönemlerde yaşamışlardır: 1. Şerîfî (Akşehrî): 17. yüzyılda yaşamış bir divan şairidir. 2. Şerîfî (Tekirdağlı): 19. yüzyılda yaşamış bir tekke şairidir. 3. Şerîfî-zâde Seyyid Mehmed Efendi: 16. yüzyılda yaşamış bir divan şairi, kadı ve müderristir.

İsmet Özel'in "yaşayan şair" olarak değerlendirilmemesinin birkaç nedeni vardır: 1. Düşünsel Değişimi: İsmet Özel, Marksist olduğu dönemden Müslüman olduğu döneme geçiş yapmış ve bu değişim şiirlerine de yansımıştır. Bu nedenle, düşünce dünyasındaki bu dönüşüm onu yaşayan bir şair olmaktan uzaklaştırabilir. 2. Şiir Anlayışı: Özel, şiirini oluştururken "kadirşinas itaatsizlik" ve "tevarüs edilmemiş asalet" gibi ilkelere bağlı kalmış, bu da onun şiir anlayışını ve dolayısıyla şairlik kariyerini farklılaştırmıştır. 3. Otobiyografik Şiirler: Özel, şiirlerinde kendi hayatını ve iç dünyasını yoğun bir şekilde işlemiş, bu da onu daha çok bir otobiyografik şair yapmıştır.

Ahmet Erhan'ın "Burada Gömülüdür" olarak anılmasının sebebi, şair tarafından seçilmiş olan, tüm şiirlerinin toplandığı iki ciltlik antolojinin adıdır. Şair, bu ismi ölmeden önce seçmiş, ancak matbu olarak bir arada görmek nasip olmamıştır.

Faruk Nafiz Çamlıbel, Milli Edebiyat akımına mensuptur.

Kul Mesud, 14. yüzyıl Divan Edebiyatı şairidir.

Irak milli marşının sözleri, Filistinli şair İbrahim Tukan tarafından yazılmıştır.

Mehmet Âkif Ersoy'un gerçek hikayesi, inancıyla, düşüncesiyle, yaşantısıyla ve mücadelesiyle genç nesillere örnek olabilecek bir hayattır. Bazı önemli noktalar: İstiklal Marşı: Âkif, "İstiklal Marşı"nı yazmış ve bu eser, milletin direniş, diriliş ve varoluş destanı olarak kabul edilir. Milli Mücadele: Âkif, Milli Mücadele'yi desteklemek için vaazlar vermiş ve Ankara'ya giderek bu mücadeleyi güçlendirmiştir. Zorluklar: 1925'te Diyanet İşleri'nin Kur'an-ı Kerim'i tercüme etme isteği üzerine meal yapmaya başlamış, ancak daha sonra bu projeden vazgeçmiştir. Son yılları: 1936'da İstanbul'a dönmüş, ancak hastalığı nedeniyle aynı yıl vefat etmiştir. Âkif, aynı zamanda bir milletvekili, büyük bir vaiz, Kur'an mütercimi, öğretmen, hafız ve veteriner hekimdir.

Kemalettin Kamu, yaşadığı gurbet duygusu ve kökleriyle olan bağı nedeniyle “gurbet şairi” olarak anılmaktadır. Şair, doğup büyüdüğü topraklardan ayrılmak zorunda kalması sonucu duyduğu hüznü şiirlerine yansıtmış ve bu temadaki eserleriyle tanınmıştır.

Recaizade Mahmut Ekrem, Tanzimat 2. Dönem şairleri arasında yer almaktadır.

Soyadından bir harfi kaybeden şair Cemal Süreya'dır ve bu aşkın sebebi, Muazzez Akkaya adlı bir kadına olan tutkusudur.

Gülşehri, Türk edebiyatında mahlasını kullanan ilk şairdir.

Neyzen Tevfik, 24 Mart 1879'da Bodrum'da doğmuş ve 28 Ocak 1953'te İstanbul'da ölmüş, Türk neyzen ve şairdir. Yaptıkları: - Müzik: Çeşitli taksimler ve saz semailerinin bestecisidir. - Edebiyat: Taşlama türünde şiirler yazmış, hicvini kullanarak toplumdaki eşitsizlik, haksızlık ve yozlaşmaya karşı şiirler kaleme almıştır. - Yaşam: Bektaşi tekkesine mensup olmuş, hayatının büyük bölümünü İstanbul'da çeşitli hanlarda geçirmiştir. - Tutuklanmalar: Birçok defa tutuklanmış, ancak kısa süre sonra serbest bırakılmıştır.

Octavio Paz (31 Mart 1914 - 19 Nisan 1998), Meksikalı yazar, şair ve diplomattır. Hayatı: - Doğum ve Aile: Meksika City'de doğdu, İspanyol ve yerli Meksika kökenli bir ailede büyüdü. - Eğitim: Meksika Ulusal Özerk Üniversitesi'nde hukuk ve edebiyat eğitimi aldı. - İlk Eserleri: 1933'te ilk şiir kitabı "Luna silvestre"yi yayımladı. - Uluslararası Deneyimler: Gençlik yıllarında ABD ve İspanya'da bulundu, Modernist ve Surrealist hareketlerden etkilendi. - Diplomatik Kariyer: 1962'de Meksika'nın Hindistan büyükelçisi oldu, 1968'de öğrenci protestolarının bastırılmasını protesto ederek görevinden istifa etti. - Sonraki Çalışmaları: "El laberinto de la soledad" (1950) gibi önemli denemeler ve "Piedra de sol" (1957) gibi şiir koleksiyonları yazdı. - Ödüller: 1981'de Cervantes Ödülü, 1982'de Neustadt Uluslararası Edebiyat Ödülü ve 1990'da Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazandı. - Ölüm: 1998'de Mexico City'de öldü.

Magtımgulı (Mahtumkulu), Türkmen edebiyatında ilk şair olarak kabul edilir.