Romaİmparatorluğu

"Gladyatör" (2000) filmi, 2004 yılında devam filmi olarak çekilmemiştir. "Gladyatör" (Gladiator), Ridley Scott'ın yönetmenliğinde 2000 yılında vizyona giren bir epik ve tarihsel drama filmidir. Başrollerde Russell Crowe, Joaquin Phoenix ve Connie Nielsen yer almaktadır.

Gladyatör 2 filmi, imparatorluğun Commodus sonrası Severuslara geçtiği dönemde, Lucilla'nın oğlu Lucius'un hikayesini anlatıyor. Filmde, Paul Mescal'ın canlandırdığı Lucius, Kuzey Afrika'da karısı ve oğluyla yaşamaktadır. Roma'da Lucius, annesi Lucilla (Connie Nielsen) ile ilişkisi olan Marcus'un geçmişiyle ilgili şok edici gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalır.

Timgad antik kenti, birkaç önemli nedenden dolayı önemlidir: 1. Roma İmparatorluğu'nun Genişlemesi: Timgad, Roma İmparatorluğu'nun Kuzey Afrika'daki genişlemesinin bir sembolüdür. 2. Koruma ve Savunma: Kent, Roma'nın bölgedeki kabilelerin direnişini bastırmak ve Afrika kıyılarını iç kesimlerden gelen saldırılara karşı korumak için stratejik bir noktada inşa edilmiştir. 3. İyi Korunmuş Kalıntılar: Timgad'ın kalıntıları, büyük ölçüde çöl kumları tarafından korunmuş ve 1982'de UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilmiştir. 4. Kültürel ve Ticari Merkez: Kent, kuruluşundan sonra önemli bir ticaret ve kültür merkezi haline gelmiş, tiyatrosu ve forum alanı gibi yapılarıyla dikkat çekmiştir.

"Creating Christ" belgeseli, ilk Hıristiyanları Roma'nın yönetici elitlerine bağlayan arkeolojik kanıtları incelemektedir. Belgeselde, Roma imparatorlarının Hıristiyanlığı yarattığı iddiası ele alınmakta ve bu teorinin günümüzdeki toplum üzerindeki etkileri tartışılmaktadır.

Çanakçı Kaya Mezarları, Roma İmparatorluğu dönemine aittir.

Erzurum Kalesi, Roma İmparatoru Theodosius tarafından 5. yüzyılda yaptırılmıştır.

Pessinus antik kentinin sahibi, Roma İmparatorluğu'dur.

Hadrian ve Antinous olayı, Roma İmparatoru Hadrianus'un genç Yunan sevgilisi Antinous ile olan ilişkisini ve Antinous'un ölümünü anlatır. Detaylar: - Hadrianus, 10 Ağustos 117 - 10 Temmuz 138 yılları arasında hüküm sürmüş ve Antinous ile yaklaşık on yıl süren bir aşk ilişkisi yaşamıştır. - Antinous, M.S. 105 civarında doğmuş ve Bithynia'lı bir Yunan gencidir. - 130 yılında, Hadrianus ile Nil Nehri'nde gezerken Antinous'un ölümü gizemli bir şekilde gerçekleşmiştir. - Hadrianus, büyük bir kederle Antinous'u deifiye etmiş (ilahlaştırmış) ve onun anısına Antinoopolis şehrini kurmuştur.

476 CE, Roma İmparatorluğu döneminin sonuna denk gelir.

Mısırlılar, tarih boyunca çeşitli uygarlıklar tarafından egemenlik altına alınmıştır: 1. Persler: MÖ VI. yüzyılda Mısır'ı işgal etmişlerdir. 2. Makedonya Kralı İskender: MÖ IV. yüzyılda Mısır'ı İskender İmparatorluğu'nun siyasi egemenliği altına almıştır. 3. Roma İmparatorluğu: MÖ 30 yılında Mısır'ı ele geçirerek bir Roma eyaleti haline getirmiştir.

Sebasteion Tapınağı, Aydın ilinin Karacasu ilçesine bağlı Geyre Köyü yakınında, Roma İmparatorluğu döneminde imparatorların gücüne saygı göstermek ve kent ile Roma İmparatorluğu arasındaki bağı vurgulamak amacıyla yapılmıştır.

Türkçe'de 12 ay olmasının nedeni, Roma İmparatoru Jül Sezar'ın gökbilimcileri sayesinde mevsimlerle eşlemek için bu şekilde bir takvim düzenlemesi yapmasından kaynaklanmaktadır. Daha önce Roma takviminde sadece 10 ay bulunuyordu ve bir yılda 12'den fazla ay dönümü gerçekleşiyordu.

Dacia'nın Romalılaşması, Roma İmparatorluğu tarafından Dacia'nın fethi ile gerçekleşmiştir.

"Roma İmparatorluğu'nun Gerileyiş ve Çöküş Tarihi"nin 8. cildi, Edward Gibbon tarafından yazılmış, insanlık tarihinin önemli bir dönemecini anlatmaktadır. Bu ciltte ele alınan konular şunlardır: 1. İstanbul'un Fethi: Bizans'ın toplumsal, siyasal ve ekonomik karmaşası, Batı'dan beklenen yardımların gelmemesi ve Osmanlı'nın imparatorluk olarak anılmasına giden süreç. 2. Papalık Mücadeleleri: İstanbul'un fethiyle birlikte Gibbon, dikkatini Batı Hristiyan dünyasına çevirerek papalık mücadelelerini, Roma'daki yöneticiler, soylular ve din adamları arasındaki kargaşaları ve konsilleri ele almaktadır. Gibbon, çalışmanın sonunda, "Hayatımın yirmi yılını meşgul eden bu çalışmayı ilk olarak Capitolinus'un kalıntıları arasında düşündüm ve nihayet halkın merakına sundum" diyerek eserini tamamlamaktadır.

Keltlerin en güçlü ülkesi olarak Roma İmparatorluğu öne çıkmaktadır.

Traianus Sütunu, Roma İmparatorluğu'nun ikinci büyük imparatoru Trajan tarafından, Daçya Savaşı'ndan elde edilen ganimetleri zaferin sembolü olarak ölümsüzleştirmek amacıyla yaptırılmıştır. Ayrıca, sütunun Roma ordusunun gücünü ve imparatorluğun emperyal gücünü göstermek için de inşa edildiği düşünülmektedir.

Latinlerin en önemli özellikleri şunlardır: 1. Tarihsel Etki: Latin dili, Roma İmparatorluğu'nun resmi dili olarak geniş bir coğrafyada kullanılmış ve Batı Avrupa'daki birçok dilin temelini oluşturmuştur. 2. Bilimsel ve Akademik Kullanım: Orta Çağ'dan itibaren bilimsel araştırmalar ve akademik çalışmalar Latince olarak yapılmış, bu nedenle bilimsel literatürün evrensel bir dili haline gelmiştir. 3. Hukuk Dili: Batı hukuk sistemlerinin temelini oluşturan Roma Hukuku, Latince'ye dayanmaktadır ve bu dil, hukuki belgeler ve yasaların dilinde kullanılmaya devam etmektedir. 4. Kültürel ve Dini Önem: Katolik Kilisesi'nin resmi dili olan Latince, dini metinlerin doğru anlaşılabilmesi için temel bir dil olmuştur. 5. Gramer Yapısı: Latin dili, son derece sistemli bir gramer yapısına sahip olup, bu da dil bilgisi kurallarının daha iyi kavranmasına ve kelime dağarcığının genişlemesine olanak tanır.

Paul Stephenson'un "Yeni Roma" kitabı, MS 395-700 yılları arasındaki Bizans dünyasını ele almaktadır. Kitapta, Roma İmparatorluğu'nun doğuya göç eden parçaları ve onlara ne olduğu, modern bilimsel yöntemler ve geleneksel tarih birleştirilerek anlatılmaktadır. Konu başlıkları arasında: - İklim değişikliği, salgın hastalıklar ve istilacı kabilelerin antik şehirlerin çöküşüne etkisi; - Konstantinopolis ve diğer önemli şehirlerin (İstanbul, Antakya, İzmir, İskenderiye, Roma) günlük hayatı, halkın yaşadığı zorluklar ve değişimler; - Saray mensupları, kilise görevlileri, doğal afetler ve dünyevi-dinî hayat arasında sıkışan insanların hikayeleri yer almaktadır.

Gotlar, Roma İmparatorluğu'nun zayıflaması ve Germen kavimlerinin yayılması nedeniyle yok olmuştur. Başlıca nedenler: - İkiye ayrılma: Gotlar, 5. ve 6. yüzyıllarda Vizigotlar ve Ostrogotlar olarak ikiye ayrılmış ve bu durum etnik bütünlüklerini zayıflatmıştır. - Hun baskısı: 375 yılında Hunlar tarafından ilhak edilmeleri, Gotların Doğu Gotları olarak bilinen kolunu yok etmiştir. - Roma'ya sığınma ve kötü muamele: 376 yılında Roma İmparatorluğu'na sığınan Gotlar, kötü muamele görmüş ve bu da onların isyan etmesine ve sonunda Roma'yı yağmalamasına yol açmıştır. - İç ve dış savaşlar: Gotlar, kendi aralarında ve Romalılarla yaptıkları savaşlar sonucunda güçlerini kaybetmiş ve sonunda siyasi varlıklarını sonlandırmışlardır.

Roma İmparatorluğu, imparatorluğun sınırlarının merkezi hükümetin yönetemeyeceği kadar genişlemesi nedeniyle ikiye ayrıldı. Bu ayrılık, İmparator Diocletian (hükmü M.S. 284-305) tarafından M.S. 285 yılında gerçekleştirildi.