Osmanlıİmparatorluğu

Çuhadarlar, Osmanlı İmparatorluğu'nda padişahların ve önemli devlet adamlarının hizmetinde bulunan kişilerdir. Dolayısıyla, çuhadarlar Osmanlı Krallığı'na aittir.

Patrona Halil İsyanı, 28 Eylül 1730 tarihinde başlayıp 1 Ekim 1730 tarihinde sona ermiştir. Dolayısıyla, isyan 1 yıl sürmüştür.

Reval Görüşmeleri, 9 Haziran 1908 tarihinde Finlandiya Körfezi'ndeki Reval Limanı'nda (günümüzde Estonya'nın başkenti Tallinn) İngiltere Kralı VII. Edward ile Rus Çarı II. Nikolay arasında gerçekleşen görüşmedir. Bu görüşmelerde ele alınan bazı konular şunlardır: - Osmanlı İmparatorluğu: Osmanlı Devleti'nin topraklarının yeniden paylaşılması ve Rumeli'nin parçalanması. - Makedonya: Bu bölgede reform programının yapılması. - Almanya ve Avusturya: Bu iki ülkeye karşı izlenecek politika. Görüşmeler, İttihat ve Terakki Partisi taraftarlarının tepkisine yol açmış ve bu durum II. Meşrutiyet'in ilan edilmesine katkıda bulunmuştur.

Beyoğlu'nun ilk belediye başkanı, 1856 yılında Osmanlı İmparatorluğu döneminde bu görevi üstlenen Hacı Salih Efendi'dir.

1773 yılında 1773 Düzenleme Yasası (Regulating Act of 1773) yayınlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda ise 1773 yılında herhangi bir önemli ferman yayınlanmamıştır.

"Osmanlı Kıyam" dizisi, Osmanlı İmparatorluğu'nun Lâle Devri dönemini, yani 1711 yılını anlatmaktadır.

Osmanlı İmparatorluğu, çeşitli dönemlerde birçok ülkeye yardım etmiştir. Bu ülkelerden bazıları şunlardır: 1. Fransa: Kanuni Sultan Süleyman, Fransa Kralı'nın İspanya istilasından kurtulması için yardım göndermiştir. 2. İsveç: 1742 yılında Rusya karşısında zor durumda kalan İsveç'e Osmanlı padişahı Sultan I. Mahmut yardım etmiştir. 3. İngiltere: 19. yüzyılda yaşanan kıtlık döneminde Osmanlı padişahı III. Selim, İngiltere'ye buğday desteği sağlamıştır. 4. İrlanda: 1847 yılında Sultan Abdülmecid'in emriyle İrlanda'ya yardım gönderilmiştir. 5. Almanya: 1891 yılında Saale Nehri'nin taşmasıyla zarar gören Almanya'ya Osmanlı padişahı II. Abdülhamid yardım yapmıştır. Ayrıca, Osmanlı İmparatorluğu, Kurtuluş Savaşı döneminde de Azerbaycan, Sovyetler Birliği ve Hintli Müslümanlardan yardım almıştır.

Erzincan, geçmişte Osmanlı İmparatorluğu'na bağlıydı.

Lale Devri ve Tanzimat Dönemi farklı tarihsel dönemlerdir. Lale Devri, 1718-1730 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşanan bir dönemdir ve bu dönemde Batı'nın üstünlüğü kabul edilerek Avrupa'dan yenilikler örnek alınmıştır. Tanzimat Dönemi ise 1839-1876 yılları arasında modernleşme ve reform hareketlerinin başladığı bir dönemdir.

Cihanbeyli'nin tarihi geçmişi şu şekilde özetlenebilir: - 18. yüzyıl başlarına kadar uzanan köklü bir geçmişi vardır. - Konya bölgesinde yoğunlaşmış olsa da, Maraş ve çevresinde de varlık göstermiştir. - Osmanlı İmparatorluğu'nun geniş coğrafyasındaki yerleşim ve göç hareketleri ile ilişkilidir. - İlk adı Esbikeşan olup, daha sonra "İnevi" adını almış ve uzun yıllar bu adı taşımıştır. - 1928 yılında Böğrüdelik köyüne yerleşen Canbegli Kürt aşireti nedeniyle ilçenin adı Cihanbeyli olarak değiştirilmiştir. - Tarihi kalıntılar arasında Hitit uygarlığına ait olanlar da bulunmaktadır; bu kalıntılar Damlakuyu (Çorca) köyünde yer alır.

Evlâd-ı Fâtihân terimi, Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkanlar'ın fethine katılan beylerin ve fatihlerin soyundan gelenlere verilen addır.

Osmanlı'da Balkanlar'daki birlikteliğin bozulmasına neden olan olaylar arasında milliyetçilik hareketleri ve Balkan Savaşları öne çıkmaktadır. Diğer önemli nedenler: - 1878 Berlin Kongresi: Sırbistan, Romanya ve Karadağ'ın bağımsızlıklarının tanınması. - 1908 Bosna-Hersek'in ilhakı: Avusturya-Macaristan İmparatorluğu tarafından, bu da Osmanlı'nın bölgedeki etkisini zayıflattı. - Trablusgarp Savaşı: Osmanlı'nın Balkanlar'daki askerlerini terhis etmesi, savunma yeteneklerini zayıflattı.

İttihat ve Terakki'ye karşı Hürriyet ve İtilaf Fırkası kuruldu.

Evet, Osmanlı'yı anlatan bir anime var: "Shoukoku no Altair". Bu anime, Osmanlı İmparatorluğu'nun en genç paşası olan Tuğrul Mahmut Paşa'nın hikayesini konu almaktadır.

Preveze Kalesi'ni, 27 Eylül 1538'de gerçekleşen Preveze Deniz Zaferi ile Osmanlı Donanması fethetti.

II. Abdülhamid döneminde birçok yönetici bulunmaktaydı. Bu dönemde öne çıkan bazı yöneticiler şunlardır: Sadrazamlar: Avlonyalı Ferid Paşa, Mehmed Said Paşa, Kâmil Paşa, Hüseyin Hilmi Paşa, Ahmed Tevfik Paşa. Hariciye Nazırları: Aleksandros Karateodori Paşa, Gabriel Pasha, Sava Paşa. Maliye Nazırı: Agop Ohanes Kazasyan Paşa. Nafia Nazırları: Ohanes Çamiç Efendi, Aleksandr Karateodori Paşa, Sava Paşa. Ayan Üyeleri: Antopolos Efendi, Aristarki Bey, Daviçon Karmona Efendi. Bu liste, II. Abdülhamid dönemindeki tüm yöneticileri içermemektedir.

Muharrem Kararnamesi, 20 Aralık 1881 tarihinde Sultan II. Abdülhamit tarafından imzalanmıştır.

Mazbut ve mülhak vakıflar, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kurulan vakıf türlerinin iki farklı kategorisidir. Mazbut vakıflar, 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlük tarihinden önce kurulmuş olup, yönetimi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen ve temsil edilen vakıflardır. Mülhak vakıflar ise, yine aynı tarihten önce kurulmuş olup, yönetimi vakfı kuran kişilerin soyundan gelenlere şart edilmiş vakıflardır.

Amiral Mark Bristol'ın gözlemlerinden bazıları şunlardır: Millî Mücadele: Bristol, Erzurum Kongresi'nden önce, 20 Temmuz 1919'da, Anadolu'daki milliyetçi hareketin örgütlendiğini ve Mustafa Kemal Bey ile Rauf Bey'in liderliğinde, İstanbul Hükümeti'nden bağımsız olarak ilerlediğini belirtmiştir. Azınlıklar: Milliyetçi hareketin gelişmesiyle, 1915'te yarım kalan katliamların tekrarlanabileceği endişesini dile getirmiş, ancak Türklerin böyle bir eylemde bulunmayacak kadar sağduyulu olduğunu ifade etmiştir. TBMM: TBMM'nin oldukça düzenli çalıştığını ve Mustafa Kemal Paşa'nın demokratik bir tarza sahip olduğunu kaydetmiştir. Lozan Antlaşması: Lozan Barış Antlaşması'nın onayı sırasında TBMM'de neredeyse hiç muhalif ses çıkmamasını "Mustafa Kemal Paşa diktatörlüğü" olarak nitelendirmiştir. İzmir'in işgali: Yunanlıların İzmir'i işgalinin, Paris Barış Konferansı ilkelerine ve uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirtmiş, bu durumu Amiral Bristol Raporu ile tüm dünyaya duyurmuştur.

Tebriz, Osmanlı İmparatorluğu'na 1514 yılında Çaldıran Muharebesi'nin ardından katılmıştır.