OsmanlıDönemi

Zindan Han'ın hikayesi, İstanbul'un Eminönü bölgesinde yer alan ve tarihi surların bir parçası olan Zindankapı ve arkasındaki kule ile ilişkilidir. Kulenin adı, Baba Cafer Kulesi olarak bilinir ve bu kule, Abbasi halifesi Harun-el Reşid'in elçisi Seyyid Cafer'in Bizans İmparatoru tarafından hapsedilmesi ve burada vefat etmesi olayına dayanır. Osmanlı döneminde kule, uzun süre hapishane olarak kullanılmış, bir dönem kadınlar hapishanesi ve daha uzun süre de borçlular hapishanesi olarak hizmet vermiştir. Günümüzde ise Zindan Han, restorasyon sonrası turizme hizmet etmektedir.

Yaşar Kemal'in "Çakırcalı Efe" kitabı, Osmanlı döneminde Ege Bölgesi'nde ün salmış bir eşkıya olan Çakırcalı Memed Efe'nin hayatını anlatıyor. Kitapta, Çakırcalı'nın binden fazla insanı öldürdüğü, ancak aynı zamanda fakir fukaranın koruyucusu olduğu da vurgulanıyor.

Türk mimarisinde barok tarzı, 18. yüzyıl ve 19. yüzyılın başlarında Osmanlı döneminde etkili olmuştur.

Küçükçekmece'de eskiden şu yapılar ve yerleşim yerleri bulunmaktaydı: Yarımburgaz Mağaraları: Küçükçekmece Gölü'nün kuzeyinde, tarih öncesi çağlarda balıkçılık ve avcılıkla geçinen insanların yaşadığı bir bölge. Bathonea Antik Kenti: Helenistik dönemde var olduğu düşünülen, Küçükçekmece Gölü çevresindeki liman yapısı ve yapı kalıntılarıyla bilinen bir antik kent. Via Egnetia Yolu: Bizans'ı Avrupa'ya bağlayan, Küçükçekmece'nin stratejik konumunu belirleyen önemli bir yol. Camiler, medreseler, hanlar, hamamlar ve çeşmeler: Osmanlı döneminde kasabanın önemli konaklama yerleri. Ayrıca, Küçükçekmece'nin yakınlarında Ayamama Çiftliği ve Ziraat Okulu gibi tarihi ve tarımsal yapılar da bulunmaktaydı.

Kuzguncuk'un eski hali, tarihi ve kültürel açıdan oldukça zengin bir yapıya sahipti. Semtin kökleri altıncı yüzyıla, Doğu Roma İmparatorluğu'na kadar uzanır. 17. yüzyılda bir Musevi köyü olan Kuzguncuk, aynı zamanda Rumlar ve Ermeniler tarafından da yerleşime açılmış ve kozmopolit bir semt haline gelmişti. Osmanlı döneminin mimari özelliklerini yansıtan, 2-3 katlı ahşap köşklere benzeyen renkli evleri ve Arnavut kaldırımlarıyla Kuzguncuk, nostaljik ve şirin bir atmosfere sahipti.

Akköprü, 1222 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad adına, Ankara Valisi Kızıl Bey tarafından Çubuk Çayı, İncesu Deresi ve Hatip Çayı'nın birleştiği noktada inşa ettirilmiştir. Akköprü'nün bazı özellikleri: Malzeme: Ağırlıklı olarak andezit taşından inşa edilmiştir, bazı bölgelerde devşirme taşlar ve antik eser malzemeleri de kullanılmıştır. Mimari yapı: Yedi adet kemer gözden oluşur, ancak güney ucunda bulunan iki kemer toprak dolgusu altında kalmıştır. Koruma: 8 Ağustos 1959'da kentsel sit alanı olarak tescillenmiş, 1960'lı yıllarda Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından onarılmıştır.

Evet, Gjirokastër'de Osmanlı dönemine ait evler bulunmaktadır. Bu evler, şehrin taş döşeli sokaklarında yer alan ve tipik Arnavut konakları olarak bilinen yapılardır. En ünlü Osmanlı evlerinden biri, Zekate Evi'dir.

Maskot ve Efe tesbihleri arasındaki temel fark, tane sayılarıdır. Efe tesbihleri, Osmanlı döneminde efeler tarafından statü göstergesi olarak kullanılan ve 17 taneden oluşan aksesuarlardır. Maskot tesbihler ise, farklı tane sayılarına sahip olabilen ve genellikle stres giderme amacıyla kullanılan tesbihlerdir.

Ebru sanatı, Osmanlı döneminde zirveye ulaşmıştır.

Adile Sultan Kasrı, 1853 yılında Sultan Abdülmecit'in kız kardeşi Adile Sultan için yaptırılmıştır.

Hassa ve hassaten kelimeleri farklı anlamlara sahiptir: 1. Hassa: Arapça kökenli bir kelime olup, "özel, belirli, özellik" anlamına gelir. 2. Hassaten: "Özellikle" anlamında kullanılan bir zarftır.

Başakşehir'in eski adı Azatlık olarak bilinmekteydi. 2008 yılında ilçe olduktan sonra, Başak ve şehir kelimelerinin birleştirilmesiyle Başakşehir adı verilmiştir.

Alkent Yeraltı Camii hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, İstanbul'daki Yeraltı Camii'nin yapım yılı tam olarak bilinmemekle birlikte, 6. yüzyılda Doğu Bizanslılar tarafından Kastellion Kulesi olarak inşa ettirildiği düşünülmektedir.

Salih Efendi Konağı, 1875 yılında dönemin Tapu Kadastro Müdürü (Defter-i Hakani Senedat) Salih Efendi tarafından yaptırılmıştır.

Şevki Paşa Konağı yapım tarihi 19. yüzyıl sonu ile 20. yüzyıl başı olarak belirtilmiştir.