ArapçaKelimeler

Kıssa ve hisse arasındaki fark şu şekildedir: - Kıssa, Arapça kökenli bir kelime olup, hikaye veya anlatı anlamına gelir. - Hisse ise, pay, kısmı veya bölümü ifade eder.

Evet, "ithâf" ve "ithaf" aynı şeyi ifade eder. İthâf, Arapça kökenli bir kelime olup "bir eseri, başına adını yazarak birine veya çok değer verilen bir varlığa sunma" anlamına gelir.

"Galiba" kelimesi, Arapça kökenli olup "üstünlükle" anlamına gelir. "Sohrab" ise, Uçurtma Avcısı romanında geçen bir karakterdir ve Hasan'ın oğlu olarak bilinir.

Münhasır ve münhasıran kelimeleri farklı anlamlara sahiptir: - Münhasır: Arapça kökenli bir kelime olup, "sınırlı", "özel", "bir kimse için ayrılmış" anlamlarına gelir. - Münhasıran: "Sadece", "özellikle" anlamında kullanılan bir zarf veya sıfattır ve bir işin, durumun veya olgunun sadece belirli bir konuya ya da kişiye özgü olduğunu ifade eder.

Tefrik kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Genel Anlamda: Arapça kökenli bir kelime olup, "ayırma, ayırt etme" anlamına gelir. 2. Hukuk ve Emlak Alanında: Davaların ayrılması veya bağımsız bölümlerin hissedarlar arasında ayrılması anlamında kullanılır.

Cebri ve cebren kelimeleri, Arapça kökenli olup "zorlama" anlamına gelir, ancak farklı bağlamlarda kullanılırlar: - Cebri: Bu kelime, kuvvet kullanarak, zorla anlamında kullanılır ve genellikle hukuk ve icra süreçlerinde borç tahsilatı için uygulanır. - Cebren: Bu kelime ise "hem zorlayarak hem de kandırarak" anlamına gelir ve günlük dilde çeşitli tamlamaların içinde yer alır.

İnsan tefrişi ifadesi, doğrudan bir anlamı olmayan bir terimdir. Ancak, "tefris" ve "tefriş" kelimeleri ile ilgili açıklamalar yapılabilir: 1. Tefris: Arapça kökenli bir kelime olup, "döşeme faaliyeti" anlamına gelir. 2. Tefriş: Aynı anlama gelen bir diğer kelimedir ve "döşeme işi" olarak tanımlanır. Bu bağlamda, "insan tefrişi" yerine, "insanın yaşadığı mekanın tefrişi" veya "insan vücudunun tefrişi" gibi ifadeler kullanılabilir.

"Ser" ve "maraz" kelimeleri farklı anlamlara sahiptir: 1. Maraz: Arapça kökenli bir kelime olup, Türk Dil Kurumu'na göre iki farklı anlamda kullanılır: - Hastalık veya zor durum, dert. - Anlaşmazlık, çekişme ve kavga. 2. Ser: Bu kelime, günlük dilde yaygın olarak kullanılan bir kelime değildir ve anlamı hakkında bilgi bulunmamaktadır.

Fütur ve fütursuz kavramları farklı anlamlara sahiptir: - Fütur: Arapça kökenli bir kelime olup "tembellik, gevşeme, bezginlik" anlamına gelir. - Fütursuz: "Çekindirmez, umursamaz" anlamında kullanılan bir ön addır. Dolayısıyla, fütur ve fütursuz aynı kavramlar değildir.

"Satıh" ve "satıhlı" kelimelerinin anlamları farklıdır: 1. "Satıh" (yüzey) kelimesi, Arapça kökenli bir kelimedir ve bir şeyin görünen bölümünü veya yüzünü ifade eder. 2. "Satıhlı" kelimesi ise bilinmemektedir.

Muvaza ve muvazene farklı kavramlardır: 1. Muvazaa: Arapça kökenli bir kelime olup, "danışık, danışıklık" anlamına gelir. 2. Muvazene: Arapça kökenli bir kelime olup, "denge" anlamına gelir.

İhtisas ve ehtiras kelimeleri farklı anlamlara sahiptir. İhtisas, Arapça kökenli bir kelime olup "duygu" veya "duygulanma" anlamına gelir. Ehtiras kelimesi ise "tutku" veya "hırs" anlamında kullanılır.

İntibak ve intibah kelimeleri farklı anlamlara sahiptir: - İntibak: Arapça kökenli bir kelime olup, "uyma, iki şeyin ölçülerinin birbirini tutması" anlamına gelir. - İntibah: "Uyanma, uyanış" anlamına gelen Arapça bir kelimedir. Bu nedenle, intibak ve intibah aynı kelimeler değildir.

Evet, "umum" ve "genel" aynı anlama gelir. "Umum" kelimesi Arapça kökenli olup, "bütün", "tüm" veya "kamu" anlamlarına gelir.

Maslahat kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Arapça kökenli bir kelime olarak "maslahat", düzeltici ve iyileştirici şey, fayda, önemli iş, mesele anlamına gelir. 2. Genel kullanımda ise "maslahat", değerlendirilmesi veya hakkında eylem yapılması gereken bir konu, soru, durum olarak tanımlanır.

Maşruk kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Coğrafi Terim: Arapça kökenli bir kelime olup, "Şarkın olduğu yer", "Şark yeri-köşesi" anlamına gelir ve genellikle Suriye, Irak, Filistin ve Ürdün gibi Doğu Arap ülkelerini ifade eder. 2. Dini Terim: Namazla ilgili bir terim olarak, "imama en geç birinci rek'atın rükûunda yetişip namazını imamla birlikte kılan kişi" anlamında kullanılır.

"Sükut" ve "süküş" kelimeleri aynı değildir. "Sükut" kelimesi, Arapça kökenli olup "susma, sessizlik" anlamına gelir. "Süküş" kelimesi ise, Türkçe'de kullanılmayan ve anlamı bilinmeyen bir kelimedir.

"Müsterşid" kelimesi, doğru yolun gösterilmesini ve irşad edilmesini isteyen anlamına gelir.

Teşhis ve teşhil kavramları farklı anlamlara sahiptir: 1. Teşhis: İnsan dışındaki varlıklara insan özellikleri yükleme sanatıdır. 2. Teşhil: Arapça kökenli bir kelime olup, "kolaylaştırma" anlamına gelir. Dolayısıyla, teşhis ve teşhil kavramları aynı şey değildir.

Beşer ve beşeriyet kavramları aynı anlamı taşımaz, ancak birbirleriyle ilişkilidir. - Beşer: Arapça kökenli bir kelime olup, "insan", "insanoğlu" anlamına gelir. - Beşeriyet: "İnsanlık", "insan olma durumu" anlamına gelir ve beşer kelimesinden türetilmiştir. Dolayısıyla, beşeriyet, insanın tüm yönlerini kapsayan daha geniş bir kavramdır.