Okyanus

Okyanusta keşif yapmak birçok risk ve zorluk içerir: 1. Basınç: Okyanusun derinliklerinde basınç çok yüksektir ve bu, kalın çeperli dalgıç araçlar gerektirir. 2. Karanlık ve görüş mesafesi: Derinlerde güneş ışığı suya nüfuz edemez, bu da yön bulmayı zorlaştırır. 3. Akıntılar: Okyanus tabanında büyük miktarlarda suyun hareketini içeren güçlü akıntılar vardır. 4. Çevresel tehlikeler: Deniz yaşamı ve ekosistemi üzerindeki olumsuz etkilerden endişe duyulabilir. 5. Mali kısıtlamalar: Okyanus keşifleri, sınırlı bütçeler nedeniyle yavaşlayabilir.

Derin deniz, okyanuslarda 1800-2000 m derinlikten okyanus tabanına kadar olan bölümü kapsayan, ışığın azaldığı ve fotosentezin yapılamadığı alana verilen addır. Ayrıca, aradenizlerin geniş yer kaplayan ve derinliği 2000-6000 m arasında değişen kesimleri için de kullanılır.

Bazı sıcak su akıntılarının isimleri şunlardır: 1. Gulf Stream (Körfez Akıntısı). 2. Brazil Current (Brezilya Akıntısı). 3. Agulhas Current (Agulhas Akıntısı). 4. Kuroshio. 5. Aleutian.

Okyanuslarda tam olarak kaç tane bilinmeyen canlı olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Ancak, yapılan tahminlere göre, okyanuslarda 0,3 milyondan 100 milyona kadar tür bulunmaktadır. Her yıl sayısız deniz canlısı keşfedilmesine rağmen, toplam tür sayısını hesaplamak oldukça zordur.

Denizlerde 8 tane gizemli olay olduğu kabul edilmektedir: 1. Mariana Çukuru: Tüm okyanusların en derin noktası olup, varlığı kendi başına bir gizem teşkil etmektedir. 2. Baltık Denizi Kalıntısı: Baltık Denizi'nin 300 metre altında taranan sonarda görülen garip şekil, çeşitli komplo teorilerine yol açmıştır. 3. Kaynağı Açıklanamayan Sesler: Okyanuslardan geldiği söylenen ve iki yıl boyunca kaydedilmiş olan "The Bloop" ve "Julia" sesleri hala açıklanamamıştır. 4. Aynı Yıl Kaybolan Denizaltılar: 1968 yılında ABD'nin Scorpion, Sovyetler'in K-129, Fransa'nın Minerve ve İsrail'in Dakar isimli denizaltıları kaybolmuştur. 5. Atlantis: Kayıp su uygarlığı Atlantis'in Yunanistan'ın Delos adasından biraz uzakta bulunduğu söylenmektedir. 6. Kraken: 1870 yılında Yeni Zelanda'da yakalanan dev kalamarın, bölge sakinleri tarafından Kraken olarak adlandırılması. 7. Yonaguni Anıtı: 1985'te keşfedilen ve kimler tarafından inşa edildiği tespit edilemeyen dev merdiven benzeri yapılar. 8. Şeytan Denizi: Bermuda Şeytan Üçgeni'nden sonra en çok kayıp verilen bölgelerin başında gelmektedir.

Okyanusları korumak için aşağıdaki adımlar atılabilir: 1. Tek kullanımlık plastiklerden kaçınmak: Plastik pipetler, su şişeleri ve poşetler gibi ürünlerin kullanımını en aza indirip, yeniden kullanılabilir alternatifler tercih etmek. 2. Uygun atık yönetimi: Tehlikeli atıklar da dahil olmak üzere atıkları belirlenmiş alanlarda bertaraf etmek ve geri dönüşümü teşvik etmek. 3. Sürdürülebilir deniz ürünleri seçmek: Sürdürülebilir kaynaklı deniz ürünlerini tercih ederek aşırı avlanmayı önlemek. 4. Enerji tüketimini azaltmak: Fosil yakıt kullanımını azaltarak iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve enerji tasarruflu cihazları kullanmak. 5. Kimyasal kullanımını azaltmak: Pestisit ve gübre gibi kimyasalların kullanımını doğal alternatiflerle değiştirmek. 6. Sahil temizliğine katılmak: Sahillerde çöp ve kalıntıları temizleyerek kirleticilerin okyanusa karışmasını önlemek. Ayrıca, okyanusların korunması konusunda bilinçlendirme ve eğitim çalışmalarına katılmak da önemlidir.

Denizdeki kare dalgalar, farklı hava sistemlerinin çarpışması sonucu oluşur ve genellikle şiddetli rüzgarlar ve fırtınaların ardından görülür. Ayrıca, gelgitler ve okyanus akıntılarının ters yönde ilerlemesi de bu tür dalga hareketlerine neden olabilir. Kare dalgaların en çok görüldüğü yerler arasında Atlantik Okyanusu, Akdeniz'in bazı kıyıları ve Kuzey Denizi bulunur.

Okyanus, dünya için hayati öneme sahiptir çünkü: 1. İklim Düzenlemesi ve Hava Kalitesi: Okyanus, güneş radyasyonunu emerek ve ısı dağılımını sağlayarak iklimin düzenlenmesine yardımcı olur. 2. Gıda Güvenliği: Balık ve deniz ürünleri, dünya genelinde milyarlarca insan için temel besin kaynağıdır. 3. Ekonomik Motor: Balıkçılık, turizm, enerji üretimi ve deniz taşımacılığı gibi birçok sektörde ekonomik faaliyetin merkezindedir. 4. Biyoçeşitlilik: Okyanus, milyonlarca türe ev sahipliği yapar ve bu çeşitlilik, ekosistemlerin sağlığı için gereklidir. 5. Kültürel ve Rekreasyonel Değer: İnsanlar için ilham, dinlenme ve manevi bağlantı kaynağı sağlar.

Okyanusun amacı, Dünya'nın hidrosferinin temel bileşeni olarak yaşamın ayrılmaz bir parçası olmaktır. Diğer amaçlar şunlardır: - İklim ve hava koşullarını etkilemek: Okyanus, karbon döngüsüne katılarak ve ısıyı dağıtarak iklim dengesini sağlar. - Besin kaynağı olmak: Okyanuslar, milyonlarca insana yiyecek sağlar. - Enerji rezervleri barındırmak: Zengin petrol, gaz ve mineral rezervlerine sahiptir.

Tsunami dalgalarının derinliği, okyanusun en derin yeri olan deniz tabanından yüzeyine kadar tüm su kütlesini kapsar.

Güney Okyanusu sularının mavi olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Işık Saçılması: Güneş ışığı okyanuslara çarptığında, su molekülleri ile etkileşime girer ve daha uzun dalga boylu ışıkları emer. 2. Gökyüzünün Yansıması: Okyanus yüzeyi, gökyüzünün rengini de yansıtır ve bu da mavi renge katkıda bulunur. 3. Fitoplankton ve Algler: Okyanusun bazı bölgeleri, büyük miktarda alg ve fitoplanktonun varlığı nedeniyle yeşil görünebilir.

National Geographic'in denizaltıyla okyanus dibine iniş belgeseli, "James Cameron: Dünyanın Dibine Yolculuk" adıyla yayınlanmıştır.

Gelgitin en yüksek olduğu yere "medcezir" veya "yüksek gelgit" denir.

Güney Okyanusu suyunun donmamasının birkaç nedeni vardır: 1. Tuzluluk: Deniz suyu, tatlı suya göre daha düşük bir donma noktasına sahiptir. 2. Hareketlilik: Denizler sürekli olarak dalgalanma, akıntı ve gel-git gibi hareketlerle doludur. 3. Güneşin Etkisi: Güneş ışınları suyun yüzeyinde biriktikçe suyun sıcaklığını arttırır ve bu da donma riskini azaltır.

Bafa Gölü'nden Meksika'ya yılan balığı göçü, yaklaşık 3 yıl süren ve 7 bin kilometreyi bulan bir yolculukla gerçekleşir. Bu göç şu şekilde gerçekleşir: 1. Sargasso Denizi'nde Üreme: Yılan balıkları, Meksika Körfezi'ndeki Sargasso Denizi'nde ürer ve yumurtalarını bırakır. 2. Larva Evresi: Yumurtalardan çıkan larvalar, su yüzeyine çıkar ve değişim geçirerek okyanusu geçer. 3. Ege Denizi'ne Varış: Larvalar, Cebelitarık Boğazı'ndan geçerek Akdeniz'e, oradan da Ege Denizi'ne ulaşır. 4. Bafa Gölü'ne Göç: Ege Denizi'nde tatlı suya yönelen yılan balıkları, çayları ve nehirleri takip ederek Bafa Gölü'ne göç eder. 5. Olgunlaşma ve Geri Dönüş: Bafa Gölü'nde birkaç yıl geçiren yılan balıkları, ergin hale geldiklerinde tekrar Sargasso Denizi'ne doğru tersine bir göç başlatır.

Okyanus tabanı iki ana bölgeye ayrılır: kıta kenarı ve derin deniz düzlüğü.

"Okyanus Suyu Çekilince" belgeseli, okyanus yataklarının su olmadan nasıl görüneceğini ve dünyanın en gizemli sualtı bölgelerini anlatmaktadır. Belgeselde, CGI animasyonları kullanılarak okyanusların altındaki gemi enkazları, hazineler ve batık şehirler gibi unsurlar canlandırılmaktadır.

Okyanus dibinde süzülme süresi, okyanusun derinliğine ve kullanılan teknolojiye bağlı olarak değişir. Örneğin, James Cameron 2012 yılında özel denizaltısıyla Mariana Çukuru'na inmiş ve 3 saat incelemelerde bulunmuştur. Ayrıca, bir kilogram ağırlığındaki bir cismin Mariana Çukuru'na ulaşması yaklaşık bir saat sürmektedir.

Deniz dalgaları en çok okyanusa ve denize kıyısı olan bölgelerde görülür. Özellikle Pasifik Okyanusu çevresinde tsunamiler ve büyük dalgalar sıklıkla meydana gelir.

Okyanus temizleme projeleri farklı zaman dilimlerinde hayata geçirilecektir: 1. The Ocean Cleanup Projesi: Bu projenin Büyük Pasifik çöp alanının %50'sini 5 yılda temizlemesi hedefleniyor ve çalışmalar 2018 yılında başlamıştır. 2. Otonom Dronlar Projesi: Avustralya merkezli bu proje, 2025 itibarıyla Pasifik Okyanusu'nda test edilmeye başlanmıştır. 3. The Sea Cleaners Manta Projesi: Bu fütüristik yelkenlinin okyanuslardan yılda 5.000 ila 10.000 ton plastik atık temizlemesi planlanıyor ve 2024 yılında okyanuslara açılması hedefleniyor.