ÖğrenmeSüreçleri

Fen bilimleri performans ölçütleri, öğrencilerin kazanımlara ulaşıp ulaşmadığını değerlendirmek için kullanılan çeşitli yöntemleri içerir. İşte bazı örnekler: Kavram Haritaları: Öğrencilerin kavram ve bilgileri doğru bir şekilde anlayıp anlamadıklarını değerlendirmek için kullanılır. Performans Görevleri: Öğrencilerin araştırma, eleştirel düşünme ve yaratıcı düşünme gibi üst düzey becerilerini geliştirmek ve değerlendirmek amacıyla verilir. Kontrol Listeleri: Öğrencilerin performanslarının belirlenen ölçütlere göre değerlendirilmesini sağlar. Derecelendirme Ölçekleri: Performans düzeylerini tanımlayan ve daha kapsamlı değerlendirme için kullanılır. Performans ölçütlerinin belirlenmesinde, değerlendirilecek performansın belirlenmesi ve özelliklerinin tanımlanması önemlidir.

2023 LGS Türkçe alt testindeki soruların Yenilenmiş Bloom Taksonomisine göre dağılımı şu şekildedir: Anlama/Kavramsal Bilişsel/Bilgi Boyutu: 12 soru. Hatırlama/İşlemsel Bilişsel/Bilgi Boyutu: 4 soru. Anlama/İşlemsel: 2 soru. Anlama/Olgusal: 1 soru. Hatırlama/Olgusal Bilişsel/Bilgi: 1 soru. Üstbilişsel Bilgi Boyutu: Soru bulunmamaktadır. Bilişsel Boyut: Uygulama, Çözümleme, Değerlendirme ve Yaratma basamaklarında soru sorulmamıştır.

Müzik, matematik başarısını olumlu yönde etkileyebilir. Müzik ve matematik arasındaki bazı ilişkiler: Mozart etkisi: 1993 yılında yapılan bir araştırmada, Mozart müziği dinleyen kişilerin zekâ düzeylerinin arttığı gözlemlenmiştir. Eğitim yöntemi: Müzik-matematik birleşik dersler, matematik başarısını en çok artıran yöntem olarak belirlenmiştir. Bilişsel gelişim: Müzik, akademik başarıyı ve odaklanmayı artırarak problem çözme, mantıksal akıl yürütme ve aritmetik beceriler gibi matematik bileşenlerini destekleyebilir. Müzik ve matematik arasındaki ilişki, antik Yunanlar dönemine kadar uzanır; o dönemde müzik, matematiğin bir alt dalı olarak kabul edilmiştir.

İnformal eğitim, resmi bir kurum veya program olmadan, günlük yaşam veya iş hayatı süreci içinde alınan eğitimdir. İnformal eğitimin bazı özellikleri: Plansız ve programsızdır. Öğreticiler uzman değildir. Öğrenme, taklit ve gözlem yoluyla gerçekleşir. Değerlendirme aracı yoktur. Gelişim yönü belirli değildir, olumlu veya olumsuz yönde ilerleyebilir. Her an, zaman sınırlaması olmadan gerçekleşebilir. İnformal eğitim, aile, arkadaşlar, toplum ve sosyal çevre gibi resmi olmayan kaynaklardan gelir.

Öğrenilmiş çaresizlik, bir insanın stresli bir durumu tekrar tekrar yaşadıktan sonra, o durumu değiştirecek herhangi bir şey yapamayacağına inanması sonucu pes etmesi olarak tanımlanabilir. Öğrenilmiş çaresizlik örnekleri: İş arayan birinin sürekli reddedilmesi sonucu iş bulma konusunda umutsuzluğa kapılması. Kronik bir hastalıkla mücadele eden birinin iyileşme umudunu kaybetmesi. Sigara veya alkol bağımlısı birinin defalarca bırakma çabasına rağmen başarılı olamaması. Öğrenilmiş davranışlar ise, kişinin belirli bir durumda sergilediği ve genellikle olumlu veya olumsuz sonuçlarla ilişkilendirilen tepkilerdir. Bu davranışlar, kişinin geçmiş deneyimlerine ve bu deneyimlerin sonuçlarına dayanarak şekillenir. Öğrenilmiş davranış örnekleri: Okulda spor faaliyetlerinde başarısız olan birinin, hayatı boyunca spor yapmaktan kaçınması. Birçok diyet deneyen ve kilo veremeyen birinin, asla kilo veremeyeceğine inanması.

Öğrenme, bilme ve değiştirme kavramları şu şekilde açıklanabilir: Öğrenme: Bireyin yaşantılar sonucu davranışlarında meydana gelen oldukça uzun süreli değişikliklerdir. Bilme: Bir bilgi ve becerinin, öğrenme sayılabilmesi için davranışta değişiklik yapması ve bu değişikliğin uzun süreli olması gerekir. Değiştirme: Öğrenme, bireyin içinde bulunduğu evrene yeni bir anlam yüklemesi ve evrendeki konumunu yeniden tanımlaması anlamına da gelir.

Matematikte süreç değerlendirmesi, öğrencilerin performansını dönem boyunca düzenli olarak izleme sürecidir. Süreç değerlendirmesinin bazı yöntemleri: Kısa quizler ve mini testler. Sınıf içi etkinlikler ve gözlemler. Öğrenci günlükleri. Soru-cevap oturumları.

Başarı odaklı eğitim sistemi, öğrencilerin belirli hedeflere ulaşmalarını teşvik etmek amacıyla tasarlanan ve motivasyonu ile performansı artırmayı hedefleyen bir eğitim yaklaşımıdır. Başarı odaklı eğitim sisteminin bazı unsurları: Hedef belirleme: Öğrencilerin net hedefler koymalarına yardımcı olur. Motivasyon artışı: Çalışanların ve öğrencilerin daha fazla çaba sarf etmelerini ve engellerle daha etkili bir şekilde başa çıkmalarını sağlar. Performans iyileştirme: Öğrencilerin belirli hedeflere ulaşmak için gerekli olan bilgi ve stratejileri öğrenmelerine yardımcı olur. Sorumluluk alma: Öğrencilerin kendi kendilerine yönlendirme ve yönetme becerilerini geliştirir. Takım çalışması: Öğrencilerin birlikte çalışarak belirli hedeflere ulaşma konusunda işbirliği yapmalarını teşvik eder. Stres yönetimi: Öğrencilerin yoğun çaba gerektiren durumlarda stresle başa çıkmalarını sağlar. Özgüven artışı: Öğrencilerin başarılarıyla kendilerine olan güvenlerini artırır.

Enine boyuna eğitim, beceri geliştirme ve kişisel gelişim için faydalıdır. Beceri geliştirme: "Enine" eğitimler, kaynak yapma, dikiş dikme, Excel kursu gibi teknik beceriler kazandırır. Kişisel gelişim: "Boyuna" eğitimler, kişinin kendini keşfetmesini ve yeteneklerini geliştirmesini sağlar. Enine Boyuna Eğitim (EBE) firması, görüntülü, basılı, online ve dijital eğitim setleri sunarak geniş kitlelere ulaşmayı hedeflemektedir.

Eğitim bilimlerinde "tözleştirme" terimi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, eğitim bilimlerinin bazı alt dalları şunlardır: Ölçme ve Değerlendirme. Eğitim Programları ve Öğretim. Eğitim Psikolojisi. Eğitim Sosyolojisi. Eğitim Teknolojisi.

Yapılandırmacılıkta temel ilkeler şunlardır: Bilgi aktif olarak yapılandırılır. Öğrenme süreci sosyal etkileşim gerektirir. Gerçeklik yerine kabul edilebilirlik ve uygulanabilirlik önemlidir. Ön bilgiler dikkate alınır. Öğrenme, problem çözmeye yöneliktir. Güvenli bir öğrenme ortamı sağlanmalıdır. Çoklu gerçeklikler açığa çıkarılarak bilişsel çelişkiler yaratılmalıdır.

Hetagoji ve andragoji arasındaki temel farklar şunlardır: Odak Noktası: Hetagoji, yaşam boyu öğrenmeye ve öğrenenin öz kararlılığına vurgu yaparken, andragoji yetişkinlerin eğitim ve öğrenme sürecini inceler. Öğrenenin Konumu: Hetagojide öğrenen, kendi öğrenmesinin merkezinde yer alır ve öğrenme sürecinin sahibi olmaktan çıkar. Öğretmenin Rolü: Hetagojide öğretmen, rehberlik ve kaynak sağlayarak öğrenme sürecini kolaylaştırır. Öğrenmeye Hazırlık: Hetagojide öğrenen, eğitim programından değerlendirmeye kadar tüm tasarım ve öğrenme haritasının tasarımı ve geliştirilmesini yapar. Yöntem: Hetagojide kullanılan yöntemler arasında aktif ve problem çözme yaklaşımları bulunurken, andragojide yöntemler arasında sorular, tartışmalar ve hizmet-öğrenme yer alır.

MEB tarafından kullanılan bazı çoklu ortam materyalleri: MEBAR: Öğretmenler tarafından geliştirilen, sınıf içi ve sınıf dışı ortamlarda kullanılabilen bir uygulama. 4D Anatomy: İnsan vücudundaki sistemleri 3 boyutlu olarak gösteren bir mobil uygulama. Quiver: Özellikle küçük yaş grubundaki öğrencilerin 3. boyut kavramını geliştirmek için kullanılan, ücretsiz bir etkileşimli materyal. Aurasma: Artırılmış gerçeklik teknolojisiyle etkileşimli materyaller oluşturmayı ve kullanmayı sağlayan bir web 2.0 aracı. Celestia: NASA ve ESA tarafından kullanılan, gezegenler, galaksiler ve diğer gök cisimlerini inceleme imkanı sunan bir program. Animal 4D: Tablet veya akıllı telefonda hayvanların seslerini ve isimlerini öğrenmeyi sağlayan bir uygulama. Ayrıca, e-kitaplar, videolar, infografikler, hareketli resimler ve animasyonlar gibi dijital içerikler de çoklu ortam materyalleri arasında yer alır.

Temsil sistemi, psikolojide, dış dünyadaki nesnelerin, kavramların ve ilişkilerin semboller, kavramlar veya diğer biçimsel yapılar aracılığıyla zihin tarafından nasıl algılanıp işlendiğini ifade eder. Üç ana temsil sistemi: 1. Görsel: Olayları görerek anlar, hatırlar ve anlatırlar. 2. İşitsel: Olayları sesler ve sözler aracılığıyla anlar, hatırlar ve anlatırlar. 3. Kinestetik (Dokunsal): Olayları dokunarak, tat ve koku ile anlar, hatırlar ve anlatırlar. Temsil sistemleri, bellek, dil, algı, karar verme ve diğer bilişsel süreçlerle ilişkilidir.

Eğitim ve psikoloji arasındaki ilişki, bireylerin gelişimini engelleyen nedenleri ortaya çıkarıp bu nedenleri bertaraf etmenin yollarını aramayı içerir. Eğitim psikolojisinin bazı amaçları şunlardır: Bireyin öğrenme sürecinin anlaşılması. Öğretmenlere daha etkili yardımcı olma. Eğitim ortamlarının optimize edilmesi. Eğitim ve psikoloji ilişkisi şu şekillerde özetlenebilir: Eğitim, psikolojinin verilerini dikkate alır. Psikoloji, eğitim süreçlerine destek olur. Her iki alan da bireyin davranışlarıyla ilgilenir.

Bloom ve Krathwohl taksonomisi arasındaki temel fark, 2001 yılında Anderson ve Krathwohl'un koordinatörlüğünde yapılan revizyon ile bilişsel alanın iki boyutlu bir yapıya dönüştürülmesidir. Orijinal Bloom taksonomisi, bilişsel alanı tek boyutlu olup, altı hedef düzeyine ayrılmıştır: 1. Bilgi. 2. Kavrama. 3. Uygulama. 4. Analiz. 5. Sentez. 6. Değerlendirme. Revize edilmiş taksonomi ise iki boyutlu bir yapı sunar: 1. Bilgi boyutu: Olgusal, kavramsal, işlemsel ve bilişüstü bilgi türlerini içerir. 2. Bilişsel süreç boyutu: Hatırlama, anlama, uygulama, analiz, değerlendirme ve yaratma (sentez yerine) basamaklarını içerir. Bu revizyon, bilgi basamağındaki isim ve fiil yapısının uyumsuzluğunu gidermek ve öğretimin planlanması sürecine yenilikler getirmek amacıyla yapılmıştır.

Bloom Taksonomisi, altı seviyeden oluşur. Bu seviyeler, 2001 yılında yapılan revizyonla şu şekilde adlandırılmıştır: 1. Hatırlama (Remember). 2. Anlama (Understand). 3. Uygulama (Apply). 4. Analiz Etme (Analyze). 5. Değerlendirme (Evaluate). 6. Yaratma (Create). İlk sürümde ise seviyeler şu şekildeydi: 1. Bilgi (Knowledge). 2. Kavrama (Comprehension). 3. Uygulama (Application). 4. Analiz (Analysis). 5. Sentez (Synthesis). 6. Değerlendirme (Evaluation).

Sonuç odaklı eğitim, öğrenme süreçlerinden ziyade sonuçlara odaklanan bir eğitim yaklaşımıdır. Sonuç odaklı eğitimin temel ilkeleri: Odak netliği. Geri tasarlama. Yüksek beklentiler. Genişletilmiş fırsatlar. Sonuç odaklı eğitim, pratik becerilere, yeterliliklere ve gerçek dünya uygulamalarına odaklanır.

Bloom Taksonomisi ve Yenilenmiş Bloom Taksonomisi arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Yapısal Değişiklikler: - Orijinal Taksonomi: Altı ana basamak (Bilgi, Kavrama, Uygulama, Analiz, Sentez, Değerlendirme) içerir ve bu basamaklar katı bir hiyerarşiye sahiptir. - Yenilenmiş Taksonomi: Bilgi boyutu ve bilişsel süreç boyutu olmak üzere iki boyutlu bir yapı sunar. Bilişsel süreç boyutu, fiil formuna dönüştürülmüş altı basamaktan oluşur: Hatırlama, Anlama, Uygulama, Analiz Etme, Değerlendirme, Yaratma. 2. Basamak İsimleri ve Sıralama: - Orijinal Taksonomi: "Sentez" ve "Değerlendirme" basamakları yer değiştirir. - Yenilenmiş Taksonomi: "Sentez" basamağı "Yaratma" olarak adlandırılır ve en üst basamağa yerleştirilir. "Değerlendirme" basamağı ise bir alt basamağa, "Yaratma"nın yerine alınır. 3. Ölçme ve Değerlendirme: - Orijinal Taksonomi: Ölçme işlemleri genellikle çoktan seçmeli testlere odaklanır. - Yenilenmiş Taksonomi: Değerlendirme basamağı için ölçme araçları içerir, bu da basamağı daha anlaşılır hale getirir. 4. Kullanım Alanı: - Orijinal Taksonomi: Daha çok yükseköğretim seviyesindeki hedeflere örnekler verir. - Yenilenmiş Taksonomi: İlköğretim ve ortaöğretim seviyesindeki hedeflere yönelik hazırlanmıştır.

AÖF'de temel bilgi teknolojilerinin önemi şu şekilde açıklanabilir: Eğitim ve öğretim: E-öğrenme, podcast, açık eğitsel kaynaklar gibi yöntemlerle eğitim süreçlerini destekler. İletişim: İnternet ve e-posta gibi araçlarla hızlı ve fiziksel mesafeleri ortadan kaldıran bir iletişim sağlar. Veri saklama ve işleme: Çok küçük alanlarda büyük miktarlarda veri saklama ve işleme kapasitesi sunar. Oyun ve eğlence: Özellikle çocuklar ve gençler arasında yaygın olan oyun oynama ve müzik dinleme gibi eğlence imkanları sunar. Profesyonel kullanım: Çeşitli düzeylerdeki ders ve anlatımların sesli ve görsel materyallerle sunulmasını sağlayarak daha kalıcı eğitim verilmesine olanak tanır.