Miras

Somut olmayan kültürel miras, toplulukların, grupların ve bireylerin kültürel miraslarının bir parçası olarak tanımladıkları uygulamalar, temsiller, anlatımlar, bilgiler, beceriler ve bunlara ilişkin araçlar, gereçler ve kültürel mekânlar anlamına gelir. Bu miras, kuşaktan kuşağa aktarılan ve toplulukların çevreleriyle, doğayla ve tarihleriyle etkileşimlerine bağlı olarak sürekli yeniden yaratılan bir değerdir.

Ölü kişi aleyhine kambiyo takibi, borçlunun takipten önce ölmesi durumunda İİK'nun 53. maddesi gereğince üç günlük sürenin bitiminden itibaren düşer. Bu üç günlük süre geçtikten sonra takip, mirasçılara veya terekeye karşı sürdürülür.

Evet, 2. derece akrabalar miras alabilir. Türk Medeni Kanunu'na göre, ikinci derece mirasçılar, miras bırakanın anne ve babası, kardeşleri ve yeğenlerinden oluşur. Anne ve baba: Miras bırakanın birinci derecede mirasçısı yoksa, anne ve baba mirasçı olur. Kardeşler: Anne ve baba vefat etmişse, onların alt soyları (kardeşler) mirasçı olur. Yeğenler: Kardeşlerden biri vefat etmişse, o kardeşin çocukları (yeğenler) mirası temsil eder ve kalan varlık üzerinde eşit pay hakkı bulunur.

Haklar, çeşitli nedenlerle devredilebilir: 1. Ekonomik Faydalanma: Özellikle fikri mülkiyet hakları, eser sahipleri tarafından yayınevleri veya müzik şirketleri gibi üçüncü kişilere devredilerek ekonomik olarak değerlendirilebilir. 2. Miras Yoluyla Geçiş: Devredilebilen haklar, miras yoluyla yeni sahiplerine geçebilir. 3. Hukuki İşlemler: Kişiler, kendi haklarını yazılı sözleşmelerle başkalarına devredebilir veya lisanslayabilir. 4. Özel Durumlar: Olağanüstü hallerde, devletin bazı hakları kısmen veya tamamen durdurabilmesi gibi durumlarda haklar devredilebilir.

İstihkak dilekçesi, miras sebebiyle açılan davalarda murisin (miras bırakanın) son yerleşim yeri icra mahkemesine verilir. Haciz sebebiyle açılan davalarda ise dilekçe, icra takibinin yapıldığı yer icra mahkemesine veya davalının yerleşim yeri icra mahkemesine sunulur.

Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 611 ve 612. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Süreç şu şekilde işler: 1. Tüm mirasçılar mirası reddettiğinde, tereke resmen tasfiye edilir. 2. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir.

Gaiplik kararı almak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Dava Açma: Kayıp kişinin son ikamet ettiği yerin Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurulur. 2. Mahkeme İlanı: Mahkeme, kayıp kişinin bulunması için resmî ilan verir. 3. İlan Süresinin Beklenmesi: Mahkeme, ilan süresi boyunca kişinin ortaya çıkmasını bekler. 4. Mahkeme Kararı: İlan süresi sonunda kişi hâlâ bulunamazsa, mahkeme gaiplik kararı verir. Gaiplik kararını talep edebilecek kişiler arasında mirasçılar, borçlular, alacaklılar ve devlet kurumları yer alır.

İvazsız intikal, bir mal varlığının karşılıksız olarak bir kişiden diğerine geçmesini ifade eder. "İvazsız" kelimesi hukuki anlamda herhangi bir bedel ya da hizmet karşılığı olmadan yapılan işlemleri tanımlar. İvazsız intikal, veraset ve intikal vergisine tabidir.

"Ecdadın yadigarı" ifadesi, geçmişteki atalardan kalan bir anı veya eşya anlamına gelir.

Tevarisi ve veraset terimleri, farklı bağlamlarda kullanılsa da benzer anlamlar taşır. Tevarisi, genellikle miras anlamında kullanılır ve bir kişinin ölümü üzerine mal varlığının yasal mirasçılarına devredilmesi sürecini ifade eder. Veraset ise, hukuki bir belge olarak tanımlanır ve bir kişinin ölümü üzerine mirasçıların kim olduğunu ve mirasın nasıl paylaşılacağını belirleyen resmi evrakı ifade eder.

Vasiyetnamede yasal mirasçılar dışında atanmış mirasçılar mirasçı olabilir. Atanmış mirasçılar, miras bırakanın özgür iradesiyle vasiyetname veya miras sözleşmesi yoluyla belirlediği kişilerdir ve yasal mirasçılar gibi miras hakkına sahip olurlar.

Eşler arasında saklı pay, birlikte mirasçı oldukları zümreye göre farklı oranlarda hesaplanır: 1. Birinci zümre ile birlikte mirasçı olduklarında (çocuklar, torunlar), sağ kalan eşin saklı pay oranı yasal miras payının 1/4'üdür. 2. İkinci zümre ile birlikte mirasçı olduklarında (ana baba), sağ kalan eşin saklı pay oranı yasal miras payının 1/2'sidir. 3. Üçüncü zümre ile birlikte ve onların çocukları ile birlikte mirasçı olduklarında, sağ kalan eşin saklı pay oranı 9/16'dır. 4. Tek başına mirasçı olduğunda ise sağ kalan eşin saklı pay oranı 3/4'tür. Saklı pay hesaplamaları ve tenkis davaları için bir avukattan profesyonel yardım alınması önerilir.

Babadan kalan ev, birden fazla mirasçı olması durumunda tüm mirasçıların ortak mülkiyetine geçer. Evin kimin üstüne geçeceği ise şu şekilde belirlenir: 1. Anlaşma: Mirasçılar arasında evin paylaşımı konusunda anlaşma sağlanırsa, bu anlaşma yazılı bir paylaşım sözleşmesi ile yapılır ve tapu müdürlüğüne başvurularak evin yeni sahipleri belirlenir. 2. Dava: Anlaşmazlık durumunda, herhangi bir mirasçı tarafından sulh hukuk mahkemesinde paylaşım (taksim) davası açılarak evin adil bir şekilde paylaştırılması sağlanır.

4. sınıf sosyal bilgiler kültür ve miras, geçmişten günümüze toplumun değerlerinin, geleneklerinin ve göreneklerinin gelecek nesillere aktarılmasıdır. Kültürel miras, somut ve soyut olarak ikiye ayrılır: Somut kültürel miraslar: Gözlemlenebilir ve elle tutulabilir eser ve yapıları içerir. Soyut kültürel miraslar: Milletlerin sahip olduğu değer yargıları, gelenekler, görenekler ve yaşam biçimlerini içerir. Bu ünite kapsamında öğrenciler, aile tarihi çalışması yapar, çevresindeki millî kültürü yansıtan ögeleri araştırır, geleneksel çocuk oyunlarını karşılaştırır ve Millî Mücadele kahramanlarının hayatlarından hareketle Millî Mücadele’nin önemini kavrar.

Evet, "varis" ve "mirasçı" aynı şeyi ifade eder. "Varis" kelimesi, bir kişinin ölümü durumunda onun mal varlığını veya mirasını devralan kişiyi tanımlar.

Miras davası için miras hukuku alanında uzmanlaşmış bir avukat tutmak gerekmektedir. Bu tür avukatlar, mirasla ilgili her türlü dava ve hukuki süreçte danışmanlık ve temsil hizmeti sunarlar. Avukat seçerken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar: - Uzmanlık ve deneyim: Avukatın miras davaları, miras sözleşmeleri ve ölüme bağlı tasarruflar konusunda uzman olması önemlidir. - Hak kaybını önleyici yaklaşım: Avukat, hukuki süreci titizlikle yöneterek müvekkilinin haklarını korumalı ve olası riskleri önceden tespit edebilmelidir. - Gayrimenkul paylaşımlarındaki bilgi birikimi: Taşınmaz mal varlıklarının paylaşımında hukuka aykırı işlemlerin önüne geçebilmek için avukatın bu konuda deneyimli olması büyük önem taşır. - Uyuşmazlık çözme yeteneği: Taraflar arasında çıkan anlaşmazlıkları mahkemeye gitmeden çözebilme kapasitesine sahip bir avukat, sürecin daha hızlı ve maliyetsiz tamamlanmasını sağlayabilir.

Miras davasında karar kesinleştikten sonra yapılması gerekenler şunlardır: 1. Kararın İncelenmesi: Mahkeme kararının içeriği incelenmeli ve paylaşımın adil olup olmadığı değerlendirilmelidir. 2. İtiraz Süresi: Karar taraflardan biri tarafından kabul edilmezse, itiraz süresi içinde bir üst mahkemeye başvurulmalıdır. 3. Paylaşımın Uygulanması: Karar kesinleştiğinde, mahkeme kararında belirtildiği gibi miras paylaşımı gerçekleştirilir. 4. Gerekli Belgeler: Tapu devri gibi resmi işlemler için gerekli belgelerin hazırlanması gerekmektedir. 5. İletişim ve Uzlaşma: Mirasçılar arasında iyi bir iletişim sağlanarak anlaşmazlıkların en aza indirilmesi önerilir.

Vasiyetnamenin iptali davası, vasiyetnameden menfaat sağlayan kişiler ve yasal mirasçılar tarafından açılır. Davalı taraf ise, vasiyetnameyle mirastan faydalanan kişilerdir.

Ortaklığın giderilmesinde kayıp ortak, diğer pay sahiplerini davalı olarak göstererek ortaklığın giderilmesi davasını açabilir. Bu durumda, kayıp ortağın mirasçıları da davaya dahil edilir ve davayı tüm mirasçılar birlikte açmak zorundadır.

Reddi mirasta vekalet ücreti, Türkiye Barolar Birliği tarafından her yıl belirlenen Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanır. 2025 yılı için tarifeye göre, reddi miras davalarında asgari vekalet ücreti 30.000 TL'dir.