Kirlilik

Trafikte çevre kirliliğine neden olan bazı faktörler: Egzoz gazları. Fazla yakıt tüketimi. Trafik yoğunluğu. Duraklama ve park etme. Taşıma sınırı üzerinde yük yükleme. Araçların yağ, yakıt ve asit gibi atıkların toprağa dökülmesi. Sürücülerin orman ve tarım arazisi yangınlarına sebep olmaları. Kimyasal ve radyoaktif maddelerin emniyet tedbirleri alınmadan taşınması.

Ormanda hangi suların kirli olduğuna dair bilgi bulunamadı. Ancak, su kirliliğine neden olan bazı faktörler şunlardır: Sanayi atıkları. Tarım ilaçları ve gübreler. Evsel atıklar ve kanalizasyon. Petrol sızıntıları. Plastik atıklar.

Mermer madenciliğinin çevreye bazı olumsuz etkileri: Görsel kirlilik: Mermer ocakları, doğal topografyada değişikliklere yol açarak görsel kirliliğe neden olur. Toz emisyonu: Üretim sırasında oluşan tozun toksik etkisi yoktur, ancak çevreye yayılabilir. Atık birikimi: Blok mermer üretimi sırasında büyük miktarlarda artık oluşur ve bu artıklar genellikle çevreye gelişigüzel atılır. Yer altı suyu kirliliği: Gerekli tedbirler alınmadığında yer altı suyu kirlenebilir. Toprak kaybı ve tahribatı: Üst toprağın düzenli depolanmaması toprak kaybına ve tahribatına yol açabilir. Gürültü kirliliği: Madencilik faaliyetleri gürültü kirliliğine neden olabilir. Ancak, bu olumsuz etkiler, ağaç dikme ve kuşaklama perdesi gibi önlemlerle azaltılabilir.

Kumların siyah olmasının birkaç nedeni vardır: Volkanik kayaçların aşınması. Ağır mineral birikimi. Yeraltındaki maden artıkları. Türkiye'de siyah kuma Ordu'nun Ünye ilçesi kumsalında rastlanır.

2025 yılı itibarıyla Köyceğiz Gölü'nün kirli olmasının birkaç nedeni bulunmaktadır: Polen yoğunluğu: Göl yüzeyinde oluşan tabakanın müsilaj değil, mevsimsel polen yoğunluğu olduğu belirlenmiştir. İnsan etkisi: Gölün çevresindeki tesislerin atıkları ve özellikle çayların getirdiği kirlilik, çamurun kükürt ve metan kokmasına neden olmaktadır. Doğal süreçler: Gölün dibindeki çamur tabakasının bakteri faaliyetine uğraması, balıkların etkilenmesine yol açmaktadır. Yetkililer, gölde inceleme yaparak gerekli önlemlerin alınmasını sağlamaktadır.

Göksu Deresi'nin kirli olmasının bazı nedenleri: Evsel ve sanayi atıkları: Bazı işletmelerin arıtma tesislerinin çalışmaması ve evsel atıkların dereye dökülmesi. Kimyasal maddeler: Bursa'nın İnegöl ve Yenişehir ilçelerindeki sanayi kuruluşlarının kimyasal atıklarının dereye boşaltılması. Yosunlaşma: Artan kirlilik nedeniyle derede aşırı yosunlaşma görülmesi. Bu durum, özellikle Ağva'daki Göksu Deresi'nde, turizm değerini düşürerek bölge esnafını ve yerel halkı olumsuz etkilemektedir.

Nehirlerde çöp görülmesinin birkaç nedeni vardır: İnsan kaynaklı atıklar: Nehirlere, özellikle yerleşim yerlerinden ve tarım alanlarından gelen çöpler atılmaktadır. Endüstriyel ve tarımsal faaliyetler: Bu faaliyetler sırasında ortaya çıkan atıklar nehirlere karışabilir. Doğal süreçler: Rüzgarın sürüklediği çöpler nehirlere taşınabilir. Ayrıca, nehirlerin üzerindeki regülatörlerin kapakları kapalı olduğunda, yukarı havzadan gelen çöpler regülatör önünde birikerek adacıklar oluşturabilir.

Su döngüsünü bozan bazı insan faaliyetleri: Aşırı su tüketimi: Tarım, sanayi ve kentleşme nedeniyle su kaynaklarının aşırı kullanılması, yer altı su seviyelerinin düşmesine ve su kıtlığına yol açar. Endüstriyel kirlilik: Fabrikaların kirli suları arıtmadan doğaya bırakması, su kaynaklarını kirletir. Yanlış arazi kullanımı: Ormanların ve doğal bitki örtülerinin tahrip edilmesi, suyun toprak tarafından emilimini azaltır. Baraj ve büyük su depolama alanları: Barajlar, doğal su akışını değiştirir, balık göçlerini engeller ve depolanan suyun buharlaşmasına neden olur. Sera gazları: İnsan faaliyetleri sonucu artan sera gazları, iklim değişikliklerine yol açarak su döngüsünü olumsuz etkiler.

Doğayı en çok değiştiren faktörler şunlardır: İnsan faaliyetleri. Doğal olaylar. Jeolojik süreçler.

Deniz üzerinde beyaz köpük oluşumunun birkaç nedeni vardır: Doğal süreçler: Denizlerdeki bazı bitki ve plankton türleri, yüzeyde köpük oluşumuna neden olabilir. Dalga hareketleri ve akıntılar: Dalga hareketleri ve deniz akıntıları, deniz yüzeyinde bulunan hava kabarcıklarını karıştırarak köpük oluşumuna yol açar. Organik maddeler: Ölen deniz canlılarının ayrışması sırasında serbest kalan maddeler ve deniz suyu içindeki çözünmüş tuzlar, proteinler, yağlar gibi organik maddeler köpük oluşumuna katkıda bulunabilir. İnsan kaynaklı faktörler: Endüstriyel atıklar, tarımsal runoff ve diğer kirleticiler, denizlerde köpük oluşumuna katkıda bulunabilir. Köpüğün rengi, kokusu ve yoğunluğu, doğal mı yoksa kirletici kaynaklı mı olduğunu ayırt etmede önemli bir işarettir.

Çevrede bulunan dere, ırmak, göl gibi su kaynaklarına girmek boğulma riskini artırır. Ayrıca, bu su kaynakları genellikle tehlikeli olabilir ve çeşitli sağlık riskleri taşıyabilir. Örneğin, kirli su kaynakları enfeksiyon hastalıklarına yol açabilir. Güvenlik açısından, bu tür su kaynaklarına girmekten kaçınılması önerilir.

Cıvanın çevreye başlıca zararları: Su kirliliği: Cıva, fosil yakıtların yakılması, madencilik ve katı atık yakma gibi yollarla havaya, toprağa ve yüzey sularına karışır. Biyomagnifikasyon: Su kaynaklarına karışan cıva, balıklar ve diğer deniz canlıları tarafından absorbe edilir ve besin zincirinde birikir. Toksik etki: Cıva ve bileşikleri, sinir sistemi, sindirim sistemi ve bağışıklık sistemi üzerinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Uzun mesafe yayılım: Avrupa'da depolanan cıvanın yarıya yakını kıta dışından gelir ve emisyonlar uzun mesafeler kat eder. Cıva, özellikle metil cıva formunda, doğrudan beyin ve sinir sistemine zarar vererek nörolojik sorunlara neden olabilir.

İstanbul Büyükçekmece Gölü'nün kirli olmasının bazı nedenleri: Yapılaşma ve tarım faaliyetleri: Ormanlık alanların tarım alanlarına, tarım alanlarının ise yerleşim yerlerine ve sanayiye dönüşmesi, göldeki kirlilik yükünü artırmaktadır. Tarım ilaçları ve yapay gübreler: Bu maddelerin kullanımı, göllere taşınarak bitki örtüsünü oksijensiz bırakmakta ve balıkların solungaçlarını tıkayarak ölümlerine neden olmaktadır. Azot ve fosfat yükü: Havaların ısınmasıyla birlikte göldeki azot ve fosfat yükünün artması, alg üremesini tetiklemektedir. Ağır metal birikimi: Gölün dibinde ağır metal birikimleri bulunmaktadır. İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, gölden numune alarak kirliliğin kaynağını araştırmaktadır.

İlçe denetim formu, farklı alanlarda yapılan denetimlerin sonuçlarını ve bulgularını kaydetmek için kullanılan bir belgedir. Örneğin: Okul kantinleri için ilçe denetim formu, okul kantinlerinin hijyen ve gıda güvenilirliği açısından denetlenmesi amacıyla kullanılır. İlçe nüfus müdürlüğü denetim rehberi, nüfus müdürlüklerinin çeşitli denetimlerini gerçekleştirmek için gerekli adımları ve kontrol listelerini içerir. İlçe sağlık müdürlükleri denetim formları, ambulans birimleri ve diğer sağlık kuruluşlarının denetimlerinde kullanılır. Bu formlar, denetimlerin tarafsız, objektif ve gizlilik ilkelerine uygun olarak gerçekleştirildiğini belgelemek için de önemlidir.

10 çevre sorunu: 1. Su kirliliği. 2. Hava kirliliği. 3. Toprak kirliliği. 4. Radyoaktif kirlilik. 5. Ses kirliliği. 6. Asit yağmurları. 7. Ozon tabakasının incelmesi. 8. Küresel iklim değişikliği. 9. Ormanların tahribi. 10. Besin kirliliği.

PPT'de çevre kirliliğinin nasıl anlatılacağına dair bilgi bulunamadı. Ancak, çevre kirliliği sunumlarında aşağıdaki konular ele alınabilir: Çevre kirliliğinin tanımı. Çevre kirliliğinin nedenleri. Çevre kirliliğinin çeşitleri. Çevre kirliliğinin sonuçları. Çevre kirliliğini önleme yolları.

Eskişehir'deki derelerin kirli olmasının birkaç nedeni vardır: Evsel ve endüstriyel atıklar: Uzun yıllardır evsel ve endüstriyel atıkların derelere atılması, özellikle Porsuk Çayı'nın kirlenmesine neden olmaktadır. Tarımsal faaliyetler: Sulama kanallarına dönen sudaki zengin azot ve fosfor bileşikleri, derelerin kirlenmesine yol açmaktadır. Yetersiz altyapı ve kanalizasyon bağlantıları: Bazı derelere kanalizasyon atıklarının bağlanması, özellikle lağım sularının karışması, kirlilik ve kötü kokulara neden olmaktadır. Yetersiz temizlik ve bakım: Derelerin düzenli olarak temizlenmemesi ve bakımının yapılmaması da kirliliğin sürmesine katkıda bulunmaktadır. Bu sorunların çözümü için Devlet Su İşleri ve yerel yönetimlerin harekete geçmesi gerekmektedir.

Evsel atıkların yol açtığı başlıca sorunlar şunlardır: Çevre kirliliği: Evsel atıklar, doğru şekilde yönetilmediğinde toprağa, suya ve havaya zarar verir. Kaynak israfı: Evsel atıkların büyük bir kısmı geri dönüştürülebilirken, ayrıştırılmadan çöpe atılması kaynak israfına yol açar. Sera etkisi: Organik atıklar, çürüme sürecinde metan gazı salınımına neden olarak sera etkisini artırır ve iklim değişikliğiyle mücadeleyi zorlaştırır. Mikroplastikler: Plastik atıkların doğada çözünmeden kalması, mikroplastiklerin oluşmasına ve bu mikroplastiklerin su kaynaklarına karışarak deniz canlılarını tehdit etmesine neden olur. Toksik madde birikimi: Elektronik atıkların yanlış imhası, yer altı sularının kirlenmesine ve toprakta toksik madde birikimine yol açar. Bu olumsuz etkileri azaltmak için atıkların ayrıştırılması, geri dönüştürülmesi ve kompost yapılması önemlidir.

Küçükçekmece Lagünü'ndeki bakteriyolojik kirlilik yükünün CBS desteğiyle izlenmesi, İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi tarafından yürütülen "Küçükçekmece Lagünü’nün Su Kalitesinin İzlenmesi" projesi kapsamında gerçekleştirilmiştir. CBS (Coğrafi Bilgi Sistemi), lagündeki değişimlerin ve kirlilik seviyelerinin haritalanması ve analiz edilmesi için kullanılmıştır. Projenin sonuçları: Gölde ağır metal, pestisit ve bakteriyolojik kirliliğin yüksek seviyede olduğu tespit edilmiştir. 18 metre derinliğindeki gölün ilk 7-8 metresinden sonra oksijenin tamamen tükendiği belirlenmiştir.

Doğal afetler su kaynaklarını çeşitli şekillerde etkiler: Sel, taşkın ve kasırgalar su kaynaklarının kirlenmesine ve su tedarik zincirinin kesintiye uğramasına neden olabilir. Depremler, yer altı su kaynaklarını ve su şebekelerini etkileyerek su seviyelerinde ani değişikliklere, kaynakların yok olmasına veya yeni kaynakların ortaya çıkmasına yol açabilir. Kuraklık, su kaynaklarının azalmasına ve yer altı su seviyelerinin düşmesine neden olur. Çığlar ve heyelanlar, su kaynaklarının yüzey akışını ve yer altı suyunun hareketini etkileyerek kirlilik ve su kaybına yol açabilir. Yangınlar, erozyona ve su kaynaklarında aşırı tortu birikimine neden olur. Bu etkiler, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını zorlaştırır ve çevre ile insan sağlığını olumsuz etkileyebilir.