İnsanDavranışı

Bir insanı tanımak için gereken süre, kişinin tanınmaya değer olup olmadığına ve birlikteliğin niteliğine bağlı olarak değişir. Bazı görüşlere göre: Bir iş arkadaşını tanımak için yaklaşık 2 ay yeterli olabilir. Bir flörtü tanımak için 3 gün yeterli olabilir. Birini gerçekten tanımak için yıllar gerekebilir. Ancak, bir insanı tanımanın imkansız olduğu ve "tanıyorum" diyen birinin aslında sadece tanıdığını sandığı da düşünülmektedir.

Bir insanın vaad etmesinin bazı nedenleri: İlişkileri güçlendirmek ve güven oluşturmak. Taahhütleri yerine getirmek. Gelecek için plan yapmak. Seçim kampanyası sırasında destek kazanmak. İş süreçlerini düzenlemek.

İki farklı insan tipi ve davranışları şu şekilde özetlenebilir: 1. Tip 2 "Yardımcı" Kişilik Tipi: Genel Özellikleri: İçten, sevgi dolu, yardımsever, gururlu, paylaşımcı. Stres Altındayken: Manipülatif olabilir, duygularını abartılı gösterebilir. Temel Motivasyonu: İhtiyaç duyulmak, değer verilmek, güzel şeyler duymak. Temel Arzusu: Sevilmek. Temel Sorunu: Gurur. Temel Korkusu: Sevilmemek. 2. İki Tip İnsan (Genel Ayırım): Birinci Tip: Mevki, makam ve zenginlik bakımından kendinden üstün olanlara karşı dik duran, fakat daha alt seviyedeki kişilere karşı sevecen ve babacan davranan. İkinci Tip: Mevki ve makam sahiplerine karşı nazik ve emre amade, mal mülkü çok olanlara cömert, ancak kendi seviyesindeki kişilere mesafeli ve asık suratlı davranan.

İnsan, çeşitli nedenlerle beklenti içine girer: Sosyal bir varlık olma. Ödül beklentisi. Hayatta kalma içgüdüsü ve sosyal bağlar. Gelişim dönemleri ve zamanın ruhu. Ayrıca, aile ve toplumdan gelen yüksek beklentiler de bireylerin kendi ritimlerini bulmalarına engel olabilir.

Bir insanın kıymet bilmemesinin birkaç nedeni olabilir: Beyin adaptasyonu: İnsanlar, tekrar eden ve sürekli gördükleri şeylerin değerini kaybedebilirler; bu duruma psikolojide "hedonik adaptasyon" denir. Duygusal olgunlaşmamışlık: Kişi, kendi duygularını fark edip yönetemediği için elindekinin değerini göremeyebilir. Kendi değerini bilmemek: Kişi, kendi değerini bilmediği için başkasının değerini de fark edemeyebilir. Bencillik: Kıymet bilmeyen insanlar, genellikle kendi çıkarlarını ön planda tutar ve başkalarının ihtiyaçlarına duyarsızdır. Empati eksikliği: Bu tür kişiler, diğer insanların duygularını anlamakta zorlanır ve karşıdaki kişinin bakış açısına saygı göstermezler.

Bir insanın sahip olmak istemesinin bazı nedenleri: Temel içgüdüler. Mutluluk beklentisi. Kendini güvence altına alma. Sosyal statü. Kişisel gelişim. Ancak, sürekli sahip olma arzusu, kişinin huzur ve dinginlik yönünden fakir olmasına ve bencil davranışlar sergilemesine yol açabilir.

Güler yüzlü bir insan, çevresindeki insanlarla olumlu bir atmosfer oluşturur ve iletişim kanallarını açık tutar. Güler yüzlü insanların bazı davranışları: İçten ve samimi bir şekilde gülümser. Çevresindeki insanlara saygı ve sevgi gösterir. Kabul edici ve güven verici bir duruş sergiler. Gereksiz korkuların oluşmasına izin vermez. Tatlı dil ve güzel söz kullanır. Güler yüzlü insanlar, genellikle daha fazla itibar görür ve çevreleri tarafından daha fazla yaklaşılmak istenir.

"İyilikseverliğin etrafındakilere ilham kaynağı oldu" ifadesi, iyiliksever kişinin başkalarına örnek olduğu ve onları olumlu yönde etkilediği anlamına gelir. İyilikseverlik, başkalarının iyiliğiyle içtenlikle ilgilenmek ve bu ilgiyi sözler ile davranışlarla göstermektir.

Hoşgörülü bir insan, aşağıdaki şekilde davranır: Empati kurar. Saygılıdır. Farklılıklara açıktır. Affedicidir. Kendinden taviz verir. Kompozisyon örneği: "Hoşgörü, insanların birbirleriyle uyum içinde yaşamasını sağlayan en önemli erdemlerden biridir. Hoşgörülü bireyler, toplumsal barışın anahtarını taşır. Hoşgörü, sadece bir başkasına karşı anlayış göstermek değil, aynı zamanda kendimize karşı da merhametli olmaktır. Hoşgörüsüzlük ise kırgınlık ve öfke gibi olumsuz duygulara neden olur. Hoşgörüyle dolu bir dünya, daha güvenli ve mutlu bir yaşamın kapılarını aralar."

Bir insana yatkın olmak, o kişiyle kolayca uyum sağlayabilme, anlaşabilme ve iletişim kurabilme yeteneğini ifade eder. Ayrıca, TDK'ya göre yatkın olmak şu anlamlara da gelir: Bir yana eğilmiş, yatık; Çok durmaktan sağlamlığını yitirmiş, çürük; Bir işte yeteneği, becerisi olan; Benimsemiş, alışmış, eğilimli.

Tanıdık birinin evinde kedi görmek, genellikle sevgi, şefkat ve sadakati temsil eder. Rüyada tanıdık birinin evinde kedi görmenin diğer anlamları: Maddi refah ve rahatlık. Sağlık ve bolluk. Zor zamanlardan sonra huzur bulma. Aile bağlarının güçlenmesi. Rüya tabirleri bilimsel temellere dayanmaz.

Sabah 4-5 arası görülen rüyalar, genellikle "haberci rüyalar" olarak kabul edilir. Bu rüyaların özellikleri: Yoğun duygular: Korku, sevinç, hüzün gibi duygular bu rüyaların ayrılmaz bir parçasıdır. Detaylı görüntüler: Rüyalar genellikle daha canlı ve detaylıdır, uyanıldığında hatırlanması daha kolaydır. Anlamı: Sezgisel mesajlar: Bu rüyalar, sezgisel mesajlar veya geleceğe dair ipuçları taşıyabilir. Bastırılmış duygular: Günlük hayatta bastırılan duygular bu rüyalarda ortaya çıkabilir. Rüyaların bilimsel olarak kanıtlanmış bir anlamı yoktur ve kişisel yorumlara dayalıdır.

William Glasser'in seçim teorisi, gerçeklik terapisinin temelini oluşturur. Bu ihtiyaçlar: 1. Hayatta kalma. 2. Sevgi ve ait olma. 3. Güç. 4. Özgürlük. 5. Eğlence. Seçim teorisinin temel ilkeleri: Bireyler yalnızca kendi davranışlarını kontrol edebilirler, başkalarının davranışlarını kontrol edemezler. İnsanların başkalarına verebileceği tek şey bilgidir ve bu bilgiyle nasıl hareket edileceği kişinin kendi seçimidir. Tüm uzun süreli psikolojik problemler temelde bir ilişki problemidir. Glasser'e göre, insanlar kendi kontrolleri dışındaki durum ve olayların kurbanı olmak yerine yaşamlarının sorumluluğunu üstlenmelidir.

Yalakalık ve dalkavukluk arasındaki temel fark, motivasyon ve samimiyettir: Yalakalık, kişinin kendi çıkarları uğruna, genellikle gereksiz veya hak edilmemiş iltifatlarda bulunmasıdır. Dalkavukluk ise, yağcılık ve manipülasyon içeren bir davranış biçimidir. Ayrıca, dalkavuklar Osmanlı İmparatorluğu'nda ruhsat ve ehliyet sahibi olarak belirli bir ücret karşılığı hizmet veren bir esnaf sınıfı olarak da yer almıştır.

Maslow'un İhtiyaçlar Hiyerarşisi ve Freud'un Haz İlkesi arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Maslow'un İhtiyaçlar Hiyerarşisi: - Motivasyon Kaynağı: İçsel ihtiyaçlar (fizyolojik, güvenlik, sevgi, saygı, kendini gerçekleştirme). - Aşamalar: Hiyerarşik bir yapıdır; bir ihtiyaç karşılandığında bir üst seviyeye geçilir. - Kendini Gerçekleştirme: Potansiyelin ortaya çıkarılması ve kişisel gelişim arayışı. 2. Freud'un Haz İlkesi: - Motivasyon Kaynağı: Biyolojik ve içgüdüsel dürtüler (id, ego, süperego). - Aşamalar: Belirli bir aşama veya hiyerarşi yoktur; dürtülerin tatminine odaklanır. - Haz: Anlık tatmin ve dürtülerin giderilmesi. Özetle, Maslow'un teorisi daha çok kişisel gelişim ve potansiyelin ortaya çıkarılması üzerine odaklanırken, Freud'un teorisi biyolojik ve içgüdüsel dürtülerin tatminine odaklanır.

Selçuk Şirin'in "Bakışınızı Değiştirecek 10 Deney" serisinin ilk kitabı olan "İnsan", insan psikolojisi üzerine yapılmış araştırmalardan elde edilen bilimsel bilgileri sade ve anlaşılır bir üslupla bir araya getirir. Kitapta ele alınan bazı konular: Kararlarda akıl ve duyguların rolü; Vicdanın doğuştan mı yoksa çevre etkisiyle mi şekillendiği; Gruplar arası çatışmaların ve dayanışmanın dinamikleri; İtaat ve vicdan ilişkisi; Ahlakın kaynağı; Toplum içindeyken farklı bir kişiye dönüşme durumu. Kitap, ön kabulleri yıkarak insanı daha iyi anlamaya yardımcı olmayı hedefler.

Rüyada kendini dolandıran birini görmek, farklı şekillerde yorumlanabilir: İlişkilerde uyum ve değişim. Aile içi gerginlikler. İş hayatında zorluklar. Rüya tabirleri bilimsel bir temele dayanmamaktadır.

Aşırı kibarlığın birkaç nedeni olabilir: Sosyal kaygı veya güvensizlik. İyi bir insan olma arzusu. Manipülasyon. Aşırı kibarlık, kişinin kendi ihtiyaçlarını göz ardı etmesine ve zamanla özgüven eksikliği, düşük öz saygı ve daha az samimi ilişkiler gibi sorunlara yol açabilir.

Düşlerin tamamen gerçek olması mümkün değildir, ancak bazı durumlarda düşler, insanların hedeflerine ulaşmasında rol oynayabilir. İngiliz psikolog Richard Wiseman'ın araştırmalarına göre, hedeflerine ulaşan insanlar genellikle şu ortak eylemleri gerçekleştirmişlerdir: Amaçlarını başkalarıyla paylaşmışlardır. İlerleme gösterdikleri için kendilerini ödüllendirmişlerdir. Hedeflerine ulaşmanın olumlu etkilerini düşünmüşlerdir. Yapacaklarını adım adım planlamış ve bu planı takip etmişlerdir. Belirsiz ve zorlayıcı hedefler yerine, net ve ulaşılabilir eylemler belirlemişlerdir. Ayrıca, bazı insanlar düşlerini gerçek gibi algılayabilir ve bu durum, bilinçaltının gerçek ile hayali ayırt edememesi ile ilgili olabilir.

Sosyal medyada sevilme isteğinin bazı nedenleri: Duygusal yoksunluk. Onaylanma ihtiyacı. Kendini kanıtlama. Mutluluk illüzyonu. Sosyal medyanın aşırı kullanımı, stres, anksiyete ve depresyon gibi durumlara yol açabilir.