Hormonlar

Geri bildirim mekanizması ile salgılanan hormonlar arasında şunlar bulunur: 1. Tiroid Hormonları (T3 ve T4): Hipotalamus ve hipofiz bezi arasındaki geri bildirim ile düzenlenir. 2. Kortizol: Kandaki kortizol seviyesinin artması, hipofiz bezinin bu hormonun salgılanmasını durdurmasına neden olur. 3. İnsülin: Kan şekeri yükseldiğinde pankreas insülin salgılar, bu da kan şekerini düşürerek dengeyi sağlar. 4. Oksitosin: Doğum sırasında rahim kasılmalarını artıran oksitosin, pozitif geri bildirim mekanizmasının bir parçasıdır.

Boşaldıktan sonra peniste şu değişiklikler meydana gelir: 1. Fiziksel Değişiklikler: Kasların gevşemesi ve penisin küçülmesi gibi belirtiler görülür. 2. Hormonel Etkiler: Boşalma sırasında salgılanan hormonlar ve neurotransmitterler nedeniyle rahatlama hissi yaşanır. 3. Psikolojik Durum: Endorfin salgılanması sonucu daha iyi bir ruh hali sağlanabilir. 4. Olası Rahatsızlıklar: İdrar yolu enfeksiyonları, cinsel yolla bulaşan hastalıklar veya prostatit gibi durumlar peniste yanma veya ağrıya neden olabilir. Eğer bu tür rahatsızlıklar devam ederse, bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Serotonin, mutluluk hormonu olarak da bilinen, beyindeki sinir hücreleri tarafından üretilen bir tür kimyasaldır. Anlamı: - Fizyolojik Fonksiyonlar: Vücut ısısının dengelenmesi, cinsel aktivite, açlık hissinin kontrolü gibi birçok önemli fizyolojik işlevi düzenler. - Psikolojik Etkiler: Ruh hali, uyku düzeni, hafıza, sosyal davranışlar ve öğrenme yeteneği üzerinde büyük etki sahibidir. Serotonin, aynı zamanda sindirim sistemi ve kan pıhtılaşması süreçlerinde de rol oynar.

Melatonin ve Melox Fort farklı amaçlarla kullanılan iki farklı maddedir: 1. Melatonin: Vücut tarafından sentezlenen bir hormon olup, uyku düzenini kontrol etmek için önemlidir. 2. Melox Fort: Aktif bileşeni meloksikam olan bir nonsteroidal anti-inflamatuar ilaçtır (NSAID).

Tiroid hastalığı için yapılan başlıca tahliller şunlardır: 1. TSH (Tiroid Uyarıcı Hormon) Testi: Kandaki TSH seviyesini ölçer, hipotiroidi ve hipertiroidi belirtilerini tespit eder. 2. Serbest T3 ve T4 Testi: Metabolizma hızını düzenleyen aktif tiroid hormonlarının seviyelerini belirler. 3. Anti-TPO ve Anti-TG Antikorları Testi: Otoimmün tiroid hastalıklarının teşhisinde kullanılır. 4. Tiroid Ultrasonografisi: Tiroid bezinin yapısını ve nodülleri değerlendirmek için yapılır. 5. Tiroid Sintigrafisi: Radyoaktif bir maddenin verilmesiyle tiroid bezinin aktivitesini ve nodüllerin durumunu görüntüler. Bu tahlillerin yanı sıra, gerektiğinde ince iğne aspirasyon biyopsisi gibi daha ileri görüntüleme yöntemleri de uygulanabilir.

Gastrin hormonu en çok proteinler ve amino asitler tarafından artırılır. Ayrıca, midenin antrum bölgesinin gerilmesi de gastrin salgısını uyaran önemli bir faktördür.

Gece erken uyumak, aşağıdaki hormonların düzenlenmesine yardımcı olur: 1. Melatonin: Gece saatlerinde salgılanmaya başlar ve uykuya geçişi kolaylaştırır. 2. Büyüme Hormonu: Derin uyku aşamasında aktif olarak salgılanır, hücrelerin yenilenmesi ve kas onarımı gibi süreçleri destekler. 3. Kortizol: Sabah saatlerinde yükselir, gün boyunca düşer. Düzenli uyku, kortizol seviyelerinin sağlıklı bir şekilde dalgalanmasına katkıda bulunur. 4. Prolaktin: Uyku sırasında artar, süt üretimini destekler ve derin uykuya geçişi sağlar. Ayrıca, yeterli uyku açlık ve tokluk hormonlarının dengesini de düzenler.

Kalp şeklinde popo, üst baldırların etrafında ciddi yağ birikimi nedeniyle oluşur.

Adrenalin hormonu, heyecan durumlarında salgılanan hormondur.

Östrojen hormonu en düşük seviyeye menopoz döneminde ulaşır.

Testosteron aşısının uygulama sıklığı, kullanılan formülasyona ve tedavi planına bağlı olarak değişir. Genellikle 2-3 haftalık periyotlarda veya 3-6 aylık periyotlarda yapılır. Tedavi öncesi ve sırasında uzman bir doktora danışmak önemlidir.

Şeker isteyen bir kadın, çeşitli nedenlerden dolayı tatlı bir şeyler arzulayabilir. Bu nedenler arasında: 1. Alışkanlık ve Dopamin Salgılanması: Şeker tüketimi sonrası beyinde dopamin salınımı artar, bu da kişinin kendini iyi hissetmesini sağlar ve tatlı yeme alışkanlığını pekiştirir. 2. Açlık Hormonları: Ghrelin gibi açlık hormonlarının seviyeleri, şeker alımına yanıt olarak artabilir ve bu da tatlı isteğini tetikleyebilir. 3. Düşük Serotonin Seviyeleri: Serotonin eksikliği, duygusal rahatsızlıklarla birlikte tatlı yiyeceklere olan isteği artırabilir. 4. Sağlık Sorunları: Hipoglisemi, insülin direnci veya tiroid sorunları gibi sağlık problemleri de şeker isteğini artırabilir. Bu durumu yönetmek için dengeli bir diyet, düzenli egzersiz ve stres yönetimi önerilir.

Tiroid hormonları şunlardır: 1. Tiroksin (T4): En bol üretilen tiroid hormonudur ve kan dolaşımında düşük aktivite gösterir. 2. Triiyodotironin (T3): T4'e göre daha az salgılanır ancak metabolik süreçler üzerinde en güçlü etkiye sahiptir. 3. Ters Triiyodotironin (rT3): T3'ün aksine metabolizmayı yavaşlatır ve enerji tasarrufu sağlar. 4. Kalsitonin: Kandaki kalsiyum seviyesini düzenler ve kemik metabolizmasında görev alır. Bu hormonlar, tiroid bezi tarafından üretilir ve vücudun büyüme, gelişme, enerji dengesi ve birçok kritik sürecini etkiler.

Doğum kontrol hapları iki ana çeşide ayrılır: 1. Kombine Doğum Kontrol Hapları: Östrojen ve progesteron hormonlarını içerir ve iki alt gruba ayrılır: monofazik (21 adet tablet) ve multifazik (30 adet tablet). 2. Sadece Progesteron İçeren Haplar (Mini Haplar): Yalnızca progesteron hormonu içerir ve döngü boyunca alınan tüm haplar aktiftir. Ayrıca, acil kontrasepsiyon amacıyla kullanılan ertesi gün hapları da bir diğer doğum kontrol hapı çeşididir.

Döllenme sonrası yüz değişiklikleri genellikle hormonal değişimlere bağlı olarak ortaya çıkar. Diğer olası değişiklikler ise şunlardır: - Cilt kuruluğu ve sivilceler. - Göğüslerde hassasiyet ve şişlik. Bu belirtiler her kadında farklı şekillerde görülebilir ve genellikle doğum sonrası kaybolur.

Meme ucu dikleşmesi, hormonal değişiklikler sonucunda ortaya çıkabilir. Bu hormonlardan bazıları şunlardır: Östrojen: Ergenlik döneminde ve hamilelikte meme ucu ve areolanın büyümesinde etkili olan bir kadınlık hormonudur. Prolaktin: Hamilelik döneminde meme dokusunun gelişiminde ve süt üretiminde rol oynayan bir hormondur. Büyüme hormonu (GH): Vücutta büyümeyi ve gelişmeyi teşvik eden bir hormondur ve meme gelişiminde de önemlidir. Ayrıca, soğuk hava veya cinsel uyarılma gibi fiziksel etkenler de meme ucunun geçici olarak dikleşmesine neden olabilir.

Erkeklerde boşalma sonrası unutkanlık, cinsel aktivite sırasında salgılanan hormonların etkisiyle ortaya çıkabilir. Orgazm sırasında endorfin, katekolamin ve sitokin gibi uyku getiren hormonlar salgılanır ve bu durum uyku halini tetikleyebilir. Ayrıca, ilaçların yan etkileri de unutkanlığa yol açabilir; bazı antidepresanlar ve tansiyon ilaçları gibi ilaçlar hafıza üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.

HPL (Human Placental Lactogen) hormonu birkaç durumda yükselir: 1. Gebelik: Plasentadan salgılanan hPL, gebelik sırasında fetusun sürekli çektiği glikozun anne kanında dengelenmesi için insülinin kan şekerini düşürücü etkisini frenler. 2. Primer gonadal disfonksiyon: Bu durum, over patolojisine bağlı amenore gibi hallerde serum hPL düzeyinin yüksek olmasına neden olabilir. 3. Polikistik over sendromu: Bu hastalık da hPL hormonunun seviyesini artırabilir.

PCOS (Polikistik Over Sendromu), kadın üreme organları olan yumurtalıklardan aşırı androjen hormonlarının üretilmesiyle karakterize edilen bir sağlık sorunudur. Bu sendromun diğer anlamları şunlardır: - PKOS (Polikistik Kistler Over Sendromu); - PCOD (Polikistik Over Hastalığı).

HLL (Luteinleştirici Hormon) değeri, cinsiyet ve yaşam dönemine göre değişiklik gösterir: - Erkeklerde: Puberte öncesi 1 IU/L altında, erişkin erkeklerde ise 1-9 IU/L olarak ölçülür. - Kadınlarda: Menstrüel siklüsün farklı evrelerinde farklı değerler normaldir: - Foliküler fazda 1-18 IU/L, - Siklüs ortasında 20-80 IU/L, - Luteal fazda 0.5-18 IU/L, - Menopoz sonrası 12-55 IU/L. Hormon değerlerinin referans aralıkları, farklı hastanelerde ve laboratuvarlarda değişiklik gösterebilir. Kesin sonuçlar için bir doktora danışılması önerilir.