Heykel

Türkiye'de dikilen ilk Atatürk heykelini Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel yapmıştır. Heykel, 3 Ekim 1926'da açılan ve İstanbul Belediyesi tarafından yaptırılan Sarayburnu Atatürk Anıtı'dır.

Düşünen Adam heykelinin hikayesi şöyledir: Kökeni. Dante'yi simgelemesi. Bağımsız bir eser olarak sergilenmesi. Bronz dökümünün tamamlanması. Türkiye'deki kopyası. Ayrıca, Düşünen Adam heykeli, zamanla Türkiye'de akıl hastalığının sembolü haline gelmiştir.

Düşünen Adam heykelinin hikayesi şöyledir: Kökeni. Dante'yi simgelemesi. Bağımsız bir eser olarak sergilenmesi. Bronz dökümünün tamamlanması. Türkiye'deki kopyası. Ayrıca, Düşünen Adam heykeli, zamanla Türkiye'de akıl hastalığının sembolü haline gelmiştir.

Momo gerçek bir karakter değildir. Momo, 43 yaşındaki heykeltıraş Keisuke Aiso tarafından 2016’da yapılan bir “Kuş Kadın” heykelinin adıdır. Momo'nun medyaya yansıması, doğrulanamayan bir takım iddialardan sonra gerçekleşmiştir. Kayıtlarda resmi olarak Momo ile ilişkilendirilen hiçbir vaka yoktur. Heykeltıraş Keisuke Aiso, Momo'nun kötü ününden sonra eserini yok ettiğini ve "Momo yok oldu, lanet bozuldu. Artık tüm çocuklar rahat olabilirler." açıklamasında bulunmuştur.

Türkiye'nin en büyük heykeli, İzmir Buca'da bulunan Atatürk Maskı'dır. 42 metre yüksekliğindeki heykelin yapımı 2006 yılında başlamış ve 2009 yılında tamamlanmıştır.

Davut heykeli, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşıyabilir: İncil'deki Davut ve Golyat hikayesi: Michelangelo'nun Davut heykeli, İncil'de geçen Davut ve Golyat hikayesindeki Davut'u temsil eder. Floransa'nın sembolü: Floransa Cumhuriyeti için Davut heykeli, bağımsızlık ve düşmanlara meydan okumayı temsil eder. Sanat ve Rönesans: Davut heykeli, Rönesans döneminin en önemli sanat eserlerinden biri olarak kabul edilir ve Michelangelo'nun ustalığını, insan vücudunun gücünü ve güzelliğini kutlamasını yansıtır.

Arjantin'deki heykeller çeşitli şehirlerde bulunmaktadır, ancak en ünlüleri Buenos Aires şehrinde yer almaktadır. Bu şehirde öne çıkan bazı heykeller şunlardır: - Giuseppe Garibaldi Anıtı; - Obelisco (67 metre yüksekliğindeki dikilitaş); - Floralis Generica (çiçek heykeli).

Saadet Coşkun heykelinin kim tarafından yapıldığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, heykeltıraş Zeynep Pirin'in, gazeteci-yazar Bekir Coşkun'un heykelini yaptığı bilinmektedir. Zeynep Pirin, Bekir Coşkun'un yanı sıra Mustafa Kemal Atatürk ve tiyatro sanatçısı Levent Kırca gibi isimlerin de heykellerini yapmıştır.

Heykeltıraş animasyon için kaç seans gerektiği bilgisine ulaşılamadı. Ancak, genel olarak bir heykelin tamamlanması birkaç seanstan birkaç aya kadar sürebilir. Daha spesifik bir bilgi için, çalışılan proje ve heykeltıraşla iletişime geçilmesi önerilir.

Knidos Afroditi, dünyanın en ünlü çıplak heykeli olarak kabul edilir. Atinalı heykeltıraş Praksiteles tarafından beyaz sert mermerden yapılan bu heykel, M.Ö. 4. yüzyılda yaratılmıştır. Heykel, Knidos şehrinde bulunmuş olup, günümüze kadar tam olarak korunamamıştır; sadece kaidesi yerinde durmaktadır.

Savurganın heykelinin neden yasaklandığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, İslam'da heykelin yasaklanma nedenleri arasında, heykel yapanların Allah'ın yarattıklarına benzetmeye çalışarak kendilerini yaratıcı yerine koymaları ve bu durumun insanları putperestliğe yönlendirmesi yer alır. Ayrıca, heykellerin mahrem yerlerin tasvirine karşı tedbir alınması ve israfın önlenmesi gibi sebepleri de vardır.

Aztek tanrıları, çeşitli heykellerle temsil edilmiştir. Bu heykeller arasında devasa ve korkunç canavarlar ile gerçeğe yakın figürler bulunmaktadır. Öne çıkan bazı örnekler: Coatlicue: İki dişli bir yılan şeklindeki yüzüyle tasvir edilen bu tanrıça, savaş ve tarımın sembolüdür. Xochipilli: Ünlü bir heykel, bu tanrıyı oturmuş bir şekilde betimler. Huitzilopochtli: Bu savaş ve güneş tanrısının tapınağı, Templo Mayor piramidi olarak bilinen yapıda yer alır ve bu tapınak kafatasları ile süslenmiş ve kanın sembolü olarak kırmızıya boyanmıştır. Aztek sanatında tanrılar, antromorfik formlarda, yani bir hayvan veya nesne formunda da tasvir edilebilir.

Heykelde soyutlama, doğa nesnelerinin belirli bir düşünce doğrultusunda biçimsel olarak yorumlanmasıdır. Soyutlama sayesinde, doğadaki nesneler sanat ürününde olduğu gibi değil, yorumlanarak yansıtılır. Heykelde soyutlama, aynı zamanda biçimin özüne inmeyi de hedefler. Soyut heykel sanatı, 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkmıştır. Soyut heykel sanatının öncülerinden bazıları şunlardır: Constantin Brancusi. Henry Moore.

İnsanlık Anıtı, ünlü heykeltıraş Mehmet Aksoy tarafından yapılmıştır.

Antik Yunan heykellerinde idealizmin birkaç nedeni vardır: Felsefi temeller: İdealizm, Antik Yunan'da 5. yüzyılın ikinci yarısında düşünceyi şekillendiren bir fikirdi. Toplumsal değişim: Demokrasinin gelişmesiyle halk yönetimde söz sahibi olmuş, insana verilen değer artmıştı. Sanatsal denge: Gerçekçilik ile idealizm arasında bir denge kuruldu. Ahlaki ve felsefi değerler: İdealize edilen bedenler, hem fiziksel mükemmelliği hem de ahlaki erdemleri temsil ediyordu. Antik Yunan heykellerindeki idealizm, Rönesans döneminde de sanatçıları etkilemiş ve Michelangelo ile Leonardo da Vinci gibi sanatçılar tarafından yeniden canlandırılmıştır.

Pietà heykelinin önemli olmasının bazı nedenleri: Sanatsal Önemi: Michelangelo'nun Rönesans döneminin en ikonik heykellerinden biridir. Dini Simge: Hristiyan inancında önemli bir dini simgedir; İsa'nın çarmıha gerildikten sonra annesinin kollarında yatışını ve Meryem'in ölümüne duyduğu acıyı simgeler. İlk ve Tek İmzalı Eser: Michelangelo'nun imzaladığı tek eserdir; imzası, Meryem'in kıyafetini bir arada tutan kuşağın üstüne yontulmuştur. Saldırıya Uğraması: 1972 yılında Macaristanlı bir jeolog tarafından balyozla saldırıya uğramıştır; bu olaydan sonra heykel, cam bir muhafazayla korunmaktadır.

Beton heykel objelerinin nasıl boyanacağına dair bazı adımlar: 1. Yüzey Hazırlığı: Yüzeyleri ovma fırçası veya süngerle hafif deterjan ve su karışımıyla temizleyin. Temizledikten sonra figürlerin tamamen kurumasını bekleyin. Astar uygulayın, üreticinin talimatlarına uyun ve tamamen kurumasını bekleyin. 2. Boyama: Boyayı ince katmanlar halinde, eşit olarak uygulayın. Damlama ve çizgileri önlemek için dış mekan fırçası veya rulo kullanın. İstenilen finisaj ve renk yoğunluğuna bağlı olarak birden fazla kat uygulayabilir, her kat arasında kuruma süresi bekleyebilirsiniz. 3. Son İşlemler: Boya tamamen kuruduktan sonra şeffaf bir dolgu macunu ekleyerek boyayı UV ışınları, nem ve çevresel faktörlerden koruyabilirsiniz. Beton heykel objelerini boyarken iyi havalandırılan bir ortamda çalışmak önemlidir.

Frigya'da bulunan bazı heykeller şunlardır: Kybele Başı: M.Ö. 6. yüzyıla ait, kumtaşından yapılmış bir heykeldir. Aresyastis Anıtı: Ana kaya üzerine oyulmuş, üzerinde eski Frigce yazıtlar bulunan bir anıttır. Midas Heykeli: Gordion'daki Midas Tümülüsü'nde, Midas'ın tahtında otururken tasvir edilen büyük boyutlu bir taş heykeldir. Boğazköy Kybele Heykeli: Frigya heykel sanatının en güzel örneklerinden biri olup, tanrıçanın iki yanına müzik aleti çalan iki erkek figürü yerleştirilmiştir. Ayrıca, Frigler tanrıça Kybele'yi heykel ve kabartmalarına sıkça konu etmişlerdir.

Gölge görsel sanatları, ışık ve gölgenin ustaca kullanımıyla görsel efektler ve illüzyonlar yaratan geniş bir sanat dalıdır. Gölge sanatının bazı türleri: Gölge resimleri: Işık ve gölgeyi kullanarak iki boyutlu resimler oluşturma tekniğidir. Gölge heykelleri: Üç boyutlu heykeller oluşturmak için ışık ve gölgenin kullanımıdır. Gölge tiyatrosu: Gölge figürlerinin perdeye yansıtılarak hikayeler anlatma sanatıdır. Gölge enstalasyonları: Işık ve gölgeyi kullanarak izleyiciyi saran deneyimler oluşturma sanatıdır. Gölge, sanatta farklı anlamlar taşır: Perspektif: Nesnelerin resimsel mekanda hacim ve gerçeklik kazanmasında önemli bir işlev görür. Psikolojik ve mitolojik anlamlar: Yaşamın dertlerini ve ruhsal durumları betimlemede kullanılır. Gerçeklik simgesi: Batı resminde Rönesans'tan itibaren gölgeler, bir gerçeklik simgesi olarak ele alınmıştır.

Sultan Abdülaziz, heykel yaptırma amacıyla Avrupa seyahati sırasında kralların saraylarında büstlerinin olduğunu görmüş ve ülkesine döndüğünde dönemin en ünlü heykeltıraşı C.F. Fuller’i büstünü yaptırmak için İstanbul’a davet etmiştir. Abdülaziz, bu heykeli iktidarını görselleştirmek için yaptırmış, ancak halkın tepkisinden çekinildiği için bir meydana değil, Beylerbeyi Sarayı'nın içinde yerleştirilmesini istemiştir.