GörüntülemeYöntemleri

Radyolojik bulgular, tıbbi görüntüleme yöntemleri (röntgen, MR, BT, ultrason vb.) kullanılarak elde edilen vücudun iç yapılarına ait görüntü ve veriler anlamına gelir. Bu bulgular, doktorların hastalıkları teşhis etmesine, tedavi seçeneklerini değerlendirmesine ve tedavi sürecini izlemesine yardımcı olur.

Kaburga kırığı, genellikle ilk çekilen röntgende görünür. Kırığın kesin teşhisi için, ileri görüntüleme yöntemleri olan ultrasonografi, bilgisayarlı göğüs tomografisi de gerekebilir.

Galapet ifadesi, iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Galyum 68 PET: Tıp dünyasında kullanılan bir görüntüleme yöntemidir ve özellikle prostat kanseri gibi hastalıkların teşhisinde ve tedavi takibinde önemli rol oynar. 2. Pulcet: İçeriğinde pantoprazol bulunan, mide asidini azaltan bir ilaçtır.

EBUS (Endobronşiyal Ultrasonografi), solunum yollarının ve çevresindeki dokuların detaylı görüntülenmesini sağlayan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. EBUS'un yaptığı işler şunlardır: - Akciğer kanseri ve diğer akciğer hastalıklarının tanı ve evrelemesinde kullanılır. - Lenf bezlerindeki büyümeleri ve akciğerdeki nodülleri tespit eder. - Enfeksiyon hastalıklarının tanısında biyopsi yaparak enfeksiyonun nedenini belirler. - Kronik öksürük ve solunum yolu hastalıklarının izlenmesinde etkilidir. EBUS işlemi, bronkoskopi ve ultrason teknolojisinin birleştirilmesiyle gerçekleştirilir.

Batın içerisinde serbest sıvı ifadesi, karın boşluğunda sıvı birikmesi anlamına gelir. Bu durum, genellikle ultrason, tomografi veya MR gibi görüntüleme yöntemlerinin raporlarında geçer. Ancak, aşırı miktarda sıvı birikimi (asit) karaciğer yetmezliği, böbrek hastalıkları, kalp yetmezliği, kanser gibi ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir.

Pediatri ara tanı kriterleri, çocukların sağlık sorunlarının teşhisinde kullanılan belirli ölçütlerdir. Bazı pediatri ara tanı kriterleri: Belirti analizi: Hastanın yaşadığı semptomların detaylı incelenmesi. Laboratuvar testleri: Kan, idrar gibi örneklerin analiz edilmesi. Görüntüleme yöntemleri: Ultrason, MR gibi tekniklerle iç organların incelenmesi. Fiziki muayene: Doktorun çocuğun genel durumunu, boğazını, kulaklarını, cildini, solunum ve kalp seslerini kontrol etmesi. Aşı ve koruyucu sağlık hizmetleri: Çocukların bulaşıcı hastalıklardan korunması için aşı uygulamalarının değerlendirilmesi. Bu kriterler, geniş kapsamlı araştırmalar ve klinik deneyler sonucunda belirlenir ve uzman görüşleri ile istatistiksel analizlerle desteklenir.

Bel fıtığında yapılan testler şunlardır: 1. Fizik Muayene: Doktor, hastanın şikayetlerini dinler ve fiziksel testler yaparak sinir fonksiyonlarını, refleksleri, kas gücünü ve hareket kabiliyetini değerlendirir. 2. Görüntüleme Yöntemleri: - Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): Bel fıtığının kesin tanısında altın standarttır, yumuşak dokuları ve sinirleri detaylı olarak gösterir. - Bilgisayarlı Tomografi (BT): Kemik yapıları daha iyi gösterir, MR çekilemeyen durumlarda veya kemik kaynaklı sorunlardan şüphelenildiğinde kullanılır. - Röntgen: Direkt grafiler bel fıtığını doğrudan göstermez ancak diğer omurga sorunlarını elemek için kullanılabilir. 3. Elektromiyografi (EMG): Sinirlerin işlevini inceleyerek kas ve sinir bağlantılarını kontrol eder. Bu testler, fıtığın yerini, büyüklüğünü ve sinirlere olan baskısını belirlemeye yardımcı olur.

PSMA PET (Prostat Spesifik Membran Antijeni Pozitron Emisyon Tomografisi), özellikle prostat kanseri tanısında ve tedavisinin takibinde kullanılan bir görüntüleme yöntemidir. Kullanım alanları: - Prostat kanseri teşhisi: Kanser hücrelerinin varlığını ve yayılma derecesini belirlemek için kullanılır. - Metastaz tespiti: Kanserin vücuttaki diğer bölgelere yayılıp yayılmadığını tespit etmek. - Tedavi planlaması: Kanserin yayılımını doğru bir şekilde haritalayarak, tedavi planlarının daha doğru yapılmasına yardımcı olur. - Tedavi takibi: Kanserin tedaviye nasıl yanıt verdiğini izlemek için kullanılır.

Pulmoner emboli dolum defekti, pulmoner emboli durumunda damar lümeninde kontrast maddenin görülmemesi anlamına gelir.

Karbondioksit anjiyografisi, damar hastalıklarının teşhis ve tedavisinde kullanılan minimal invaziv bir görüntüleme yöntemidir. Bu yöntemde, kontrast madde olarak karbondioksit gazı kullanılır. Kullanım alanları: - Periferik arter hastalıkları. - Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda iyot bazlı kontrast maddelerin kullanılmasının sakıncalı olduğu durumlar. - İyot alerjisi olan hastalar için güvenli bir alternatif. - Transkateter tedaviler (embolizasyon ve stent yerleştirme gibi işlemler). Avantajları: düşük toksisite, alerji riski olmaması, düşük maliyet ve hızlı atılım. Uygulama süreci: hastaya kateter yerleştirilmesi, gazın kontrollü bir şekilde damara enjekte edilmesi ve dijital ortamda görüntülerin incelenmesi ile tamamlanır. Bu yöntem, hamileler ve karbondioksit gazının doğal atılım sürecini etkileyebilecek ciddi akciğer hastalığı olan hastalar için önerilmez.

Doppler terimi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Tıpta Doppler: Doppler, vücuttaki kan akışını ölçmek için kullanılan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. 2. Fizikte Doppler Etkisi: Doppler etkisi, dalganın kaynağına göre hareket eden bir gözlemciye göre dalganın frekans veya dalga boyundaki değişimi ifade eder.

Bağırsak görüntüsü almak için çeşitli görüntüleme yöntemleri kullanılır: 1. Kolonoskopi: Esnek bir endoskop aracılığıyla bağırsak içine girilerek yapılır. 2. Endoskopi: Mide, yemek borusu veya ince bağırsak gibi diğer bağırsak bölgelerinin incelenmesi için kullanılır. 3. Kapsül endoskopi: İçinde kamera bulunan küçük bir kapsül yutulur ve bağırsak boyunca hareket ederek görüntüler alır. 4. Bilgisayarlı tomografi (BT) taraması: Bağırsakların ve çevresindeki dokuların detaylı görüntülerini elde etmeyi sağlar. 5. Manyetik rezonans görüntüleme (MRG): Bağırsakların detaylı olarak incelenmesine ve 3 boyutlu görüntülerin oluşturulmasına yardımcı olur. Bu yöntemlerin hangisinin tercih edileceği, hastanın sağlık durumuna ve hangi bölgenin inceleneceğine göre doktor tarafından belirlenir.

T2A parlama etkisi, manyetik rezonans görüntülemede (MRG) sıvı içerikli yapıların daha belirgin görünmesini sağlayan bir görüntüleme yöntemidir. Bu yöntemde, su veya suya benzer sıvılar yüksek sinyal yoğunluğu (hiperintens) ile parlak olarak görüntülenir.

Basit kistlerin görüntülenmesinde genellikle ultrason yöntemi kullanılır. Bunun yanı sıra, kistin boyutuna ve konumuna bağlı olarak bilgisayarlı tomografi (BT) taraması ve manyetik rezonans görüntüleme (MR) gibi diğer görüntüleme yöntemleri de uygulanabilir.

Akciğerde hafif retikülonodüler dansite, tıbbi görüntüleme tekniklerinde (örneğin, bilgisayarlı tomografi veya X-ışını) tespit edilen, kan yapan dokuların içindeki bağ doku hücrelerinin artması durumunu ifade eder. Retiküler artışa neden olan veya artışı sırasında görülen hastalıklardan bazıları şunlardır: pulmoner ödem; kalp yetmezliği; aşırı sıvı yüklemesi; nefropati; viral enfeksiyonlar; sıtma; tüberküloz; histoplazmoz; kronik interstiyel ödem; mitral kapak hastalıkları; kolajen vasküler bozukluklar; bağ dokusu hastalıkları; romatoid, sklederma, sarkoidozis; lenfositik bozukluklar; pulmoner lenfoma; interstiyel pnömoni; kronik aspirasyon pnömonisi; radyasyon pnömonisi. Kesin tanı, fiziki muayene ve tahlil sonuçlarına bağlı olarak doktor tarafından konur.

Dalak büyümesinde yapılan tahliller, altta yatan nedeni belirlemek ve doğru teşhisi koymak için çeşitli testleri içerir. Bu tahliller şunlardır: 1. Kan Testleri: - Tam Kan Sayımı (CBC): Kırmızı ve beyaz kan hücreleri ile trombosit seviyelerini belirler. - Karaciğer Fonksiyon Testleri: Karaciğer enzimleri (AST, ALT), bilirubin düzeyleri ve pıhtılaşma faktörleri ölçülür. - Enfeksiyon Belirteçleri: Viral ve bakteriyel enfeksiyonlar için testler yapılır. - Otoimmün Hastalık Testleri: Antinükleer antikor (ANA) ve rheumatoid faktör gibi testler. 2. Görüntüleme Yöntemleri: - Ultrason: Dalak boyutunu ve dokusunu değerlendirmek için ilk tercih edilen yöntemdir. - Bilgisayarlı Tomografi (BT) ve Manyetik Rezonans (MR): Daha detaylı bilgi sağlar. - PET-CT: Lenfoma gibi malign hastalıklardan şüphelenildiğinde kullanılır. 3. İnvaziv Tanı Yöntemleri: - Dalak Biyopsisi: Nadiren tercih edilir, ancak kesin tanı için gerekebilir.

Ultrason, çeşitli hastalıkların tanısında ve tedavisinde kullanılan etkili bir yöntemdir. En iyi kullanıldığı hastalıklar şunlardır: 1. Kalp ve damar hastalıkları: Kalp ve aort gibi ana damarlardaki yapısal bozuklukların tespitinde kullanılır. 2. Safra kesesi hastalıkları: Tıkanıklıklar, taşlar ve iltihapların teşhisinde önemlidir. 3. Tiroid hastalıkları: İyi veya kötü huylu tümörlerin ve nodüllerin değerlendirilmesinde kullanılır. 4. Gebelik takibi: Hamilelik sürecinde fetüsün gelişimi ve annenin sağlığı için güvenli bir şekilde kullanılır. 5. Kas-iskelet sistemi sorunları: Bel fıtığı, boyun fıtığı, kas gerilmesi ve tendon sıkışmaları gibi durumlarda fizik tedavide kullanılır. Ultrason, radyasyon içermemesi ve güvenli olması nedeniyle geniş bir hasta grubunda tercih edilen bir görüntüleme yöntemidir.

Tümör resimleri, genellikle tıbbi görüntüleme yöntemleri (BT, MRI, PET taraması vb.) ile elde edilir. İyi huylu tümörlerin resimleri, genellikle yavaş büyüyen, sınırları belirgin ve çevre dokulara yayılmayan kitleler olarak görünür. Kötü huylu tümörlerin resimleri ise düzensiz sınırlara sahip, hızla büyüyen ve metastaz yapma eğilimi gösteren kanserli hücreleri içerir.

Ekokardiyografide "transtorasik" ve "transözofageal" terimleri, kalbin görüntülenme yöntemlerini ifade eder. - Transtorasik Ekokardiyografi (TTE): Bu yöntemde, göğüs üzerine yerleştirilen bir prob aracılığıyla ultrason dalgaları kalbe yönlendirilir. - Transözofageal Ekokardiyografi (TEE): Bu yöntemde, ultrason probu hastanın yemek borusuna yerleştirilir.

Akciğer ödemi teşhisinde kullanılan tahliller şunlardır: Kan testleri. İdrar tahlili. Görüntüleme yöntemleri. Elektrokardiyografi (EKG). Akciğer ödemi şüphesi durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.