Embriyoloji

İnsan embriyosunun kuyrukla başlamasının nedeni, evrimsel geçmişimizden kalan bir iz olmasıdır. Embriyonun gelişimi sırasında, omurganın bir uzantısı olan "kuyruk tomurcuğu" oluşur.

Yapışık ikizler, tek bir döllenmiş yumurtanın bölünüp iki ayrı birey olarak gelişmesi sırasında, embriyonun erken dönemde iki bireyi bir araya getirmek için sadece kısmen ayrılması sonucunda ortaya çıkar. Bunun nedenleri kesin olarak bilinmemekle birlikte, iki ayrı teoriden bahsedilmektedir: 1. Embriyonun geç dönemde bölünmesi: Plasentaları ve amniyos keseleri aynı olan gebeliklerin oluşmasıyla sonuçlanır. 2. İki ayrı embriyonun birleşmesi: Erken gelişim aşamasında bir şekilde birleşmeleri. Ayrıca, genetik ve çevresel faktörler de yapışık ikizlerin oluşumunda rol oynayabilir.

Humster terimi, insan spermiyle döllenmiş zona-free hamster oositinden elde edilen hibrit bir hücre hattını ifade eder. Ayrıca, somatik hücre hibritleri olarak da kullanılarak çeşitli özelliklerin haritalanmasında ve in vitro fertilizasyon (tüp bebek) yöntemlerinin değerlendirilmesinde yer alırlar.

Koryon frondozum ve koryon leve, embriyonun büyümesi sırasında birleşir. Bu süreç, koryon boşluğunun büyümesi ve koryon leve'nin amniyon zarı ile kaynaşması sonucu gerçekleşir ve koryoamniyonik zar adını alır.

Kimerizmin nedenleri çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir: 1. Embriyonik Gelişim: Gebeliğin çok erken evrelerinde iki ayrı embriyonun birleşmesi, tek bir birey haline gelmesi. 2. Genetik Mutasyonlar: Farklı zigotlardan çoğalan hücrelerin tek bir organizma oluşturması. 3. Tıbbi Müdahaleler: Kemik iliği nakli, kan transfüzyonu veya kök hücre nakli gibi işlemler sırasında verici hücrelerin alıcıya geçmesi. 4. Anne ve Fetüs Arasında Alışveriş: Hamilelik sırasında anne ile fetüs arasında hücre alışverişi gerçekleşmesi, mikrokimerizme yol açar. Bu durumlar, bireyin vücudunda iki farklı DNA seti bulunmasına neden olur.

16. Ulusal ve 2. Uluslararası Histoloji ve Embriyoloji Kongresi 26-28 Eylül 2024 tarihleri arasında düzenlenmiştir.

Ektodermal ve mezodermal germ tabakaları, embriyonik gelişimin üçüncü haftasında oluşur.

Dentin, ektoderm tabakasından gelişir.

Histoloji ve Embriyoloji bölümü mezunları, aşağıdaki bölümlere geçiş yapabilirler: 1. Akademik Kadro: Ulusal ve uluslararası yüksek öğretim kurumlarında akademik kadrolarda çalışabilirler. 2. T.C. Sağlık Bakanlığı: Bağlı hastanelerde yardımlı üreme teknikleri laboratuvarında embriyolog olarak görev alabilirler. 3. Doktora Programları: ALES sınavı ve gerekli diğer koşulları sağlayarak doktora programlarına başvurabilirler. 4. Multidisipliner Laboratuvarlar: Tüp bebek ve kısırlık merkezleri, kök hücre merkezleri, androloji laboratuvarları gibi yerlerde çalışabilirler.

Spinal gamze, tıbbi literatürde "sakral çukur" olarak adlandırılır ve doğuştan gelen bir anatomik farklılık olarak kabul edilir. Spinal gamzenin nedenlerine dair birkaç teori öne sürülmektedir: 1. Embriyolojik gelişim süreci: Gebelik döneminde omurga ve cildin gelişimi sırasında meydana gelen minör varyasyonlar, kuyruk sokumu bölgesinde bu tür çöküntülere yol açabilir. 2. Genetik faktörler: Genetik yatkınlığın da bu anatomik özelliğin belirgin hale gelmesinde etkili olduğu düşünülmektedir. 3. Kas yapısı, deri altı dokunun kalınlığı veya cilt gerginliği: Bu faktörler de spinal gamze oluşumunda rol oynayabilir. Ayrıca, fazla kilo alıp verme durumları da deri ve deri altı dokuda meydana gelen değişikliklerle spinal gamzenin varlığını artırabilir.

Karaciğer, embriyolojik gelişim sürecinde evrimleşmiştir. Bu nedenle, kesin bir evrimleşme zamanı vermek mümkün değildir.

Tıpta "primitif" terimi üç farklı anlamda kullanılabilir: 1. Gelişecek olan bir şeyin ilk şekli: Embriyoda herhangi bir organ veya oluşumun başlangıçtaki taslak şekli. 2. Gelişmemiş, ilkel, basit: Toplum veya benzeri yapılar için kullanılan bir terim. 3. Ham, kaba, işlenmemiş: Madde veya malzeme için kullanılan bir sıfat.

Evet, "Langman Medikal Embriyoloji" kitabının Türkçe çevirisi mevcuttur. Kitabın yazarı T. W. Sadler, çevirisi ise A. Can Başaklar tarafından yapılmıştır.

Toksikoloji ve embriyoloji arasındaki ilişki, toksik maddelerin embriyo ve fetüs üzerindeki etkilerini inceleyen teratoloji alanında ortaya çıkar. Toksikoloji, kimyasal maddelerin canlı organizmalar üzerindeki zararlı etkilerini araştıran bir bilim dalıdır. Toksik maddelerin, özellikle gebeliğin ilk dönemlerinde embriyoya maruz kalması, organların oluştuğu organojenez döneminde kusurlara yol açabilir. Bu nedenle, toksik maddelerin teratojenik etkileri, embriyolojinin önemli bir araştırma konusu olmuştur.

Blastosist, bilimsel olarak şu şekilde tanımlanır: Memelilerde döllenmiş yumurtanın peş peşe bölünerek uterus boşluğuna ulaştıktan sonraki ilk farklılaşmış durumu olup, dışta hücrelerden oluşmuş bir kılıf (trofoblast) ve gelişmenin ileri evrelerinde embriyoyu meydana getirecek olan küçük bir hücre kitlesinden oluşur. Ayrıca, tüp bebek tedavisinde blastosist, embriyonun 5. gün evresini ifade eder ve bu evrede embriyo, yaklaşık olarak 200-250 hücreden oluşur.

Fatih Yıldız, Kolan International Hospital'da embriyolog olarak çalışmaktadır.

"Langman Medikal Embriyoloji" kitabı tek cilt olarak yayımlanmıştır.

Dicle Üniversitesi'nde Histoloji ve Embriyoloji bölümü, Tıp Fakültesi bünyesinde yer almaktadır.

X-BHH kısaltması iki farklı anlama gelebilir: 1. "Bless His/Her Heart" (BHH) ifadesi, internet argosunda "onu kutsa" anlamına gelir. 2. "Xenopus Banded-hedgehog" (X-BHH) ise embriyoloji ve tıp alanında kullanılan bir terimdir.

Embriyonik kelimesinin TDK sözlük anlamı "embriyoloji ile ilgili" olarak tanımlanmaktadır.

Organogenez, embriyonik gelişimin bir aşaması olup, üç germ tabakasının (ektoderm, endoderm ve mezoderm) iç organları oluşturma sürecidir. Bu süreçte: - Endoderm, akciğerler, tiroid ve pankreas gibi dokuları üretir. - Mezoderm, kalp, iskelet kası, böbrek ve kırmızı kan hücreleri gibi yapıları oluşturur. - Ektoderm, epidermis, beyin ve sinir sistemini üretir. Organogenez, hücre farklılaşması ve sinyal yolları gibi karmaşık mekanizmaları içerir ve genellikle döllenmeden sonraki 3-8 hafta içinde insanlarda başlar.