Eleştiri

"Filozofların Tutarsızlığı" (Tehâfütü'l-Felâsife), Eş'ariyye mezhebinden İmam Gazali'nin, İbn-i Sina'nın erken dönem İslam felsefesini eleştirdiği eseridir. Kitapta anlatılan ana konular şunlardır: 1. Felsefe Eleştirisi: Gazali, filozofların metafizik için mantık kurallarını uygulamadıklarını ve bu nedenle fikirlerinin tutarsız olduğunu savunur. 2. Allah'ın Varlığı: Filozofların, Allah'ın varlığını ve Allah'tan başka tanrı olmadığını kanıtlayamadıklarını iddia eder. 3. İslam Dışı Unsurlar: İbn-i Sina'nın fikirlerinin tamamen İslam dışı olduğunu öne sürer. 4. Tartışma ve İtibarsızlaştırma: Gazali, bu eserle halkı yanlış düşünce ve inançlardan korumayı amaçlar ve filozofları halkın gözünde itibarsızlaştırmaya çalışır.

Starfield, Ekşi Sözlük'te linçlenmesinin başlıca nedenleri şunlardır: 1. Sistemsel Hatalar: Oyun, donma, FPS düşmesi ve NPC bug'ları gibi teknik sorunlar nedeniyle eleştirildi. 2. Karmaşık Menü Tasarımı: Kullanıcı arayüzü ve menülerin karmaşık olması, oyuncuların deneyimini olumsuz etkiledi. 3. Yetersiz Keşif Deneyimi: Oyunda keşfedilecek şeylerin kısıtlı olması ve detaylı bir haritanın bulunmaması eleştirildi. 4. Diyalog ve Görevlerin Kalitesi: Diyalog seçeneklerinin yetersizliği ve görevlerin sıkıcı olması da olumsuz geri bildirimlere yol açtı. 5. Silah ve Çatışma Mekaniği: Silah çeşitliliğinin iyi olmasına rağmen, çatışma sahnelerinin tatmin edici bulunmaması eleştirilen diğer bir yön oldu.

"Dracula" dizisi, genel olarak olumlu eleştiriler almıştır. Dizinin bazı avantajları şunlardır: - Oyuncuların performansı: Başrol oyuncusu Claes Bang ve Dolly Wells'in başarılı performansları övgü almıştır. - Senaryo ve atmosfer: Bram Stoker'ın eserine modern bir bakış açısı getirmesi ve gotik atmosferi iyi yansıtması beğenilmiştir. - Müzikler ve görsel efektler: Dizideki müzikler ve çekimler olumlu not almıştır. Ancak, bazı izleyiciler son bölümlerin beklentiyi karşılamadığını ve dizinin aceleye getirilmiş bir finalle bittiğini belirtmiştir.

Kahraman Tazeoğlu, bazı eleştirmenler tarafından edebiyatı iyi pazarladığı ve sadece maddi menfaat elde ettiği gerekçesiyle eleştirilmektedir. Ayrıca, yazdığı kitapların içeriklerinin yüzeysel olduğu, aşk ve ayrılık temalarını aşırı işlediği ve okurları sadece duygusal bir bağ kurmaya yönlendirdiği yönünde de eleştiriler bulunmaktadır.

"Namuslu" filmi, Kanal 7 tarafından bazı sahnelerinin sansürlenmesi nedeniyle eleştirilmiştir. Bu sahnelerden biri, Şener Şen'in oynadığı karakterin eşini oynadığı Ayşen Gruda ile olan yatak odası sahnesi olup, bu sahnede karakterin eşine "aptal" demesi ve kadının şuh bir şekilde yatağa uzanması gibi unsurlar yer almaktadır.

Tiyatroda puanlama, genellikle tiyatro eleştirmeni tarafından oyunun çeşitli unsurlarının değerlendirilmesiyle yapılır. Bu unsurlar şunlardır: 1. Oyunculuk Performansı: Oyuncuların sahnedeki uyumu, duygusal aktarım kabiliyetleri ve izleyiciyle kurdukları bağ. 2. Yönetmenlik: Yönetmenin oyuna kattığı yorum, sahne geçişleri ve genel atmosferin izleyiciye nasıl yansıtıldığı. 3. Dekor ve Kostüm: Sahne tasarımı ve kostümlerin, oyunun atmosferini ve dönemini doğru yansıtıp yansıtmadığı. Ayrıca, dramaturjik yaklaşım da kullanılarak oyunun metin analizi ve tarihsel bağlamı değerlendirilir. Puanlama sürecinde, eleştirmenin sanatın evrensel değerlerini ve oyunun özgünlüğünü dikkate alması önemlidir.

Ahmet Şuayb'ın başlıca eleştiri eserleri şunlardır: "Hayat ve Kitaplar" (1901). "Son Yazılar". Ayrıca, Ahmet Şuayb'ın Ulum-ı İktisadiye ve İçtimaiye Mecmuası'nda (1908-1910) yayımlanan yazıları da sosyoloji alanındaki düşüncelerini içerir.

Bertolt Brecht'in "Madem İyisin" şiiri, iyiliğin ve dürüstlüğün bazen yetersiz kaldığını ve insanların gerçek niyetlerinin sorgulanmasını anlatır. Şiirde geçen bazı dizeler şu şekildedir: "Anladık iyisin, ama neye yarıyor iyiliğin?" "Seni kimse satın alamaz, eve düşen yıldırım da satın alınmaz." "Doğrusun, söylersin düşündüğünü, ama düşündüğün ne?" "Gözetmezsin kendi çıkarını, peki gözettiğin kimin ki?" "Düşmanımızsın sen bizim, dikeceğiz seni bir duvarın dibine." Brecht, bu şiirde ayrıca, toplumun adaletsizliklerini ve insanların birbirlerine olan güvensizliklerini de eleştirir.

Sezen Aksu, "Şahane Bir Şey Yaşamak" şarkısında geçen "Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem'e" sözleriyle dini değerlere hakaret ettiği iddiasıyla eleştirilmişti. Aksu, bu eleştirilere iki şarkı sözü paylaşarak yanıt verdi: 1. Hop Dedik şarkısında, sağduyulu açıklamalarıyla destek verenlere teşekkür etti ve konunun kendisi değil, memleket olduğunu vurguladı. 2. Avcı şarkısında ise şu mesajları verdi: "Sen beni üzemezsin, zaten çok üzgünüm". "Nereye baksam acı, ben avım sen avcı, vur bakalım". "Beni öldüremezsin, sesim, sazım, sözüm var benim".

Martin Heidegger, teknolojiyi iki temel nedenden dolayı eleştirdi: 1. Teknolojinin varlıkların özünü biçimlendirme şekli: Heidegger'e göre teknoloji, dünyayı ve varlıkları yüzeysel bir şekilde algılamamızı sağlar. 2. Teknolojinin doğa üzerindeki etkisi: Heidegger, teknolojinin doğayı bir kaynak deposu olarak gördüğünü ve bu yaklaşımın doğanın varoluşsal zenginliğini yok ettiğini savundu.

Demdeme eseri, Recaizade Mahmud Ekrem'in yazdığı Zemzeme adlı eserdeki düşünceleri eleştirmek amacıyla yazılmıştır.

Liberalizmin en büyük eleştirmeni olarak Max Stirner gösterilebilir. Stirner, liberalizmi ve moderniteyi, bireyi ve özgürlükleri yok saydığı için eleştirmiştir.

Damsel filmi, çeşitli eleştirmenler tarafından kötü olarak değerlendirilmiştir çünkü: 1. Zayıf Senaryo ve Mantık Hataları: Filmin senaryosu zayıf kalmış ve mantık hataları içermiştir. 2. Klişe Karakterler: Karakterler klişelerle dolu ve derinliksiz olarak tasvir edilmiştir. 3. Didaktik Mesaj: Film, mesajını çok açık ve didaktik bir şekilde sunarak izleyiciye düşünmesi için alan bırakmamıştır. 4. Görsel Efektler ve CGI: Filmde kullanılan görsel efektler ve CGI, bazı izleyiciler tarafından yetersiz bulunmuştur. 5. Orijinal Olmama: Filmin hikayesi, benzer fantastik yapımların tekrarlanmış bir versiyonu olarak değerlendirilmiştir.

"Reacher" dizisinin en iyi sezonu konusunda kesin bir görüş birliği yoktur, ancak genel olarak 3. sezon olumlu eleştiriler almıştır. 3. sezon, Rotten Tomatoes'da %100 puan ile mükemmel bir değerlendirme almış ve eleştirmenler tarafından dizinin en iyi sezonu olarak gösterilmiştir. Diğer yandan, 1. sezon da izleyiciler ve eleştirmenler tarafından beğenilmiş, özellikle Roscoe ve Finlay gibi karakterlerin gelişimi ve aralarındaki kimya öne çıkmıştır.

Nesin Matematik Köyü, iki ana nedenden dolayı eleştirilmektedir: 1. Eğitim Kalitesi ve Yönetim Sorunları: Öğrenciler ve veliler, kurumun eğitim kalitesi, öğrencilere yönelik muamelesi ve idari sorunlar hakkında şikayetler dile getirmişlerdir. 2. Mali Durum: Köy, artan maliyetler nedeniyle zor günler geçirmekte ve 2024 yılında 10 milyon TL zarar etme riski taşımaktadır.

Güldür Güldür Show'un son skeci, gazilere yönelik ifadeler nedeniyle gelen tepkiler sonucu kaldırıldı. Skeçte geçen "Kurşun yemek seni ayrıcalıklı yapmaz" sözleri, sosyal medyada geniş çapta eleştiriye maruz kaldı.

Tecno Spark 30 Pro bazı kullanıcılar tarafından aşağıdaki nedenlerle tercih edilmeyebilir: 1. 5G Desteği Yok: Bu model, 5G teknolojisini desteklememektedir. 2. Sanal RAM Arttırma: Bazı kullanıcılar, telefonda sanal RAM artırma özelliğinin sadece 12 GB olarak belirtilmesini eleştirmektedir. 3. Malzeme Kalitesi: Telefonun kasasının ucuz laptop kasalarına benzer bir malzemeden yapıldığı ve daha kaliteli bir malzeme kullanılabileceği düşünülmektedir. 4. Kamera Ayarları: Kamerada "Ayarları Koru" seçeneğinin olmaması, kullanıcıların manuel ayarları her seferinde yeniden yapmasını gerektirmektedir.

"Nefsini ittiham eden, kusurunu görür" ifadesi, kişinin kendini eleştirmesi ve hatalarını fark etmesi anlamına gelir.

"Sunset Bulvarı" (Sunset Boulevard), kült bir film olarak kabul edilir çünkü: 1. Hollywood'un Eleştirisi: Film, Hollywood'un parlak yüzünün ardındaki karanlık gerçekleri ve acımasız rekabeti cesurca ele alır. 2. Güçlü Temalar: Kayıp yıldızlar, hayallerin peşinde koşmanın getirdiği acı ve yalnızlığı işleyen derin temaları içerir. 3. Unutulmaz Karakterler: Norma Desmond ve Joe Gillis gibi unutulmaz karakterlerin karmaşık ve etkileyici portreleri, izleyicilerde derin bir iz bırakır. 4. Sinematografik Başarı: Siyah-beyaz sinematografisi, çarpıcı diyalogları ve güçlü yönetmenliği ile dikkat çeker. 5. Ödüllü Yapım: Film, 1950 yılında 11 dalda Oscar'a aday gösterilmiş ve üçünü kazanmıştır.

The Platform filmi, birçok izleyici tarafından beğenilmiştir çünkü: 1. Toplumsal Eleştiri: Film, sınıflı toplumları ve kapitalist sistemi eleştirel bir bakış açısıyla ele alır. Bu, izleyicilerin kendi toplumlarındaki eşitsizlikleri sorgulamalarına neden olur. 2. Metaforik Anlatım: Yemek temalı ceza sistemi üzerinden kurulan distopik hapishane, derin metaforlar içerir ve izleyiciyi düşündürür. 3. Güçlü Oyunculuklar: Ivan Massagué ve Zorion Eguileor gibi oyuncuların performansları, filmin etkisini artırır. 4. Gerilim ve Vahşet: Kan ve şiddet içeren sahneler, izleyiciyi gerilim dolu bir deneyime sürükler. 5. Açık Uçlu Son: Filmin sonu, izleyicinin kendi yorumlarını yapmasına olanak tanır ve tartışmayı teşvik eder.