Böbrek

Hemodiyaliz ve periton diyalizi şu şekilde yapılır: Hemodiyaliz: 1. Hazırlık: Hastanın atardamarı ve toplardamarı cerrahi olarak birleştirilir (arteriyovenöz fistül) veya büyük bir toplardamara kateter yerleştirilir. 2. İşlem: Hastanın kanı, damar yolu aracılığıyla vücut dışına alınır ve diyalizör adı verilen yapay bir filtreden geçirilir. 3. Temizlik: Kan, sıvı ve solüt içeriği düzenlendikten sonra hastaya geri verilir. 4. Süre ve Sıklık: Genellikle haftada 2-3 kez, her seans 4-6 saat sürer. Periton Diyalizi: 1. Kateter Yerleştirme: Karın boşluğuna kateter yerleştirilir. 2. Solüsyon Enjeksiyonu: Özel diyaliz solüsyonu karın boşluğuna verilir. 3. Atık Madde Emilimi: Solüsyon, karın zarından geçerek vücuttaki atık maddeleri ve fazla suyu emer. 4. Boşaltma: Solüsyon, yeni bir solüsyonla değiştirilir. 5. Sıklık: Genellikle günde 4-5 kez, her değişim 30 dakika ila 1 saat sürer. Her iki diyaliz türü de hastanın tıbbi durumuna göre özelleştirilir.

İlaçlı böbrek filmi olarak bilinen intra-venöz pyelografi (İVP) çekimi genellikle 30 dakika sürer. İlaçlı tomografi çekimi ise genellikle 15-30 dakika arasında sürer, ancak bazı durumlarda bu süre 1 saate kadar uzayabilir. İşlem süresi, hastaya ve duruma göre değişiklik gösterebilir. Kesin süre için çekim yapılacak sağlık kuruluşundan bilgi alınması önerilir.

Parical ampul, aktif D vitamini eksikliği nedeniyle ortaya çıkan kandaki yüksek paratiroid hormon seviyelerinin (sekonder hiperparatiroidizm) önlenmesi ve tedavisinde kullanılır. Bu ilaç, hemodiyalize girilen kronik böbrek hastalıklarında etkilidir. Parical ampul, doktor veya hemşire tarafından diyaliz sırasında kan tüpü yoluyla uygulanır. İlacın kullanımı öncesinde ve sırasında bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

İnsanlar genellikle ömürleri boyunca iki böbrek kullanırlar. Ancak, bazı durumlarda insanlar tek böbrekle de sağlıklı bir yaşam sürdürebilirler.

Batın USG (ultrasonografi) ile bazı kanser türleri tespit edilebilir: Prostat kanseri. Karaciğer kanseri. Batın USG, kanser teşhisi için kesin bir yöntem değildir; ancak şüpheli durumlarda ileri tetkikler gerekebilir. Tüm sağlık konularında doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık profesyoneline danışılması önerilir.

Böbrek taşı ameliyatından sonra hastanede kalma süresi, ameliyatın türüne ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Kapalı böbrek taşı ameliyatı: Hastalar genellikle 1-2 gün hastanede kalır. Açık böbrek taşı ameliyatı: Hastaların yaklaşık 10 gün hastanede kalması gerekebilir. Komplikasyonlar veya ek tedavi gereksinimleri durumunda bu süre uzayabilir.

Serum plazma yüksekliğinin bazı nedenleri: Diyabet: Yüksek glukoz serum seviyeleri, diyabet (şeker hastalığı) belirtisi olabilir. Hormonal bozukluklar: Hormonal dengesizlikler, plazma yüksekliğine yol açabilir. Aşırı karbonhidrat tüketimi: Aşırı karbonhidrat alımı, glukoz seviyelerini artırabilir. Hareketsizlik: Fiziksel aktiviteden yoksunluk, glukoz metabolizmasını olumsuz etkiler. Genetik yatkınlık: Genetik faktörler, plazma yüksekliğine neden olabilir. İlaçların yan etkileri: Bazı ilaçların yan etkileri glukoz seviyelerini artırabilir. Stres ve yetersiz uyku: Stres ve yetersiz uyku, kan şekerini yükseltebilir. Serum plazma yüksekliği belirtileri gözlemlendiğinde bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

Oligürik böbrek yetmezliği, böbrek fonksiyonlarının kısa bir süre içinde bozulması durumudur. Oligüri, 24 saatlik idrar çıkışının 400-500 ml'den az olması anlamına gelir. Oligürik böbrek yetmezliğinde, glomerüler filtrasyon hızında azalma, proksimal tübüler sodyum ve su emiliminde artış, aldosteron ve antidiüretik hormon sekresyonunda artma, sodyumun ve suyun distal tübüllerden geri emiliminde artış görülür. Oligürik böbrek yetmezliği, akut böbrek hasarının bir bulgusu olabilir. Oligürik böbrek yetmezliği tanısı ve tedavisi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Kreatinin seviyesinin düşük olması doğrudan böbrek yetmezliği belirtisi değildir. Kandaki kreatinin seviyesinin düşük olması, genellikle kas kütlesinde azalma, yetersiz protein alımı veya belirli metabolik bozukluklarla ilişkilendirilebilir. Ancak, kreatinin düşüklüğü genellikle altta yatan bir sağlık sorununun belirtisi olduğundan, bu belirtilerden herhangi birini deneyimleyen bireylerin bir sağlık profesyoneline başvurarak gerekli tetkikleri yaptırmaları önemlidir. Böbrek sağlığı ile ilgili doğru bilgi ve yönlendirme için bir doktora danışılması önerilir.

Böbrekler, vücuttaki atık ürünleri ve toksinleri filtreleyerek idrar haline getirir. Ayrıca, aşağıdaki işlevleri de yerine getirir: Kan basıncını düzenleme. Kan yapımı desteği. Elektrolit ve asit-baz dengesini sağlama. D vitamini aktivasyonunu gerçekleştirme. Kırmızı kan hücresi üretimini kontrol etme. Kemik sağlığını destekleme. Böbrekler, bu işlevleriyle vücutta sağlıklı bir dengeyi korur.

Akciğer ve böbrek dolaşım sistemi için önemlidir çünkü: Akciğerler, küçük kan dolaşımı sayesinde karbondioksitten arınır ve oksijenlenir. Böbrekler, dolaşım sistemi aracılığıyla gelen atık maddelerin vücuttan atıldığı organlardan biridir. Dolaşım sistemi, akciğerler ve böbrekler başta olmak üzere tüm organlara oksijen ve besin maddeleri taşır, hücrelerde oluşan karbondioksit ve atık maddeleri ise bu organlara ileterek vücuttan uzaklaştırılmasını sağlar.

C65 renal pelvis malign neoplazmı, böbrek pelvisinde (böbreğin havuzcuğu) kötü huylu bir tümörün varlığını ifade eder. Böbrek pelvisi ve üreter kanserlerinin bazı belirtileri: idrarda kanama veya kanlı idrar; bel veya yan ağrısı; idrar yaparken yanma veya ağrı; normalden daha sık idrara çıkma ihtiyacı; yorgunluk, iştah kaybı, açıklanamayan kilo kaybı. Evreleme: Evre 0 (in situ karsinom). Evre I-IV. Tedavi, tümörün evresi ve türüne bağlı olarak cerrahi müdahale, kemoterapi veya radyoterapi içerebilir. Teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Üre yoğunluğu en fazla olan damar, böbrek atardamarıdır. Bunun nedeni, böbreklerin üreyi süzerek idrar yoluyla dışarı atması ve bu süreçte böbrek atardamarında nispeten yüksek miktarda üre bulunmasıdır. Üre yoğunluğu bakımından damarlar arasındaki sıralama şu şekildedir: üreter, böbrek atardamarı, böbrek toplardamarı.

İnce bağırsaktan gelen sıvıların, damarlar aracılığıyla böbreğe nereden bağlandığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, boşaltım sisteminde böbreklere giden ve böbreklerden çıkan damarlar hakkında bilgi mevcuttur. Böbreklere giden damar: Karın bölgesinde aorttan ayrılan böbrek atardamarı, böbreğin çukur bölgesinden girerek gittikçe küçülen atardamarlara ve sonuçta kılcallara ayrılır. Böbreklerden çıkan damarlar: Kılcallar birleşerek böbrek içindeki küçük toplardamarlara, bunlar da böbrekten çıkan böbrek toplardamarına bağlanır.

Böbrek ve üreterin çift olmasının nedeni, doğumsal bir anomali olan "çift üreter" (üreter duplikasyonu) olabilir. Çift üreter genellikle şu durumlarla ilişkilidir: Vezikoüreteral reflü. Üreterosel. Çift üreter, kız çocuklarında 6 kat daha sık görülür ve sıklıkla iki taraflıdır.

Diyalektik, doğruya ulaşmak için karşıt fikirleri tartışarak doğruların ortaya çıkarılmasını sağlar. Diyalektiğin bazı işlevleri: Araştırma yolu: Kavramlar arasındaki karşıtlık ilişkisinden yola çıkarak doğruların açığa çıkarılmasında kullanılır. Düşünme yöntemi: Çelişkili yollardan muhataplarını ikna etme ve karşılıklı soru-yanıt yoluyla kavramlara açıklık getirme yöntemidir. Bilimsel yaklaşım: Değişim ve hareketin sürekliliği gibi temel kavramlar üzerinden analiz yapar. Ayrıca, Diyalekt ismi, EBA tarafından sunulan bir dil öğrenme platformunun adı olarak da kullanılmaktadır.

Böbreklere dren takılması genellikle 24 ila 72 saat arasında sürer. Drenlerin ne zaman çıkarılması gerektiği ve bakım süreci, doktor tarafından belirlenir.

Glomerüller, tıpta böbreklerin temel yapı taşları olan ve idrar oluşumunda önemli bir rol oynayan mikroskobik kan damarı kümeleridir. Glomerüler ise, bu glomerüllerle ilgili olan durumları ifade eder. Bazı glomerüler hastalıklar: glomerülonefrit; nefrotik sendrom; IgA nefropatisi.

Diyalize giren hastalara kateter takılmasının birkaç nedeni vardır: Acil diyaliz ihtiyacı: Kateter, diyalize acil başlanması gereken durumlarda kullanılır. Fistül veya greft bekleme süresi: Arteriyovenöz fistül (AVF) veya greftin olgunlaşmasını beklerken geçici bir erişim yöntemi olarak kullanılır. Kalıcı vasküler yol eksikliği: Cerrahi fistül açılmasının mümkün olmadığı durumlarda kalıcı vasküler erişim sağlar. Renal transplantasyon veya periton diyalizi beklentisi: Kısa süre içinde renal transplantasyon planlanan veya periton diyalizi başlatılmasını bekleyen hastalara da kateter takılabilir.

Böbrek atar damardaki alyuvarın, tekrar böbrek atar damarına gelene kadar izlediği yol şu şekildedir: 1. Glomerulus Kılcalları: Getirici atar damar, glomerulus yumağını oluşturan kılcallara ayrılır. 2. Bowman Kapsülü: Bu kılcallar, birleşerek götürücü atar damar olarak Bowman kapsülünden çıkar. 3. Nefron Kanalcıkları: Götürücü atar damarcık, nefron kanalcıklarının etrafını saran atardamar kılcallarına dallanır. 4. Toplardamarlar: Kan, atardamar kılcallarından toplardamar kılcallarına ve oradan toplardamarcıklara geçer. 5. Böbrek Toplardamarı: Toplardamarcıklar bir araya gelerek böbrek toplardamarını oluşturur. Bu süreçte, alyuvarlar böbreklerde süzülme, geri emilim ve salgılama gibi işlemlerden geçer.