BitkiBiyolojisi

Çiçekten meyveye geçiş süreci şu şekilde gerçekleşir: 1. Tozlaşma. 2. Döllenme. 3. Tohum ve meyve oluşumu. 4. Çimlenme. 5. Genç bitkinin oluşması. Meyveler, sadece çiçek açan bitkilerde oluşur.

Besi doku, tohumların içinde embriyoyu çevreleyen bölümdür. Ayrıca, bir fen bilimleri terimi olarak besi doku, bir tohumun çimlenip ilk yapraklarını verinceye kadar geçen sürede besin ihtiyacını karşılayan doku anlamına gelir.

Klorofil molekülü, merkezde bulunan bir magnezyum atomu çevresinde yer alan dört tane pirol halkasından oluşan bir yapıya sahiptir. Pirol halkalarından birine, yani molekülün 7. C atomuna, uzun ve düz zincirli bir alkol olan fitol bağlıdır. Klorofil a ve b molekülleri arasındaki fark, 2. pirol halkasının 3. karbon atomuna bağlanmış olan gruplardan kaynaklanır. Klorofil, fotosentez sürecinde ışık enerjisini kimyasal enerjiye dönüştüren bir pigmenttir.

Plazmoliz, bir hücrenin izotonik (eş yoğunlukta) ortamdan, hipertonik (daha çok yoğunlukta bulunan) ortama konulduğunda, osmoz kurallarına göre su kaybederek büzülmesidir. Deplazmoliz ise, plazmolize uğramış hücrelerin hipotonik bir ortamda su alarak eski hallerine dönmesidir. Bitki hücrelerinde deplazmoliz devam ederse hücre şişer ve turgor basıncı artar. Hayvan hücrelerinde ise hücre patlar ve hemolize uğrar.

Zeytin ağacında fotosentezi sağlayan başlıca pigmentler klorofil a ve klorofil b'dir. Klorofil a, ışık enerjisinin kimyasal enerjiye dönüştürülmesinde doğrudan rol oynar ve fotosentez için en önemli pigmenttir. Klorofil b, ışık reaksiyonlarında doğrudan yer almaz; soğurduğu enerjiyi klorofil a'ya iletir. Ayrıca, zeytin ağacında fotosentezi destekleyen karotenoitler de bulunur.

Oksin, bitkinin uç noktalarında, özellikle sürgün ucu meristemlerinde, genç yapraklarda, gelişmekte olan meyve ve tohumlarda üretilir. Ayrıca, bazı bakterilerin de oksin sentezlediği bilinmektedir.

Tohumun embriyosu, tohumun içinde bulunur. Embriyonun bulunduğu kısımlar şunlardır: Kotiledon (çenek). Plumula. Radikula. Hipokotil. Epikotil.

Periskl, bitkinin kökünde, endodermisin altında ve merkezi silindirin hemen üstünde yer alır. Başlıca işlevleri: Lateral meristem ve yan köklerin oluşumunu sağlar. Kökün en iç kısmındaki merkezi silindirin yapısını destekler.

Defne çiçeği genellikle ilkbaharın sonları ile yazın başları arasında, yani Nisan ve Haziran ayları arasında çiçek açar. Çiçeklenme dönemi, bitkinin bulunduğu iklim koşullarına ve bakımına bağlı olarak değişebilir.

Orman alt sınırını belirleyen faktörler: Yağış ve nemlilik. Toprak yapısı. Eğim. Biyoçeşitlilik ve rakım etkisi. Orman üst sınırını belirleyen faktörler: Sıcaklık. Yükselti. Enlem. Bakı. Hakim rüzgar.

Rhizobia ve baklagil simbiyozunda transfer edilen bazı moleküller: Karbonhidratlar ve su. Azotlu bileşikler. Temel organik bileşikler. Metaller ve iyonlar. Amonyak.

Ağaçlar, suyu köklerinden yapraklarına ksilem boruları aracılığıyla taşır. Bu süreçte şu adımlar izlenir: Osmoz yoluyla emilim. Taşıma. Yukarı doğru hareket. Basınç farkı. Ayrıca, yapraklardaki suyun buharlaşması (transpirasyon), ksilem içindeki su sütununda bir çekiş gücü yaratır ve bu güç, suyun köklerden yapraklara doğru sürekli olarak yukarı çekilmesini sağlar.

Hayır, fasulye tohumunun çimlenmesi eşeysiz üreme değildir. Eşeyli üreme, iki farklı cinsiyete ait üreme hücrelerinin birleşmesiyle yeni canlılar oluşması olayıdır.

Maki ve garig bitkilerinin küçük yapraklı olmasının nedeni, Akdeniz ikliminin kurak koşullarına uyum sağlamaktır. Bu bitkilerin yaprakları, su kaybını önlemek için kalın, sert, cilalı, keçeli veya mumsu reçineli bir katmanla kaplanmıştır.

Zeytin için en iyi hormon, benziladenin ve gibberellin içeren bitki gelişim düzenleyicileridir. Ayrıca, zeytin yetiştiriciliğinde IBA (indol-3-bütirik asit) hormonu da kullanılmaktadır. Hormon kullanımı, uzman kişiler tarafından yapılmalıdır.

Stoma, açılıp kapanma özellikleri ile bitkideki terlemeyi ve gaz değişimini kontrol eden canlı yapılardır. Stomalar genellikle şu özelliklere sahiptir: Epidermis hücrelerinin farklılaşmasıyla meydana gelirler. Kloroplastları vardır, bu sayede fotosentez yapabilirler. Çeper kalınlığı, hücrenin her tarafında aynı değildir; açıklığa bakan çeper kalın, dış çeper ise incedir. Bekçi hücrelerinin bazı özellikleri: Asimetrik hücre çeperi yapısı vardır. Özellikle dikotil bitkilerde yarım ay şeklindedir, monokotil bitkilerde ise daha düzgün ve çubuk şeklindedir. Su alıp verme yetenekleri sayesinde hacim değiştirerek stomayı açar veya kapatırlar.

Poliploidi, bir hücrenin veya organizmanın, her bir kromozomunun ikiden fazla kopyasına sahip olması durumudur. Organizmalar çoğunlukla diploit (iki kromozom takımı) olmakla birlikte, hücre bölünmesinin olması gerektiği gibi gerçekleşmemesi sonucu poliploit hücre ve organizmalar ortaya çıkabilir. Poliploit canlılar, her bir kromozom setinin kaç kopya bulundurduğuna göre isimlendirilirler. Poliploidi, yapay üretim yoluyla oluşabildiği gibi bazı hayvanlar ve birçok bitkide doğal olarak da meydana gelebilir.

Plastit, bitki ve alg hücrelerinde bulunan, besin üretimi, renk oluşumu ve besin depolaması gibi durumlardan sorumlu olan çift katlı zarlı bir organeldir. Plastitlerin çeşitleri: Kloroplast: Bitkinin yeşil kısımlarında bulunur ve fotosentez yaparak besin ve oksijen üretir. Kromoplast: Bitkilere kırmızı, turuncu, sarı renklerini verir. Lökoplast: Renksizdir, nişasta, yağ ve protein depolar. Proplastit: Diğer plastit türlerine dönüşmeden önceki tanımlanamamış haldeki plastittir.

Fotosentezi başlatan olay, güneş ışığından gelen enerjinin, yeşil klorofil pigmentleri içeren reaksiyon merkezleri tarafından emilmesidir. Bu süreç, iki ana aşamada gerçekleşir: 1. Işığa bağlı tepkimeler: Güneş enerjisinin kimyasal enerjiye dönüştürülerek ATP ve NADPH gibi enerji taşıyıcı moleküllerin üretildiği aşama. 2. Işıktan bağımsız tepkimeler (Calvin döngüsü): Güneş enerjisinden elde edilen kimyasal enerjinin, karbondioksitten glikoz sentezlemek için kullanıldığı aşama.

Çiçeklerin aniden açmasının birkaç nedeni olabilir: Uygun çevresel koşulların sağlanması. Genetik faktörler. İklim ve yağış. Gün uzunluğu algısı. Ayrıca, çöl gibi kurak bölgelerde, nadir yağışlardan sonra uyku halindeki tohumlar filizlenerek çiçek açabilir.