Atatürk

Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Nutuk'u, Atatürk ideolojisinin genç kuşaklara aktarılmasını sağlamak amacıyla günümüz Türkçesine çevirmiştir. Velidedeoğlu, Nutuk'un dilinin oldukça eski ve ağdalı olmasının, özellikle genç kuşaklar tarafından anlaşılmayı zorlaştırdığını belirtmiştir.

Atatürk'ün Balıkesir'e gitmesinin bazı nedenleri: Yurt gezisi: 6 Şubat 1923'te, İzmir'den trenle Balıkesir'e gelerek halkı tanıma, devletin meselelerini anlatma ve fikir alma amacıyla bir yurt gezisine çıkmıştır. İktisat Kongresi: 7 Şubat 1931'de, İzmir'den Balıkesir'e gelerek Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin düzenlediği İktisat Kongresi'ne katılmıştır. Suikast ihbarı: 13 Haziran 1926'da, Balıkesir'de kendisine düzenlenen suikast girişimini haber almış ve bu nedenle Balıkesir'de bir süre beklemiştir. Resmi ziyaretler: 15 Ocak 1933, 15 Nisan 1934 ve 24 Haziran 1934 tarihlerinde resmi ziyaretler için Balıkesir'e gitmiştir.

Atatürk döneminde iki ana para türü bulunmaktaydı: 1. Madenî paralar: 1, 5, 10, 25 ve 50 kuruş, 1 lira. 2. Kâğıt paralar: 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 lira. Ayrıca, 1937 yılında 2,5 liralık kupür de kullanıma alınmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında, 1927'de Osmanlıca ve Fransızca yazılı paralar da tedavüldeydi.

Mustafa Kemal Atatürk, 17-20 Ağustos 1937 tarihleri arasında Çerkezköy'de düzenlenen Trakya Manevraları'na katılmıştır. Bu manevraları, Avrupa'da büyük bir savaşın yaklaştığı bir dönemde, Türk ordusunun savaş gücünü ve moralini göstermek amacıyla gerçekleştirilmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını kurtaran saat, Alman General Liman von Sanders'e hediye edilmiştir. Atatürk, 10 Ağustos 1915'te Conkbayırı'nda göğsüne isabet eden şarapnel parçasının saatini parçalaması üzerine, bu saati Liman von Sanders'e hatıra olarak vermiştir.

Atatürk'ün yardım ettiği bazı çocuklar şunlardır: Manevi evlatları: İhsan, Ömer, Afife, Abdürrahim, Zehra (Zühre), Sabiha Gökçen, Afet İnan, Rukiye Erkin, Nebile, Ülkü ve Sığırtmaç Mustafa. Diğer çocuklar: Ömer. Yetimler Yurdu'ndaki çocuklar. Diğer çocuklar. Atatürk, yurt gezileri sırasında korunmaya muhtaç çocukların barındırıldıkları diğer yurtları da ziyaret etmiştir. Atatürk, ayrıca Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) aracılığıyla kimsesiz ve yetim çocuklara yardım etmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, günde en az 15 fincan kahve içerdi. Yoğun çalıştığı günlerde bu sayı 30 fincana kadar çıkabilirdi.

"Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir" sözü, sanatın toplumlar için yaşamsal öneme sahip olduğunu ifade eder. Bu sözün bazı anlamları: Sanat, insanların duygularını, düşüncelerini ve hayallerini ifade etme biçimidir. Sanat, bir toplumun kültürel kimliğinin bir parçasıdır ve o toplumun tarihini, değerlerini ve dünya görüşünü yansıtır. Sanat, toplumsal olayları yorumlamak için farklı bir bakış açısı sunar ve bu, daha toleranslı ve özgürlükçü bir bakış açısıdır. Sanat, insanları yaratıcılığa ve üretkenliğe teşvik eder. Bu söz, ilk kez 16 Mart 1923'te Adana'da, Adana Esnaf Cemiyeti'nin verdiği çay partisinde, Mustafa Kemal Atatürk tarafından dile getirilmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, Adana'ya toplam 9 kez ziyaret gerçekleştirmiştir. Bu ziyaretlerden üçü Cumhuriyet ilan edilmeden önce, altısı ise Cumhuriyet döneminde olmuştur. Ziyaretlerin tarihleri: 31 Ekim 1918; 15 Mart 1923; 13 Ocak 1925; 16 Mayıs 1926; 16 Şubat 1931; 28 Ocak 1933; 19 Kasım 1937; 24 Mayıs 1938.

"Ey Türk gençliği, birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir" sözleri, Mustafa Kemal Atatürk tarafından söylenmiştir. Bu sözler, Atatürk'ün Cumhuriyet Halk Fırkası'nın II. Büyük Kongresi'nde, Nutuk adlı eserini meydana getiren konuşmasının sonunda, 20 Ekim 1927 günü Türk gençliğine hitapla söylediği "Gençliğe Hitabe" metninde yer almaktadır.

"Yurtta sulh, cihanda sulh" sözü, Mustafa Kemal Atatürk'e aittir. Bu söz, ilk defa 20 Nisan 1931'de Cumhuriyet Halk Fırkası'nın seçim beyannamesinde kullanılmıştır.

Mustafa Kemal Atatürk'ün en sevdiği alkolün rakı olduğu bilinmektedir. Ayrıca, Atatürk'ün bira da içtiği belirtilmiştir; en sevdiği bira tarzı Paulaner Salvator olarak kaydedilmiştir.

Atatürk, Gölcük Tersanesi'ni, donanmanın dünya çapında bir hüviyete kavuşturulması projesi kapsamında kurdurmuştur. Gölcük Tersanesi'nin kurulmasının diğer nedenleri arasında: Yavuz zırhlısının bakımı. Haliç Tersanesi'nin taşınması. Stratejik konum.

Mustafa Kemal Atatürk'ün 57. Alay ile ilgili sözü "Size ölmeyi emrediyorum" şeklindedir. Bu söz, Çanakkale Savaşı sırasında, 25 Nisan 1915'te Arıburnu'na yapılan Anzak çıkarmasına karşı 57. Alay'a verdiği bir emirde yer almıştır.

Atatürk'ün naaşı, Anıtkabir'de iki kez taşınmıştır: 1. İlk taşıma: 21 Kasım 1938'de, Atatürk'ün naaşı, Ankara Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrine konulmuştur. 2. İkinci taşıma: 10 Kasım 1953'te, naaş, Anıtkabir'deki kalıcı mezarına nakledilmiştir. Bu taşınmaların nedeni, Anıtkabir inşaatının tamamlanması ve Atatürk'ün naaşının daha kalıcı bir yere taşınmasının gerekmesidir.

Türklerin en büyük sözü olarak değerlendirilebilecek bazı sözler şunlardır: "Türk, öğün, çalış, güven". "Türk milleti ikibin yıldır profesyonel askerdir. Türklerin mesleği askerliktir". "Türk korkmaz, korkutur. Bir şey isterse, almadıkça elini çekmez". "Türk milleti gerçekten büyük millet! Hüner ona lâyık komutan olabilmekte". Ayrıca, Napolyon Bonapart'ın "Türkler öldürülebilir ama mağlup edilemez" sözü de Türklerin gücü ve direnci hakkında söylenen önemli sözlerden biridir.

Mustafa Kemal Atatürk, Erzurum, Sivas, Balıkesir, Nazilli, Muğla, Afyon ve Pozantı gibi illerde kongreler düzenlemiştir. Erzurum Kongresi: 23 Temmuz - 7 Ağustos 1919 tarihleri arasında gerçekleşmiştir. Sivas Kongresi: 4-12 Eylül 1919 tarihleri arasında düzenlenmiştir. Balıkesir Kongreleri: 27 Haziran - 12 Temmuz 1919, 26-30 Temmuz 1919 ve 19-29 Kasım 1919 tarihlerinde yapılmıştır. Nazilli Kongreleri: 6-8 Ağustos 1919 ve 19-23 Eylül 1919 tarihlerinde gerçekleştirilmiştir. Muğla Kongresi: 18 Ağustos 1919'da düzenlenmiştir. Afyon Kongresi: 2 Ağustos 1920'de yapılmıştır. Pozantı Kongreleri: 5 Ağustos 1920 ve 8 Ekim 1920 tarihlerinde gerçekleştirilmiştir.

Atatürk Kültür Merkezi'nin kurulması hakkında kanun, 2302 sayılı "Atatürk'ün Doğumunun 100. Yılının Kutlanması ve Atatürk Kültür Merkezi Kurulması Hakkında Kanun"dur. Bu kanun, 23 Eylül 1980 tarihinde kabul edilmiş ve 26 Eylül 1980 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanunun amacı, Atatürk'ün doğumunun 100. yılı dolayısıyla Türk devriminin, Türk ve insanlık tarihi içindeki yerini ve önemini, büyüklüğünü, bütünleştiriciliğini, milliyetçiliğini, laiklik ve eğitim anlayışını yaymaktır. Bu kanun ile Atatürk Kültür Merkezi'nin Ankara'da kurulması ve merkezinin, Milli Mücadele tarihini, Türk halk kültürünü ve sanatlarını tanıtan yerler, müzeler, sahneler, toplantı salonları, sergi alanları, arşiv ve kitaplıklar, atölyeler gibi yerlerden oluşması kararlaştırılmıştır.

Uğur Dündar'ın "Sevdamız Fenerbahçe" kitabı, Fenerbahçe Spor Kulübü'nün tarihini ve Fenerbahçeliliğin anlamını anlatıyor. Ayrıca, "Sevdamız Fenerbahçe" ifadesi, Fenerbahçe sevgisinin anlatılması imkansız bir tutku olduğunu belirtmek için de kullanılır.

Süreyya Ağaoğlu, Atatürk'ün kayınvalidesi değildir. Süreyya Ağaoğlu, Türkiye'nin ilk kadın avukatıdır ve İstiklal Savaşı’nın lider kadrosu içinde yer alan Hukuk Profesörü Ahmet Ağaoğlu'nun kızıdır. Atatürk ile Süreyya Ağaoğlu arasındaki ilişki, kadınların bir lokantada yemek yemesinin önündeki toplumsal engelleri kaldırma çabasıyla bilinir. Süreyya Ağaoğlu, bir arkadaşıyla İstanbul Lokantası'nda yemek yerken yaşanan olaylar üzerine Atatürk, duruma müdahale ederek kadınların da lokantalarda yemek yiyebilmesine öncülük etmiştir.