Akciğer

Bronkovasküler yapılarda artış veya belirginleşme, akciğer röntgeninde bronşlar ve kan damarlarının normalden daha yoğun ve belirgin görünmesi anlamına gelir. Bronkovasküler izlerin artmasına neden olabilecek bazı faktörler: Normal varyasyonlar: Genetik veya yapısal farklılıklar. Enfeksiyonlar: Bronşit, zatürre, tüberküloz gibi durumlar. Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH). Kalp yetmezliği: Akciğerlerde sıvı birikmesine yol açabilir. Sigara kullanımı: Akciğerlerde iltihap ve hasara neden olabilir. Yaşlılık: Akciğerlerin elastik yapısının zayıflaması. Nadir durumlar: Akciğer kanseri, sarkoidoz veya pulmoner fibrozis. Bu ifade, tek başına kesin bir tanı koymak için yeterli değildir; diğer klinik verilerle birlikte değerlendirilmelidir.

Akciğerdeki skar dokusu, yani yara, tehlikeli olabilir ve mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Akciğerde skar oluşumunun bazı tehlikeli sonuçları: Akciğer kapasitesinin azalması. Tedavinin zorlaşması. Skar oluşumunun bazı nedenleri: akciğer kanseri; enfeksiyonlar (zatürre, tüberküloz); sigara kullanımı; travmalar. Erken teşhis, tedavi şansını artırır.

Pasif atelektazi, akciğerin sönmesi veya çökmesi anlamına gelen atelektazinin, bölgeye yapılacak cerrahi bir girişim sonucu akciğerin bir kısmının genişleyememesi ile oluşan türüdür. Atelektazi, akciğerin bir kısmının ya da akciğerlerden birinin tamamen büzüşmesi sonucu yeterince genişleyememesi ve işlevini yitirmesidir. Atelektazi durumunda daha az hava içeren akciğer parankimi oluşur. Atelektazi tanısı genellikle akciğer filmi ile konulur. Atelektazi tedavisi öncelikle bu duruma sebep olan durumun ortadan kaldırılmasına yöneliktir. Atelektazi belirtileri fark edildiğinde vakit kaybetmeden doktora danışmak gerekir.

"Ektatik akciğer" terimi, tıbbi literatürde yaygın olarak kullanılan bir terim değildir. Ancak, akciğerle ilgili bazı yaygın durumlar ve hastalıklar hakkında bilgi verilebilir. Akciğer; solunum sisteminin en önemli organlarından biridir ve oksijenin kana geçmesini, karbondioksitin ise vücuttan atılmasını sağlar. Bazı akciğer hastalıkları: İdiyopatik pulmoner fibrozis (İPF). Pulmoner fibrozis. Eğer "ektatik akciğer" terimi bir bağlamda kullanılıyorsa, daha fazla bilgi veya bağlam sağlanması gerekebilir.

Grafi (akciğer röntgeni) çekilmesi gereken bazı durumlar: Uzun süren öksürük veya balgam, nefes darlığı, göğüs ağrısı gibi şikâyetler. Zatürre, bronşit gibi ateşli solunum yolu enfeksiyonları. Akciğerde tümör, kitle veya nodül taraması. Göğüs travması sonrası kaburga kırıkları veya iç kanama şüphesi. Ameliyat öncesi rutin değerlendirmeler. Sigara içen bireylerde tarama. Kalp büyümesi veya plevral sıvı gibi bulguların değerlendirilmesi. Grafik çekimi için kesin karar, hastanın sağlık durumuna göre doktor tarafından verilmelidir.

Ağırlık çalışmaları doğrudan akciğerleri yormaz, ancak dolaylı olarak akciğer sağlığını etkileyebilir. Ağırlık çalışmaları, oksijen kullanımını artırarak akciğer kapasitesini ve dayanıklılığı iyileştirebilir. Öte yandan, ağır kilolar kaldırarak yapılan ağırlık çalışmaları, kalbe yük bindirebilir ve bu durum, kalp yetmezliği gibi kalp sağlığı sorunlarına yol açabilir.

Pnömonide (zatürre) tek akciğer veya her iki akciğer de etkilenebilir. Bazı pnömoni türlerinde bir akciğerin daha çok etkilendiği durumlar: Bronkopnömoni. Aspirasyon pnömonisi. Pnömoninin hangi akciğeri daha çok etkileyeceği, hastalığın türüne, etkenine ve kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Kesin teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Endobronşiyal bloker, tek akciğer ventilasyonu gerektiren tıbbi işlemlerde, sağ veya sol akciğerin endobronşiyal blokajı için kullanılır. Bu işlemler arasında lobektomi, VATS (video-yardımlı torakoskopik cerrahi), akciğer rezeksiyonu gibi torasik anestezi uygulamaları bulunur. Endobronşiyal blokerin bazı işlevleri: Cerrahi görüş açısını artırma. Sağlam akciğeri kontaminasyon ve hemorajiden koruma. Bronşlarda travmayı en aza indirme. Bloker, endotrakeal tüp içinden ilerletilerek hedef bronşun blokajını sağlar.

Evet, radyoterapi sonrası akciğerde hasar kalabilir. Radyasyona bağlı akciğer hasarı, iki ana formda ortaya çıkabilir: 1. Akut radyasyon pnömonitisi: Genellikle radyoterapiden 4-12 hafta sonra gelişir ve nefes darlığı, kuru öksürük ve düşük düzeyde ateş gibi semptomlarla kendini gösterir. 2. Kronik radyasyon fibrozisi: Radyasyon maruziyetinden birkaç ay sonra ortaya çıkar ve radyasyon portuna uyan lokalizasyonda pulmoner fibrozis bulguları ile karakterizedir. Radyasyon hasarı riskini azaltmak için, modern radyoterapi teknikleri (örneğin, yoğunluk ayarlı radyoterapi, stereotaktik vücut radyoterapisi) kullanılmaktadır. Radyoterapi sonrası olası yan etkiler ve hasar belirtileri durumunda, bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Akciğerde basınç yüksekliğinin (pulmoner hipertansiyon) bazı nedenleri: Akciğer hastalıkları: Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), astım, kronik bronşit, uyku apnesi, akciğer enfeksiyonları. Kalp hastalıkları: Mitral darlık, kalp kası hastalıkları, sol kalp yetmezliği. Romatizmal hastalıklar: Romatoid artrit. Doğuştan kalp hastalıkları: Eisenmenger sendromu. Madde bağımlılığı: Kokain, amfetamin kullanımı. İlaç kullanımı: Kilo verme ilaçları, kemoterapötikler. Yüksek irtifa: Atmosfer basıncının düşmesi. Kirli hava: Hava kirliliği. Ayrıca, genetik geçiş de akciğer tansiyonunun nedenleri arasında yer alabilir. Pulmoner hipertansiyon belirtileri fark edildiğinde, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Evet, kist hidatik akciğere zarar verebilir. Akciğer kist hidatiği, öksürük, nefes darlığı ve göğüs ağrısı gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Ayrıca, kistin patlaması durumunda hayati tehlike oluşturabilecek reaksiyonlar görülebilir. Tedavi edilmediği takdirde, kistler organlarda büyüyebilir ve çeşitli komplikasyonlara neden olabilir. Kist hidatik şüphesi durumunda, bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Evet, Kovid geçiren akciğerler iyileşebilir. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatma Görgülü'nün açıklamalarına göre, öncesinde akciğer hastalığı olan kişiler de dahil olmak üzere, hastaların büyük bir kısmında akciğerde tamamen düzelme ve iyileşme gözlemlenmiştir. Ancak, bazı durumlarda koronavirüsün oluşturduğu ağır zatürre tablosu, hasta iyileştikten sonra akciğerlere kalıcı hasar bırakabilir.

Akciğer alveollerinin anatomisi şu şekilde özetlenebilir: Sayı: Her iki akciğerde yaklaşık 300-600 milyon alveol bulunur. Yüzey alanı: Toplam yüzey alanı yaklaşık 70-100 metrekare, yani bir tenis kortu büyüklüğündedir. Yapısı: Üzüm salkımına benzeyen, çok ince duvarlı (tek katlı yassı epitel) küçük hava kesecikleridir. Kılcal damar ağı: Alveoller, kılcal damar ağıyla çevrilidir; bu sayede gazlar kana geçebilir. Sürfaktan: İç yüzeyleri, yüzey gerilimini azaltarak alveollerin çökmesini engelleyen sürfaktan adı verilen bir madde ile kaplıdır. Alveollerin temel görevi, oksijenin kana geçmesini sağlamak ve kandaki karbondioksitin dışarı atılmasını sağlamaktır.

Akciğer sönmesi (pnömotoraks) balgam yapmaz, ancak balgam, atelektazi tipi akciğer sönmesine neden olabilir. Atelektazi tipi akciğer sönmesi, solunum yolunun balgam veya tümör gibi etkenlerle kapanmasıyla akciğerin yeterli hava alamaması sonucu ortaya çıkar. Balgamın akciğer sönmesine yol açabileceği durumlar: Yaşlıların balgamı tam olarak temizleyememesi; Hastanede yatan hastaların ağrı veya benzeri durumlar nedeniyle derin nefes alamaması; Ameliyat olan hastalarda ameliyat sonrası öksürememek gibi nedenler.

Evet, akciğer kanseri parankime metastaz yapabilir. Akciğer kanseri, metastaz yoluyla özellikle beyne, kemiklere, karaciğere, böbrek üstü bezlerine ve lenf düğümlerine yayılabilir. Metastaz, kanser hücrelerinin kan veya lenf dolaşımı yoluyla vücudun diğer bölgelerine yayılmasıdır.

Veremli akciğer, röntgende kaviteler, fibrozis ve lenf nodu genişlemeleri gibi tipik bulgular gösterir. Akciğer röntgeni, pnömoni, bronşit, KOAH gibi birçok solunum yolu hastalığının teşhisinde kullanılır ve doktorlar, hastanın semptomlarına göre röntgen görüntülerini değerlendirerek doğru teşhis ve tedavi planını oluşturur. Röntgen sonuçlarının doğru yorumlanması için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Akciğerde buharın neden olduğuna dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, akciğerde sıvı birikmesinin (plevral efüzyon) nedenlerinden bazıları şunlardır: zatürre; akciğer kanseri; akciğer apsesi; interstisyel akciğer hastalığı; kalp yetmezliği; romatizmal hastalıklar; metabolizma bozuklukları; böbrek yetmezliği. Akciğerde sıvı birikimi, nefes darlığı, öksürük ve göğüslerde ağrı gibi belirtilere neden olabilir. Bu tür durumlarda bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Göğüs tüpünün takılı kalma süresi, altta yatan nedene ve hastanın iyileşme sürecine bağlı olarak değişir. Göğüs tüpünün çıkarılması, hastanın durumunun düzelmesine bağlı olarak gerçekleştirilir.

Sağlıklı bir yetişkinin akciğer kapasitesi genellikle maksimum nefes alma kapasitesinin %70-80'i arasında olmalıdır. Ancak, normal akciğer kapasitesi değerleri yaş, cinsiyet, boy ve genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterir. Akciğer kapasitesinin yeterli düzeyde olması, solunum problemleri, akciğer hastalıkları veya diğer sağlık sorunlarının bir işareti olabilecek düşük kapasitenin önlenmesi için önemlidir. Akciğer kapasitesinin izlenmesi ve potansiyel sağlık sorunlarının erken tespiti için düzenli sağlık kontrolleri yapılması önerilir.

Akciğer kanserinde balgamda görülebilecek bazı durumlar: Kanlı balgam (hemoptizi). Kanlı mukus. Bu belirtiler, akciğer kanseri dışında başka sağlık sorunlarından da kaynaklanabilir; bu nedenle bir doktora başvurulması önemlidir.