Ahiret

Hûd Suresi 3. ayet, genel olarak Allah'a tevbe etme ve af dileme konusunu anlatır. Ayetin meali şu şekildedir: > "Artık Rabbinizden hatalarınızın örtülmesini isteyin, sonra O’na tevbe edin ki sizi belirli bir vakte kadar huzur içinde güzel bir şekilde yaşatsın ve faziletli bir hayat sürenlere bol bol lutf u ihsânda bulunsun. Eğer yüz çevirirseniz, şüphesiz ki ben, sizin büyük bir günün azâbına uğramanızdan korkarım". Bu ayet, aynı zamanda peygamberlerin insanları doğru yola çağırma ve gelmesi kesin olan ahiret azabı uyarılarını da içerir.

Gafletin üç aşaması şunlardır: 1. Anlık Gaflet: Salihlerin yaşadığı geçici ve çabuk olan gaflettir. 2. Tekrarlayan Gaflet: Günahkar olarak yaşayanların bazen gaflette, bazen de uyanıklık içinde oldukları durumdur. 3. Tam Gaflet: Kafirlerin içinde bulunduğu, ALLAH'tan ve ahiret gününden tamamen habersiz oldukları gaflettir.

Ahiret hayatı, İslam inancına göre dört aşamadan oluşur: 1. Kabir Hayatı: Ölümden sonra başlayıp kıyamet gününe kadar devam eden hayattır. 2. Kıyamet Günü: Tüm insanların diriltilip mahşer adı verilen meydanda toplandığı gündür. 3. Cennet Hayatı: İman eden ve iyilikler yapanların gideceği sonsuz nimet ve mutluluklar diyarıdır. 4. Cehennem Hayatı: İnkar eden ve kötülükler işleyenlerin gideceği azap yeridir.

Berzaha giren kişi, yani ölen insan, ruhen hayattadır ve bazı şeyler görür ve hisseder. Gördükleri arasında: - Kabir suâli: Melekler tarafından sorulan sorular ve bu sorulara verdiği cevaplar. - Kabir azabı veya saadeti: Günahkârlar azap çekerken, müminler nimet içinde olabilirler. - Neslinden gelenlerin yaptığı iyilikler: Bu iyilikler, kişinin berzah âlemindeki durumunu iyileştirebilir. Ayrıca, ölüler, hayattakilerden haber alabilir ve kabirlerinin başına gelen kimseleri görebilirler.

"Büyük Buluşma" dizisinde, ölümlerinin hemen ardından Ferah Kapısı adlı mekâna gelen insanların hikayeleri anlatılmaktadır. Burada, insanların vicdanlarının yansıması olan Amil, onlara dünya yaşamında yaptıkları hataları ve iyilikleri hatırlatır.

En büyük düşmanlar olarak kabul edilen üç ana unsur şunlardır: 1. Şeytan: İnsanları aldatarak günah ve isyanlara sürüklemeye çalışır. 2. Nefs: İnsanın içindeki en büyük düşman olarak, onu kâfir yapmaya çalışır ve çok inatçıdır. 3. Kötü arkadaşlar: İnsanı dünyada rezil eder ve ahirette Cehenneme götürür.

Lem'alar eserinde yer alan bazı sorular şunlardır: 1. Birinci Lem'a: İslam peygamberi Yunus'un kıssası üzerinden, insanın nefsin kötü arzularına uymasının sonuçları ve dünya ile ahiret hayatı arasındaki ilişki. 2. On İkinci Lem'a: Refet Barutçu'nun sorduğu rızık, semavat ve arz konuları. 3. On Üçüncü Lem'a: Şeytana karşı Allah'a sığınmanın önemi ve kainattaki çirkinliklerin hikmeti. 4. On Altıncı Lem'a: Siyasetle ilgili sorular, 2. Dünya Savaşı ve Risale-i Nur hizmetinde ihtiyatlı davranma gerekliliği. 5. On Dokuzuncu Lem'a: İktisat ve kanaatin önemi, israfın maddi ve manevi zararları.

İmtihan dünyası, İslam inancına göre insanların dünya hayatında Allah tarafından hayır ve şerle sınandığı yer anlamına gelir. Bu dünyada insanlar, sağlık, zenginlik, rahatlık gibi çeşitli durumlarla da imtihan edilebilirler.

"Büyük Buluşma" dizisi, ölümlerinin ardından insanların vicdanlarının yansıması olan Amil ile karşılaşmalarını konu alır. Diziye göre, Ferah Kapısı adlı mekanda insanlara dünya hayatındaki iyilikleri ve kötülükleri hatırlatılır ve bu sorulara verdikleri cevaplara göre ya cennete ya da cehenneme giderler.

Dünyaya ve malına düşkünlükten kurtulmak için şu adımları izlemek faydalı olabilir: 1. Allah'a güvenmek ve O'ndan korkmak: Kazançta meşru olandan ayrılmamak ve Allah'tan korkmak, dünya malına olan düşkünlüğü azaltabilir. 2. Kanaatkâr olmak: Azla yetinmek ve nefsi sadece zaruri ihtiyaçlara çevirmek, kanaatin azizliğini sağlar. 3. Cömertlik yapmak: Mal ve mülk sevgisini azaltmak için cömertlik ve iyilik yapmak, peygamberlerin ahlâkındandır. 4. Ahiret hayatını hatırlamak: Dünya hayatının geçiciliğini ve ahiret hayatının önemini düşünerek, dünya nimetlerine olan bağlılığı azaltmak gerekir. Bu süreçte, hadislerde ve İslam alimlerinin sözlerinde yer alan tavsiyeleri de dikkate almak faydalı olacaktır.

Tûl-i emel, yani ömürden uzun hedefler ve beklentiler, dört tehlike nedeniyle tehlikelidir: 1. İbadetten uzaklaşma: Tûl-i emel, kişiyi ibadete karşı tembelliğe ve gevşekliğe sevk eder. 2. Tevbeyi geciktirme: Uzun emel sahibi olan kişi, tevbeyi erteler ve sonunda tevbe etmeden ölür. 3. Dünya hırsına kapılma: Mal toplama ve dünya ile meşguliyet artar, bu da ahireti unutturur. 4. Kalbin kararması: Tûl-i emel, kalbi katılaştırır ve ahireti unutturur. Bu durumlar, İslam toplumunda en belirgin hastalıklardan biri olarak kabul edilir ve kişinin manevi gelişimini olumsuz etkiler.

Araf'ta kalan ruhların amacı, İslam inancına göre, günahları ve sevapları eşit olan kişilerin cennet veya cehenneme gitmeden önce bir süre bekletilmesidir. Hristiyanlıkta ise araf, ruhların arınma veya kefaret sürecini geçirdikleri bir yer olarak kabul edilir.

O gün herkes önceden hazırlayıp gönderdiği şeyleri karşısında bulacak ve kimseye haksızlık edilmeyecektir ifadesi, Kur'an-ı Kerim'de Al-i İmran Suresi 3/25. ayette geçmektedir: > "Evet! Kazancı kötülük olan ve hata üstüne hata yapanlar cehennem ahalisidirler, orada ölümsüz olarak kalırlar". Ayrıca, Nahl Suresi 111. ayette de bu konuya değinilmektedir: > "Mahşer günü herkes gelip sadece kendisini kurtarmaya çalışacak, herkese dünyada iken yaptıklarının karşılığı eksiksiz ödenecek ve kimseye haksızlık yapılmayacaktır".

Adalet terazisi, İslam inancında Mizan olarak adlandırılır ve ahirette insanların amellerinin tartılacağı yer olarak bilinir.

Ahirette bir gün, dünyada bin yıla eşittir.

Azabın çeşitleri hem dünyada hem de ahirette olmak üzere farklı şekillerde ortaya çıkar: 1. Dünyada Azap: İlâhî buyruklara uymayan toplulukların karşılaştığı felâketler ve doğal afetler gibi uyarı mahiyetindeki azaplar. 2. Kabir Azabı: Ruhun, kabir âleminde çektiği acı ve sıkıntılardır. 3. Ahiret Azabı: âhirette gerçekleşecek olan ve çeşitli safhaları olan azaptır. 4. Cehennem Azabı: Cehennemde gerçekleşecek olan azap, ateş azabı başta olmak üzere, zakkum yedirerek bağırsakları parçalamak, vücudun büyütülerek azabın şiddetlendirilmesi gibi çeşitli şekillerde gerçekleşir.

Dünya hayatının gelip geçici olmasının nedeni, Allah'ın dünyayı bir imtihan ve gayret yeri olarak yaratmış olmasıdır. Kur'an-ı Kerim'de dünya hayatının bir oyun, bir eğlence ve bir süs olduğu, asıl hayatın ahiret yurdu olduğu ifade edilir.

Ahiret hayatı, İslam inancına göre gayb boyutunda yer alır.

"Büyük Buluşma" dizisi, ölümlerinin ardından insanların vicdanlarının yansıması olan Amil ile karşılaşmalarını konu alır. Diziye göre, insanlar Ferah Kapısı adlı mekanda geçmişlerini hatırlar ve dünya yaşamında yaptıkları hataları ve iyilikleri gözden geçirirler.

Yanarak ölünce kişinin kül olmamasının nedeni, bedenin sadece aletlerinin elinden alınmış olması ve ahirette kişiye yeni aletler verileceği inancıdır.