• Buradasın

    1940-1970 yılları arasındaki hikayelerde hangi konular ele alınmıştır?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    1940-1970 yılları arasındaki hikayelerde ele alınan bazı konular:
    • Toplumsal konular 145. Küçük memurların, işçilerin, köylülerin ve kasabalıların sorunları, köydeki toprak kavgaları, ağa-köylü, zengin-fakir çatışmaları, köyden kente göç ve sonuçları, geçim mücadelesi gibi konular işlenmiştir 145.
    • Bireysel konular 14. Yalnızlık, işsizlik, memleket özlemi, aşk acısı gibi bireysel temalar da hikayelerde yer almıştır 14.
    • II. Dünya Savaşı ve etkileri 12. Savaşın toplum üzerindeki etkileri ve yarattığı ahlak çöküntüsü hikayelerde işlenmiştir 12.
    • Yenilikçi anlatım teknikleri 5. İç monolog ve farklı bakış açıları gibi yenilikçi teknikler kullanılmıştır 5.
    Bu dönemde hikayelerde realizm, natüralizm, toplumcu gerçekçilik ve modernizm gibi akımların etkileri görülmüştür 145.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    1950 ve 1980 arası hikaye özellikleri nelerdir?

    1950 ve 1980 yılları arasında Türk edebiyatında hikaye türü, çeşitli eğilimlerle gelişimini sürdürmüştür. Bu dönemde öne çıkan hikaye türleri şunlardır: Toplumcu gerçekçi hikayeler: Kemal Tahir, Orhan Kemal, Yaşar Kemal gibi yazarlar, toprak kavgaları, tarımın makineleşmesi ve köyden kente göç gibi toplumsal konuları işlemiştir. Bireyin iç dünyasını esas alan hikayeler: Peyami Safa, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi yazarlar, bireyin psikolojisini ve iç dünyasını çözümlemiştir. Modernist hikayeler: Yusuf Atılgan, Oğuz Atay, Ferit Edgü gibi yazarlar, bireyin iç dünyası, bunalımları ve yalnızlıklarını ele almıştır. Milli ve dini duyarlılıkları yansıtan hikayeler: Hüseyin Nihal Atsız, Mustafa Necati Sepetçioğlu gibi yazarlar, milli ve dini konuları işlemiştir. Bu dönemde ayrıca, 1960'lardan itibaren yenilikçi bir anlayış ortaya çıkmış ve modernizmi esas alan, farklı anlatım tekniklerinin kullanıldığı hikayeler yazılmıştır.

    1950-1980 arası hikaye ve 1960 sonrası hikayenin farkları nelerdir?

    1950-1980 arası hikayeler ile 1960 sonrası hikayeler arasındaki bazı farklar şunlardır: Toplumsal ve bireysel temalar: 1950-1980 arası hikayelerde toprak kavgası, tarımın makineleşmesi, köyden kente göç gibi toplumsal konular ön plandayken, 1960 sonrası hikayelerde varoluş, kuşak çatışması, yalnızlık gibi bireysel konular işlenmiştir. Edebi akımların etkisi: 1950-1980 arası hikayelerde realizm, natüralizm gibi akımlar etkili olurken, 1960 sonrası hikayelerde postmodernizm ve modernizm akımları öne çıkmıştır. Anlatım teknikleri: 1960 sonrası hikayelerde bilinç akışı, iç konuşma, geriye dönüş gibi anlatım teknikleri sıkça kullanılmıştır. Yazar sayısı ve çeşitliliği: 1960 sonrası hikayelerde yazar sayısı artmış ve eserlerde anlayış ve konu çeşitliliği ortaya çıkmıştır. Küçürek hikaye: 1960 sonrası hikayelerde "küçürek hikaye" (minimal hikaye) ortaya çıkmıştır. Bu dönemde kadın yazarların sayısı da artmıştır; başta Sevim Burak, Leyla Erbil ve Ayfer Tunç olmak üzere birçok kadın yazarın kaleme aldığı öyküler büyük ilgi görmüştür.

    1950-1960 yılları arasında Türk hikayesinde hangi konular işlenmiştir?

    1950-1960 yılları arasında Türk hikayesinde işlenen bazı konular: Toplumsal konular: Köylülerin, işçilerin ve kenar semt halkının sorunları; 27 Mayıs 1960 askeri darbesi ve 12 Mart askeri muhtıra gibi dönemin siyasi olayları; Köyden kente göç; Almanya'ya işçi göçü ve bu göçün getirdiği sorunlar; Fırsat eşitsizliği ve işsizlik. Bireysel konular: İnsanın çevresiyle uyumsuzluğu ve toplumla çatışması; Bunalım, yalnızlık, içsel sıkıntılar ve yabancılaşma. Bu dönemde yazarlar, modernizm ve postmodernizm akımlarıyla hikayeyi teknik ve anlatım olarak geliştirmişlerdir.

    1923-1940 ve 1940-1960 arası Cumhuriyet dönemi edebiyatı arasındaki farklar nelerdir?

    1923-1940 ve 1940-1960 arası Cumhuriyet dönemi edebiyatı arasındaki bazı farklar şunlardır: Sanat Anlayışı: 1923-1940 arasında "sanat toplum içindir" anlayışı hakimken, 1940-1960 arasında bireyin iç dünyasını esas alan ve modernist yaklaşımlar ön plana çıkmıştır. Konu Çeşitliliği: 1923-1940'ta milli mücadele, toplumsal sorunlar ve ahlaki bozukluklar gibi konular işlenirken, 1940-1960'ta Anadolu'ya, köy ve halkın yaşamına ağırlık verilmiştir. Hikaye Türleri: 1923-1940'ta olay hikayeleri (klasik hikaye) yaygınken, 1940-1960'ta durum hikayeleri (Çehov tarzı) öne çıkmıştır. Toplumsal Gerçekçilik: 1940-1960'ta toplumcu gerçekçi anlayışın etkisiyle sınıfsal çatışmalar, töre, geçim sıkıntısı gibi temalar işlenmiştir. Ayrıca, 1940 sonrası dönemde İkinci Dünya Savaşı'nın etkisi ile psikolojik ve sosyolojik konular da hikayelerde yer bulmuştur.

    1940-1960 arası romanda hangi akımlar vardır?

    1940-1960 yılları arasında Türk romanında öne çıkan bazı akımlar şunlardır: Toplumsal Gerçekçilik: Kemal Tahir, Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Samim Kocagöz, Fakir Baykurt gibi yazarlar köy ve köylünün sorunları, toprak kavgaları, köyden kente göç gibi konuları işlemiştir. Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Hikayeler: Ahmet Hamdi Tanpınar, Tarık Buğra gibi yazarlar bireyin iç dünyasını, bunalım, bilinçaltı, yalnızlık ve yabancılaşma gibi temaları ele almıştır. Modernist Hikayeler: Nezihe Meriç, Yusuf Atılgan, Ferit Edgü gibi yazarlar modernist çizgide eserler vermiştir. Milli ve Dini Duyarlılıkları Yansıtan Hikayeler: Hüseyin Nihal Atsız, Mustafa Necati Sepetçioğlu, Sevinç Çokum gibi yazarlar bu temaları işlemiştir. Bu dönemde ayrıca realizm, natüralizm ve varoluşçuluk akımlarının etkileri de görülmektedir.

    1950 sonrası roman özellikleri nelerdir?

    1950 sonrası Türk romanının bazı özellikleri: Konu ve yönelim çeşitliliği: Roman türü, toplumcu gerçekçi, modernist, bireyin iç dünyasını esas alan ve millî-dinî duyarlılıkları yansıtan gibi farklı eğilimlerle gelişimini sürdürmüştür. Toplumsal sorunlar: Toplumcu gerçekçi romanlar, toprak kavgaları, tarımın makineleşmesi, köyden kente göç ve sınıfsal farklılıklar gibi toplumsal sorunları işlemiştir. Psikolojik çözümlemeler: Bireyin iç dünyasını esas alan romanlarda psikoloji biliminden yararlanılarak bireyin psikolojisi çözümlenmiştir. Anlatım teknikleri: Modernist romanlarda iç konuşma, iç çözümleme ve bilinç akışı gibi teknikler ön plana çıkmıştır. Varoluşçu etkiler: Bazı romanlarda varoluşçu felsefenin etkileri görülmüştür. 1950 sonrası Türk romanı, düşünsel ve sosyal gelişmelere paralel olarak yeni anlatım yolları, konular ve izlekler aramıştır.

    1940 ve 1960 yılları arasında hangi hikaye anlayışı vardır?

    1940 ve 1960 yılları arasında Türk edebiyatında çeşitli hikaye anlayışları ön plana çıkmıştır: Toplumcu-gerçekçi hikaye: Sadri Ertem, Sabahattin Ali, Kemal Tahir, Yaşar Kemal gibi yazarlar, Anadolu'daki köy ve kasabaların sorunlarını, ağa-köylü, zengin-fakir çatışmalarını işlemiştir. Bireyin iç dünyasını esas alan hikaye: Ahmet Hamdi Tanpınar, Tarık Buğra, Mustafa Kutlu gibi yazarlar, bireylerin bunalımlarını, yalnızlıklarını ve karmaşık ruh hallerini ele almıştır. Modernist hikaye: Bu anlayışta geleneksel anlatım reddedilmiş, şiirsel ve sembolik bir dil kullanılmıştır. Ayrıca, bu dönemde yazarlar, dilde sadeleşme hareketine bağlı kalarak eserlerini herkesin anlayabileceği bir dille kaleme almışlardır.