"Soccer" was coined by English in late 1800s Oxford. "Association Football" shortened to "Assoc.". Oxford's -er ending trend led to creation of "soccer"
Name comes from Italian Amerigo Vespucci (1454-1512). First recorded in 1507 on Martin Waldseemüller's map. Alternative theories link to Amerrisque mountains or Richard Amerike's surname
Bu video, "Eksen" kelimesinin etimolojik kökenini ve anlamını açıklayan bilgilendirici bir içeriktir.. Videoda, "Eksen" kelimesinin Türkçe kökenli olduğu ve bir cismi iki çeşit parçaya bölen çizgi anlamına geldiği anlatılmaktadır. Ayrıca, İlıcalı'nın global bir platform yaratmak için akılda kalıcı olması nedeniyle bu ismi tercih ettiği ve İngilizce'de "ex" kelimesinin "eski alternatif" anlamına geldiği belirtilmektedir.
Finnish word derived from "taata" and means guarantee or forged iron object. Proto-Finnic originates from "tadëh" meaning tea. English "tea" originates from Proto-Sino-Tibetan *s-la. Japanese "tae" means small bench
Bu video, İngiliz emitolog Allen Mattcalf tarafından yazılan "OK" kelimesinin hikayesini anlatan bilgilendirici bir içeriktir.. Video, "OK" kelimesinin dünya çapında yaygın kullanımını ve garip yapısını açıklayarak başlıyor. Ardından kelimenin 1839'da Boston Morning Post gazetesinde bir yazım hatasından ortaya çıktığını, Amerikan başkanlık seçimleriyle birlikte yaygınlaştığını ve zamanla tüm dünya dillerini fethettiğini anlatıyor. Ayrıca Thomas Wilson'un bu kelimeye kişisel saygınlığını katması ve "OK" kelimesinin tarafsız kalabilme şansı sunduğu için fikir belirtmede uzlaşma sağladığı vurgulanıyor.
Bu video, bir eğitim içeriği olup, konuşmacı Türkiye'nin İngilizce adının kökeni hakkında bilgi veriyor.. Video, Türkiye'ye İngilizce neden "Turkey" denildiğini açıklıyor. Konuşmacı, "Turkey" kelimesinin aslında "hindi" anlamına geldiğini ve bu kelimenin Afrika'dan gelen, Avrupa'ya ticaret sırasında Türkiye üzerinden geçen bir kuşa verildiğini anlatıyor. Ayrıca, Amerika'dan gelen hindiye "hindi" denmesinin nedeni de açıklanıyor; Kolomb'un Amerika'yı keşfettiğinde Hindistan'ı keşfettiğini sanması sonucu, oradan gelen her şeye "Indian" (Hintli) denildiği belirtiliyor.
Bu video, bir kişinin izleyicilere bilgi vermek amacıyla hazırladığı eğitici bir içeriktir. Konuşmacı, sağ elle yazan insanların doğru adının ne olduğunu açıklamaktadır.. Videoda, sol elle yazan insanların "solak" olarak adlandırıldığı bilinen bir gerçekte, sağ elle yazan insanların doğru adının "sağlak" olduğu anlatılmaktadır. Konuşmacı, kelime köklerini göstererek "solak" ve "sağlak" kelimelerinin nasıl oluştuğunu açıklamakta ve bazı insanların "salak" veya "sağlak" olarak kullandığını belirtmektedir.
First coins appeared in Lydia around 600 BC with animal heads. Romans used "navia aut caput" (ship or head) for coin tosses. "Cross and pile" was played in England for centuries
Bu video, Asım Gültekin tarafından sunulan "Kelime Ağacı" adlı bir programın ilk bölümüdür. Program 2017'de hafta içi her gün 18:00-19:55 arasında yayınlanmaktadır.. Videoda "konuşmak" kelimesinin etimolojik kökeni incelenmektedir. Sunucu, konuşmanın "söylemek", "anlatmak" gibi kelimelerle ilişkisini, Arapça ve Farsça'dan gelen benzer ifadeleri ve kelimenin beş sesli bir kök olarak düşünülmesinin yanlışlığını açıklamaktadır. Ayrıca "konmak" kökünden gelen "koymak" ile "konuşmak" arasındaki fark ve Türkçe'nin bu konudaki inceliği ele alınmaktadır.
Bu video, bir yarışma formatında olup, katılımcılar Türkçe'de "şaka" kelimesinin Arapça kökenini tahmin etmeye çalışıyor.. Videoda katılımcılar "şaka" kelimesinin Arapça'daki anlamı hakkında dört seçenek arasında (sefalet, gülümseme, bahane, kurnazlık) tahminlerde bulunuyor. Konuşmacı, kelimenin Türkçe'ye "kurnazlık" olarak geçtiğini ve bu kelimenin Türkçe'de de aynı anlamda kullanıldığını belirtiyor. Video, bir joker kullanımı ve katılımcıların son kararlarını vermesiyle sona eriyor.
Bu video, bir soru-cevap formatında Hıristiyanlık adının kökenini anlatan eğitici bir içeriktir.. Video, Hazreti İsa'nın tebliğ ettiği dine Hıristiyanlık adının kim tarafından verildiğini sorgulayarak başlar. Cevap olarak, Hazreti İsa'dan en az 30 yıl sonra, 44 yılında Antakya'da Hz. İsa'ya inanmayanların, Hz. İsa'yı mesih diye kabul edenlere "hıristiyan" adını verdikleri açıklanır. Hıristiyan kelimesinin "hristos'a tabi olan" anlamına geldiği ve "kristos" kelimesinin Yunanca "mesih" anlamına geldiği belirtilir.
Etymology studies word origins and evolution across time. Etymology derives from Ancient Greek word meaning 'true sense'. Etymology is a scientific subfield within linguistics
Hello first appeared in writing in 1826 in Norwich Courier. Word derives from Old High German "halâ, holâ" meaning "to fetch". Multiple variants exist including hallo, hollo, hullo, and hillo
Bu video, bir konuşmacının "assassin" kelimesinin kökenini ve tarihini anlattığı eğitici bir içeriktir. Konuşmacı, kelimelerin etimolojik kökenlerini ve tarihsel anlamlarını açıklamaktadır.. Video, öncelikle "suikast" ve "cinayet" kelimelerinin Arapça kökenlerini ve tarihsel anlamlarını anlatarak başlıyor. Ardından "assassin" kelimesinin kökenini Hasan Sabbah'ın Alamut kalesi'ndeki Haşhaşiler tarikatına bağlıyor. Konuşmacı, Haşhaşilerin suikast uygulamaları ve "assassin" kelimesinin bu tarikatla ilişkisini açıklıyor. Video, kelimelerin etimolojik kökenlerini ve tarihsel anlamlarını eğlenceli bir şekilde sunarak izleyicilere bilgi veriyor.
Bu video, tarihi bir konuyu açıklayan bilgilendirici bir içeriktir. İçerikte Şah İsmail adlı tarihi şahsiyetin "hatay" kelimesiyle ilgili bilgiler sunulmaktadır.. Video, Şah İsmail'in "hatay" kelimesini nasıl kullandığına dair üç farklı hatayı ele almaktadır. İlk hatada Hürrün kabrini ziyaret etmesi, ikinci hatada Hürrün kabrini bir ilahi kılmaya çalışması ve üçüncü hatada şehirlerini hatay taallüsüyle yazması anlatılmaktadır. Ayrıca "hatay" kelimesinin kökünün "çita" kelimesine bağlanması ve Şah İsmail'in adının aksanalleştirilmesi hakkında bilgiler de verilmektedir.
"Nedir" programının bu bölümünde, sunucular "alo" kelimesinin kökenini araştırıyor. Video, telgrafın icadından başlayarak telefonun gelişimini ve "alo" kelimesinin gerçek kökenini anlatıyor.. Program, "alo" kelimesinin kökeni hakkında yaygın bir efsanenin yanlış olduğunu açıklıyor. Alexander Graham Bell'in sevgilisi Alessandro Lolita Oswaldo'nun varlığı uydurma olduğu belirtiliyor. Gerçekten "alo" kelimesinin kökeni, Fransızca'dan gelen "hallo" sözcüğünden geliyor ve zaman içinde İngilizce'de "hello" olarak, telefonla beraber "alo" şeklinde evriliyor. Ayrıca Türkiye'de 1898 yılında telefonun ilk kez kullanılmaya başlandığı bilgisi de paylaşılıyor.
Bu video, Ahmet Arı tarafından sunulan bir dil bilgisi anlatımıdır. Sunucu, Türk halkının yaratıcılığıyla ortaya çıkan "gardolap" kelimesinin anlamını ve kökenini incelemektedir.. Videoda öncelikle "gardolap" kelimesinin anlamı (elbise dolabı veya elbiselerin konulduğu dolap) açıklanmakta, ardından kelimenin Fransızca kökenli olduğu belirtilmektedir. Daha sonra "dolap" kelimesinin Farsça kökenli olduğu ve zamanla su çarkı, erzak deposu gibi anlamlara sahip olduğu anlatılmaktadır. Yunus Emre'nin "dertli dolap" dizesi üzerinden kelimenin zaman içindeki anlam değişiklikleri de ele alınmaktadır. Video, "gardolap" kelimesinin telaffuzu ve kullanım alanları hakkında bilgilerle sonlanmaktadır.
Bu video, bir eğitim içeriği olup, konuşmacı bademcik kelimesinin Arapça kökenini ve kullanımını anlatmaktadır.. Video, bademcik kelimesinin Arapça'daki karşılığı olan "lez" kelimesinin öğretimine odaklanmaktadır. Konuşmacı, bademcik kelimesinin Arapça'da "badem" anlamına gelen "lez" kelimesinden geldiğini, ancak Türkçe'de küçültme eki kullanılarak "bademcik" haline geldiğini açıklamaktadır. Ayrıca, bademcik kelimesinin tekil ve çoğul formları, sağlık metinlerinde kullanılan "kökünden söküp atmak" anlamına gelen "salla" tabiri gibi önemli bilgiler de paylaşılmaktadır.
Bu video, bir kişinin kısa bir bilgi paylaşımı formatında sunduğu bir içeriktir.. Videoda İngilizce'de saat söyleyerek kullanılan "o'clock" ifadesinin nereden geldiği açıklanıyor. Konuşmacı, eskiden saat kullanımı yaygın olmadığı dönemlerde insanlar güneş ve ayın pozisyonlarına göre zaman ifade ettiğini, bu durumda saate göre zamanın belirtildiğini ve "of the clock" ifadesinin zamanla "o'clock" olarak kısaltıldığını anlatıyor.