Kalbin unutmak istememesi, genellikle anıların duygusal derinliğinden ve beyin yapılarının etkileşiminden kaynaklanır. Hipokampus ve amigdala: Tarihler, yerler ve duygusal anılar gibi verileri hatırlamaktan sorumlu olan bu beyin yapıları, birbiriyle ilişkilidir ve yoğun anılar kokular, dokunuşlar, kelimeler ve tatlarla birlikte hatırlanır. Yarım kalan hikayeler: Bitmemiş duygular veya tamamlanmamış işler, beyinde sürekli yankı yapan bir eksiklik hissine yol açar. Gerçeklik ve bellek savaşı: Ayrılık sonrası, zihin rasyonel davranarak kişiyi unutmayı önerirken, kalp ilk öpüşme veya romantik anları hatırlatarak bu sürece karşı koyar. Unutmak için, geçmişe tutunmamak, olanları kabul etmek ve yeni anılar oluşturarak hayata devam etmek önerilir.