TürkTarihi

Celaleddin Harzemşah, Türk kökenlidir. Asıl adı Mengüberti olan Celaleddin Harzemşah, Harezmşahlar Devleti'nin son hükümdarıdır.

Mamure Kalesi'nin hikayesi şu şekilde özetlenebilir: İnşaat: Kale, 3. yüzyılda Romalılar tarafından Akdeniz ve Kilikya ticaret yollarını gözetlemek ve ticaret gemilerini korsanlardan korumak amacıyla inşa edilmiştir. Onarımlar: 12. yüzyılda Kilikya Ermeni Krallığı döneminde, 1450 yılında ise Karamanoğulları Beyliği döneminde onarılmıştır. İsim Değişikliği: Karamanoğlu Mahmut Bey, kaleyi onarıldıktan sonra "Mamure" (müreffeh) adını vermiştir. Osmanlı Dönemi: 1469 yılında Osmanlı Devleti'nin eline geçmiştir. Günümüz: 2025 yılı itibarıyla restorasyon çalışmaları nedeniyle ziyarete kapalıdır.

Alp Er Tunga'nın mezarının nerede olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Gazi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Necati Demir, 2021 yılında yaptığı bir açıklamada, Alp Er Tunga'nın mezarını Özbekistan'ın Buhara şehrinde bulduğunu iddia etmiştir.

Anadolu'da kurulan ilk Türk beyliklerinden bazıları şunlardır: Danişmendliler (1080-1178). Saltuklular (1072-1202). Mengücekler (1072-1277). Artuklular (1102-1409). Çaka Beyliği (1081-1093). Dilmaçoğulları (1085-1192). Çubukoğulları (1085-1112). Tanrıvermişoğulları (1081-1093). Bu beylikler, Malazgirt Zaferi'nden sonra Anadolu'nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasında önemli rol oynamıştır.

Havza ve Amasya Genelgesi arasındaki bazı farklar şunlardır: Yayınlanma Zamanı: Havza Genelgesi 28 Mayıs 1919'da, Amasya Genelgesi ise 22 Haziran 1919'da yayınlanmıştır. İçerik: Havza Genelgesi: İzmir'in işgalinin haksız olduğunu belirtmiş, işgallerin protesto edilmesini istemiş ve azınlıklara zarar verilmemesini vurgulamıştır. Amasya Genelgesi: Milli Mücadelenin amacını, gerekçesini ve yöntemini belirtmiş, milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararının kurtaracağını ifade etmiştir. Hazırlık: Havza Genelgesi, Mustafa Kemal Paşa'nın tek başına hazırladığı bir genelgeyken, Amasya Genelgesi, Mustafa Kemal Paşa'nın bazı arkadaşlarıyla birlikte hazırladığı ve onların onayıyla yayınlanan bir genelgedir.

Kilikyalılar Cemiyeti'nin amacı, Kilikya (Çukurova) bölgesinin Fransızlar ve Ermeniler tarafından işgal edilmesine karşı mücadele göstermektir. Cemiyet, milli bilinci uyandırmak için yayın ve propaganda yollarını kullanmıştır. Kilikyalılar Cemiyeti, Osmanlı İmparatorluğu'nun 30 Ekim 1918'de Mondros Mütarekesi'ni imzalayarak İtilaf Devletleri'ne teslim olmasından sonra başlayan işgallere direnmek üzere oluşturulan ve Millî Mücadele'nin çekirdeğini teşkil eden müdafaa-i hukuk cemiyetlerinden biridir.

Altınordu ve Osmanlı aynı değildir. Altınordu, 1225-1502 yılları arasında var olan bir Moğol devletidir. İki devlet, tarihî ve kültürel olarak farklı dönemlerde ve farklı bölgelerde hüküm sürmüşlerdir. Altınordu, Orta Çağ'da Doğu Avrupa'da etkili olmuşken, Osmanlı İmparatorluğu Anadolu ve çevresinde güçlenmiştir.

Malhun Hatun'un 6 çocuğu olduğu bilinmektedir. Malhun Hatun'un çocukları: Orhan Gazi; Savcı Bey; Pazarlı Bey; Melik Bey; Hamid Bey; Çobanbey.

Kadirli halkının nereden geldiğine dair kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, ilçenin tarih boyunca çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yaptığı ve farklı topluluklar tarafından el değiştirdiği bilinmektedir. Hititler ve Asurlar: Kadirli'nin bulunduğu bölgede tarih boyunca yaşamış olan uygarlıklardan bazılarıdır. Türkler: 1074 tarihinden itibaren Kars’tan gelen Türkler Kadirli'ye iskan ettirilmiş ve buraya ilk önce "Kars" ismi verilmiştir. Zülkadiroğulları: 14. yüzyılda Maraş yöresinde yerleşip yurt tutan Zülkadiroğulları'nın hakimiyetinde Kadirli, "Kars-ı Zülkadriyye" olarak adlandırılmıştır. Konar-göçer Türkmenler ve Avşarlar: Bu topluluklar, Kadirli'yi kışlak olarak kullanmışlardır. Kadirli, 1515 yılında Osmanlı Padişahı Yavuz Selim tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır.

"Şakir Paşa Ailesi: Mucizeler ve Skandallar" dizisi, 1912 yılında başlayan ve Osmanlı'nın son dönemlerini anlatan bir hikayeye sahiptir. Dizide, köklü bir paşa ailesinin entrika ve sırlarla dolu yaşamı ele alınmaktadır. Hikaye, sadece bir ailenin dramını değil, Osmanlı’nın çalkantılı son dönemini ve Cumhuriyet’e geçiş sürecini de yansıtmaktadır.

Atatürkçü Düşünce Derneği'nin (ADD) amacı, Atatürk ilke ve inkılaplarını savunmak ve yaşatmaktır. ADD'nin diğer amaçları: Atatürk'ün düşünce sistemini, devrimlerini ve yapıtlarını incelemek ve araştırmak. Atatürkçülüğü benimseyen kişileri bir araya getirmek. Cumhuriyet ve demokratik, laik, anayasal düzene karşı yapılan girişimlere karşı toplumu koruyucu çalışmalar yapmak. Atatürkçü düşünceyi geniş kitlelere yaymak. Milli beraberlik, bütünlük ve dayanışmayı korumak. Atatürkçü düşüncenin, ülkenin sorunlarının çözümünde eyleme dönüştürülmesini sağlamak.

Sultanhanı'nın hikayesi şu şekilde özetlenebilir: Tarih Öncesi ve Sonrası Devirler: Sultanhanı, tarih öncesi ve sonrası devirlerde birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, önemli ticaret yollarının kavşağı olarak stratejik bir konumdadır. Anadolu Selçuklu Devleti Dönemi: Anadolu Selçuklu Devleti, Aksaray ve çevresini aldıktan sonra ticarete büyük önem vermiş ve bu amaçla Sultanhanı Kervansarayı başta olmak üzere birçok han ve imaret yaptırmıştır. Osmanlı Dönemi: Osmanlı döneminde ticaret yollarının önemini yitirmesiyle birlikte, Sultanhanı da eski önemini kaybetmiş, ancak Derbent Teşkilatı sayesinde kervansaray korunabilmiştir. Cumhuriyet Dönemi: Kervansaray, 1950-1965 yılları arasında restore edilmiştir. Sultanhanı, günümüzde yerli ve yabancı turistlerin Kapadokya bölgesine seyahatlerinde uğradıkları tarihi bir durak olarak önemini korumaktadır.

Birgi Köyü, 1920-1922 yılları arasındaki Yunan işgali sırasında büyük zarar gördüğü için terk edildi. Bu tarihten sonra Birgi'de yaşayanlar iyice azaldı.

Gündüz Kılıç, Atatürk'ün yakın arkadaşı ve koruması Kılıç Ali'nin oğludur. Ayrıca, Gündüz Kılıç'ın ağabeyi Altemur Kılıç, ünlü bir gazetecidir.

Batı Cephesi, Yunan ordusunun 15 Mayıs 1919'da İzmir'e çıkmasıyla açılmıştır. Bu cephenin kurulma nedenleri arasında: Milli varlığın korunması: İşgallere karşı koymak için milletin topyekün milli dava etrafında toplanması. Düzenli orduya geçiş: Kuvâ-yi Milliye birliklerinin yetersiz kalması ve düzenli orduya ihtiyaç duyulması. Trakya'nın kurtuluşu: Trakya-Paşaeli Cemiyeti'nin Yunanlılarla mücadele etmesi ve bölgenin savaşmadan geri alınması.

Kurtuluş Savaşı Doğu Cephesi'nin bazı kahramanları: Kâzım Karabekir; Rüştü Paşa; Osman Nuri Koptagel; Cavit Erdel; Halit Karsıalan; Kâzım Orbay.

Erzurum Kalesi'nde yaşamış bazı topluluklar şunlardır: Urartular. Romalılar ve Bizanslılar. İslam devletleri. Moğollar, İlhanlılar, Timurlar, Akkoyunlular ve Safeviler. Osmanlı İmparatorluğu. Ayrıca, Erzurum'da yaşamış diğer topluluklar arasında İskitler, Subariler, Spirianlar, Gürcüler, Ermeniler ve Yahudiler de bulunmaktadır.

Tarihte bilinen ilk Türk boyu İskitler (Sakalar)'dır. İskitler, MÖ 8. yüzyılda ortaya çıkmış ve Çin Seddinden Tuna nehrine kadar geniş bir alana yayılmışlardır.

Birinci İnönü Muharebesi, Ankara Hükümeti tarafından kazanılmıştır. Komutan: İsmet Bey (İsmet İnönü).

Kocatepe'nin önemli olmasının bazı sebepleri şunlardır: Kurtuluş Savaşı'ndaki rolü. Stratejik toplantılar. Anıt ve ziyaret noktası. Zafer Haftası kutlamaları. Tarihi ve kültürel zenginlik.