• Buradasın

    Toplum

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Feminist hareket neden başladı?

    Feminist hareket, kadınların toplumsal, sosyal, kültürel ve politik hayatta yaşadığı eşitsizlikleri ve ezilmişliği ortadan kaldırmak amacıyla başlamıştır. Bu hareketin temel nedenleri arasında şunlar yer alır: Erkek egemenliğine tepki: Simone de Beauvoir'a göre, tarihsel süreç içinde gelişen alet yapımı ve erkek egemenliğinin yükselişi, kadını hizmetkar konumuna indirmiştir. Eğitim ve iş hayatında fırsat eşitliği talebi: Kadınların üniversitelere gidip her işte çalışabilme isteği ve erkeklerle eşit ücret alma talebi, hareketin ilk dönemlerinde öne çıkan konular arasındaydı. Oy kullanma hakkı: Kadınların siyasi iktidara katılma ve seçme hakkı mücadelesi, feminist hareketin önemli bir odak noktası olmuştur.

    Düşkünler kime denir?

    Düşkünler şu anlamlara gelebilir: 1. Maddi veya manevi sıkıntı içinde olanlar: Geçim sıkıntısına düşmüş, yoksulluk sebebiyle mutluluk ve refahını yitirmiş kişiler. 2. Bir şeye aşırı bağlı olanlar: Bir şeye kendini aşırı vermiş, çok bağlı, meraklı ve tutkun kişiler. 3. Yaşlılık veya hastalık nedeniyle çalışamayanlar: Yaşlılık, hastalık gibi sebeplerle çalışma gücünü yitirmiş kişiler. 4. Değer ve onurunu yitirenler: Mecazi anlamda, değer ve onurunu kaybetmiş kişiler.

    Ütopya sotwe ne anlatıyor?

    Ütopya, Thomas More tarafından yazılan ve ideal bir toplumsal yaşam düzenini konu alan bir romandır. Kitapta anlatılan ana konular: - Kurgusal bir ada devletinde, herkesin eşit, mutlu ve huzurlu bir yaşam sürdüğü bir toplum. - Yasaların mükemmel işlediği, adaletin egemen olduğu bir düzen. - Platon'un "Devlet" eseri ve Hristiyanlık içi tartışmalar gibi çeşitli antik dönem düşünürlerinden esinlenmeler. More, bu eseriyle döneminin İngiltere'sine bir eleştiri getirmiş ve ütopyalıların yaşam biçimlerini anlatarak, var olmayan bir kurgusal adada mükemmel bir toplum modeli sunmuştur.

    Gudubeti kadın ne demek?

    "Gudubet kadın" ifadesi, hem dış görünüşü hem de davranışları itici, sevimsiz, soğuk, huysuz ve çirkin kadınlar için kullanılan bir tabirdir.

    Mahalle buluşmaları programı nedir?

    Mahalle Buluşmaları Programı, farklı kurumlar tarafından düzenlenen ve mahalledeki sakinlerin bir araya gelerek sosyal etkileşimi artırmayı, ortak konuları ele almayı ve toplumsal dayanışmayı güçlendirmeyi amaçlayan etkinliklerdir. Bu programlarda gerçekleştirilen bazı faaliyetler şunlardır: - Atölye ve eğitim faaliyetleri: Psikososyal destek, bireysel ve sosyal gelişim, ders destek gibi konularda eğitimler. - Uzman söyleşileri ve seminerler: Üreme sağlığı, kadının insan hakları gibi çeşitli konularda uzman konuşmaları. - Kariyer danışmanlığı: İstihdam yönlendirmeleri ve Bölgesel İstihdam Ofisleri ile işbirliği. - Sosyo kültürel geziler: Tarihi, kültürel ve doğal mekanlara geziler. - Mahalleli buluşmaları: Aynı mahallede yaşayan bireylerin özel günlerini kutlaması için düzenlenen etkinlikler. - Mutfak atölyeleri: Kadınların ev ekonomisine katkı sağlamaları ve mahalle kültürünü canlandırmaları için yapılan atölyeler. Ayrıca, Göç İdaresi Başkanlığı tarafından düzenlenen Uyum Mahalle Buluşmaları ise yabancılar ve ev sahibi toplum arasındaki sosyal uyumu güçlendirmeyi amaçlamaktadır.

    Bilgi kirliliğinin toplumsal sonuçları nelerdir?

    Bilgi kirliliğinin toplumsal sonuçları şunlardır: 1. Toplumsal Kutuplaşma: Yanlış bilgiler, özellikle politik içerikli paylaşımlar, toplumu daha fazla kutuplaştırabilir ve derin bölünmelere yol açabilir. 2. Halkın Güvenini Zedeleme: Sürekli yayılan yanlış bilgiler, medya organlarına ve kurumlara olan güveni zayıflatabilir. 3. Demokrasi ve Seçim Manipülasyonu: Bilgi kirliliği, demokratik süreçleri ve seçimleri olumsuz etkileyebilir, seçmenlerin kararlarını etkileyebilir. 4. Sağlık ve Güvenlik Riski: Yanlış sağlık bilgileri, toplum sağlığını tehdit edebilir ve panik yaratabilir. 5. Ekonomik Kayıplar: Bilgi kirliliği, yanlış yönlendirmeler sonucu ekonomik kayıplara neden olabilir.

    Kültür benzerlikleri nelerdir?

    Kültür benzerlikleri, farklı coğrafyalarda ve tarihlerde şekillenmiş kültürler arasında görülen ortak noktalardır. İşte bazı örnekler: 1. Temel İnsan İhtiyaçları: Yiyecek, barınma, giyim gibi temel yaşamsal ihtiyaçlar, dünyanın her köşesinde insanlar arasında ortak bir payda oluşturur. 2. Aile ve Toplum Değerleri: Birçok kültürde aile, temel bir birim olarak kabul edilir ve aile bağları güçlü bir şekilde korunmaya çalışılır. 3. Din ve Spiritüel İnançlar: İnsanlar, varoluşlarını anlamlandırmak için din ve inanç sistemlerine sıklıkla başvururlar ve bu sistemler arasında benzer temel prensipler bulunabilir. 4. Sanat ve Müzik: Sanat ve müzik, kültürel ifadenin güçlü araçlarıdır ve dünya genelinde benzer temalara sahip eserler bulunabilir. 5. Eğitim ve Bilgiye Erişim: İnsanlar, kendilerini geliştirmek ve toplumlarına daha fazla katkıda bulunmak için bilgiye erişim ve eğitim isterler. 6. Teknolojik Gelişmeler ve İletişim: Dijital medya ve sosyal medya platformları, farklı kültürlerin anlamalarını ve birbirleriyle etkileşimde bulunmalarını sağlar.

    Yaşadığınız mekânlarda insanların gelenek göreneklerinden uzaklaşmalarının, doğayla ilişkilerini kesmelerinin olumsuz sonuçlarını gözlemleyiniz. Bunlarla ilgili kısa metinler yazınız. Metinleri sınıf veya okul panolarına asınız.

    Yaşadığınız mekânlarda insanların gelenek göreneklerinden uzaklaşmalarının ve doğayla ilişkilerini kesmelerinin olumsuz sonuçları ile ilgili kısa metinler: 1. Metin 1: Gelenek ve göreneklerden uzaklaşmak, insanları köklerinden koparır. 2. Metin 2: Doğayla ilişkiyi kesmek, çevreye duyarlılığı azaltır.

    5. sınıf sosyal bilgiler ders kitabı sayfa 50'de ne var?

    5. sınıf sosyal bilgiler ders kitabı sayfa 50'de, MEB Yayınları'na ait kitapta, "Örnek Olaylar" başlığı altında iki örnek olay ve bu olaylarla ilgili sorular yer almaktadır. Bu örnek olaylar şunlardır: 1. Büşra'nın okula giderken evinin sokağındaki merdivenleri kullanmak zorunda olması, ancak merdivenlerdeki engelli rampasının kullanıma uygun yapılmamış olması. 2. Miray'ın ablasının, okuldan gelirken fabrika atıklarının dereye karıştığını fark etmesi ve bu durumun deredeki canlılar üzerinde olumsuz etkiler yaratacağını düşünmesi. Sayfa 50'deki sorular, öğrencilerin çevrelerinde kendilerini ve toplumu ilgilendiren ne gibi sorunlarla karşılaştıklarını ve bu sorunları çözmek için neler yapabileceklerini düşünmelerini sağlamayı amaçlamaktadır.

    Aylakliga ovgu ne anlatmak istiyor?

    Bertrand Russell'ın "Aylaklığa Övgü" adlı kitabı, çalışmanın erdem olduğu düşüncesine karşı çıkar ve aşırı çalışmanın zararlarını anlatır. Kitapta ele alınan bazı konular: Toplumsal sorunlar: Kitap, düşünce alanında aşırı örgütlenme ve eylem alanında aşırı gayretkeşliğin tehlikelerine dikkat çeker. Gelir adaletsizliği: Çok çalışmanın gelir adaletsizliğine yol açtığını ve iki kişinin yapacağı işi bir kişiye yaptırmanın hem aşırı çalışmaya hem de işsizliğe neden olduğunu savunur. Nitelikli aylaklık: Aylaklığın, kişinin kendisiyle baş başa kalması, iç dünyasını keşfetmesi ve hayal kurabilmesi için gerekli olduğunu belirtir. Russell, günde dört saatlik çalışma süresini önerir ve boş zamanın insanlar için bir mutluluk kaynağı haline getirilmesi gerektiğini vurgular.

    Resmi kurum ve sivil toplum kuruluşlarının ortak özellikleri nelerdir?

    Resmi kurum ve sivil toplum kuruluşlarının ortak özellikleri şunlardır: 1. Kamu Yararı: Her ikisi de kamu yararı için çalışır ve toplumun refahını artırmayı hedefler. 2. Demokratik Değerler: Demokratik değerlere bağlı olup, katılımcılığı teşvik eder ve insan haklarına saygı duyar. 3. Kaynak Yönetimi: Her ikisi de kaynaklara erişim konusunda benzer zorluklarla karşılaşabilir ve bu kaynakları etkin bir şekilde yönetmeye çalışır. 4. Toplumsal Değişim: Toplumsal değişimi teşvik eder ve iyileştirilmesi gereken alanları belirler. 5. Yasal Kuruluşlar: Yasalara uygun olarak çalışırlar ve yasal bir statüye sahiptirler.

    Köylü p ne demek?

    "Köylü p" ifadesi, aşağılayıcı ve cinsiyetçi bir terim olup, genellikle kırsal kesimde yaşayan ve tarım veya hayvancılıkla uğraşan kişileri küçümsemek amacıyla kullanılır.

    Simone de Beauvoir'ın kadınların ikinci cins adlı eserindeki kadın her zaman erkek tarafından tanımlanmış bir varlık olmuştur ifadeleri neyi savunur?

    Simone de Beauvoir'ın "Kadınların İkinci Cins" adlı eserindeki "kadın her zaman erkek tarafından tanımlanmış bir varlık olmuştur" ifadeleri, kadının erkek egemen toplum tarafından ötekileştirildiğini ve erkeğin özne, kadının ise nesne olarak görüldüğünü savunur. Beauvoir'a göre, bu durum tarihsel, kültürel ve psikolojik olarak kadın ve erkek rollerinin ayrıştırılmasıyla ortaya çıkmıştır ve kadın, erkeğin referansıyla farklılaştırılmış ve ikincil konuma indirgenmiştir.

    Bugün evine ekmek götüremeyen var mı?

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Ekim 2020 tarihinde yaptığı bir konuşmada "Bugün evine ekmek götüremeyen diye bir şey Türkiye’de var mı?" sorusunu sormuş ve böyle bir durumun olmadığını belirtmiştir. Ancak, bu ifade bazı kesimler tarafından eleştirilmiş ve gerçek yaşam koşullarını yansıtmadığı yönünde değerlendirmeler yapılmıştır.

    5 sınıf sosyal bilgiler genel kültür nedir?

    5. sınıf sosyal bilgiler dersinde genel kültür, bir toplumun tarih boyunca ürettiği ve kuşaktan kuşağa aktardığı her türlü maddi ve manevi özelliklerin tümü olarak tanımlanır. Kültürü oluşturan bazı unsurlar: dil; din; tarih; gelenekler; halk oyunları; el sanatları; türküler; yöresel yemekler; yöresel kıyafetler. Kültür, toplumlara özgüdür ve zamanla değişikliklere uğrayabilir.

    Goran Therborn Dünya Bir Kılavuz ne anlatıyor?

    Göran Therborn'un "Dünya - Bir Kılavuz" kitabı, yirmi birinci yüzyılın dünyasını ve bu dünyanın toplumlarını ele almaktadır. Kitapta anlatılan konular arasında: - Bugünün dünyasının oluşumu ve bağlantıları; - Batı'nın merkezi öneminin azalması; - Moderniteye varış ve moderniteden çıkış yolları; - Küresel eşitsizlik süreçleri ve değişim dinamikleri; - İnsanların demografik, sosyal, kültürel, ekonomik ve eğitim yönleri.

    Siyasette sanat ne zaman başladı?

    Sanatın siyasette kullanımı, antik çağlara kadar uzanmaktadır. Rönesans dönemi, sanatın hükümetler ve egemen sınıflar tarafından güç gösterisi olarak kullanıldığı bir dönem olarak öne çıkar. Fransız İhtilali sonrası, sanatçılar daha açık bir şekilde politik mesajlar vermeye ve toplumsal olayları ele almaya başlamışlardır.

    Uyanık muhtar ne yaptı?

    Uyanık muhtarlar farklı durumlarda farklı çözümler üretmişlerdir: 1. Aydın'ın Bozdoğan ilçesinde: Tütüncüler Mahallesi'nin imamı, köydeki sosyal imkanların yetersizliğinden dolayı tayin isteyip köyden ayrılmak isteyince, muhtar sorunu çözmek için imamı evlendirdi. 2. Düzce'de: Çerkez Taşköprü Mahallesi muhtarı İbrahim Tokgöz, Düzce Belediyesi'ne ait bir mülkü usulsüz olarak kiraya verip haksız kazanç elde etmekle suçlandı. 3. Muğla'da: Mesudiye Mahallesi muhtarı Cüneyt Akdeniz, hazineye ait arazileri sahte şekilde satarak mağdurlara yol açtı.

    Muhafazakar düşünce nedir genel hatları?

    Muhafazakar düşünce, genel hatlarıyla geleneksel değerlere saygı duyan ve bu değerlerin korunmasını amaçlayan bir yaklaşımdır. Temel prensipleri şunlardır: - Yerleşik kurumların önemi: Muhafazakarlık, toplumsal düzenin ve istikrarın sağlanması için mevcut kurumların korunmasını savunur. - Tarihsel süreklilik: Ani ve radikal değişimlere karşı olup, tedrici ve ihtiyatlı değişimi destekler. - Epistemolojik tevazu: İnsan bilgisinin sınırlı olduğunu kabul eder ve kuramsal temellere dayanan reformları eleştirir. - Din ve ahlak: Dinî kurumların toplum üzerindeki faydasını olumlu bulur ve güçlü bir ahlak zemini sağladığını düşünür. - Mülkiyet: Mülkiyetin sosyal uyumu bozabilecek bir tehdit olarak algılanmasını eleştirir ve toprak sahipliğini ideal mülkiyet formu olarak görür.

    İşlevselci yaklaşım neyi savunur?

    İşlevselci yaklaşım, toplumu birbiriyle ilişkili parçaların görev yaptığı bir sistem olarak görür ve aşağıdaki temel ilkeleri savunur: 1. Toplumsal Düzen: Toplumun istikrarını ve dengesini korumayı amaçlar. 2. İşlevsel Gereklilikler: Toplumun yaşamsal önem taşıyan işlevsel gereklilikleri vardır ve bu gereklilikler toplumun varlığını sürdürmesini sağlar. 3. Karşılıklı Bağımlılık: Toplumun parçaları birbirine bağımlıdır ve her bir parça toplumun genel işleyişine katkıda bulunur. 4. Değer Uzlaşımı: Toplumsal düzen, geniş çaplı bir değerler dizisi üzerine kurulur ve bu değerler toplum tarafından içselleştirilir. 5. Organik Benzetme: Toplumu, bir vücudun işlevini yerine getirebilmesi için birlikte çalışan parçalar veya sistemlerden oluşan canlı bir organizma gibi görür.