• Buradasın

    TCK

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    TCK'nın 217 ve 218 maddeleri nelerdir?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) 217. madde, halkı kanunlara uymamaya alenen tahrik suçunu düzenler. TCK 218. madde, 213, 214, 215, 216 ve 217. maddelerde tanımlanan suçların basın ve yayın yoluyla ya da herhangi bir kitle iletişim aracıyla işlenmesi durumunda uygulanacak cezai yaptırımları belirler. Ayrıca, 7418 sayılı Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 29. maddesiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na eklenen TCK 217/A maddesi, halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçunu düzenler.

    87-1c ceza maddesi nedir?

    TCK 87/1-c ceza maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun 87. maddesinin 1. fıkrasının c bendini ifade eder ve "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama" suçunu düzenler. Bu maddeye göre, kasten yaralama fiili sonucunda mağdurun yüzünde sabit bir iz oluşması durumunda, TCK 86. maddeye göre belirlenen ceza bir kat artırılır. Bu maddenin uygulanmasında, yüzdeki izlerin sabit ve kalıcı olup olmadığının tespiti, sübjektif değerlendirmelere dayandığı için belirsizlik yaratabilir.

    TCK m 40/2 nedir?

    TCK m. 40/2, Türk Ceza Kanunu'nun Bağlılık Kuralı başlıklı 40. maddesinin 2. fıkrasını ifade eder. Özgü suçlar, kişiye özel yüklenen sorumluluk nedeniyle ortaya çıkabilen suçlardır.

    TCK taksirle işlenen suçlarda şahsi cezasızlık nedenleri nelerdir?

    Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 22. maddesinin 6. fıkrasına göre taksirle işlenen suçlarda şahsi cezasızlık nedenleri şunlardır: 1. Taksirli hareket sonucu neden olunan neticenin, münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından mağdur olmasına yol açması. 2. Failin, taksirli eyleminden dolayı acı ve ızdırap duyması. 3. Meydana gelen zararın, failin kendisi veya ailesi dışında başka kişileri etkilememesi. Bu koşullar sadece taksirli suçlar için geçerlidir; doğrudan kast, olası kast veya kast taksir kombinasyonu ile işlenen suçlarda bu hüküm uygulanamaz.

    TCK 99 nedir?

    TCK 99, Türk Ceza Kanunu'nun "Çocuk Düşürtme" başlıklı 99. maddesini ifade eder. Bu madde, iki ana suç türünü düzenler: 1. Rızası olmaksızın bir kadının çocuğunu düşürtme: Bu eylemi gerçekleştiren kişi, 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 2. Tıbbi zorunluluk bulunmadığı halde, rızaya dayalı olsa bile, gebelik süresi on haftadan fazla olan bir kadının çocuğunu düşürtme: Bu durumda, eylemi gerçekleştiren kişi 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası alır. Ayrıca, bu fiillerin kadının beden veya ruh sağlığı ya da ölümüne yol açması durumunda cezalar artar.

    Zorunluluğa dayalı sorumluluk ile meşru müdafaa arasındaki fark nedir TCK 25?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) 25. maddede düzenlenen meşru müdafaa ile zorunluluk hali arasındaki temel farklar şunlardır: Saldırı ve Tehlike: Meşru savunmada haksız bir saldırı söz konusuyken, zorunluluk halinde tehlike vardır. Tehlikenin Kaynağı: Meşru savunmada saldırı, genellikle bir insandan kaynaklanır; zorunluluk halinde ise tehlike, doğa olayı, hayvan veya insan hareketinden kaynaklanabilir. Bilerek Sebep Olmama: Zorunluluk halinde kişi, tehlikeye bilerek sebep olmamış olmalıdır; meşru savunmada bu şart aranmaz. Korunmanın Orantılılığı: Hem meşru savunmada hem de zorunluluk halinde savunma veya tehlikeye karşı alınan önlemler orantılı olmalıdır. Tazminat Yükümlülüğü: Zorunluluk halinde, fiil nedeniyle zarar gören kişiye tazminat ödenir; meşru savunmada tazminat yükümlülüğü bulunmaz. Özetle, meşru müdafaa, saldırıya karşı savunma; zorunluluk hali ise ağır ve kaçınılmaz bir tehlikeden kurtulma durumunu ifade eder.

    7.258 madde 5.1 d hangi suç?

    7.258 madde 5.1 d ile ilgili bir suç bilgisi bulunamamıştır. Ancak, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 258. maddesi, "Göreve İlişkin Sırrın Açıklanması Suçu" olarak adlandırılır. Bu maddeye göre, görevi nedeniyle kendisine verilen veya aynı nedenle bilgi edindiği ve gizli kalması gereken belgeleri, kararları ve emirleri açıklayan veya yayınlayan ya da başkalarının bilgi edinmesini kolaylaştıran kamu görevlisine, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir. Ayrıca, kamu görevlisi sıfatı sona erdikten sonra, birinci fıkrada yazılı fiilleri işleyen kimseye de aynı ceza uygulanır.

    TCK'da memnu haklar nelerdir?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında memnu haklar, ceza mahkûmiyeti nedeniyle belirli kanunlarla getirilen hak yoksunluklarını ifade eder. Bazı memnu haklar: kamu görevine girme (devlet memurluğu) hakkı; seçme ve seçilme hakkı; belirli meslekleri icra etme yetkisi (avukatlık, mali müşavirlik vb.); silah taşıma ruhsatı alma hakkı. 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi, cezanın infazıyla birlikte bu hak yoksunluklarının da ortadan kalkacağını belirtir.

    TCK 51/7 nedir?

    TCK 51/7, Türk Ceza Kanunu'nun 51. maddesinin 7. fıkrasını ifade eder. Bu durumda, hükümlü kasıtlı bir suç işlerse, hakim ertelenen cezanın kısmen ya da tamamen cezaevinde çektirilmesine karar verebilir.

    TCK'nın 34 maddesi nedir?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 34, geçici nedenler veya irade dışı alınan alkol veya uyuşturucu madde etkisi altında, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan ya da bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişilere ceza verilmeyeceğini düzenler. Madde 34'ün iki fıkrası şu şekildedir: 1. Birinci fıkra: Geçici bir nedenle ya da irade dışı alınan alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle suç işleyenler için ceza sorumluluğu ortadan kalkar. 2. İkinci fıkra: İradi olarak alınan alkol veya uyuşturucu madde etkisinde suç işleyenler için birinci fıkra hükmü uygulanmaz; yani bu kişiler cezai sorumluluk taşır.

    TCK'nın 58 ve 59 maddeleri birlikte uygulanır mı?

    Evet, TCK'nın 58 ve 59. maddeleri birlikte uygulanabilir. TCK'nın 58. maddesi, önceden işlenen bir suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde tekerrür hükümlerinin uygulanacağını belirtir. Ancak, tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki cezanın infaz edilmiş olması gerekmez; cezanın kesinleşmesinden sonra belirli bir sürenin geçmesi yeterlidir.

    TCK 282/1 nedir?

    TCK 282/1, Türk Ceza Kanunu'nun 282. maddesinin birinci fıkrasını ifade eder ve suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçunu düzenler. Bu maddeye göre, alt sınırı altı ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini yurt dışına çıkaran veya bunların gayrimeşru kaynağını gizlemek ya da meşru bir yolla elde edildiği konusunda kanaat uyandırmak amacıyla çeşitli işlemlere tabi tutan kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve yirmibin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Bu suç, ancak bir "öncül suç" varsa söz konusu olabilir.

    TCK 87 3 ağır mı hafif mi?

    TCK 87/3, kasten yaralama sonucunda vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olunması durumunu düzenler ve bu, suçun ağırlaştırılmış bir halidir. Bu tür durumlarda ceza, kasten yaralama için belirlenen cezanın yarısına kadar artırılır. Diş kırıkları ise kemik kırığı sayılmaz ve bu nedenle nitelikli hal kapsamında değerlendirilmez; bu durumda fail, basit yaralama suçundan cezalandırılır.

    TCK 209/2 açığa imzanın kötüye kullanılması nedir?

    TCK 209/2'de düzenlenen "açığa imzanın kötüye kullanılması" suçu, imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdın hukuka aykırı olarak ele geçirilip veya elde bulundurulup da hukuki sonuç doğuracak şekilde doldurulmasıdır. Bu suçun oluşması için: Faile imzalı kağıt teslim veya tevdi edilmemelidir. Fail, imzalı kağıdı hukuka aykırı bir şekilde ele geçirmeli veya elde bulundurmalıdır. Fail, imzalı olarak verilen boş kağıdı doldurduğunda meydana gelen belgenin niteliğine göre resmî veya özel belgede sahtecilik suçu hükümlerine göre cezalandırılır. Suçun soruşturulması ve kovuşturulması, şikayete bağlıdır.

    TCK 258 2 maddesi nedir?

    TCK 258/2. madde, "Göreve İlişkin Sırrın Açıklanması Suçu" ile ilgilidir ve şu şekildedir: > "Kamu görevlisi sıfatı sona erdikten sonra, birinci fıkrada yazılı fiilleri işleyen kimseye de aynı ceza verilir". Bu madde, kamu görevlilerinin görevleri sona erdikten sonra da gizli kalması gereken bilgileri açıklamamalarını sağlamayı amaçlar.

    TCK 252 rüşvet nedir?

    TCK 252'de düzenlenen rüşvet suçu, bir kamu görevlisinin görevinin ifasıyla ilgili bir işi yapması veya yapmaması için, doğrudan veya aracılar vasıtasıyla, kendisine veya göstereceği bir başka kişiye menfaat sağlanması veya bu konuda anlaşma yapılması durumunu kapsar. Rüşvet suçunun unsurları: Fail: Rüşvet veren ve alan kişi olarak her ikisi de fail kabul edilir. Mağdur: Kamu idaresine duyulan güvenin zedelenmesi nedeniyle toplumun tamamı. Hareket: Menfaat sağlama veya anlaşma yapma. Hukuka Aykırılık: Kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmesi. Cezalar: Rüşvet alan için 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası. Rüşvet veren için aynı ceza aralığı. Yargı mensubu, hakem, noter, yeminli mali müşavir veya bilirkişi için ceza artırımı.

    TCK'nın 98 maddesi hangi suçlara uygulanır?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 98, "Yardım veya Bildirim Yükümlülüğünün Yerine Getirilmemesi" suçunu düzenler. Bu madde, iki temel yükümlülüğü ihmal eden kişiler için cezai sorumluluk getirir: 1. Yardım Etme Yükümlülüğü: Yaşı, hastalığı veya yaralanması nedeniyle kendini idare edemeyecek durumda olan kişilere yardım etmemek. 2. Bildirim Yükümlülüğü: İşlenmekte olan veya işlenmiş bir suçu yetkili makamlara bildirmemek. Bu suç, bireylerin yaşam hakkı, vücut bütünlüğü ve sağlığını korumayı amaçlar.

    TCK 82-1a nedir?

    TCK 82-1a, Türk Ceza Kanunu'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının a bendini ifade eder ve tasarlayarak öldürme suçunu tanımlar. Bu maddeye göre, kasten öldürme suçunun tasarlayarak işlenmesi halinde, fail ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır. Tasarlayarak öldürmenin unsurları: Failin öldürme kararını önceden alması. Karar ile icra arasında makul sürenin geçmesi. Bu sürede ruhi sükûnete ulaşmasına rağmen kararında sebat etmesi. Belirli bir plan dahilinde suçu işlemesi.

    765 sayılı TCK'nın 51 ve 52 maddeleri nedir?

    765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 51. maddesi, haksız bir tahrikin etkisiyle işlenen suçlar için ceza indirimini düzenler. 52. madde ise, bir kişinin hata veya başka bir arıza nedeniyle kastettiğinden başka bir kişiye zarar vermesi durumunda, zararı gören kişinin statüsünden kaynaklanan ve cezayı ağırlaştıran sebeplerin faile yüklenemeyeceğini belirtir. 765 sayılı TCK, günümüzde yürürlükte değildir; yerine 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK) uygulanmaktadır.

    TCK 257 uzlaşmaya tabi mi?

    Hayır, TCK 257 (görevi kötüye kullanma suçu) uzlaşmaya tabi değildir. Türk Ceza Kanunu'nun 253. maddesinde sayılan uzlaşmaya tabi suçlar arasında görevi kötüye kullanma suçu yer almamaktadır.