Sözcükler

Fam, family (aile) kelimesinin kısaltmasıdır. Ayrıca, FAM kısaltması farklı bağlamlarda çeşitli anlamlara gelebilir, örneğin: FAM gezileri (Federación de Asociaciones Belediye de Bolivya); Dosya değişiklik izleme (File Alteration Monitor); Alan Hesap Yöneticisi (Area Account Manager).

At ile ilgili bazı atasözleri: At ölür, itlere bayram olur. Atın iyisi dizinden, avratın iyisi sözünden anlaşılır. Atlıya saat olmaz. At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır. Atın ölümü arpadan olsun. Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler. Atlar tepişir, arada eşekler ezilir. Yavaş giden atın çiftesi pek olur. At izi it izine karıştı. Atın önüne et, itin önüne ot koymak. Ayrıca, Divanü Lugati’t-Türk’te Kâşgarlı Mahmud’un "sav" diye adlandırdığı at ile ilgili 21 atasözü bulunmaktadır.

Özdeyişler, önemli birkaç nedenle değerlidir: Özdeyişlerin kısa ve özlü olması, düşünceyi çarpıcı bir şekilde ifade etmeyi sağlar. Güzeli ve doğruyu göstermesi, insanlara örnek teşkil ederek onları doğruya ve güzele yönlendirir. Derin anlamlar taşıması, geniş duygu ve düşünceleri tek bir cümle ile slogan odaklı bir şekilde aktarır. Kültürel birikim ve değerleri yansıtması, toplumların bilgi ve deneyim birikimini gelecek nesillere aktarır. Hatırlama kolaylaştırıcı teknikler içermesi, cümlede vurgu, ritim, alliterasyon gibi yöntemlerle akılda kalıcılığı artırır.

Nesnel ve nesne arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: Nesnel, kişisel duygu ve düşüncelerden bağımsız, herkes için aynı doğrulukta olan ve kanıtlanabilir ifadeleri ifade eder. Nesne ise, belli bir ağırlığı, kitlesi, oylumu, rengi, maddesi olan her türlü cansız varlığı tanımlar. Özetle, nesnel, nesnel gerçekliklere atıfta bulunurken; nesne, maddi dünyada var olan somut varlıkları ifade eder.

Hayır, el ve kol eş anlamlı değildir. El kelimesinin eş anlamlıları arasında yabancı, defa, etki, baskı, mülkiyet, sahiplik, il, halk, ülke gibi kelimeler bulunurken, kol kelimesinin eş anlamlıları arasında bölüm, branş, dal, destek gibi kelimeler yer alır. Ancak, "el" ve "kol" kelimeleri birbiriyle bağlantılı olabilir; çünkü el, kolun bir parçasıdır.

Askerlere moral vermek için şu yöntemler kullanılabilir: Yazılı iletişim: Ayda bir veya iki haftada bir el yazısıyla kart göndermek, askerlerin kendilerini değerli hissetmelerini sağlayabilir. Sözlü destek: "Hayırlı tezkereler", "Allah yardımcın olsun", "Ayağına taş değmesin" gibi sözler moral verici olabilir. Pratik destek: Ev yapımı yiyecek ve notlar içeren paketler göndermek, moral desteği sağlayabilir. Duygusal destek: Yanında olunduğunu ve her zaman desteklendiğini hissettirmek, askerlerin kendini yalnız hissetmesini engelleyebilir. Ayrıca, askerlerin moralinin neden düşük olduğunu anlamak ve buna yönelik çözümler geliştirmek de önemlidir.

Sevgi sözcükleri, samimiyet, romantik ilişki, sevgi, şefkat, yakınlık ve güven gibi kavramları ifade eder. Sevgi sözcüklerinin bazı işlevleri: Duygusal bağ kurma. Yakınlık yaratma. Güven inşa etme. Konuşmaları yumuşatma. Sevgi sözcükleri, kültürel alışkanlıkların ve kişisel bağların bir yansıması olarak farklı anlamlar taşıyabilir.

Eski Türklerde casuslara "çaşıt" veya "çaşut" denirdi. Ayrıca, "körüg", "tıl" ve "tıgrak" gibi kelimeler de casus anlamında kullanılmıştır.

İnat ile ilgili bazı atasözleri: Bir inat, bir murat. Akçe, bir murat içindir, bir inat içindir. Şehirliyi ad yıkar, köylüyü inat. İnsan inat için kırk batman tuz ver. Keçi geberse de kuyruğunu indirmez. Katır anasını tanımaz. Nuh deyip, peygamber dememek. İş inada binmek.

4 harfli bazı kelimeler: Baba, baca, bade, bağı, balı, baka, bara, busu, caba, cadı. Saat, saba, sabi, sacı, sada, safi, sagu, sarı, sara, sava. Masa, ayna, kase, maşa, sıra, örgü, askı, elektik, priz. Deve, keçi, kuzu, enink, eşek, fare, kurt. Şiir, öykü, şair, kıta, dize, naat. Daha fazla 4 harfli kelime için aşağıdaki siteleri ziyaret edebilirsiniz: kelimetre.com; milliyet.com.tr; diyadinnet.com; kelimelodi.com.

Farklı dillerde "baba" kelimesinin bazı örnekleri: Afrikaanca: vader. Arapça: أَبٌ (ab(un)). Arnavutça: baba. Azerice: ata. Baskça: aita. Çince: 爸爸 (baba). Farsça: baba. Fransızca: père, papa. Almanca: Vater, Papa. İngilizce: father, dad, daddy, pop. İspanyolca: padre, papá, tata. İsveççe: fader, far, pappa. İtalyanca: padre, papà, babbo. Japonca: お父さん (otousan), パパ (papa). Korece: 아버지 (abeoji), 아빠 (appa). Kürtçe: bav. Macarca: apa. Portekizce: pai, papai. Rusça: baba (papa), babochka (babochka), pap (pap). Daha fazla örnek için "translated-into.com" ve "ceviriblog.com" gibi kaynaklar incelenebilir.

Gülmek ve gülümsemek ile ilgili bazı atasözleri: Açılan solar, ağlayan güler. Ağlatan gülmez. Bağı ağlayanın yüzü güler. Gülme komşuna, gelir başına. Gülü seven dikenine katlanır. Ölü evinde ağlamasını, düğün evinde gülmesini bilmeli. Ayrıca, "Son gülen iyi güler", "Yazın çalışan, kışın gülüşür" gibi gülmek ile ilgili atasözleri de bulunmaktadır.

Kelimenin anlamını değiştiren eklere örnek olarak şunlar verilebilir: -cı, -cü: göz - gözcü, aş - aşçı. -lık, -lik: kitap - kitaplık, çay - çaydanlık. -lı, -li: göster - gösterişli, hava - havalı. -el, -al, -ül, -ıl: küçük - küçülmek, sarmak - sarılmak. -mak, -mek: sev - sevmek, sor - sormak. -ış, -iş: oturmak - oturuş, kalkmak - kalkış. -seme, -sama: çıkmak - çıkarsama. Bu ekler, kelimelerin sonuna geldiğinde anlamlarını değiştirir ve yeni kelimeler türetir.

7. sınıf İngilizce 7. ünite "Dreams" kelimelerinden bazıları şunlardır: dream, to dream; future; prediction; to predict, to guess; to receive, to get; opinion, idea; career, job; excellent, wonderful; probably, perhaps; definitely; maybe; rapidly, quickly; happily; health; private life; family life; relationship; marriage; to get married; to have a child; to attend a university; to graduate from university; to have a diploma; to find a job; to get a job; to adopt a pet; to study hard; to work hard; to believe; to happen; to buy a house; to travel in space; to travel to the moon; to travel around the world; to sail around the world; to pick up thoughts; to store; to prevent; to feed on pills; to save; to change; major; important; respectful; successful; responsibility; benefit; war; peace; justice; patriotism; friendship; transportation; borders; scientist; space shuttle; spaceship; planet; trick; lie; disaster; flood; hurricane; drought; desert; rainforests; campaign;

İngilizce'de kibarlığı ifade etmek için kullanılabilecek bazı ifadeler şunlardır: Please. Excuse me. May I ask.... Would you mind.... Thank you. In my opinion. I'm sorry. It was nice to meet you. Ayrıca, insanlara "Mr.", "Ms." veya "Sir" gibi unvanlarla hitap etmek de kibar bir iletişim kurmanın yolları arasındadır.

Zıt anlamın diğer adları şunlardır: karşıt anlamlı; antonim.

Bulmacalarda tüylü küçük köpek için "fino" cevabı verilebilir.

Ali Cengiz oyunu, genellikle kurnazca veya haince iş yapmak anlamına gelir. Bu deyim, halk anlatılarına göre Ali Cengiz adında bir sihirbaza dayanır. "Ali Cengiz oyunu" deyimi iki farklı anlamda kullanılır: Bir kişinin menfaatleri için sürekli yalan söylemesi ve tutamayacağı sözler vermesi. Kurnaz kişilerin maddi bir kazanım ya da statü için söylediği yalanlar ve yaptığı aldatmacalar.

Çiçeklerle ilgili bazı atasözleri: Arı bal alacak çiçeği bilir. Bir çiçekle bahar (yaz) olmaz. Çiçeğe kesmek. Gülü tarife ne hacet, ne çiçektir biliriz. Her çiçek koklanmaz. Ağaç çiçeklenmeden meyve vermez. Ayrıca, çiçeklerle ilgili daha fazla atasözü için dersimiz.com sitesi ziyaret edilebilir.

"Öfkeyle kalkan zararla oturur" atasözünün devamı olarak şu örnekler verilebilir: "Sakinleş öyle konuşalım, öfkeyle kalkıp zararla oturma." "Öfkeliyken yapılan ölçüsüz ve yanlış davranışların zararını kişi görür." "Öfkelendiği zaman insan sağlıklı düşünemez, yaptığı yanlış işin nasıl bir sonuç doğuracağını da düşünemez." Bu atasözü, öfkeyle hareket etmenin ve bir anlık öfkenin kişiye zarar vereceğini, pişmanlık yaratacağını anlatır.