Söyleyişler

Rüyada kamyon sürmek, farklı şekillerde yorumlanabilir: Sorumluluk ve başarı: Rüya sahibinin büyük sorumluluklar alarak başarılı işlere imza atacağına işaret eder. Kendi işini kurma: Kişinin kendi işini kuracağına yorulur. Hevesli olma: Rüya sahibinin bir işi yapmaya çok hevesli olduğunu gösterir. Tutuklanma ve serbest kalma: Rüya sahibinin tutuklanacağını, ancak suçsuz olduğu anlaşılıp serbest bırakılacağını ifade eder. Rüya tabirleri bilimsel temellere dayanmaz.

"Uykum var" ifadesi, kişinin yorgun, bitkin veya bitmiş olduğunu insanlara en hızlı ve anlaşılır biçimde belirtme anlamına gelir.

"Hayranlarım beni filmlerdeki gibi hatırlasın" ifadesi, sanatçının, hayranları tarafından filmlerdeki veya kliplerdeki görüntüsüyle hatırlanmak istediğini ifade eder. Bu ifade, şarkıcı Ferdi Tayfur'un ölümünden sonra kızı Tuğçe Tayfur tarafından yapılan bir açıklamada kullanılmıştır.

"I love you" ifadesi yerine kullanılabilecek bazı alternatifler: "I adore you". "I heart you". "You mean the world to me". "You make me feel like a million bucks". "I fall in love with you again everyday". Ayrıca, mesajlaşma ve emojilerin yaygın kullanımı nedeniyle "I ♥ U" veya "I ♥ You" gibi kısaltmalar da kullanılabilir.

"Memintolar da tombiktoymuş" ifadesi, Yiğit Özgür'ün çizdiği bir karikatürden esinlenmiştir. Karikatüre aşağıdaki sitelerden ulaşılabilir: memelerimiz.com; vekarikatur.blogspot.com.

"Ben lafa değil, icraata bakarım" ifadesi, söylenen sözlere değil, yapılan eylemlere önem vermek anlamına gelir. Bu söz, 2014 yılında, 2002'de "Bismillah, gömlekleri değiştirdik geliyoruz" deyip 2013'te haklarında yolsuzluk iddiaları ortaya çıkınca "Ben lafa değil, icraata bakarım" afişleriyle oy isteyen AKP için kullanılmıştır. Ayrıca, "Bir lafa bakarım laf mı diye, bir de yapana bakarım adam mı diye" şeklinde bir söz de vardır.

"Bir şeyi çok istemek" için kullanılan atasözü, "Çok şey isteyen, azından da olur" şeklindedir.

Çöpköy ismi, iki farklı rivayete göre şekillenmiştir: 1. Osmanlı Padişahı II. Murat Dönemi: Rivayete göre, padişah avdan dönerken bir genç kız, padişaha sunduğu ayranın içine bilerek bir saman çöpü atar ve bunun üzerine padişah, "O halde bu köyün adı Çöpköy olsun" der. 2. Mübadele Dönemi: Balkanlardan göç eden Türkler için Çöpköy, bir toplanma ve yerleştirme bölgesi olmuş, "çöp çekmek" ifadesi burada kura çekmek anlamında kullanılmıştır. Günümüzde köy, tarım ve hayvancılıkla geçinen, düzenli ve temiz bir yerleşim yeridir.

Dünyanın en lanetli tablosu olarak bilinen Ağlayan Çocuk (Çiko) tablosu, İngiliz basınında yer alan ve asılsız olduğu belirtilen haberlere dayanarak yasaklanmıştır. 1985 yılında The Sun gazetesinde, İngiltere'de çıkan yangınlarda "Ağlayan Çocuk" tablolarının zarar görmediği, aksine diğer eşyaların yandığı iddia edilmiştir. Yangınların asıl nedeni elektrikli sobaların perdeye veya yatağa yakın durması olarak açıklanmış, ancak gazete haberi toplum tarafından kabul görmüştür. Günümüzde bu tablonun lanetli olduğuna dair bilimsel bir kanıt bulunmamaktadır.

"Şüyuu vukuundan beter" bir söz değil, Osmanlıca bir deyimdir. Anlamı, "Bir şeyin dedikodusunun yapılması, onun gerçekleşmesinden daha kötüdür" şeklindedir.

Geçmiş olsun demek, hastalananlara, kaza geçirenlere, beklenmedik büyük bir olumsuz durumdan kurtulanlara veya hapishaneye girenlere söylenen iyi dilek sözüdür. Bu deyim, "geçsin, bir daha gelmesin" anlamında kullanılır.

"Oğuzhan Alpdoğan, Allah razı olsun boolum" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "Allah razı olsun" ifadesi, bir kişiye yaptığı iyilikten ötürü teşekkür etmek, yardım ve destek almak gibi durumlarda kullanılan bir sözdür. Oğuzhan Alpdoğan'ın videoları, genellikle mizahi içerikler sunan ve günlük hayattan kesitler içeren videolar olarak bilinmektedir.

Geçmiş olsun, TDK'ye göre hastalananlara, kaza geçirenlere, beklenmedik büyük bir olumsuz durumdan kurtulanlara veya hapishaneye girenlere söylenen iyi dilek sözü anlamına gelir. Ayrıca, "geçmişler olsun" şeklinde kullanıldığında, "geçmiş olsun" dileğinin anlamından sapmış bir ifade olarak kabul edilir.

Köy ve köylü ile ilgili bazı atasözleri: Evli evine, köylü köyüne. Köylünün kahve cezvesi karaca amma sürece. Köylü, misafir kabul etmeyiz demez, konacak konak yoktur der. Köylü birbirine düşmezse Osmanlı mıkla yiyemez. Şehirliyi ad yıkar, köylüyü inat. Ayrıca, "görünen köy kılavuz istemez", "horozu çok olan köyde sabah geç olur" gibi atasözleri de köy ile ilgili kabul edilebilir.

Göt ile ilgili bazı atasözleri: Alışmadık götte don durmaz. Ak göt kara göt, geçit başında (hamamda) belli olur. Kuru bok göte yapışmaz. Emanetin götü çürüktür. Koyunun götü bir gün açıksa, keçininki her gün açık. Götüne güvenen borazancıbaşı. Açık göte herkes tükürür. İbibik sende bu göt varken, çok yuvalar kokutursun. Garip itin kuyruğu götünde olur. Ulularla kesir ekenin yoğunu götüne gider.

Eyvallah yerine kullanılabilecek bazı ifadeler: Teşekkür ederim; Tamam; Peki; Anlıyorum; Olur; Doğru. Ayrıca, vedalaşırken eyvallah yerine "hoşça kal" veya "görüşürüz" ifadeleri kullanılabilir.

100 numara, tuvalet anlamında kullanılan bir ifadedir. Bu ifade, Fransa'da otellerde odalara tek tek numara verilirken tuvaletlere numara verilmemesi nedeniyle ortaya çıkmıştır. Ayrıca, futbolda 100 numara forma kullanımı, geleneksel numaralandırma sistemi nedeniyle mümkün değildir.

"Özür dilerim anne" ifadesi, anneyi üzecek bir davranışta bulunulduğunda veya bir hata yapıldığında söylenir. Özür dilemek, bir insanın hatasını kabul etme, sorumluluk alma ve karşı tarafa saygı gösterme eylemidir. Ayrıca, "Özür dilerim anne" ifadesi, anneye olan sevgi ve saygıyı ifade etmek için de kullanılabilir. Özür dilemenin anlamını yitirmemesi için, bu ifadenin çok sık kullanılmaması ve daha dikkatli, anlayışlı davranılması önerilir.

"Dut yemiş bülbüle dönmek" deyimi, Salah Birsel'in "Alkole Meyyal Bülbül" adlı hikayesine dayanır. Bu hikaye, tarihçi Reşat Ekrem Koçu'nun annesi Zağralı Hacı Fatma Hanım'ın gözlemlerine göre şekillenmiştir. Ayrıca, İstanbul Ansiklopedisi'nde yer alan bir maddeye göre, bu deyim "kabahatli, suçlu durumda konuşamamak, haklı ithamlar karşısında susmak; aşırı hayranlık ve âşıklık hâlinde dili tutulup konuşamamak" anlamlarında da kullanılır.

Sıkışan kıza "yatağın altına sıkışan kız" ifadesi kullanılabilir.