Şiir

Milli Edebiyat Dönemi şiirinin bazı özellikleri: Hece ölçüsü kullanımı: Şiirlerde aruz vezni yerine hece ölçüsü tercih edilmiştir. Sadeleşme: Dilde sadeleşme hareketi ön plandadır; ağır Osmanlı Türkçesi yerine konuşma diline yakın bir dil kullanılmıştır. Yerlilik ve milli kaynaklar: Konu seçiminde yerlilik esas alınmış, milli kaynaklara yönelinmiştir. Ortak temalar: Şiirlerde kahramanlık, halkın yaşamı, milli tarih ve milliyetçilik gibi temalar işlenmiştir. Halk edebiyatı nazım biçimleri: Halk edebiyatı nazım biçimlerinden koşma, mani gibi biçimler kullanılmıştır. Didaktik eserler: Genellikle didaktik eserler verilmiştir. Batıdan alınan nazım biçimleri: Sone, terza-rima gibi Batıdan alınan nazım biçimleri de kullanılmıştır.

Mani kelimesi, Türk Dil Kurumu'na göre doğru yazılışı "mani" şeklindedir. Örnek mani yazıları: Düz (tam) mani: "Şu dağlar olmasaydı / Çiçeği solmasaydı / Ölüm Allah’ın emri / Ayrılık olmasaydı". Kesik (cinaslı) mani: "Böyle bağlar / Yâr başın böyle bağlar / Gül açmaz bülbül ötmez / Yıkılsın böyle bağlar". Yedekli (artık) mani: "Ağlarım çağlar gibi / Derdim var dağlar gibi / Ciğerden yaralıyım / Gülerim sağlar gibi". Deyiş: "Adilem sen naçarsın / İnci mercan saçarsın / Dünya deniz olanda / Gönlüm nere kaçarsın". Mani yazarken genellikle 7 heceli dört dizeden oluşan bir yapı kullanılır ve aaxa veya ABAB kafiye düzeni tercih edilir.

"Yardımseverlik" şiiri, Onur Bilge'ye aittir. Ayrıca, "Değerlerimizdendir Yardımseverlik" şiiri de Mehmet Tevfik Temiztürk tarafından yazılmıştır.

"Küfe" şiiri, Mehmet Akif Ersoy'a aittir.

En iyi gazel okuyan olarak kabul edilebilecek tek bir kişi yoktur, çünkü gazel okuma konusunda farklı ustalar ve önemli şairler bulunmaktadır. Bazı ünlü gazel okuyan ve yazan şairler: Fuzûlî. Bâkî. Nedîm. Nâbî. Şeyh Galib. Ayrıca, Yozgatlı Hafız Süleyman da gazel okuma yeteneğiyle tanınır.

"Gülsitanı hüsnüni dür itme çeşmümden şeha, andelibem gül yüzün şevkinde nalan isterem" ifadesi, Mihrî Hatun'un bir beytinden bir kesittir. Beytin anlamı şu şekilde açıklanabilir: "Gülsitan-ı hüsn" (güzellik bahçesi), sevgilinin güzelliğini; "dür itme" (uzaklaştırma), sevgilinin güzelliğinin gözden uzak tutulmaması gerektiğini; "çeşmümden" (gözümden), sevgilinin gözünün; "şeha" (ey şah) seslenme ifadesini; "andelib" (bülbül), âşığı; "gül yüzün şevkinde" (gül yüzünün arzusuyla), sevgilinin yüzüne olan özlemi; "nalan isterem" (inlemek isterim), inleme isteğini ifade eder. Beytin tamamı şu şekildedir: >Gülsitānī ḥüsnüñi dūr itme çeşmümden şehā ‘Andelībem gül yüzüñ şevḳında nālān isterem. Anlamı: >Ey şah! Güzellik bahçeni gözümden uzaklaştırma. Bülbülüm, gül yüzünün arzusuyla inlemek istiyorum.

"Şir" kelimesinin hangi şiir türünü ifade ettiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, konularına göre bazı şiir türleri şunlardır: Lirik şiir: Duygu ve düşüncelerin coşkulu bir dille anlatıldığı şiir türüdür. Epik şiir: Savaş, kahramanlık ve yiğitlik gibi konuları işleyen, destansı şiirlerdir. Satirik şiir: Kişi, olay veya durumları eleştirel bir şekilde ele alan, iğneleyici ve alaylı ifadelerle yazılan şiirlerdir. Pastoral şiir: Tabiat güzelliklerini, kır ve çoban hayatını anlatan şiir türüdür. Didaktik şiir: Öğretici nitelikte, düşünce ağırlıklı şiirlerdir.

Elhan-ı Şita (Kış Nağmeleri) şiiri, kış mevsiminde kar yağışının tasvir edildiği bir kış manzarasını anlatır. Şiirde, kaybolan bir saadetin hüznü hâkimdir. Şiir, baştan sona bahar ile kış mevsiminin mücadelesini işler ve en sonunda kış mevsiminin üstün gelmesiyle sonuçlanır. Şiirde, tabiatı hassas kılma düşüncesi ve saadet ile hüzün duygusunun birbirine karışması ön plandadır. Şiir, saf şiir örneği olup manzum bir hikâye anlatmaz.

"Ey Şanlı Asker" sözleri, Ozan Neco Baba adlı şair tarafından yazılmıştır. Ayrıca, "Ey Şanlı Ordu, Ey Şanlı Asker" olarak bilinen mehter marşı, İsmail Hakkı Bey tarafından bestelenmiştir.

Yahya Kemal Beyatlı'nın "Akıncılar" şiirinin teması, Osmanlı İmparatorluğu tarafından görevlendirilen akıncı atlı birliklerinin kahramanlıkları ve vatan sevgisidir. Şiirde ayrıca şu temalar da işlenmiştir: Kahramanlık ve yiğitlik. Tarih ve geçmişe özlem. Milli ruh ve birlik. Doğaüstü hız ve güç. Tarihi bilinç ve milliyetçilik. Gurur ve onur.

Erdem Beyazıt'ın 32 şiiri bulunmaktadır.

Antolojiye şiir göndermek için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Konu Belirleme: Antolojiye dahil edilecek şiirlerin konusunu belirleyin. 2. Kaynak Araştırması: Konuya uygun şiirleri bulmak için kitaplar, dergiler, internet ve diğer kaynakları kullanın. 3. Şiirlerin Seçimi: Bulunan şiirler arasından en iyilerini seçin, şiirlerin kalitesi ve konuyu yansıtma derecesi göz önünde bulundurulmalıdır. 4. Derleme: Şiirleri belirlenen konuya ve tarih sıralamasına veya alfabetik sıraya göre derleyin. 5. Sunum: Şiirleri bir kitap formatına getirin, her şiirin yazarını, yazıldığı tarih ve yeri belirtin ve bir açıklama ekleyin. 6. Gözden Geçirme ve Revize: İçeriği ve geri bildirimleri gözden geçirin ve gerekli düzeltmeleri yapın. Şiirleri doğrudan dergilere veya yayınevlerine göndermek de mümkündür. Şiirlerin Word programında hazırlanması, yayınevleri için daha uygun bir formattır. Telif hakları nedeniyle, daha önce başka bir yerde yayımlanmış şiirler dergilere önerilmemelidir.

Kısa aşk şiirleri genellikle 4 dizeden oluşur. Bu tür şiirler, 4 kıtalık olarak da bilinir ve her kıta 4 dizeden meydana gelir. Örnek olarak, Nazım Hikmet'in "Seni Düşünmek" ve Özdemir Asaf'ın "Aşk" şiirleri bu yapıya sahiptir. Ancak, aşk şiirlerinin uzunluğu ve dizesi şairin tarzına ve şiirin konusuna göre değişiklik gösterebilir.

"Minnet Eylemem" şiirini Seyyid Nesîmî yazmıştır.

"Sonra vakt erişir, toprak gülümser sana" ifadesi, Yılmaz Odabaşı'nın "Ey Hayat" şiirinde geçen bir dizedir. Şiirin ilgili kısmı şu şekildedir: > "Sonra vakt erişir, toprak gülümser sana; upuzun bir ömrün ortasında ne hayata ne ölüme yakışamazsın..." Bu dize, hayatın bir mücadelesi içinde, kişinin ne hayata ne de ölüme tam olarak uyum sağlayamayacağını, bir ara noktada kaldığını ifade eder.

"Hülyalı Geceler" ifadesi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Müzik Eseri: Zeki Müren'in seslendirdiği "Hülyalı Gecelerde Hasretin Yolcusuyum" adlı hicaz makamında bir şarkıdır. 2. Şiir: Fethullah Gülen'in "Kırık Mızrap" adlı eserinde yer alan "Hülyâlı Mavilikleriyle Geceler" adlı şiirdir.

"Bana Yar Olmayan Devri Devran" dizeleri, Neyzen Tevfik'in bir şiirinden alınmıştır. Şiirin tamamı şu şekildedir: > "Bana yar olmayan devr-i devranın, İzzet-i ikramını sikeyim. Yansın ibneler alayı, Su veren itfaiyenin hortumunu sikeyim."

Cemal Süreya'nın bazı aşk şiirleri: "Şimdi sen kalkıp gidiyorsun": >Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler. Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin. "Üveycinka": >Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden. En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu kesmemeye. "Öyle Uzaktan Seviyorum Seni": >Öyle uzaktan seviyorum seni Kokunu alamadan, boynuna sarılamadan, Yüzüne dokunamadan Sadece seviyorum. "Bu Bizimki": >Yıkıcı bir aşk bu, Yıkıyor milletin ortasına Tutku yükünü. "En Popüler Aşk Şiiri": >Oydu bir bakışta tanıdım onu Kuşlar bakımından uçarı Çocuk tutumuyla beklenmedik Uzatmış ay aydınlık karanlığıma Nerden uzatmışsa tenha boynunu Dünyanın en güzel kadını oydu Saçlarını tarasa baştan başa rumeli Otursa ama hiç oturmaz ki Kan kadını rüzgardı atların. Daha fazla Cemal Süreya aşk şiirine antoloji.com sitesinden ulaşılabilir.

Çanakkale şiiri en güzel kimin yazdığı konusunda kesin bir görüş yoktur. Ancak, Çanakkale Zaferi ile ilgili en güzel şiirlerden bazıları şu şairler tarafından yazılmıştır: Mehmet Akif Ersoy: "Çanakkale Şehitlerine" adlı şiiri, savaşın koşullarını gözler önüne seren bir belge niteliğindedir. Necmettin Halil Onan: "Bir Yolcuya" adlı şiiri, Çanakkale ruhunu en iyi yansıtan şiirlerden biridir. Faruk Nafiz Çamlıbel: "Çanakkale" adlı şiirinde, savaştaki güçlerin orantısızlığına vurgu yapar. Bunların yanı sıra, Behçet Kemal Çağlar, Yahya Kemal Beyatlı ve Enis Behiç Koryürek gibi şairler de Çanakkale'yi şiirlerinde işlemişlerdir.

Şaban Durmaz'ın 43 şiiri bulunmaktadır. Şiirlerine şu sitelerden ulaşılabilir: antoloji.com; siirdefterim.com.