Ölümsüzlük

Ana karakterin ölüp canavar olarak geri döndüğü mangalar arasında "Canavarın Dönüşü" (Re-Monster) öne çıkmaktadır. Özeti: Tomokui Kanata, talihsiz bir ölümünden sonra Rou adında zayıf bir goblin olarak yeniden doğar. Manganın durumu "OnGoing" yani devam etmektedir.

Denizanası, özellikle Turritopsis dohrnii türü, "ölümsüz" olarak anılır çünkü yaşlanmayı tersine çevirebilme yeteneğine sahiptir. Bu tür, olumsuz koşullarla karşılaştığında, olgun bir denizanasından tekrar polip aşamasına dönebilir. Ancak, bu durum denizanasının fiziksel olarak yok edilemez olduğu anlamına gelmez.

Ölümsüzlük ile ilgili bilgiler, çeşitli bilim dallarının konularından biridir. Bu bilim dalları arasında: Biyoloji: Biyolojik ölümsüzlük, bazı canlıların (örneğin, Turritopsis dohrnii denizanası) yaşlanma sürecini tersine çevirerek teorik olarak sonsuz yaşam sürdürebilmesi üzerine yapılan çalışmaları içerir. Nanoteknoloji: Nanorobotlar ve diğer ileri teknolojiler, kalp ve damar hastalıkları gibi ölüm nedenlerini ortadan kaldırma ve kanseri tedavi etme potansiyeli sunar. Genetik: Ölümsüzlüğün sırlarını çözmek için genetik araştırmalar, yaşlanmayı durdurmaya yönelik çözümler üzerinde odaklanır. Mühendislik: Biyonik ve biyomekatronik mühendislik, eskiyen organların mekanik parçalarla değiştirilmesi yoluyla biyolojik sınırların aşılmasını hedefler. Ayrıca, ölümsüzlük kavramı felsefi ve etik soruları da gündeme getirir.

The Old Guard'ın orijinal ismi, İngilizce olarak "The Old Guard" şeklindedir.

Ölümsüzlüğün bulunup bulunmayacağı kesin olarak bilinmemektedir, ancak bu konuda çeşitli araştırmalar ve tartışmalar devam etmektedir. Ölümsüzlüğe ulaşmak için bazı olası yollar: Nanoteknoloji: Damarlarda dolaşarak tıkanıklıkları tespit edip açabilen nanorobotlar sayesinde kalp ve damar hastalıkları gibi ölüm nedenleri ortadan kaldırılabilir. Biyomekatronik mühendislik: Eskiyen kol, bacak ve organların mekanik versiyonlarıyla değiştirilmesi, biyolojik bedenin sınırlarını aşmayı sağlayabilir. Doku ve organ mühendisliği: Hastalıklı organların yerine yenilerinin yetiştirilmesi mümkündür. Ancak, bu teknolojilerin uygulanması ve ölümsüzlüğün sağlanması, birçok bilimsel ve etik sorunu da beraberinde getirecektir.

Ruhun ölümsüzlüğü fikrini ilk defa detaylı argümanlara oturtarak kanıtlamaya çalışan filozof Platon'dur. Platon'un yanı sıra, ruhun ölümsüzlüğü fikrine sahip olan bazı diğer filozoflar şunlardır: Sokrates. Pythagoras. Farabi.

"Evliya Çelebi ve Ölümsüzlük Suyu" filmi, Evliya Çelebi'nin 17. yüzyıldan günümüze yolculuğunu anlatıyor. Hikaye, Nil Nehri'nde başlıyor ve Evliya Çelebi, ölümsüzlük suyu olan "Ab-ı Hayat"ı buluyor. Macera, hızla günümüz İstanbul'una uzanıyor. Film, Evliya Çelebi'nin tarihteki duruşunu ve karakterini yansıtmayı amaçlıyor.

"Ad Vitam", 2025 yapımı bir Fransız-Belçika aksiyon, suç, dram ve gerilim filmidir. Franck, bu süreçte geçmişine dair gizemli ve karanlık detaylarla yüzleşir ve kendini uluslararası bir komplo ve devletin en üst kademelerini ilgilendiren karmaşık bir olayın içinde bulur.

Evet, "Hep Yaşa: Bir Adamın Ölümsüzlük Arayışı" Netflix'te mevcuttur. Bu belgesel, zengin girişimci Bryan Johnson'ın yaşlanmaya meydan okumak ve hayatını uzatmak için bedenini ve servetini ortaya koymasını konu alır. Ancak, Türkiye'deki Netflix kütüphanesinde bulunmamaktadır.

Ölümsüzlük ilacının ne zaman çıkacağına dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, bazı bilim insanları ve araştırmacılar ölümsüzlük formülünün bulunabileceğini iddia etmektedir. Vladimir Skulachev. Aubrey de Grey. Leonard Guarente. Şu anki biyolojik hayat için ölümsüzlük kavramı mümkün görünmemektedir.

Evet, Kore filmlerinde ölümsüzlük teması işlenmektedir. Örneğin, "Seo Bok" adlı filmde, ana karakter Seo Bok, dünyanın ilk insan klonu olup, ölümsüzlük potansiyeline sahiptir. Ayrıca, "Guardian: The Great and Lonely God" dizisinde, yanlışlıkla öldürülen ve bir Goblin olarak sonsuza dek yaşamaya mahkum edilen bir karakter bulunmaktadır.

Ölümsüzlerin sonu, farklı inançlara ve kurgusal anlatılara göre değişiklik gösterebilir. Dini inançlara göre, cennet veya cehennemde sonsuz yaşam vardır. Kurgusal anlatılarda, örneğin "Ölümsüzler Köyü" filminde, ölümsüzler ölümsüzlükten bıkıp usanmıştır. Bilimsel açıdan, ölümsüzlüğün mümkün olup olmadığı tartışmalıdır.

Rusya 2045 Projesi, 2011 yılında Dmitry Itskov önderliğinde kurulan 2045 Initiative adlı organizasyon tarafından yürütülen bir ölümsüzlük projesidir. Projenin aşamaları: Avatar A (2015-2020). Avatar B (2020-2025). Avatar C (2030-2035). Avatar D (2040-2045). Proje, bilimsel ve felsefi açıdan tartışmalı olup, bazı uzmanlar tarafından imkansız veya çok uzak bir hedef olarak değerlendirilmektedir.

Ajin: Demi-Human (Ajin - Yarı İnsan) animesi, ölmeyen insanlar olan Ajinlerin hikayesini anlatır. 17 yıl önce Afrika'da savaş alanında ilk kez ortaya çıkan Ajinler, çok nadir oldukları için hükümetler tarafından büyük bir para ödülü ile aranmaktadır. Bir lise öğrencisi olan Kei Nagai, bir kamyonun çarpması sonucu kendisinin de bir Ajin olduğunu keşfeder.

William Shakespeare'in "Sone 55" adlı şiiri, sevginin ve yazılı kelimenin kalıcı gücüne bir övgüdür. Şiirde, konuşucu, ne anıtsal yapıların ne de zamanın geçişinin, öznenin güzelliğinin ve hafızasının ebedi doğasını azaltamayacağını iddia eder. Şiirin ana temaları: Şiirin ölümsüzlüğü: Şiirin, özneyi fiziksel yapılardan daha uzun süre yaşatacağı savunulur. Sevginin kalıcılığı: Öznenin güzelliği ve hafızasının, sevgi aracılığıyla kıyamet gününe kadar süreceği ifade edilir. Zamanın ve yıkımın etkisi: Savaşın yıkıcı gücü ve zamanın anıları silme çabası, öznenin hafızasını yok edemez. "Sone 55", aynı zamanda "Adil Gençlik" soneleri arasına girer ve bir erkeğe yazıldığı düşünülür.

Âb-ı Hayat'ın hikayesi, çeşitli efsanelere dayanır: İskender-i Zülkarneyn, Hızır ve İlyas'ın Yolculuğu: Efsaneye göre, İskender-i Zülkarneyn, Hızır ve İlyas, Âb-ı Hayat'ı aramak için yola çıkarlar. Musa, Yuşa ve Balık: Bir başka hikayeye göre, Musa ve Yuşa, Hızır'ı iki denizin birleştiği yerde aramak için yola çıkarlar. Aşçı ve Balık: Başka bir anlatıma göre, İskender'in aşçısı, elindeki balığı yıkamak için bir çeşmeye gider ve balık canlanıp suya atlar. Âb-ı Hayat, farklı kültürlerde de yer alır ve ölümsüzlük, sonsuz yaşam veya gençlik içkisi olarak tanımlanır.

Ölümsüz denizanası (Turritopsis dohrnii), "biyolojik olarak ölümsüz" olarak kabul edilir çünkü yaşam döngüsünü sıfırlama yeteneğine sahiptir. Denizanaları genellikle yaşamları boyunca iki aşamadan geçer: polip evresi ve medusa evresi. Bu canlı, medusa evresinden polip evresine geri dönerek, yaşlanma sonucu ölmeyi engeller ve sürekli olarak kendisini yavru (polip) hale döndürerek yaşamını sürdürür. Bu özellik, denizanasının genetik yapısı incelenerek gelecekte yaşlanma ile mücadelede yeni yöntemler geliştirilmesine olanak tanıyabilir. Ancak, bu canlılar da avcılar tarafından veya hastalıklar nedeniyle ölebilir.

Evet, abıhayat ve bengi su aynı kavramdır. Abıhayat, birçok söylencede adı geçen, içen kişiye ölümsüzlük kazandırdığına inanılan efsanevî suyun farklı Türk dillerindeki adıdır.

Cemşid'in kadehi, İran ve Türk edebiyatlarında "Câm-ı Cihân-nümâ", "Câm-ı Cihân-bîn" veya "Câm-ı Cem" gibi isimlerle anılan, efsanevi bir kadehtir. Kadehin bazı özellikleri: Yedi maden ve yedi hat: Kadeh, yedi madenden oluşturulmuş olup, üzerinde yedi adet hat veya yazı bulunur. Sihirli özellikler: İçine bakıldığında dünyanın her tarafını gösterebileceği ve boşaldığında kendi kendine dolduğu söylenir. Ölümsüzlük ve kehanet: Kadehten içenin ölümsüz olacağına ve geleceği görebileceğine inanılır. Yönetim: Pers kralı Cemşid'in hükümdarlığının uzun sürmesinin bu kadehe sahip olmasına bağlandığı söylenir. Ancak, Cemşid'in kadehinin varlığına dair tarihsel bir kaynak bulunmamaktadır.

Bilim insanları ölümsüzlük için çeşitli araştırmalar yürütmektedir. Bu araştırmalar arasında öne çıkanlar: Gen tedavisi ve telomeraz enzimi: Telomeraz enzimini tersine çevirerek veya kaybını önleyerek yaşlanma sürecini durdurmayı veya tersine çevirmeyi hedeflemektedirler. Nanoteknoloji: Hücresel düzeyde hata tespiti ve onarımı yapabilen nanorobotlar üzerinde çalışılmaktadır. Kök hücre ve biyolojik yeniden programlama: Kök hücre araştırmaları ve "hücresel yeniden programlama" gibi yöntemlerle biyolojik yaşlanmanın önlenmesi amaçlanmaktadır. Epigenetik ölçümler: Steve Horvath gibi bilim insanları, biyolojik yaşı ve yaşlanmayı epigenetik düzeyde ölçebilen yöntemler geliştirmektedir. Ancak, şu ana kadar bu alanlarda kesin bir başarı elde edilememiştir ve ölümsüzlük hala bir rüya olarak kalmaktadır.