Nörobilim

Eksitasyon eşiği, sinir zarının dinlenme durumundan aktif duruma geçmesi için gereken minimum elektriksel değer (eşik potansiyel) olarak tanımlanır.

Dentrit, sinir hücresinin gövdeden çıkan çok sayıda ve kısa uzantılarından biridir. Bu uzantılar, duyu hücrelerinden veya diğer nöronlardan gelen uyarıları alır ve hücre gövdesine iletir.

İmpulsun özellikleri şunlardır: 1. Eşik Şiddeti: İmpuls oluşabilmesi için uyartı şiddetinin belirli bir düzeyden fazla olması gerekir. 2. Ya Hep, Ya Hiç Prensibi: Eşik şiddetinin altındaki uyarılar impuls oluşturmaz, eşik şiddetini aşan uyarılar ise hangi şiddete olursa olsun hep aynı biçim ve hızla iletilir. 3. Elektriksel ve Kimyasal Değişiklikler: Sinir hücreleri boyunca meydana gelen elektriksel ve kimyasal değişikliklere impuls denir. 4. İletim Hızı: İmpuls hızını etkileyen faktörler arasında aksonun miyelinli olup olmaması, akson üzerindeki ranvier boğum sayısı ve akson çapı yer alır. 5. Sinaps Geçişi: İmpuls, bir nöronun akson ucundan diğer nöronun dendritine doğru sinaps aracılığıyla iletilir.

Sinir iletim çalışmasında elektrotlar, incelenecek sinirle ilişkili kas veya deri bölgesi üzerine yerleştirilir.

Nörobilim ve nöropazarlama arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Odak Noktası: Nörobilim, genel olarak beynin işleyişini ve insan davranışlarını anlamak için nörobilimsel yöntemleri kullanır. 2. Araştırma Yöntemleri: Nörobilim, beyin görüntüleme teknikleri (fMRI, EEG) ve fizyolojik ölçümler gibi bilimsel verileri toplar. 3. Amaç: Nörobilim, daha çok bilimsel araştırmalara ve akademik çalışmalara odaklanır.

Görsel algı ile beyin, karmaşık sinirsel süreçler aracılığıyla iletişim kurar. Bu süreç şu şekilde gerçekleşir: 1. Gözün Fizyolojisi: Görsel bilgi, gözün kornea, iris, lens, retina ve optik sinir gibi bileşenlerinden geçerek beyne iletilir. 2. Beyindeki İlk İşleme: Bu sinir sinyalleri, optik sinir boyunca beyne gider ve talamusa ulaşır. 3. Daha İleri İşleme: Birincil görsel korteksten gelen bilgiler, görsel algının daha karmaşık işlenmesinin ve yorumlanmasının gerçekleştiği üst düzey görsel alanlara dağıtılır. 4. Duygusal ve Bilişsel Süreçler: Görsel algılar, sadece çevreyi anlamak için değil, aynı zamanda duygusal ve bilişsel süreçlerin düzenlenmesinde de kullanılır.

Harika beyinlerde kaç sayı olduğu sorusuna doğrudan bir cevap yoktur. Ancak, insan beynindeki nöron sayısı hakkında bazı bilgiler mevcuttur. İnsan beyninde yaklaşık 86 milyar nöron bulunduğu tahmin edilmektedir.

Beyin, görsel bilgiyi üç aşamada işler: 1. Düşük seviye: Lokal kontrast, yönelim, renk ve hareket gibi görsel özelliklerin ayırt edilmesi. 2. Ara seviye: Görsel sahnenin planı, yüzey özellikleri, önplanın arkaplandan ayırt edilmesi. 3. Yüksek seviye: Nesne tanıma. Görsel bilginin işlenmesinde rol oynayan beyin lobları şunlardır: - Oksipital lob: Görsel bilgiyi işleyen lobdur, renkler, nesne şekilleri ve hareketler burada algılanır. - Parietal lob: Mekânsal farkındalık ve görsel nesnelerin konumunu anlamada önemli bir rol oynar. - Temporal lob: Nesneleri tanımlamak ve görsel bilgiyi mevcut bilgilerle ilişkilendirmekle ilgilenir. Ayrıca, retinadaki fotoreseptör hücreleri ışığı sinir sinyallerine dönüştürür ve bu sinyaller optik sinir aracılığıyla beyne iletilir.

"Beynimiz Neyse Biz Oyuz" kitabı 424 sayfadan oluşmaktadır.

Nörobilim alanında eğitim süresi, lisans ve yüksek lisans programlarına göre değişiklik göstermektedir: - Lisans eğitimi: İngiltere ve Avrupa'da temel eğitimle 3 veya 4 yıl sürmektedir. - Yüksek lisans derecesi: Tam zamanlı eğitim alındığında 1 yıl, yarı zamanlı eğitim alındığında ise 2 yıl sürmektedir.

Yüksek kortikal fonksiyonlar, beynin kabuk kısmında gerçekleşen ve düşünme, öğrenme, hafıza, dil gibi karmaşık işlevleri kapsayan yeteneklerdir. Bu fonksiyonlar altı ana kategoriye ayrılır: 1. Motor Fonksiyonlar: Hareketin kontrol edilmesi ve koordine edilmesi. 2. Duyusal Fonksiyonlar: Çevreden gelen bilgilerin işlenmesi (görme, işitme, dokunma vb.). 3. Kognitif Fonksiyonlar: Düşünme, problem çözme, karar verme ve mantık yürütme. 4. Dil Fonksiyonları: Dil üretimi ve dil anlama. 5. Hafıza ve Öğrenme: Deneyimlerin depolanması ve gerektiğinde geri çağrılması. 6. Duygusal İşlevler: Duygusal tepkilerin ve sosyal etkileşimlerin düzenlenmesi.

Nörobilim doktora programına başvurabilmek için aşağıdaki şartları taşımak gerekmektedir: 1. Lisans Eğitimi: Biyoloji, tıbbi biyoloji, moleküler biyoloji, veterinerlik, psikoloji, genetik veya tıp lisans programlarından mezun olmak. 2. Yüksek Lisans: Nörobilim veya ilgili bir alanda yüksek lisans yapmış olmak. 3. Akademik Yeterlilik: ALES puanının en az 55 olması ve YDS veya eşdeğer bir yabancı dil sınavından yeterli puanı almış olmak. 4. Yayın ve Referanslar: Yayınlanmış bir makaleye sahip olmak ve akademik referans mektupları sunmak. 5. Araştırma Konusu: Belirlenmiş bir araştırma konusu ve bu konuda bir çalışma planı sunmak. Bu şartları sağlayan adaylar, yurt içinde veya yurt dışında çeşitli üniversitelerde nörobilim doktora programlarına başvurabilirler.

Karl H. Pribram'ın bazı kitapları şunlardır: "The Form Within" (2013); "Brain and Values" (2018); "Biology of Memory" (1970); "Rethinking Neural Networks" (2014); "Learning As Self-organization" (2013); "Plans and the Structure of Behavior" (1960, George Miller ve Eugene Galanter ile birlikte); "Languages of the Brain" (1971); "Freud's Project Re-assessed" (1976, Merton Gill ile birlikte).

Ağlamak, sonradan öğrenilen bir davranış olarak kabul edilir. Nörobilimci Lisa Feldman Barrett'in Kurgulanmış Duygu Teorisi'ne göre, duygular doğuştan gelmez ve insanın daha temel fiziksel özellikleri vasıtasıyla üretilir. Ayrıca, çocukların diğer duygusal sesleri öğrenmede çevredekileri duymanın önemli olduğu ve duygularını ifade etmek için çıkardıkları seslerin ancak bu şekilde diğerleri tarafından anlaşılabileceği de belirtilmektedir.

Evet, insan beyni bilgisayara bağlanabilir. Bu, BrainGate teknolojisi sayesinde mümkün olmuştur. Ayrıca, SpiralE adı verilen bir cihaz da ameliyat gerektirmeden beynin iç kulak yoluyla bilgisayara bağlanmasını sağlamaktadır.

Zeka, beynin hem sağ hem de sol lobunda yer alır. - Sol lob, mantıksal, gerçekçi ve sistematik düşünme ile ilişkilendirilir ve bilişsel zekanın merkezi olarak kabul edilir. - Sağ lob ise duygusal zekaya odaklanır ve sezgileri, kişisel duyguları ve düşünceleri baz alır.

Evet, ayna nöronlar empati yapmayı sağlar. Ayna nöronlar, bir hareketi gerçekleştirirken veya başkasının aynı hareketi yaptığını izlerken aktif hale gelir. Örneğin, bir kişi acı çektiğinde, ayna nöronlar devreye girer ve gözlemci de sanki o acıyı yaşıyormuş gibi hisseder. Ancak, ayna nöronların empati kurmadaki rolü, bazı sınırlamalarla karşı karşıyadır.

Aşk ve matematik arasındaki ilişki, bazı matematiksel prensiplerin aşk hayatını da etkileyebileceği düşüncesiyle incelenmiştir. Matematikçi Hannah Fry, "Mathematics of Love" (Aşkın Matematiği) adlı kitabında, Gale-Shapley eşleştirme algoritması gibi matematiksel modellerin, insanların partner seçiminde nasıl avantaj sağlayabileceğini açıklamıştır. Ayrıca, beyindeki nöronlar arasındaki iletişim de matematiksel bir süreç olarak değerlendirilebilir.

Binoral ritimlerin frekansı 1000 hertz'den (Hz) daha düşük olmalıdır. Farklı binoral ritim türleri, belirli frekans aralıklarına sahiptir: - Delta dalgaları: 0,1-4 Hz. - Theta dalgaları: 4-8 Hz. - Alfa dalgaları: 8-13 Hz. - Beta dalgaları: 14-30 Hz.

Bilinçaltı hatıraları, beynin limbik sisteminde saklanır. Amigdala: Duygusal hafıza ve tepkilerin merkezidir, korku, öfke gibi güçlü duyguları işler ve travmatik olayları depolar. Hipokampus: Öğrenme ve uzun süreli hafıza ile ilgilidir, yaşanmış olayların ve mekânların kaydedilmesini sağlar.