Nefroloji

Böbrek su toplanması (ödem) durumunda nefroloji veya üroloji bölümlerine başvurulmalıdır. Nefroloji, böbrek hastalıklarının tıbbi teşhis ve tedavisi ile ilgilenen bir uzmanlık alanıdır. Üroloji, idrar yolları ve erkek üreme sistemi hastalıklarıyla ilgilenir ve böbrek taşları gibi cerrahi müdahale gerektirebilecek durumları ele alır. Böbrek sorunları için doğru bölüme yönlendirme, hastanın şikayetlerine ve durumuna göre yapılır.

Kan biliminde (hematoloji) yer alan bazı bölümler şunlardır: Hematoloji Bölümü. Biyokimya Bölümü. Endokrinoloji Bölümü. Üroloji Bölümü. Kardiyoloji Bölümü. Ayrıca, genel kan değerlerinin incelendiği ve herhangi bir sağlık sorununun tespit edildiği bölüm iç hastalıkları (dahiliye) bölümüdür.

Hemodiyaliz, nefroloji bölümü tarafından yapılır. Nefroloji uzmanları, hemodiyaliz tedavisinin planlanması, gerçekleştirilmesi ve hastaların hayat boyu takibi ile ilgilenir.

Alport sendromunda böbrek yetmezliği genellikle çocukluk veya genç erişkinlik döneminde başlar. X'e bağlı Alport sendromlu erkeklerde ortalama 25 yaşta, kadınlarda ise ortalama 49 yaşta son dönem böbrek yetmezliği gelişir. Alport sendromunun ilerleyişi ve semptomları değişkenlik gösterebilir. Kesin tanı ve tedavi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

CKD evre 3'te GFR (glomerüler filtrasyon hızı) 30-59 mL/dak/1,73m² arasında olmalıdır. GFR değeri, böbrek fonksiyonlarının durumunu gösterir: 90 ve üzeri: Normal böbrek fonksiyonu. 60-89: Hafif böbrek fonksiyon kaybı. 45-59: Orta derecede böbrek fonksiyon kaybı. 15-29: Şiddetli böbrek fonksiyon kaybı. 15'in altı: Son dönem böbrek yetmezliği. GFR değeri, yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi, beslenme durumu, egzersiz, ilaç kullanımı, kronik hastalıklar gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Normal dışı bulunan bir GFR tahlili sonucu mutlaka hekim tarafından değerlendirilmelidir.

Hemodiyalizin akut komplikasyonları şunlardır: Sık görülen komplikasyonlar: hipotansiyon (%20-30); kas krampları (%5-20); bulantı ve kusma (%5-15); baş ağrısı (%5); göğüs ağrısı (%2-5); sırt ağrısı (%2-5); kaşıntı (%5); titreme ve ateş (<%1). Nadir görülen ciddi komplikasyonlar: disequilibrium (dengesizlik) sendromu; diyalizer reaksiyonları; aritmi; kalp tamponadı; kanama (kafa içi, gastrointestinal sistem); konvülsiyon; hemoliz; hava embolisi.

Tübüllerin segmentlerindeki osmolarite farkları şu şekildedir: Proksimal tübül: Su, çözünmüş maddelerle birlikte aynı oranda geri emildiği için osmolarite değişmez. İnen ince Henle kulbu: Suya oldukça geçirgen olup, suyun yaklaşık %20'si burada geri emilir. Çıkan ince Henle kulbu: Suya karşı geçirgenlik yok denecek kadar azdır. Çıkan kalın Henle kulbu: Suya karşı geçirgenlik yok denecek kadar azdır, ancak sodyum ve klor iyonları aktif olarak peritübüler aralığa pompalanır. Distal tübül: İlk kısmı suya ve üreye geçirgen değildir, sodyum ve klorun %5'i bu bölümde geri emilir. Toplayıcı kanallar: ADH varlığında suya geçirgen hale gelir. Bu segmentlerdeki osmolarite farkları, suyun geri emilimini ve idrarın konsantre edilmesini sağlar.

Selektif ve nonselektif proteinüri arasındaki temel fark, glomerüler bariyerdeki elektriksel yükün bozulmasıdır. Selektif proteinüri: Podositlerin yüzeyindeki negatif yük kaybolduğunda (örneğin, minimal değişiklik hastalığında) idrarla albümin atılımı gerçekleşir. Nonselektif proteinüri: Podositlerdeki negatif yük kaybı daha şiddetli olduğunda, yüksek molekül ağırlıklı proteinler de kaybedilir.

Taş oluşumunu en hızlı engelleyen faktörler şunlardır: Bol su içmek: Günde en az 2-3 litre su tüketmek, böbrekleri temizleyerek minerallerin kristalleşmesini önler. Sağlıklı beslenme: Aşırı tuz, hayvansal protein ve oksalat tüketiminden kaçınmak gerekir. Düzenli egzersiz: Fiziksel aktivite, kan dolaşımını hızlandırarak böbreklerin daha verimli çalışmasını sağlar. Limon suyu tüketmek: Sitrik asit içeren limon suyu, taş oluşumunu engeller ve küçük kristallerin parçalanmasına yardımcı olur. Bitkisel çaylar: Isırgan otu, mısır püskülü ve kiraz sapı çayları idrar söktürücü özellikleriyle taş oluşumunu engeller. Taş oluşumu riski taşıyan kişilerin, beslenme alışkanlıklarını düzenlemek ve düzenli olarak doktor kontrolü yaptırmak için bir uzmana danışmaları önerilir.

19 Mayıs Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji bölümünden randevu almak için iki yöntem kullanılabilir: 1. Online Randevu Sistemi: Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin online randevu sisteminden randevu alınabilir. 2. Telefonla Randevu: 0 362 312 19 19 numaralı telefon aranarak, gerekli bilgiler verildikten sonra randevu talep edilebilir. Randevu alırken, hafta içi her gün uygun saatler değerlendirilebilir.

Anti-PLA2R membranöz nefropati, böbrek glomerüllerinin kronik inflamatuar otoimmün bir hastalığı olan primer membranöz nefrit (MN) tanısı için son derece spesifik olan anti-fosfolipaz A2 reseptör (PLA2R) antikorlarının varlığını ifade eder. Primer MN, çoğunlukla 30 ila 50 yaşları arasındaki, genellikle Kafkas kökenli insanları etkiler. Anti-PLA2R antikorlarının bazı özellikleri: Sağlıklı kan donörleri, lupus nefriti, IgA nefriti gibi hastalıklar veya sekonder MN hastalarında bulunmaz. ELISA yöntemiyle hasta serumlarındaki antikor seviyeleri sayısal olarak ölçülebilir. Biyopsi yapmadan tanı koymayı mümkün kılabilir. Membranöz nefropatinin belirtileri arasında bacaklarda ve ayak bileklerinde şişlik, kilo alımı, yorgunluk, iştahsızlık ve köpüklü idrar bulunur.

N12, "Tübülo-interstisyel nefrit, akut veya kronik olarak tanımlanmamış" anlamına gelen bir ICD-10 tanı kodudur. Bu kod, böbrek dokusunun iltihaplandığını ve bunun çeşitli nedenlerden kaynaklanabileceğini belirtir.

Protein kaybettiren nefropatide albümin başta olmak üzere çeşitli proteinler kaybedilir. Kaybedilen proteinler: Albümin. Diğer proteinler. Protein kaybı, ciddi böbrek hasarının veya başka sağlık sorunlarının belirtisi olabilir.

Fatih'te nefroloji bölümü bulunan bazı hastaneler: İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi. Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi. İstanbul Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Ayrıca, Fatih'te nefroloji bölümü bulunan diğer özel ve vakıf hastaneleri de mevcuttur, örneğin: Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi. Özel Maymed Polikliniği. Eko - Med Diyaliz Merkezi.

Tübüler fosfor reabsorbsiyonu (TRP) hesaplamak için aşağıdaki adımlar izlenir: 1. Serum ve idrar örneklerinin alınması: Serum fosfor ve kreatinin, idrar fosfor ve kreatinin değerleri ölçülür. 2. Formülün uygulanması: TRP = 100 x (1 - (İdrar Fosfor x Serum Kreatinin) / (Serum Fosfor x İdrar Kreatinin)) formülü kullanılır. 3. Sonuçların değerlendirilmesi: Normal değer: %85-95. Düşük değer: %85'in altı, renal fosfor kaybı, hiperparatiroidizm, vitamin D eksikliği gibi durumları gösterebilir. Yüksek değer: %95'in üstü, aşırı fosfor tutulumu, hipoparatiroidizm, böbrek yetmezliği gibi durumlarla ilişkili olabilir. Hesaplama için tüm birimlerin aynı sistemde (örneğin, mg/dL veya mmol/L) olması gerekir. Bu hesaplama, böbrek fonksiyonlarının ve fosfor dengesinin değerlendirilmesinde kullanılır. Test sonuçlarının doğru yorumlanması için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Glomerular filtrasyonda görev alan kılcallar şunlardır: Glomerulus kılcalları. Peritubüler kılcallar. Ayrıca, glomerular filtrasyonda glomerüler endotel hücreleri, bazal membran ve podositler de görev alır.

GFR CKD-EPI (glomerüler filtrasyon hızı) değeri yetişkin bireylerde genellikle 90 mL/dak/1,73m² ve üzeri olmalıdır. Normal aralık, yaşa, cinsiyete ve kas kütlesine bağlı olarak değişebilir: 20-29 yaş: 116 mL/dak/1,73m²; 30-39 yaş: 107 mL/dak/1,73m²; 40-49 yaş: 99 mL/dak/1,73m²; 50-59 yaş: 93 mL/dak/1,73m²; 60-69 yaş: 85 mL/dak/1,73m²; 70 yaş ve üzeri: 75 mL/dak/1,73m². GFR değerinin 60'ın altında olması böbrek fonksiyon kaybının işareti olabilir. EGFR (CKD-EPI) testi sonuçlarının doğru yorumlanması için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Glomerüler hastalıklar, glomerüllerde bulunan ve filtrasyon membranını oluşturan yapıların hasar görmesi sonucu gelişir. Bazı glomerüler hastalıklar: Minimal değişiklik nefrotik sendrom. Mesengial proliferatif glomerülonefrit. Fokal-segmental glomerüloskleroz. Membranoproliferatif glomerülonefrit. IgA nefropatisi. Poststreptokoksik glomerülonefrit. Lupus nefriti. Henoch-Schönlein Purpura. Diyabetik glomerüloskleroz. Glomerüler hastalıkların ortak belirtileri arasında hematüri, proteinüri, hipertansiyon ve böbrek fonksiyon kaybı bulunur.

Böbrek nakli için nefroloji ve üroloji bölümlerinden sevk alınabilir. Nefroloji, böbrek fonksiyon bozuklukları ve kronik böbrek hastalıklarıyla ilgilenir. Üroloji, böbrek taşları gibi cerrahi müdahale gerektirebilecek durumları ele alır. Böbrek nakli için uygun adayların belirlenmesi, birçok farklı bölümün iş birliğiyle yapılan ön değerlendirme sürecini gerektirir.

Diyalizörlerin kaç yıl kullanıldığı hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, hemodiyaliz tedavisinde kullanılan erişim yolları olan fistül, greft ve kateterin kullanım süreleri hakkında bilgi verilebilir: Fistül: Hemodiyaliz için en güvenilir ve uzun süre kullanılabilen yöntemdir. Greft: Vücuda yapay damar takılması olarak tanımlanabilir. Kateter: Sadece kısa süreli kullanım için uygulanabilir. Diyaliz süresi, hastanın sağlık durumuna ve böbrek yetmezliğinin niteliğine bağlı olarak değişir.