Monarşi

Avrupa medeniyet havzasında yönetenler, krallar ve feodal yöneticiler olarak öne çıkmaktadır. Bu yöneticiler, merkezdeki büyük bir krala bağlı olup, güçlü ve dirayetli iseler merkezî bir devlet yapısı oluşmuş, güçsüz iseler kabileler merkezden bağımsız hareket edebilmiştir. Ayrıca, Yunan kentlerinde aristokratlar arasından seçilen yöneticiler ve zaman zaman yönetimi ele geçiren tiran adı verilen kişiler de olmuştur.

Batı cephesinde yapılan savaşların dört önemli sonucu şunlardır: 1. Monarşilerin Çöküşü: Savaş sonucunda birçok monarşi devrilmiş, özellikle Almanya, Avusturya-Macaristan ve Osmanlı İmparatorluğu gibi büyük monarşiler tarih sahnesinden silinmiştir. 2. Yeni Devletlerin Kurulması: Savaş sonrası, Orta ve Doğu Avrupa'da Polonya, Çekoslovakya ve Yugoslavya gibi yeni ulus devletleri bağımsızlıklarını kazanmıştır. 3. Versay Antlaşması: 1919'da imzalanan Versay Antlaşması, Almanya'ya ağır yaptırımlar getirmiş, bu da Almanya'nın toprak kayıpları, askerî sınırlamalar ve büyük tazminatlar ödemesi gibi sonuçlar doğurmuştur. 4. Türk Bağımsızlığının Sağlanması: Kurtuluş Savaşı Batı Cephesi'nde kazanılan zaferler, Türkiye'nin bağımsızlığını uluslararası alanda kabul ettirmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu'ndan önce Türkiye'yi padişahlar yönetiyordu.

Kral Gwangjong'un iki eşi vardı: Kraliçe Daemok ve Prenses Gyeonghwagung.

V. Harald, Norveç kralı oldu çünkü babası Kral V. Olav'ın 17 Ocak 1991'de ölümü üzerine tahta çıktı.

Evet, Prens Philip ve Dük Philip aynı kişidir. Tam adı Prens Philip, Edinburgh Dükü'dür.

XIV. Louis, 17. yüzyılda yaşamıştır.

Kore'nin en iyi prensi olarak kabul edilebilecek tek bir kişi yoktur, çünkü bu değerlendirme kişisel tercihlere bağlıdır. Ancak, Kore tarihinde bazı önemli prensler şunlardır: 1. Büyük Sejong (1397-1450): Joseon Hanedanı'nın dördüncü hükümdarı olup, Korecenin özgün alfabesi Hangıl'ü yaratmasıyla tanınır. 2. Prens Yi Wang (1877 doğumlu): Gojong'un beşinci oğlu olup, bağımsız ve inatçı olarak bilinirdi. 3. Wang So (Gwangjong): Goryeo Hanedanı'nın dördüncü kralı olup, aristokrat ailelerin gücünü azaltmaya yönelik reformlar yapmıştır.

XIV. Louis'nin mutlak monarşi anlayışını benimsemesinin birkaç nedeni vardır: 1. Kralların ilahi hakları: XIV. Louis, krallığın Tanrı tarafından verildiğine inanıyordu ve bu nedenle kendisini ve hanedanını ulusun merkezinde görüyordu. 2. Merkezi devlet yaratma: Seleflerinin çalışmalarına devam ederek, başkentten yönetilen merkezî bir devlet yaratmayı amaçladı. 3. Soyluların güçsüzleştirilmesi: Soyluların bir kısmını gösterişli Versailles Sarayı'nda ikamet etmeye zorlayarak, onların otoritesini azalttı. 4. Ekonomik kontrol: Tüm yetkileri kendi elinde toplayarak, ülkenin ekonomik yapısını da kontrol etme imkanı sağladı.

Anayasal ve mutlak monarşi arasındaki temel fark, hükümdarın yetkilerinin sınırlanmasıdır. Mutlak monarşide hükümdar, sınırsız yetkilere sahiptir ve anayasaya tabi değildir. Anayasal monarşide ise hükümdarın yetkileri, anayasa ve yasalar ile sınırlıdır.

Anne, Büyük Britanya Kraliçesi'nin eşi, Danimarka Prensi George idi.

Firavun, Antik Mısır krallarına verilen isimdir.

Habsburg Hanedanı, yüzyıllar boyunca aşağıdaki ülkeleri yönetti: Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu (1273-1806); Avusturya İmparatorluğu (1806-1867); Avusturya-Macaristan İmparatorluğu (1867-1918); İspanya (1516-1700); Portekiz (1580-1640); Bohemya (Çek) (1526-1918); Erdel (Transilvanya) (1690-1867); Galiçya ve Lodomerya (1772-1918); Toskana Grandüklüğü (1790-1859); Parma Düklüğü (1814-1847).

Paris, tarihsel olarak Frankların kralı Clovis I tarafından 494 yılında alınmış ve başkent yapılmıştır.

1453 yılında Konstantinopolis'in kralı, Bizans İmparatoru olan XI. Konstantinos'tur.

Mısırlılar, teokratik monarşi ile yönetiliyordu. Yönetimin temel özellikleri: - Firavun: Hem tanrısal hem de siyasal lider olarak kabul edilirdi. - Vezir: Firavuna devlet yönetiminde yardımcı olan en önemli görevliydi. - Bürokrasi: Oldukça gelişmiş olup, memurlar ve katipler firavuna bağlı olarak çalışırdı. - Merkezi otorite: Yönetim, güçlü bir merkezi otoriteye dayanıyordu.

Windsor Kalesi'nde şu anda Kraliçe II. Elizabeth'in torunları ve Kraliyet Ailesi üyeleri yaşamaktadır. Ayrıca, kalenin daimi sakinleri arasında Emniyet Müdürü, vali, Windsor Şövalyeleri ve aileleri ile bir Kraliyet Alayı taburu (diğer adıyla "Muhafızlar") bulunmaktadır.

16. yüzyılda Rusya, merkezi bir monarşi tarafından yönetilen bir ülkeydi. Önemli gelişmeler: - İvan IV (Korkunç İvan), 1547'de Rusya'nın ilk çarı olarak taç giydi ve merkezi bir yönetim sistemi kurarak ülkenin birliğini sağladı. - Sibirya'nın fethi, Rusya'nın genişlemesinin önemli bir parçasıydı ve bu, ülkenin doğal kaynaklarını artırdı. - Askeri reformlar, ordunun ve donanmanın yeniden yapılandırılması, Rusya'nın Avrupa ile entegrasyonunu hızlandırdı. Toplumsal yapı katı bir hiyerarşiye sahipti; toplum, çarlar, soylular, din adamları, köylüler ve serfler olarak sınıflara ayrılmıştı.

I. Darius, ayrıca Büyük Darius olarak da bilinir, MÖ 522 - 486 yılları arasında Pers Ahameniş İmparatorluğu'nun üçüncü kralıdır. Önemli başarıları ve özellikleri: - İdari Reformlar: İmparatorluğu 20 satraplığa ayırarak yönetti ve her birini yerel valilerle yönetti. - Ekonomik Politikalar: Standart bir para birimi olan daric'i tanıttı ve vergi sistemini iyileştirdi. - İnşaat Projeleri: Persepolis'i başkent olarak kurdu, Susa'da saraylar ve idari merkezler inşa etti. - Askeri Kampanyalar: Doğu sınırlarını İndus Vadisi'ne kadar genişletti, Batı Anadolu'daki İyonya İsyanı'nı bastırdı ve Yunanistan'a karşı başarısız bir istila başlattı (Maraton Savaşı). - Dini Politikalar: Zerdüştlüğü devlet dini olarak kabul etti ve diğer inançlara hoşgörülü davrandı. I. Darius, Pers tarihinin en büyük hükümdarlarından biri olarak anılmaktadır.

Saltan kelimesi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Yönetim Sistemi: Saltanat, bir ülkenin egemenliğinin tek bir hanedanda yani tek bir ailede toplandığı monarşik yönetim sistemini ifade eder. 2. "Ajan Salt" Filmi: "Salt" adlı 2010 yapımı film, CIA ajanı Evelyn Salt'ın başkana suikast düzenleyen bir Rus casusu olmaktan suçlanması ve kendi suçsuzluğunu kanıtlamaya çalışmasını konu alır.