MedeniHukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 3. ve 4. maddeleri şunlardır: Madde 3: Kanunun iyiniyete hukuki bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır. Ancak, durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet iddiasında bulunamaz. Madde 4: Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hakim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.

TMK 652 maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun Aile Konutunun Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi başlıklı bölümünü ifade eder. Bu maddeye göre, eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bu mallar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir. Haklı sebeplerin varlığı halinde, sağ kalan eşin veya mirasbırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına da karar verilebilir.

Evet, Yargıtay, tamamen kusurlu olan tarafın boşanma davasını reddedebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesine göre, boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurlu olması gerekmektedir.

Eşinin eltisi ile anlaşamamak, doğrudan boşanma sebebi olarak kabul edilmez. Boşanma sebepleri, Türk Medeni Kanunu'nda genel ve özel sebepler olarak ikiye ayrılmıştır. Genel boşanma sebepleri arasında evlilik birliğinin temelden sarsılması, eşlerin anlaşamaması gibi durumlar yer alır. Dolayısıyla, eltisi ile yaşanan anlaşmazlıklar bu kapsamda değerlendirilmez ve doğrudan boşanma davası açmak için yeterli değildir.

Evet, eşin kıdem tazminatı edinilmiş mal rejimine tabidir. Türk Medeni Kanunu'nun 219. maddesine göre, çalışmanın karşılığı olan edinimler edinilmiş mal olarak kabul edilir ve bu kapsamda kıdem tazminatı da yer alır.

Türk Medeni Kanunu (TMK) madde 771 şu şekildedir: "Bulunan şeyin maliki, ilan veya kolluk kuvvetlerine ya da muhtara bildirme tarihinden başlayarak beş yıl içinde ortaya çıkmazsa; bulan kimse, yükümlülüklerini yerine getirmiş olmak koşuluyla o şeyin mülkiyetini kazanır".

Türk Medeni Kanunu'nun 822. maddesi, intifa hakkı ile ilgilidir ve şu hükümleri içerir: 1. Devir İsteme Hakkı: İntifa hakkı sahibi, intifanın başlangıcını izleyen üç ay içinde, hakkın konusu olan alacağın ve kıymetli evrakın kendisine devrini isteyebilir. 2. Bedel Ödeme Yükümlülüğü: İntifa hakkı sahibi, devrin gerçekleştiği andaki değer üzerinden devredene karşı bu varlıkların bedelini ödeme borcu altına girer. 3. Güvence Gösterme Yükümlülüğü: Bu borç için ayrıca güvence göstermekle yükümlüdür ve güvence istemekten feragat edilmemişse, devir ancak güvence gösterildikten sonra hüküm ifade eder.

Vasiyetnamenin geçerli olması için aşağıdaki şartlar gereklidir: 1. Vasiyetçinin Ehliyeti: Vasiyetname düzenleyebilmek için kişinin ayırt etme gücüne sahip ve en az 15 yaşında olması gerekmektedir. 2. Şekil Şartlarına Uygunluk: Vasiyetname, Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen üç şekilden biriyle düzenlenmelidir: resmi vasiyetname, el yazılı vasiyetname veya sözlü vasiyetname. 3. Hukuka ve Ahlaka Uygunluk: Vasiyetnamenin içeriği hukuka ve ahlaka aykırı olamaz. 4. İrade Sakatlığı Olmaması: Vasiyetname, hata, hile veya korkutma gibi nedenlerle düzenlenmemiş olmalıdır. Ayrıca, vasiyetnamenin geçerli olabilmesi için vasiyetçinin ölümünden sonra mahkemeye teslim edilmesi ve vasiyetin açılması gerekmektedir.

Evlenme engelleri iki ana kategoriye ayrılır: 1. Kesin Evlenme Engelleri: Bu engeller, evliliğin mutlak butlanla batıl olmasına yol açar. Türk Medeni Kanunu'na göre kesin evlenme engelleri şunlardır: - Eşlerden birinin evlenme sırasında evli bulunması; - Eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunması; - Eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı bulunması; - Eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlığın bulunması. 2. Kesin Olmayan Evlenme Engelleri: Bu engeller, evliliğin geçerli olmasına rağmen bazı hukuki sonuçlara yol açar. Kesin olmayan evlenme engelleri şunlardır: - Kadın için bekleme süresi (iddet müddeti); - Bulaşıcı hastalıklar.

Türk Medeni Kanunu (4721), yaklaşık 1030 maddeden oluşmaktadır.

Eşler arasında yatak ayrılığı, İslam hukukuna göre üç günü geçmemelidir. Ayrıca, Türk Medeni Kanunu'na göre eşler, ayrılık davası açarak bir yıl ile üç yıl arasında ayrı kalabilirler.

Fiili ayrılık nedeniyle boşanma davasında, 1 yıl dolmadan dava açılması durumunda mahkeme, evlilik birliğinin yeniden kurulup kurulamadığını tespit etmek için 1 yıllık süreyi beklemez. Türk Medeni Kanunu'nun 166/4. maddesine göre, boşanma davası reddedildikten sonra her ne sebeple olursa olsun ortak hayatın yeniden kurulamamış olması ve ret kararının kesinleşmesinden itibaren en az 1 yıl geçmesi gerekmektedir.

MADM-168 ifadesi, iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Türk Medeni Kanunu Madde 168: Bu madde, boşanma veya ayrılık davalarında yetkili mahkemenin, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesi olduğunu düzenler. 2. Türk Ceza Kanunu Madde 168: Bu madde, malvarlığına karşı işlenen bazı suçlarda etkin pişmanlık müessesesini düzenler.

Özel hukuk dalları dört ana kategoriye ayrılır: 1. Medeni Hukuk: Kişilerin hak ve borçlarını, aile ilişkilerini, miras ve mülkiyet gibi konuları düzenler. 2. Borçlar Hukuku: Bireyler arasındaki borç ve alacak ilişkilerini düzenler. 3. Ticaret Hukuku: Ticari işletmeler, şirketler, ticari sözleşmeler ve kıymetli evrak gibi konuları düzenleyen hukuk dalıdır. 4. Devletler Özel Hukuku: Farklı ülkelerin vatandaşları arasındaki özel hukuk ilişkilerini düzenler ve uluslararası hukuk kurallarına uygunluğu sağlar.

Evin kilidini değiştirmek, boşanma sebebi olarak değerlendirilebilir. Türk Medeni Kanunu'na göre, eşlerin evlilik süresince birlikte yaşamaları zorunludur. Ancak, her olayda olduğu gibi bu durumda da olayın özellikleri göz önünde bulundurularak karar verilmelidir.

TMK 612 maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun Miras Hukuku'nun İkinci Kısmı'nın İkinci Bölümü'nde yer alan "Mirasın Kazanılmasının Sonuçları" başlıklı ikinci ayırımında bulunmaktadır. Maddesinin içeriği şu şekildedir: "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir".

Hukuken evlilik, karşıt cinsten iki kişinin tam ve sürekli bir hayat ortaklığı kurmak için hukuka uygun ve geçerli bir şekilde birleşmesi olarak tanımlanır. Evliliğin hukuki olarak geçerli olabilmesi için bazı şartlar gereklidir: 1. Evlenme Ehliyeti: Evlenecek kişilerin ayırt etme gücüne sahip olmaları ve belirli bir yaşta olmaları gerekir (Türk Medeni Kanunu madde 124). 2. Yasal Temsilcinin İzni: Ergin olmayan veya kısıtlı kişiler için yasal temsilcinin izni gereklidir. 3. Evlenme Engellerinin Bulunmaması: Yakın akrabalık ilişkisi, mevcut evlilik ilişkisi ve evlenmeye engel akıl hastalığı gibi engeller olmamalıdır. 4. Evlendirme Memuru Önünde Nikah Töreni: Nikah töreni, evlendirme memuru (belediye başkanı veya görevlendirdiği memur) önünde ve iki tanık huzurunda yapılmalıdır. Evlenme başvurusu, evleneceklerden birinin oturduğu yer evlendirme memurluğuna yazılı veya sözlü olarak yapılır.

Katılma alacağında karşı tarafın kusuru doğrudan aranmaz, ancak bazı durumlarda kusurun değerlendirilmesi söz konusu olabilir. Türk Medeni Kanunu'nun 236. maddesine göre, zina veya hayata kast nedeniyle boşanma kararı verilmesi halinde, hakim kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir.

Evet, aldatılan kadın tazminat talep edebilir. Türk Medeni Kanunu'na göre, aldatma (zina) özel ve mutlak bir boşanma sebebidir ve aldatılan eş, boşanma davası açma ve tazminat talep etme hakkına sahiptir. Tazminat türleri: - Maddi tazminat: Boşanma sonucu maddi kayıplara uğrayan eşin, geçim standartlarının düşmesi ve ekonomik zararlarını karşılamak için ödenir. - Manevi tazminat: Aldatılmanın yarattığı psikolojik yıkım ve onur kırıcı etkiler nedeniyle talep edilir. Tazminat miktarının belirlenmesi: Hakim tarafından yapılır ve evliliğin süresi, ekonomik durum ve sadakatsizlik nedeniyle yaşanan mağduriyet gibi unsurlar göz önünde bulundurulur. Tazminat talep edilebilmesi için aldatma eyleminin kanıtlanması gereklidir.

Birbirine miras düşebilecek akrabalar, Türk Medeni Kanunu'na göre üç zümre sistemine göre belirlenir: 1. Birinci zümre: Miras bırakanın altsoyu, yani çocukları, torunları ve onların çocukları. 2. İkinci zümre: Miras bırakanın ana babası ve bunların altsoyu, yani kardeşleri, yeğenleri. 3. Üçüncü zümre: Miras bırakanın büyük ana, büyük babaları ve bunların altsoyu, yani amca, hala, teyze, dayı ve onların çocukları. Ayrıca, sağ kalan eş de yasal mirasçı olarak mirastan pay alabilir.