İklimDeğişikliği

Maldivler'de su sıkıntısının başlıca nedenleri şunlardır: Küresel ısınma ve yükselen deniz seviyesi. Atık yönetimi sorunları. Bu sorunlara karşı Maldivler, deniz duvarları inşa etmekte ancak bu duvarlar ekosisteme zarar vermekte ve turizm gelirlerini azaltmaktadır.

Evet, küresel ısınma en çok Afrika'yı etkiliyor. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nin (IPCC) raporuna göre, Afrika kıtasındaki ülkeler sera gazı emisyonlarına en az katkıda bulunmasına rağmen, insan kaynaklı iklim değişikliğinin zararlarının en çok etki ettiği ülkeler sıralamasında ilk sırada yer alıyor. Bu durumun bazı nedenleri: Yağmura bağlı tarıma yüksek bağımlılık. Finansal kaynaklara adaletsiz erişim. Zayıf uyum kapasitesi. Sosyal gerilimler ve silahlı çatışmalar. İklim değişikliğinin etkileri Afrika'da şiddetli hava felaketleri, tarım ürünlerinde büyük kayıplar, geçim kaynaklarının yok olması ve hızlanan çölleşme gibi sorunlara yol açıyor.

İklim değişikliği uyum raporu, iklim değişikliğinin etkilerine karşı uyum sağlama süreçlerini ve bu bağlamda alınan önlemleri içeren bir belgedir. Bu raporlar, genellikle şu konuları kapsar: Etkilenebilirlik ve risk analizleri. Uyum stratejileri ve eylemleri. İzleme ve değerlendirme. Örnek olarak, Türkiye için hazırlanan "İklim Değişikliği Uyum Stratejisi ve Eylem Planı" gösterilebilir.

İklim değişikliği, aşırı hava olaylarının sıklığını ve şiddetini artırabilir. Bazı örnekler: Sıcak hava dalgaları: İklim değişikliği, sıcak hava dalgalarının daha sık, yoğun ve uzun süreli olmasına neden olur. Seller: Aşırı yağışlar, özellikle altyapı hazırlığı yetersiz yerlerde, daha sık ve şiddetli sellere yol açabilir. Orman yangınları: Artan sıcaklıklar ve kuraklık, orman yangını riskini artırabilir. Ancak, belirli bir hava olayını doğrudan iklim değişikliğine bağlamak genellikle zordur, çünkü hava olayları birçok faktörün etkisi altındadır.

Yeşil leyleğin neyi temsil ettiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, leyleğin genel olarak neyi temsil ettiğine dair bazı bilgiler şu şekildedir: Değişim ve yeni başlangıçlar. Bereket ve doğurganlık. Aile ve bağlılık. Sabır ve doğaya bağlılık. İyi şans. Leyleklerin temsil ettiği anlamlar kültürden kültüre değişiklik gösterebilir.

Los Angeles'ın tehlikeli olmasının bazı nedenleri: Yangınlar: Şehir, yoğun bitki örtüsü ve kuru rüzgarların etkisiyle büyük orman yangınlarına eğilimlidir. Toplu taşıma: Şehirdeki toplu taşıma sistemi kötü olarak değerlendirilmektedir. Psikolojik sorunlu kişiler: Sokakta kendi kendine bağıran veya küfür eden, kendini büyücü sanan gibi çeşitli psikolojik sorunları olan kişilerle karşılaşılabilir. Evsiz sayısı: Şehirde çok sayıda evsiz bulunmaktadır. Araba kazaları: Los Angeles, "arabaların insanları en fazla ezdiği şehir" olarak rekor kırmıştır.

Dünyadaki kıtaların iklimsel tehlikeleri arasında şunlar bulunmaktadır: Kuraklık: Kurak topraklar suyu emmekte zorlanır ve bu durum sellere yol açabilir. Sıcak hava dalgaları: İklim değişikliği nedeniyle sıcak hava dalgaları daha sık ve yoğun hale gelmektedir. Orman yangınları: Kuraklık ve sıcak hava dalgaları orman yangınlarını tetikler. Seller: İklim değişikliği, daha yoğun ve aniden düşen yağışları tetikleyerek sel felaketlerine neden olur. Buzulların erimesi: Kuzey Kutbu'ndaki deniz buzulları ve diğer bölgelerdeki buzullar erir, bu da deniz seviyelerinin yükselmesine yol açar. Bu tehlikeler, özellikle Afrika, Asya ve Amerika'nın bazı bölgelerinde daha belirgin olarak görülmektedir.

Finike Denizaltı Dağları'nın önemli olmasının bazı nedenleri: Biyoçeşitlilik: Derin deniz biyolojik çeşitliliği, ender bulunan banklar ve denizaltı dağları gibi özel ekosistemlere sahiptir. Nesli azalan türler: Kaşalot, grampus, afalina, kabadişli yunus, gagalı balina ve çizgili yunus gibi nesli tehdit ve tehlike altındaki türlerin yaşam alanıdır. İklim değişikliği: Sağlıklı deniz ekosistemleri, iklim değişikliğine karşı dayanıklılığı artırır ve bu bölgenin korunması, iklim değişikliğiyle mücadelede önemlidir. Uluslararası yükümlülükler: Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi, Barselona Sözleşmesi, GFCM ve Bern sözleşmelerinden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilmesine yardımcı olur. İlk koruma alanı: Türkiye'nin hem karasuları içinde hem de dışında ilan ettiği ilk koruma alanıdır.

Landsat uydu programının önemli olmasının bazı nedenleri: Uzun süreli veri arşivi: 1972'den günümüze kadar kesintisiz veri sağlayarak, arazi değişiklikleri ve küresel dönüşümler hakkında benzersiz bir kaynak sunar. Çeşitli uygulama alanları: Tarım, ormancılık, jeoloji, harita yapımı, kentsel gelişim ve afet yönetimi gibi birçok alanda kullanılır. Yüksek doğruluk ve çözünürlük: Landsat uyduları, arazi örtüsü tespiti ve değişimlerin izlenmesi için yüksek doğrulukta veri sağlar. Uluslararası önem: Hem hükümet hem de özel sektör için maliyet tasarrufu sağlayarak, gıda güvenliği ve kaynak yönetimi gibi konularda karar alıcılara destek olur. Çevre bilimlerine katkı: Buzulların geri çekilmesi, kentsel gelişim ve ekosistemlerin izlenmesi gibi konularda bilgi sağlar.

Yeni müfredatta iklim şu şekilde işlenecektir: Çevre Eğitimi ve İklim Değişikliği Dersi: Ortaokul 6, 7 veya 8. sınıflarda haftada 2 ders saati seçmeli olarak okutulacaktır. İklim Atölyeleri: Okullarda iklim atölyeleri kurulacak ve çevre ve iklim değişikliği konusunda kazanılan bilgilerin davranışa dönüştürülmesi sağlanacaktır. Güncellemeler: 2025 yılı sonuna kadar öğretim programları, çevre ve iklim değişikliği konularına uyumlu şekilde güncellenecektir. Farkındalık Çalışmaları: Çevre ve iklim değişikliği ile ilgili farkındalık oluşturmak için çeşitli etkinlikler ve dijital platformlar kullanılacaktır. Yenilikçi Uygulamalar: Okullarda sıfır atık kutuları, kompost makineleri ve tarım uygulama alanları gibi yenilikçi uygulamalar hayata geçirilecektir.

Doğanın en güzel belgeseli olarak değerlendirilebilecek bazı yapımlar şunlardır: Güzel Bir Gezegen (A Beautiful Planet). Yedi Dünya, Bir Gezegen (Seven Worlds, One Planet). Planet Earth II (Yeryüzü 2). The Blue Planet II (Mavi Gezegen II). Frozen Planet (Kutuplar Atlası). Belgesellerin güzelliği kişisel tercihlere göre değişebilir.

Emisyon ticareti, belirli bir karbon emisyonu üst sınırı koyarak ve bu sınırı aşmamaları için işletmelere emisyon izinleri tahsis ederek yapılır. Emisyon ticaretinin temel adımları: 1. Tahsisatların Dağıtımı: Devlet, tahsisatları ücretsiz olarak veya ihale yöntemiyle dağıtır. 2. Emisyon Azaltımı: İşletmeler, kendi emisyon limitlerini aşmamak için emisyonlarını azaltır veya fazla emisyon kotalarını piyasadan satın alır. 3. Ticaret: Emisyon azaltımında başarılı olan şirketler, fazla tahsisatlarını satabilir veya gelecek yıla saklayabilir. 4. Uyum ve Denetim: Tüm firmalar, emisyonlarına denk gelecek şekilde karbon tahsisatına sahip olmalıdır; aksi takdirde cezai müeyyideler uygulanır. Türkiye'de Emisyon Ticaret Sistemi henüz uygulanmamaktadır, ancak bu sistemin kurulması için çalışmalar devam etmektedir.

Birleşmiş Milletler'in (BM) iklim değişikliğiyle ilgili en önemli kararları arasında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) ve bu sözleşme kapsamında alınan bazı önemli kararlar bulunmaktadır: BMİDÇS'nin İmzaya Açılması: 3-14 Haziran 1992'de Rio Dünya Zirvesi'nde imzaya açılmıştır. Türkiye'nin Katılımı: Türkiye, 24 Mayıs 2004'te 189. taraf olarak sözleşmeye katılmıştır. Ek Listelerinin Belirlenmesi: Sözleşme, ülkeleri EK-I, EK-II ve EK Dışı Ülkeler olarak üç gruba ayırmıştır. Finans, Teknoloji ve Kapasite Geliştirme Desteği: 2012'de Katar'da düzenlenen 18. Taraflar Konferansı'nda, Türkiye'ye bu konularda destek sağlanması kararlaştırılmıştır. Ayrıca, 2021'de Glasgow'da düzenlenen COP 26 zirvesi de iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir karar olarak değerlendirilebilir. BM'nin iklim değişikliğiyle ilgili aldığı kararlar arasında Kyoto Protokolü ve Paris Anlaşması da bulunmaktadır.

Doğal ve beşeri çevredeki değişimin bazı sonuçları: İklim değişikliği. Doğal afetlerin artışı. Biyolojik çeşitliliğin azalması. Toprak ve su kaynaklarının tükenmesi. Hızlı kentleşme. Sanayileşme ve çevre kirliliği. Demografik değişim. Doğal kaynakların tükenmesi. Teknolojik gelişmeler.

Maki bitki örtüsünün önemli olmasının bazı nedenleri: Ekolojik fonksiyonlar: Toprak erozyonu önleme. Biyoçeşitlilik. Su döngüsü ve iklim düzenleme. Karbon düzenlemesi. Tarım ve turizm: Zeytin, kekik, mersin ve defne gibi bitki türlerinin yetişmesine olanak sağlayarak tarım ve turizm sektörlerinde önemli bir gelir kaynağı oluşturur.

Antarktika'da çok sayıda buzdağının bulunmasının birkaç nedeni vardır: Buz sahanlıkları: Antarktika'daki bazı buz sahanlıkları oldukça büyüktür ve bu sahanlıklardaki buz katmanları zaman içinde genişleyip düzleşerek buzdağları oluşturabilir. Kopma: Buz sahanlığından kopan buz tabakaları, ilk aşamada düz ve geniş bir dikdörtgen gibi görünebilir. İklim değişikliği: İklim değişikliğine bağlı olarak artan buz kaybı, Antarktika buz raflarının 2000 yılından bu yana 6 trilyon ton kütle kaybetmesine neden olmuştur. Ayrıca, devasa buzdağları, Antarktika buz tabakasının doğal yaşam döngüsünün bir parçasıdır.

Penguenler, ekosistemde önemli bir rol oynayan ve birçok işe yarayan canlılardır: 1. Beslenme: Esas olarak balık, kalamar ve diğer deniz canlılarıyla beslenerek, denizlerdeki besin zincirinin bir parçası olurlar. 2. İklim Değişikliği Göstergesi: Yaşam alanları olan Antarktika'daki buzulların erimesi ve deniz seviyelerinin yükselmesi gibi iklim değişikliği etkilerini doğrudan yaşadıkları için, bu değişikliklerin izlenmesinde kullanılırlar. 3. Turizm: Birçok insan, penguenleri doğal yaşam alanlarında gözlemlemek için turistik gezilere katılır, bu da yerel ekonomilere katkı sağlar. 4. Bilimsel Araştırma: Penguenlerin davranışları ve yaşam koşulları, bilim insanları tarafından incelenerek, diğer canlıların korunması ve yaşam alanlarının iyileştirilmesi için veriler sağlanır.

Çubuk'ta hava kirliliğinin yüksek olmasının birkaç nedeni olabilir: Sanayi tesisleri: Yanlış konumda bulunan sanayi tesisleri hava kirliliğine yol açabilir. Trafik ve egzoz gazları: Motorlu araçların egzoz gazları önemli bir hava kirliliği kaynağıdır. Kalitesiz yakıt kullanımı: Özellikle kömür gibi kalitesiz yakıtların kullanımı hava kirliliğini artırabilir. Olumsuz hava koşulları: Olumsuz hava koşulları da hava kirliliğini tetikleyebilir. Hava kirliliğinin seviyesini öğrenmek için aşağıdaki siteler kullanılabilir: yandex.com.tr; meteoblue.com.

Aral Denizi'nin kurumasının başlıca nedenleri şunlardır: Sovyetler Birliği döneminde yapılan sulama projeleri: Pamuk tarımını artırmak amacıyla Amuderya ve Siriderya nehirlerinin sularının büyük bir kısmı sulama için kullanıldı. Küresel iklim değişikliği: Su kaynaklarının yağmur ve doğal kaynaklardan yeterince beslenememesi. Kirlilik: Tarım ilaçları ve zehirli kimyasal maddelerin göl yatağında birikmesi. Baraj projeleri: Türkmenistan'da inşa edilen Karakum Kanalı gibi projeler, Aral Denizi'ne akan su kaynaklarını azalttı.

Nan Madol antik kentinin neden terk edildiği kesin olarak bilinmemektedir. Ancak, terk edilişiyle ilgili bazı teoriler bulunmaktadır: Nüfus azalması: 1628 yılında Saudeleur hanedanının devrilmesinin ardından, Nahnmwarkiler Nan Madol'da yaşamaya devam etseler de kendi su ve yiyecek ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalmışlardır. Doğal nedenler: İnşaatın 14.000 yıl öncesine dayandığı teorisi kabul görmezse, son büyük buzullaşmanın ardından deniz seviyesinin yükselmesi, Nan Madol'un su altında kalmasına ve terk edilmesine neden olmuş olabilir. Nan Madol'un terk edilişiyle ilgili efsanelerde, ikiz büyücülerin sihirli güçlerle taşları hareket ettirdiği ve şehrin bu şekilde yaratıldığı anlatılmaktadır.