Duruşma

Ses ve görüntü nakli yoluyla duruşma icrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 149. maddesi ve bu maddeye dayanarak çıkarılan "Hukuk Muhakemelerinde Ses ve Görüntü Nakledilmesi Yoluyla Duruşma İcrası Hakkında Yönetmelik" hükümlerine göre yapılır. Ses ve görüntü nakli yoluyla duruşmanın yapılabilmesi için: Talep: Taraflardan birinin talebi üzerine, mahkeme, talep eden tarafın veya vekilinin duruşmaya katılmasına karar verebilir. Zamanlama: e-Duruşma, UYAP mobil uygulamaları, avukat veya vatandaş portalı üzerinden duruşma gününden en az iki iş günü önce talep edilir. Hâkim Kararı: Hâkim, e-Duruşma talebi hakkında duruşma gününden en az bir iş günü önce kabul veya ret kararı verir. Katılım Yeri: e-Duruşmaya, avukatlık bürosu, baro tarafından belirlenen yer, adliye içindeki özel bir oda veya uygun başka bir yerden katılılabilir. Teknik Özellikler: Görüntü, ilgilinin yüz ifadelerini ve vücut hareketlerini gözlemlemeye; ses ise duygularını anlamaya ve söylediklerini net şekilde dinlemeye imkân verecek nitelikte olmalıdır. Kayıt Yasağı: e-Duruşma sırasında fotoğraf çekilemez veya ses-görüntü kaydı yapılamaz. Resen e-Duruşma: Mahkeme, tanığın, bilirkişinin veya uzmanın ses ve görüntü nakli yoluyla dinlenilmesine resen karar verebilir.

İcra mahkemesinde duruşma yapılması gereken haller şunlardır: Genel haciz, rehnin veya ipoteğin paraya çevrilmesi, tahliye içeren itirazın kaldırılması talepleri. Haciz ihbarnamesine yapılan itiraza karşı açılan itirazlar. İhalenin feshi talepleri. Kambiyo senetlerine dayanan haciz yoluyla takipte borca ve imzaya itirazlar. Duruşma açılıp açılmayacağı ise icra mahkemesi hakiminin takdirindedir.

Terraform Labs kurucu ortağı Do Kwon'un duruşmasının ne zaman olacağına dair en güncel bilgi, 17 Şubat 2026 olarak belirlenmiştir. Do Kwon, dolandırıcılık, menkul kıymet dolandırıcılığı ve kara para aklama gibi dokuz ayrı suçlamayla karşı karşıyadır.

Hayır, tanıklar ön inceleme duruşmasında dinlenmez. Ön inceleme aşamasında tahkikat işlemi (tanık dinletme, keşif, bilirkişi vs.) yapılamaz.

Yokluğumuzda karar verilmesi, mazeret olarak kabul edilebilir. Mahkemelerde, avukatların veya tarafların sunduğu mazeret dilekçeleri, mahkemenin kabulüne bağlı olarak yokluğunda karar verilmesine yol açabilir. Örneğin, bir avukat mazeret dilekçesi sunarak duruşmada hazır bulunamayacağını ve yokluğunda karar verilmesini talep edebilir. Ancak, mahkemenin mazereti kabul edip etmeme yetkisi vardır ve bu durum, davanın koşullarına göre değişiklik gösterebilir.

Ceza dosyasında öne alım talebi, özellikle istinaf, temyiz veya Yargıtay sürecinde, dosyanın belirlenen duruşma veya inceleme tarihinden daha önceye alınması talebiyle sunulan resmi bir başvuru türüdür. Bu tür bir dilekçenin gündeme gelmesi için acil durum, zorlayıcı neden veya tarafların özel durumları gibi sebepler olması gerekir. Öne alım talebinin kabul edilmesi, tamamen hakimin takdirine bağlıdır ve her davanın özgül koşullarına göre değişkenlik gösterebilir. Öne alım dilekçesi hazırlanırken, talebin nedenini açıkça belirtmek ve bu nedenleri kanıtlayacak yazılı belgeleri dilekçeye eklemek gereklidir.

Duruşmaya katılmayan taraf, yokluğunda yapılan işlemlere ve alınan ara kararlara itiraz edemez. HMK'nın 150. maddesi uyarınca, geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.

CMK madde 211, "Duruşmada okunmasıyla yetinilebilecek belgeler" başlığını taşır ve şu şekildedir: > "Madde 211 – (1) a) Tanık veya sanığın suç ortağı ölmüş veya akıl hastalığına tutulmuş olur veya bulunduğu yer öğrenilemezse, b) Tanık veya sanığın suç ortağının duruşmada hazır bulunması, hastalık, malûllük veya giderilmesi olanağı bulunmayan başka bir nedenle belli olmayan bir süre için olanaklı değilse, c) İfadesinin önem derecesi itibarıyla tanığın duruşmada hazır bulunması gerekli sayılmıyorsa, bu kişilerin dinlenmesi yerine, daha önce yapılan dinleme sırasında düzenlenmiş tutanaklar ile kendilerinin yazmış olduğu belgeler okunabilir." > " (2) Cumhuriyet savcısı, katılan veya vekili, sanık veya müdafi birinci fıkrada belirtilenlerin dışında kalan tutanakların okunmasına birlikte rıza gösterebilirler." Bu madde, tanık, bilirkişi ve sanığın suç ortağının dinlenmesi yerine tutanağın okunabileceği durumları düzenler.

E-devlet üzerinden e-duruşmaya giriş yapılamaz. E-duruşmaya katılmak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. UYAP Avukat Portalı veya CELSE Mobil Uygulaması üzerinden "Duruşma Sorgula" menüsüne gidilir. 2. E-duruşma sisteminin aktif olduğu mahkemeler sorgulanır (e-Duruşma Haritası). 3. İlgili mahkemeye "e-Duruşma" talebi gönderilir. 4. Başkan/Hakim tarafından talep değerlendirilir, kabul edilmesi durumunda duruşma saatinde e-duruşma yapılabilir. 5. Duruşma saati geldiğinde, Avukat Portalı/CELSE üzerinde "Duruşmaya Katıl" butonu aktif olur ve bu buton kullanılarak duruşmaya katılınır. E-duruşma sistemine katılabilmek için en az 8 MBit internet bağlantısı, mikrofon, kamera ve Windows 10 işletim sistemi gereklidir.

Narin Davası'nda mahkeme başkanı, farklı konularda çeşitli açıklamalar yapmıştır: Tutukluluk değerlendirmesi: Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi'nin, sanıkların tutukluluk hallerine yapılan itirazları reddettiği karara, mahkeme başkanı Yüksel ve Enes Güran'ın tahliye edilmesi gerektiği yönünde muhalefet şerhi koymuştur. Delillerin yetersizliği: Kararın bozulması gerektiğini, çünkü dosyadaki kamera kayıtları, baz raporları ve DNA bulgularının eksik ve yetersiz incelendiğini belirtmiştir. Sanıkların rolü: Anne, abi ve amcanın birlikte ve kısa sürede Narin’i öldürdüğü yönündeki kabulün akla ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ifade etmiştir. Ayrıca, mahkeme başkanı, temyiz aşamasında sunulan Hindistan merkezli adli bilişim firması BFI’nın raporunda, olayın gerçekleştiği Arif Güran'ın ev ve ahır bölgesinde insan hareketliliği olmadığının tespit edildiğine dikkat çekmiştir.

Dilekçe ile e-görüş talebinin ne zaman sonuçlanacağı, gönderilen kuruma, konuya ve dilekçenin içeriğine bağlı olarak değişebilir. E-görüş dilekçeleri genellikle 30 gün ile 60 gün arasında sonuçlanır. CİMER'e yapılan başvurular, 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde 15 gün içinde yanıtlanması gereken bilgi edinme talepleri hariç, 30 gün içinde sonuçlandırılır. Başvuruların durumunu takip etmek için, CİMER tarafından verilen başvuru numarası kullanılabilir.

Özensiz hakimin reddi, belirli durumlarda haklı görülebilir. Hakimin reddi, tarafsızlığından şüphe duyulan hallerde başvurulan bir usuldür: Davada taraflardan birine öğüt vermiş veya yol göstermiş olması. Kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması. Davada tanık veya bilirkişi olarak dinlenmiş olması. Davanın, dördüncü derece de dahil yansoy hısımlarına ait olması. Dava esnasında, taraflardan biri ile arasında düşmanlık bulunması. Reddi hakim talebi, ilk duruşmadan önce veya öğrenildikten sonra en geç bir sonraki duruşmada ileri sürülmelidir.

İhbar, ön inceleme duruşmasında yapılmaz. Ön inceleme duruşmasında tanık dinleme, belge inceleme, bilirkişi görüşü alma, keşif yapma ve yemin teklif etme gibi tahkikat işlemleri gerçekleştirilmez.

Tanık olarak dinlenecek kişiye davetiye, Cumhuriyet savcısı, hakim veya mahkeme tarafından çıkarılan çağrı kağıdı ile gönderilir. Davetiyede yer alması gereken bilgiler şunlardır: - Tanığın adı, soyadı ve açık adresi; - Tarafların ad ve soyadları; - Tanıklık yapacağı konu; - Hazır bulunması gereken yer, gün ve saat; - Gelmemesinin veya gelmesine rağmen tanıklıktan ya da yemin etmekten çekinmesinin hukuki ve cezai sonuçları; - Adalet Bakanlığınca hazırlanan tarife gereğince ücret ödeneceği. Davetiyenin, tanık kişiye duruşma gününden en az bir hafta önce tebliğ edilmiş olması gerekmektedir.

SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla duruşmaya katılmamak başlı başına bir suç teşkil etmez. Ancak, sanığın duruşmada hazır bulunma hakkı, adil yargılanma hakkının bir parçasıdır ve bu hakkın sınırlanması belirli koşullara bağlıdır.

Tanıklar kaçarsa, yani duruşmaya gelmezse, dava doğrudan düşmez. Ancak, tanıkların duruşmaya katılmaması durumunda aşağıdaki hukuki sonuçlar ortaya çıkabilir: 1. Zorla Getirme Kararı: Tanık, çağrıya rağmen gelmezse, mahkeme tarafından zorla getirme kararı çıkarılır ve tanık polis aracılığıyla duruşmaya getirilir. 2. Para Cezası: Tanık, geçerli bir mazeret olmaksızın duruşmaya gelmezse, disiplin para cezasına çarptırılır. 3. Maddi Zararlar: Tanığın duruşmaya gelmemesi nedeniyle ortaya çıkan giderler kendisinden tahsil edilir. Bu nedenle, tanıkların duruşmaya katılması önemlidir ve katılımlarının sağlanması için gerekli önlemler alınmalıdır.

Evet, ön incelemeden sonra duruşma olur. Ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve gerekli kararlar alındıktan sonra, tahkikat aşamasına geçilir ve bu aşamada duruşma günü belirlenir.

Kayseri Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir davanın kaç duruşmada sonuçlanacağı kesin olarak önceden öngörülemez. Genel olarak: - Basit yapılı ve delilleri açık olan dosyalarda 2-4 duruşmada karar verilebilir. - Karışık dosyalarda, çok sayıda sanık, mağdur veya tanık olması durumunda dava daha uzun sürebilir. Ayrıca, duruşmalar arasındaki süreler mahkemenin iş yüküne göre değişmekle birlikte genellikle 1 ila 3 ay arasında olmaktadır.

Mahkeme başkanının salonu boşaltma nedenleri farklı davalarda değişiklik göstermiştir: 1. KCK-Basın Davası: İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen KCK-Basın davasında, tutuklu sanıkların geç getirilmesi ve duruşma salonunda yoğunluk oluşması nedeniyle gerginlik yaşanmıştır. 2. Narin Güran Davası: Diyarbakır'da görülen Narin Güran cinayetiyle ilgili davada, duruşmanın ikinci gününde savcı mütalaasını okuduktan sonra gerginlik yaşanmış, bu sırada Güran ailesinin üyeleri "Adalet istiyoruz" diye bağırmaya başlamıştır.

HMK'nın 353 ve 354 maddeleri istinaf incelemesiyle ilgili önemli düzenlemeleri içerir: HMK Madde 353: Duruşma yapılmadan verilecek kararları düzenler ve şu durumları kapsar: 1. Davaya bakması yasak olan hâkimin karar vermiş olması. 2. İleri sürülen haklı ret talebine rağmen reddedilen hâkimin davaya bakmış olması. 3. Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması. 4. Diğer dava şartlarına aykırılık bulunması. 5. Mahkemece usule aykırı olarak davanın veya karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması. 6. Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması. HMK Madde 354: Esastan inceleme sürecini düzenler ve şu durumları içerir: 1. İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine karar verilir. 2. Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde karar verilir.