Belirtiler

Safra taşı belirtileri şunlardır: Karın ağrısı: Karnın orta üst bölümünde başlayıp sağ sırt ve omuza doğru yayılan ağrı. Mide bulantısı ve kusma: Yemek sonrası veya yağlı yemekler tüketildiğinde bulantı ve kusma isteği. Hazımsızlık ve şişkinlik: Yemek sonrası hazımsızlık ve karında şişlik. Cilt ve göz aklarında sararma (sarılık). Koyu renkli idrar ve açık renkli dışkı. Ateş ve titreme. Safra taşı belirtileri her zaman ortaya çıkmayabilir; vakaların yaklaşık yarısında hastalar uzun süre boyunca hiçbir belirti yaşamaz. Safra taşı şüphesi durumunda bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Karpal tünel sendromu belirtileri şunlardır: Uyuşma ve karıncalanma: Başparmak, işaret parmağı, orta parmak ve yüzük parmağında hissedilir. Ağrı: Özellikle el bileğinde başlayan ve kola doğru yayılan ağrılar olabilir. Gece rahatsızlıkları: Gece boyunca artan uyuşma ve karıncalanma, sıkça görülen bir belirtidir. Parmaklarda güçsüzlük: Küçük nesneleri kavrama veya tutma sırasında zorlanma. Hassasiyet azalması: Parmak uçlarında his kaybı veya azalmış duyarlılık. Bilek ve elde şişlik hissi: Gerçek bir şişlik olmamasına rağmen şişlik hissi duyulabilir. Başparmak kaslarında zayıflama: Tedavi edilmezse, başparmak çevresindeki kaslarda küçülme görülebilir. Karpal tünel sendromu belirtileri varsa, doğru teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

Hiperplazi türüne göre belirtiler değişiklik gösterebilir: İyi huylu prostat hiperplazisi (BPH) belirtileri: zayıf idrar akışı; sık sık idrara çıkma isteği; idrar çıkışının geç başlaması; aniden sıkışma hissi; idrara çıkınca ıkınma ihtiyacı; gece sık sık tuvalete gitmek için uyanmak; mesanenin boşaltılamadığı hissi; idrar çıkışı bittikten sonra uzun süre damlama olması; idrarda kan; sık sık tekrarlanan idrar yolu enfeksiyonu. Endometrial hiperplazi belirtileri: anormal vajinal kanama; adetlerin her zamankinden daha uzun ve daha ağır olması; bir adet döneminin ilk gününden bir sonraki adetin ilk gününe kadar 21 günden daha az zaman olması; menopoza girmiş olsanız bile vajinal kanama yaşanması. Hiperplazi belirtileri gözlemlendiğinde bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

İltihaplı romatizma (romatoid artrit) belirtileri şunlardır: Eklemlerde ağrı, şişlik ve sertlik. Sabah sertliği. Hareket kısıtlılığı. Yorgunluk ve halsizlik. Hafif ateş. Kilo kaybı. Kas güçsüzlüğü. Göz problemleri (kuru göz sendromu veya göz iltihaplanması). Cilt problemleri (deri altında sert nodüller). Akciğer sorunları (akciğer zarında iltihaplanma). Kalp ve damar sorunları (kalp krizi veya damar hastalıkları riskini artırma). Bu belirtiler, hastalığın şiddetine ve kişisel özelliklere bağlı olarak değişebilir. İltihaplı romatizma belirtileri varsa, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Kangren belirtileri şunlardır: Cilt renginde değişiklik: Soluk griden maviye, mora, siyaha, bronz veya kırmızıya kadar değişebilir. Şişlik: Kangren olan bölgede şişlik görülebilir. Ağrı ve uyuşma: Ani ve şiddetli ağrı, uyuşma ve karıncalanma hissi ortaya çıkabilir. İltihaplanma: İltihaplanma sonucu oluşan kötü kokulu akıntı meydana gelebilir. Soğukluk: Kangren olan bölge soğuk olabilir. Yüksek ateş: Özellikle enfeksiyon varsa ateş ve titreme görülebilir. Yara veya lezyon büyümesi: Yara veya lezyon kangrenleşiyorsa, bölgede büyüme veya yayılma olabilir. Dokunun hissizleşmesi: Kangrenleşen bölge hissizleşebilir. Kangren belirtileri gözlemlendiğinde vakit kaybetmeden bir doktora başvurulmalıdır.

Parazit belirtileri, parazitin türüne ve yerleştiği organa göre farklılık gösterebilir. Yaygın parazit belirtileri şunlardır: Gastrointestinal belirtiler: Karın ağrısı, ishal, kabızlık, mide bulantısı ve kusma. Cilt problemleri: Kaşıntı, kızarıklık, döküntüler ve deri lezyonları. Ağız ve diş sağlığı sorunları: Diş eti problemleri, ağız kokusu ve diş çürükleri. Zihinsel ve duygusal belirtiler: Uykusuzluk, anksiyete, depresyon ve halsizlik. Alerjik reaksiyonlar: Kaşıntı, ödem, kurdeşen ve nefes alma zorluğu. Diğer belirtiler: Açıklanamayan kilo kaybı, ateş, üşüme ve titreme. Parazit olduğundan şüphelenilen durumlarda, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Asteni belirtileri şunları içerebilir: Fiziksel güçsüzlük ve enerji eksikliği. Kas zayıflığı. Baş dönmesi. Konsantrasyon güçlüğü. Nefes darlığı. Hızlı kalp atış hızı. Azalmış fiziksel dayanıklılık. Vejetatif sistem semptomları: artan terleme, hava eksikliği hissi, nabzın kararsızlığı. Çeşitli ağrılar: kalp bölgesinde, sırtta, mide, kaslarda ağrı. Duygusal değişkenlik: kaygı, iç gerilim, sık duygudurum değişiklikleri, korku hissi. Uyku bozuklukları: yoğun uyku, sık uyanma, kabus rüyaları. Asteni belirtileri varsa, doğru teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

Balgam genellikle tehlikeli bir hastalık değildir, ancak bazı durumlarda ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Tehlike oluşturabilecek balgam türleri: Kanlı veya kırmızı balgam: Akciğer kanseri, tüberküloz, pulmoner emboli gibi hayati tehlike arz eden hastalıkların habercisi olabilir. Siyah balgam: Kömür tozu, sigara dumanı veya mantar enfeksiyonundan kaynaklanabilir. Kahverengi balgam: Eski kan izidir ve zatürre veya akciğer apsesi gibi ciddi durumları gösterebilir. Köpüklü balgam: Ciddi bir soruna işaret edebilir. Geçmeyen veya giderek kötüleşen balgam da kronik bronşit, astım veya KOAH gibi solunum yolu hastalıklarının belirtisi olabilir. Balgamın nedenini belirlemek ve uygun tedaviyi almak için bir doktora danışılması önerilir.

Boğaz kuruması, çeşitli hastalıkların belirtisi olabilir. İşte bazı örnekler: Dehidrasyon. Alerji. Soğuk algınlığı ve grip. Bademcik iltihabı. Gastroözofageal reflü hastalığı. Uyku apnesi. Tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı. Boğaz kuruluğunun nedenini doğru bir şekilde belirlemek için bir uzmana danışılması önerilir.

HIV virüsünün belirtileri kişiden kişiye ve hastalığın evresine göre değişiklik gösterebilir. Erken dönem HIV belirtileri (akut enfeksiyon): yüksek ateş ve üşüme; boğaz ağrısı ve lenf bezlerinde şişme; sürekli yorgunluk ve halsizlik; gece terlemeleri; hızlı kilo kaybı; ciltte döküntü; kas ve eklem ağrıları; ağızda ve vücutta yaralar. Kronik dönem HIV belirtileri (asemptomatik veya kronik enfeksiyon): tekrarlayan ateş ve gece terlemeleri; sürekli yorgunluk; kilo kaybı; kronik ishal; ağızda veya ciltte tekrarlayan enfeksiyonlar. İleri dönem HIV belirtileri (AIDS evresi): hızlı kilo kaybı; şiddetli gece terlemeleri; uzun süre devam eden ateş; kronik ishal; ağızda ve dilde beyaz lezyonlar (pamukçuk); deride veya ağızda mor veya kahverengi lekeler (Kaposi sarkomu); şiddetli yorgunluk ve halsizlik; nefes darlığı ve kalıcı öksürük; lenf düğümlerinde uzun süreli şişlik; zihinsel karışıklık, hafıza kaybı ve nörolojik bozukluklar. HIV olup olmadığınızı öğrenmek için test yaptırmanız önerilir, çünkü belirtiler başka hastalıklarla da karışabilir.

Cilt kanseri, genellikle derideki hücrelerde genetik hasar veya mutasyon sonucu başlar. Cilt kanserinin ilk belirtileri arasında şunlar yer alır: Değişen benler. Yeni benler. Renk değişiklikleri. Şişlik veya düzeltme. Yara veya ülser. Kaşıntı ve ağrı. Yara iyileşmesinde sorun. Cilt kanserinden şüphelenildiğinde bir dermatoloğa başvurulması önerilir.

Poliüri (sık idrara çıkma) ve polidipsi (aşırı susama), genellikle altta yatan bir sağlık sorununa işaret eden belirtilerdir. Bu belirtiler, aşağıdaki hastalıklarla ilişkili olabilir: Diyabet (şeker hastalığı). Şekersiz diyabet (diabetes insipidus). Psikojenik polidipsi. Böbrek hastalıkları. Bazı ilaçların yan etkileri. Yoğun egzersiz, dehidrasyon, hamilelik, aşırı tuzlu besin tüketimi ve yüksek sıcaklıklar. Poliüri ve polidipsi belirtileri varsa, doğru teşhis ve tedavi için bir uzmana başvurulması önerilir.

At sineği ısırığı genellikle şu belirtilerle kendini gösterir: Acı ve yanma hissi. Kızarıklık ve şişlik. Yoğun kaşıntı. İltihaplanma. Bazı durumlarda alerjik reaksiyonlar da görülebilir; ciltte şişlik, kızarıklık, döküntü gibi. Isırık sonrası belirtiler şiddetlenirse veya enfeksiyon belirtileri ortaya çıkarsa bir sağlık kuruluşuna başvurulması önerilir. At sineklerinin hastalık bulaştırma riski vardır, ancak kuduz gibi ciddi hastalıkların taşıyıcısı değildirler.

Gastroenteritin yaygın belirtileri şunlardır: Sulu ishal; Karın ağrısı ve kramplar; Mide bulantısı ve kusma; Hafif ateş ve titreme; Halsizlik ve yorgunluk; Baş ve kas ağrıları; İştah kaybı. Ciddi dehidrasyon belirtileri görüldüğünde (ağız kuruluğu, azalmış idrar, baş dönmesi) mutlaka tıbbi yardım alınmalıdır. Gastroenterit belirtileri genellikle virüs veya bakterinin vücuda girmesinden 1-3 gün sonra ortaya çıkar ve 1-2 gün sürer, ancak bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde daha uzun sürebilir.

Lenf kanseri (lenfoma) belirtileri arasında şunlar bulunur: Lenf bezlerinde şişlik: Genellikle boyun, koltuk altı veya kasık bölgesinde, ağrısız şişlik. Açıklanamayan kilo kaybı: Belirgin bir neden olmaksızın kilo kaybı. Gece terlemeleri: Özellikle gece artan terlemeler. Yüksek ateş: Sebebini bilmeden yükselen ateş. Yorgunluk ve halsizlik: Sürekli yorgunluk hissi. Kaşıntı: Genellikle döküntüsüz, yoğun ve inatçı kaşıntı. Solunum güçlüğü veya göğüs ağrısı: Büyüyen lenf bezlerinin akciğerlere baskı yapması sonucu. İştahsızlık: Metabolizmanın hızlanması veya kansızlık nedeniyle. Bu belirtiler başka hastalıklarla da ilişkili olabileceğinden, uzun süre devam etmeleri durumunda bir doktora başvurulması önerilir.

Göz altı şişliği, genellikle bir hastalığın belirtisi olmaktan ziyade çeşitli faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Göz altı şişliğinin belirtisi olabileceği hastalıklardan bazıları şunlardır: Tiroid sorunları. Böbrek problemleri. Kalp yetmezliği. Anemi. Alkol ve sigara kullanımı. Alerjiler. Dermatolojik sorunlar. Gıda intoleransları. Göz altı şişlikleri sürekli ve şiddetli bir şekilde devam ediyorsa veya başka belirtilerle birlikte görülüyorsa, bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir.

Diş etinin çekildiğini gösteren bazı belirtiler şunlardır: Dişlerde hassasiyet. Dişlerin normalden daha uzun görünmesi. Dişler arasında boşlukların oluşması. Diş etinde kızarıklık, şişlik veya morarma. Diş fırçalarken veya diş ipi kullanırken kanama. Ağız kokusu. Diş etinde ağrı veya gerginlik hissi. Diş köklerinin gevşemesi. Diş eti çekilmesi belirtileri fark edildiğinde, doğru teşhis ve tedavi için bir diş hekimine başvurulması önerilir.

Lyme hastalığının ilk belirtisi, kene ısırığının etrafında oluşan hedef tahtasını andıran halka şeklinde genişleyen kırmızı döküntüdür (erythema migrans). Bu döküntünün boyutu 5 santimetreden 30 santimetreye kadar değişiklik gösterebilir. Belirtiler, kene ısırmasından sonra 3 gün ile 30 gün içerisinde ortaya çıkabilir. Lyme hastalığı şüphesi durumunda, doğru tanı ve tedavi için bir sağlık kuruluşuna başvurulması önerilir.

Geniz eti büyümesinin bazı belirtileri: Burun tıkanıklığı ve akıntısı. Ağızdan nefes alma. Uyku sırasında horlama veya nefes durması (uyku apnesi). Kulak enfeksiyonları ve işitme problemleri. Boğaz ağrısı ve yutma güçlüğü. Ağız kuruluğu ve diş çürükleri. Çocuklarda büyüme geriliği ve gelişim bozuklukları. Yüzde şekil bozuklukları (adenoid yüz). Geniz eti büyümesi belirtileri görüldüğünde bir kulak burun boğaz uzmanına başvurulması önerilir.

Alerjik öksürük, polen, ev tozu akarları, evcil hayvan tüyleri gibi alerjen maddelerin vücutta tetiklediği alerjik reaksiyonlar sonucu ortaya çıkar. Alerjik öksürüğün bazı özellikleri: Kuru öksürük: Balgam içermeyen ve hırıltısız bir öksürük türüdür. Kronik seyir: Alerjenler ortadan kaldırılmazsa üç haftadan uzun sürebilir. Mevsim ve çevre etkisi: Mevsim ve çevre değişiklikleri öksürüğü etkileyebilir. Eşlik eden belirtiler: Burun akıntısı, göz kaşıntısı, hapşırma, baş ağrısı ve boğazda kaşıntı gibi belirtilerle birlikte görülebilir. Alerjik öksürük belirtileri varsa, bir kulak burun boğaz uzmanına başvurulması önerilir.