Anjiyo

Anjiyo sonrası üşüme hissi, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: Soğuk algınlığı ve anestezi: Anjiyo sırasında kullanılan lokal anestezi, vücudun belirli bölgelerinde geçici ısı kaybına neden olabilir. Kan dolaşımının etkilenmesi: Damarların genişlemesi ve daralması, vücut ısısının düzenlenmesinde sorunlara yol açabilir. Dehidratasyon: İşlem öncesi ve sonrası sıvı alım kısıtlamaları, dehidratasyona ve buna bağlı üşüme hissine yol açabilir. Anksiyete ve stres: Anjiyo gibi invaziv prosedürler, anksiyete ve stres yaratabilir, bu da vücudun ısı düzenlemesini etkileyebilir. Üşüme hissi genellikle geçici olup, sıcak giysiler giymek, yeterli sıvı almak ve dinlenmekle hafifletilebilir.

Radial anjiyo (el bileğinden anjiyo) genellikle düşük riskli bir işlemdir, ancak bazı komplikasyonlar olabilir. Riskler arasında: Açılan giriş yerinin yeterince kapanmaması; Kolda morarma (hastanın kolunun üzerine yatması durumunda); Kronik böbrek yetersizliği veya kol damarlarından diyalize giren hastalarda uygulama zorluğu. Kasıktan yapılan anjiyoyla karşılaştırıldığında, radial anjiyoda damar balonlaşması, damarda kontrolsüz kanama, kasık bölgesinde şişlik ve hasta hareketini kısıtlayan sorunlar gibi komplikasyon riskleri çok daha düşüktür. Radial anjiyo yaptırmadan önce, olası riskler ve avantajlar konusunda bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Evet, beyin damar tıkanıklığı anjiyo ile açılabilir. Anjiyo (anjiyografi), beyin damarlarındaki tıkanıklıkların teşhisinde ve tedavisinde kullanılan bir görüntüleme yöntemidir. Anjiyo ile beyin damarının açılması işlemi şu şekilde gerçekleşir: Hastanın kasık veya kol bölgesindeki atardamarından birine iğne ile giriş yapılıp kateter denilen ince plastik tüp yerleştirilir. Anjiyografi cihazı altında pıhtının bulunduğu atardamar içerisine kateterlerle ulaşılıp, bu iş için geliştirilmiş özel stent ile pıhtılar kateter içine çekilerek damar açılır. Çekilen stent, kendisi ile birlikte pıhtıyı içten sarıp beraberinde getirerek dışarı alınır. Anjiyo ile tıkalı atardamarın açılıp açılmadığı kontrol edilir. Anjiyo, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek bir işlemdir; bu nedenle, anjiyo yaptırmadan önce bir doktora danışılması önerilir.

Pulmoner BT anjiyo ile pulmoner anjiyo aynı anlama gelir. Pulmoner anjiyografi, akciğerleri besleyen kan damarlarını kontrol etmek için uygulanan anjiyografi türüdür.

BT anjiyografi (sanal anjiyo) şu şekilde yapılır: 1. Hazırlık: Üre/kreatinin testleri ile böbrek fonksiyonları kontrol edilir. Nabız optimal düzeye indirilir. Kullanılan ilaçlar ve alerjiler doktora bildirilir. 2. Kontrast Madde Verilmesi: Damardan özel bir kontrast madde verilir. 3. Görüntüleme: Hasta BT tarayıcısına alınır ve koroner arterlerin kesit görüntüleri alınır. 4. Analiz: Radyoloji uzmanları, elde edilen görüntüleri değerlendirerek koroner arterlerdeki sorunları tespit eder ve rapor haline getirir. İşlem genellikle 10-15 dakika sürer. BT anjiyografi, kalp krizi riski taşıyan bireylerde erken müdahale imkanı sunar. İşlem öncesinde bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Tıkalı damarlar anjiyoda aşağıdaki yöntemlerle temizlenebilir: Balon tedavisi (anjiyoplasti). Stent yerleştirme. Anjiyo işlemi genellikle lokal anestezi altında yapılır ve çoğu vakada hasta için minimal rahatsızlık ve ağrı ile sonuçlanır. Anjiyo, yalnızca bir uzman doktor tarafından ve uygun tıbbi koşullarda gerçekleştirilmelidir.

Anjiyo genellikle güvenli bir işlem olsa da, bazı riskleri ve komplikasyonları vardır. Anjiyo işleminin riskleri arasında şunlar bulunur: Kanama ve enfeksiyon. Damar yaralanması. Alerjik reaksiyon. Kalp krizi veya felç. Böbrek fonksiyonlarında bozulma. Anjiyo işlemi, doğru koşullarda ve doktor kontrolü altında yapıldığında riskleri en aza indirilebilir.

Anjiyo sonrası yoğun bakıma alınma riski, hastanın sağlık durumu ve anjiyo sırasında yaşanan komplikasyonlara bağlı olarak değişir. Yoğun bakıma alınma nedenleri arasında şunlar bulunabilir: kalp ritim bozuklukları; kanama komplikasyonları; hipersensitivite reaksiyonları; üst solunum yolu enfeksiyonları; hipotansiyon veya hipertansiyon durumu. Anjiyo sonrası bakım, iyileşme sürecini etkileyen kritik bir aşamadır. Her hasta için bireysel bir değerlendirme yapılması önemlidir.

BT anjiyoda stent takılmaz, çünkü BT anjiyo bir tanı yöntemidir, tedavi yöntemi değildir. Stent, genellikle anjiyo (koroner anjiyografi) sırasında, damarlarda darlık veya tıkanıklık tespit edildiğinde, damarı açmak için takılan bir cihazdır.

Anjiyografi sırasında kontrast madde adı verilen özel bir boya kullanılır. Anjiyografi türleri ve kullanım alanlarına göre farklı boyalar kullanılabilir, örneğin: Koroner anjiyografi. Beyin anjiyografisi. Boya enjeksiyonu sırasında bazı hastalarda birkaç saniye süren sıcaklık basması veya idrara çıkma hissi gibi yan etkiler görülebilir.

Göz anjiyosu (fundus floresein anjiografi, FFA) genellikle 5 ila 10 dakika arasında sürer. Ancak, hazırlık ve işlem sonrası takip süreciyle birlikte toplam süre 30-45 dakika olabilir.

Koroner arter hastalığı, anjiyo ile şu yöntemlerle tedavi edilebilir: Anjiyoplasti: Kateterin uç kısmındaki balonun şişirilerek daralmış bölgenin genişletilmesi. Stent Takılması: Daralmış bölgenin açık kalmasını sağlamak için damarın iç yüzeyine tel örgü yerleştirilmesi. Anjiyo işlemi genellikle lokal anestezi altında yapılır ve çoğu vakada hasta için minimal rahatsızlık ve ağrı ile sonuçlanır. Anjiyo kararını vermek için her hasta için ayrıntılı bir değerlendirme yapılması ve uzman doktor tarafından karar verilmesi gerekmektedir.

Anjiyo sonrası kum torbasının ne kadar süre kalması gerektiği, anjiyonun yapıldığı bölgeye ve kullanılan yöntemlere bağlıdır: El bileğinden yapılan anjiyo: Genellikle kum torbası kullanılmaz, bunun yerine kanama kontrolü için bileklik benzeri bir materyal kullanılır. Kasıktan yapılan anjiyo: Eğer özel kasık kapatma cihazları kullanıldıysa, hasta 2 saat sonra ayağa kalkabilir. Anjiyo sonrası dikkat edilmesi gerekenler ve kum torbasının ne kadar süre kalması gerektiği konusunda en doğru bilgiyi, işlemi gerçekleştiren doktor verebilir.

Anjiyo sırasında hasta uyutulmaz. İşlem sırasında hastanın öksürüp nefesini tutmasını isteyebilecekleri için hastanın uyanık kalması gerekir. Bazı durumlarda, gerekli görülen durumlarda hastaya sedatif etkisi olan sakinleştiriciler verilebilir.

Anjiyo işlemi genellikle güvenli kabul edilse de, bazı riskleri ve komplikasyonları bulunmaktadır. Anjiyo işleminin bazı riskleri: Kanama ve enfeksiyon. Damar yaralanması. Alerjik reaksiyonlar. Kalp krizi veya felç. Böbrek fonksiyonlarında bozulma. Damarın tıkanması. Anjiyo işlemine karar verirken, bu risklerin hasta için ne kadar geçerli olduğu ve işlemin potansiyel faydaları dikkate alınmalıdır.

Anjiyo işleminin komplikasyon riski genellikle %1'in altındadır. Ancak, bazı riskler bulunmaktadır: Major (büyük) komplikasyonlar: Ölüm riski: 1400 vakada 1 (%0,07). İnme: 1000 vakada 1 (%0,1). Koroner arter zedelenmesi: 1000 vakada 1 (%0,1). Atardamar giriş yeri komplikasyonu: 500 vakada 1 (%0,2). Daha sık görülen minör (küçük) komplikasyonlar: Giriş yerinde kanama veya hematom. Yalancı balonlaşma. Ritim bozuklukları. Boyalı maddeye karşı duyarlılık gelişmesi. Vagal reaksiyon. Riskler, hastanın mevcut sağlık durumuna ve işlemin yapıldığı koşullara göre değişebilir.

Anjiyo sırasında açılan damarlar, daralmış veya tıkanmış olan kalp damarlarıdır. Anjiyoplasti işlemi ile kateterin uç kısmında bulunan bir balon şişirilerek daralmış bölge genişletilir. Anjiyo, sadece kalp damarlarıyla sınırlı olmayıp, beyin, böbrek, akciğer ve bacak damarlarının görüntülenmesi için de uygulanabilir.

Anjiyo sırasında kalp krizi riski, her 1000 vakada ortalama 1 (%0,1) olarak belirtilmektedir. Ancak bu risk, kişiden kişiye değişebilir ve anjiyo yapılan kişinin sağlık durumuna, anjiyonun aciliyet durumuna ve eşlik eden diğer hastalıklarına bağlı olarak artabilir. Anjiyo sonrası komplikasyonları önlemek için, işlem öncesinde ve sonrasında doktor tavsiyelerine uyulması önemlidir. Anjiyo veya herhangi bir tıbbi işlem öncesinde, bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Anjiyo sonrası kasıkta morarma ve siyahlık, genellikle şu nedenlerden kaynaklanır: Damar zedelenmesi veya kanama. Pıhtılaşma bozuklukları. Yara iyileşmesi. Bu durum genellikle geçici olup ciddi bir sağlık sorunu oluşturmaz. Anjiyo sonrası kasıkta morarma ve siyahlık hakkında daha fazla bilgi için bir kardiyoloğa danışılması önerilir.

Anjiyo sonrası stent takma zamanı, daralmış veya tıkanmış damarın durumuna ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Stent takma işlemi, anjiyo sonrası şu adımları içerir: 1. Hazırlık ve anestezi. 2. Tıkanıklığın tespiti. 3. Balon anjiyoplasti ve stent yerleştirme. 4. Kontrol ve tamamlama. Stent takılan hastalar genellikle aynı gün içinde taburcu edilebilir.