AkciğerHastalıkları

En tehlikeli akciğer hastalıklarından bazıları şunlardır: Akciğer kanseri. Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH). Pulmoner fibrozis. Tüberküloz (TB). Zatürre (pnömoni). Akut Solunum Sıkıntısı Sendromu (ARDS). Pulmoner emboli. Akciğer hastalıklarının teşhisi ve tedavisi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Pirfenidon, yetişkinlerde hafif ve orta derecede idiyopatik pulmoner fibrozisin (İPF) tedavisinde kullanılır. Bu ilaç, yara dokusu oluşumunun ve şişmenin azaltılmasına yardımcı olur, böylece daha iyi nefes almayı sağlar. Pirfenidonun etki mekanizması tam olarak belirlenmemiştir, ancak antifibrotik ve antiinflamatuvar özellikler gösterdiği bilinmektedir. Pirfenidon kullanmadan önce bir doktora danışılması önerilir.

Tıpta clubbing, parmak ve tırnaklarda görülen bir deformiteyi tanımlar. Clubbing'in bazı özellikleri: Tırnakların kıvrık ve parlak görünmesi. Parmak uçlarının kalınlaşması ve tırnak yataklarının büyümesi. Clubbing'in bazı nedenleri: Akciğer hastalıkları: Akciğer kanseri, tüberküloz, kistik fibroz. Kalp hastalıkları: Konjenital siyanotik kalp hastalıkları, subakut bakteriyel endokardit. Gastrointestinal nedenler: Siroz, Crohn hastalığı, ülseratif kolit. Diğer nedenler: Hipertiroidi, idiyopatik clubbing. Clubbing'in kendisi tedavi gerektirmez; ancak, bu belirtiye sahip kişiler altta yatan hastalığın teşhisi ve tedavisi için bir sağlık uzmanına başvurmalıdır.

KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) için göğüs hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır. KOAH tanısı ve tedavisi için aşağıdaki adımlar izlenir: Tanı ve değerlendirme. Tedavi planı oluşturma. Tedavi uygulamaları. KOAH tedavisi, hastalığın evresine ve kişinin genel sağlık durumuna göre yapılandırılır.

Kronik solunum yetmezliği, solunum sisteminin normal işlevini yerine getiremediği bir tıbbi durumdur. İki ana tipi vardır: Tip 1 (Hipoksemik) Solunum Yetmezliği: Vücuda yeterli oksijen sağlanamadığı durumlarda meydana gelir. Tip 2 (Hiperkapnik) Solunum Yetmezliği: Akciğerlerin yeterince karbondioksit atamadığı durumlarda ortaya çıkar. Kronik akciğer hastalıkları arasında en yaygın olanı KOAH'tır (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı). Diğer kronik akciğer hastalıkları arasında zatürre, alerji, bronşit, astım, amfizem, kistik fibroz ve COVID-19 enfeksiyonu bulunur.

KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) hastalığının başlıca nedenleri: Sigara kullanımı. Hava kirliliği. Mesleki deformasyon (toz, duman ve kimyasal maddelere maruz kalma). Genetik hastalıklar. Yaş ve cinsiyet. Ayrıca, gelişmekte olan ülkelerde yetersiz havalandırılan evlerde yemek pişirme ve ısıtma için kullanılan yakıtlardan çıkan dumanlar da KOAH nedenleri arasında sayılabilir.

"Amfizem ılımlı" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, amfizem hakkında bilgi verilebilir. Amfizem, akciğerlerdeki hava keseciklerinin (alveoller) hasar görüp genişlediği ve bunun sonucunda nefes darlığı gibi solunum yetmezliğine neden olan bir hastalıktır. Amfizem hastalığının en yaygın nedeni yoğun sigara kullanımıdır. Amfizem belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Amfizem tanısı geç alan, tedavisine uymayan, sigarayı bırakmayan hastalar yaşamını kaybedebilir. Amfizem tedavisi hastadaki belirtileri hafifletmeye yönelik yapılır. Amfizem hakkında daha fazla bilgi almak için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Akciğer röntgeninde siyah lekelerin oluşmasının birkaç nedeni vardır: Enfeksiyonlar: Zatürre, tüberküloz veya mantar enfeksiyonları akciğer dokusunda iltihaplı alanlar veya granülomlar oluşturabilir. İltihaplı hastalıklar: Sarkoidoz veya romatoid artrit gibi hastalıklar akciğerlerde nodül veya fibrozis oluşumuna yol açabilir. Tümörler: İyi huylu veya kötü huylu tümörler akciğer dokusunda leke olarak görülebilir. Doku hasarı ve yara izi: Geçirilmiş enfeksiyonlar veya travmalar akciğer dokusunda yara izi bırakabilir. Sıvı birikimi: Akciğer ödemi veya embolisi gibi durumlarda akciğerlerde sıvı birikmesi leke oluşumuna neden olabilir. Bu lekeler genellikle tesadüfen, başka bir rahatsızlık için yapılan görüntüleme taramalarında fark edilir. Kesin nedenin belirlenmesi ve uygun tedavi için ileri tetkikler gerekebilir.

Thorax BT (bilgisayarlı tomografi) aşağıdaki durumlarda çekilebilir: Akciğer hastalıkları. Göğüs ağrısı. Göğüs kitleleri. İnme ve vasküler sorunlar. Enfeksiyonlar. Travma. Cerrahi planlama. Kronik hastalıklar. Doğumsal anomaliler. Thorax BT, iç organların ve dokuların kapsamlı bir şekilde görüntülenmesini sağlar ve çok sayıda tıbbi durumun teşhis ve tedavisi planlanmasını kolaylaştırır. Thorax BT çekimi öncesinde, hastanın doktoruna daha önceden yapılmış tetkikleri ve kullandığı ilaçları bildirmesi gerekebilir. Her tıbbi görüntüleme yöntemi gibi, bu taramanın uygulanması ve gerekliliği, hastanın durumuna ve semptomlarına göre değerlendirilmelidir.

EBUS (Endobronşiyal Ultrasonografi), solunum yollarının ve çevresindeki dokuların detaylı görüntülenmesini sağlayan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. EBUS'un yaptığı işler şunlardır: - Akciğer kanseri ve diğer akciğer hastalıklarının tanı ve evrelemesinde kullanılır. - Lenf bezlerindeki büyümeleri ve akciğerdeki nodülleri tespit eder. - Enfeksiyon hastalıklarının tanısında biyopsi yaparak enfeksiyonun nedenini belirler. - Kronik öksürük ve solunum yolu hastalıklarının izlenmesinde etkilidir. EBUS işlemi, bronkoskopi ve ultrason teknolojisinin birleştirilmesiyle gerçekleştirilir.

Yan akciğer grafisi, önden çekilen PA (posteroanterior) grafiyi tamamlayarak ona üçüncü bir boyut katar ve bazı "kör noktaları" aydınlatmak için çekilir. Yan akciğer grafisinin özellikle değerli olduğu durumlar: Göğüs kemiğinin hemen arkasındaki boşluk (retrosternal boşluk); Kalbin tam arkasında kalan alan (retrokardiyak boşluk); Diyaframın arka ve en alt köşeleri; Omurganın göğüs bölgesindeki kısmı. Ayrıca, akciğer zarları arasında biriken az miktardaki sıvıyı (plevral efüzyon) saptamada yan grafi, önden çekime göre daha hassastır. Yan akciğer grafisi, genellikle akciğer zarındaki sıvı birikmelerini saptamak amacıyla da kullanılır.

KOAH olgu sunumu, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) tanısı almış bir hastanın durumunu detaylı olarak açıklayan bir sunumdur. Bu sunum genellikle aşağıdaki unsurları içerir: Hasta Bilgileri: Yaş, cinsiyet, sigara içme öyküsü ve diğer önemli tıbbi bilgiler. Semptomlar: Nefes darlığı, öksürük, balgam üretimi gibi başlıca semptomlar. Fiziksel Muayene: Bulgular (örneğin, solunum sesleri, kan basıncı). Tanı Testleri: Spirometri sonuçları ve diğer laboratuvar bulguları. Tedavi ve Yönetim: Mevcut tedavi yöntemleri, ilaç kullanımı ve önerilen rehabilitasyon programları. Örnek bir KOAH olgu sunumu, aşağıdaki kaynaklarda bulunabilir: asyod.org: KOAH olgu sunumları ve tanımlayıcı bilgiler içerir. uludag.edu.tr: KOAH olgu sunumları ve tanı yöntemleri hakkında bilgiler sunar.

Minamol, etken maddesi parasetamol olan bir ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçtır. Minamol şurup, yüksek vücut ateşinin düşürülmesi için de kullanılabilir. Minamol Plus şurup ise, parasetamolün yanı sıra klorfeniramin maleat içerir ve hem ağrı kesici hem de antihistaminik etkiler gösterir. İlacın kullanımı doktor kontrolünde olmalıdır.

Derin nefes alırken sol tarafta batma hissi, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: Kas ve iskelet sistemi sorunları: Kaburga çevresindeki kasların zorlanması veya travmaya uğraması, özellikle yoğun egzersiz sonrası kas ağrıları veya fibromiyalji bu rahatsızlığı tetikleyebilir. Kalp ve damar sorunları: Angina, kalp krizi veya perikardit gibi durumlar, nefes alırken ağrı ve batma hissine sebep olabilir. Akciğer problemleri: Zatürre, plörezi (akciğer zarının iltihaplanması) veya akciğer embolisi bu durumun yaygın nedenlerindendir. Gastrointestinal problemler: Reflü, mide yanması veya safra kesesi sorunları, göğsün sol tarafında yanma ve batma hissi yaratabilir. Stres ve anksiyete: Yoğun stres ve panik atak durumları, göğüste sıkışma ve batma hissine neden olabilir. Bu his aniden ortaya çıkıyorsa ve nefes almakta zorlanma, şiddetli ve uzun süreli ağrı, çarpıntı, mide bulantısı veya baş dönmesi gibi belirtilerle birlikte geliyorsa bir doktora danışılması önerilir.

Akciğerin yüzde kaçının çalışmaması durumunda nakil gerekeceğine dair kesin bir oran vermek mümkün değildir. Akciğer nakli, ağır akciğer hastalıklarının diğer tedavilere yanıt vermediği durumlarda, hastanın yaşam süresini uzatmak ve yaşam kalitesini artırmak için yapılır. Nakil için bazı genel endikasyonlar şunlardır: Nakil yapılmazsa 2 yıl içinde akciğer hastalığından ölüm riskinin yüksek olması; Akciğer naklinden sonra en az 90 gün yaşama olasılığının yüksek olması; Genel tıbbi durum açısından nakil sonrası 5 yıl yaşama olasılığının yüksek olması. Akciğer nakli kararı, hastanın genel sağlık durumu, altta yatan hastalığın şiddeti ve diğer tedavi yöntemlerine yanıt verme durumuna göre belirlenir.

Bronkoskopik biyopsi, solunum yollarındaki anormal alanların tanısı için yapılır. Bu işlem, genellikle aşağıdaki durumlarda gerçekleştirilir: Akciğer kanseri teşhisi: Akciğer kitlesinin kötü huylu veya iyi huylu olup olmadığını belirlemek için. Akciğer enfeksiyonlarının nedeni: Enfeksiyonun kaynağını tespit etmek amacıyla. Tümör veya lezyon varlığı: Solunum yollarındaki tümör veya lezyonlardan doku örneği almak için. Yabancı cisim çıkarılması: Solunum yollarındaki yabancı cisimlerin temizlenmesi için. Biyopsi sırasında alınan örnekler, patoloji uzmanları tarafından mikroskop altında incelenir.

Her iki akciğerde mozaik perfüzyon paterni, akciğerlerdeki kan akışının düzensiz olduğunu ve bazı bölgelerin normalden daha hızlı, bazı bölgelerin ise daha yavaş dolaştığını gösterir. Bu durum, küçük hava yolu hastalıkları veya pulmoner vasküler hastalıklar nedeniyle gelişebilir. Başlıca nedenler: tıkayıcı küçük havayolu hastalıkları; tıkayıcı damarsal hastalıklar; akciğer kanaması; pulmoner ödem; parankimal hastalıklar (enfeksiyonlar). Belirtiler: nefes darlığı; göğüs ağrısı; hırıltılı solunum; öksürük. Kesin tanı ve tedavi için bir uzmana başvurulması önerilir.

Akciğer röntgeni ve solunum testi, akciğer hastalıklarının teşhisi için yeterli olabilir, ancak bu testlerin sonuçları, hastalığın kesin teşhisi ve tedavi planının oluşturulması için tek başına yeterli olmayabilir. Solunum testi, akciğerlerin çalışma performansını ölçmeye yarar ve astım, KOAH gibi solunum sistemi hastalıklarının teşhisinde ve takibinde önemli bir rol oynar. Akciğer röntgeni ise, akciğerlerde normal dışı bulguların tespitinde kullanılabilir. Teşhis ve tedavi için mutlaka bir doktora başvurulması önerilir.

Lateral toraks grafisi, genellikle şu nedenlerle çekilir: Önden çekilen grafide görülen bir anormalliğin göğüs kafesinin neresinde olduğunu belirlemek. Göğüs kemiğinin hemen arkasındaki boşluk, kalbin tam arkasındaki alan, diyaframın arka ve en alt köşeleri ve omurganın göğüs bölgesindeki kısmı gibi bölgelerin değerlendirilmesi. Akciğer zarları arasında biriken az miktardaki sıvının (plevral efüzyon) saptanması. Ayrıca, lateral dekübitus gibi özel lateral grafiler, akciğer zarındaki sıvı birikmelerini ve pnömotoraks gibi durumları değerlendirmek için de kullanılır.

Hayır, amfizem ve KOAH aynı şey değildir. KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı), akciğerlerdeki hava yollarının sürekli daralması ve iltihaplanması sonucu nefes alma kapasitesinin azalmasıyla karakterize bir hastalıktır. Her iki hastalık da genellikle sigara içimi ve hava kirliliği gibi faktörlerle tetiklenir, ancak amfizem, KOAH'ın bir alt bileşeni olarak kabul edilir.