AdliKontrol

Evet, adli kontrol kararı Yargıtay'da bozulabilir. Kovuşturma aşamasında adli kontrol kararına hükmedilmesini düzenleyen CMK m.110/3'e ve adli kontrol kararının kaldırılmasını düzenleyen CMK m.111/1'e göre, bu kararlar "görevli ve yetkili yargı mercileri" tarafından incelenebilir. Ayrıca, adli kontrol kararına itiraz edilmesi durumunda da Yargıtay devreye girebilir; örneğin, temyiz aşamasında esas hakkında karar verilirken adli kontrolün kaldırılmasına veya devamına karar verilebilir.

Kefalet bedeli, birkaç faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterebilir: Kefalet türü. Borç miktarı. Kefilin risk durumu. Sözleşme şartları. Türkiye'deki uygulamalarda, kefalet ücreti genellikle %1 ile %10 arasında değişen oranlarda olabilir. Kefalet bedelinin hesaplanması için en doğru bilgi, bir hukuk profesyonelinden alınabilir.

Adli kontrol için kuvvetli suç şüphesi gereklidir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 100. maddesine göre, tutuklama sebebi kabul edilen durumların varlığı halinde adli kontrol uygulanabilir. Bu durumlar şunlardır: şüphelinin kaçma riski taşıması; delilleri yok etme, gizleme ya da değiştirme ihtimali; tanıklara veya mağdurlara baskı yapma gibi suç unsurlarını etkileyebilecek davranışların olması. Adli kontrol tedbirinin uygulanabilmesi için, şüpheli ya da sanığın suç işlemiş olduğuna dair kuvvetli şüpheyi ortaya koyan somut delillere dayanılması gerekir.

Adli kontrol, ceza muhakemesinde şüpheli veya sanığın tutuklanmadan serbest bırakılmasını sağlayan bir denetim yöntemidir. Adli kontrol tedbirine sadece ceza mahkemesi tarafından karar verilebilir. Adli kontrol tedbirlerinden bazıları şunlardır: yurt dışına çıkış yasağı; düzenli olarak imza verilmesi; hakimin vereceği kontrol tedbirlerine uyma; gerektiğinde sürücü belgesi teslimi; belirlenen taşıtları kullanmaktan men edilme; uyuşturucu madde kullanımı, alkol bağımlılığı gibi durumlarda tedavi olmayı kabul etme; kefalet ödeme; silah bulundurmama, sahip olunan silahları teslim etme; adli yükümlülükleri yerine getirme güvencesi verme; belirli bir yerleşim yerini terk etmeme; belirlenmiş yerlere gitmeme. Adli kontrol kararının amacı, tutuklamanın yol açabileceği birtakım sakıncaların önüne geçmektir. Adli kontrol kararına itiraz edilebilir.

Adli kontrol kararına itiraz edilmesi durumunda şu sonuçlar ortaya çıkabilir: Adli kontrol kararının kaldırılması. Yükümlülüklerin değiştirilmesi. İtirazın reddi. Adli kontrol kararına itiraz, kararın öğrenilmesinden itibaren soruşturma aşamasında iki hafta, kovuşturma aşamasında ise iki ay içinde yapılmalıdır.

Adli kontrol imza yükümlülüğü, belirli aralıklarla düzenli olarak polis ya da jandarma karakoluna, mahkeme kalemine veya denetimli serbestlik ve adli yardım şube müdürlüğüne gidilerek imza atılmasını içerir. Bu yükümlülük, şüphelinin kaçmasını engellemek amacıyla uygulanır. Adli kontrol kararına ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmesi, 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanunu hükümlerine göre denetimli serbestlik müdürlükleri tarafından yürütülür.

Adli kontrolde kısıtlanan haklar, kişinin tutuklanması kadar ağır olmayan, ancak temel hak ve hürriyetlere sınırlama getiren yükümlülüklerden oluşur. Bu yükümlülükler arasında en yaygın olanlar şunlardır: Yurtdışına çıkış yasağı. İmza atma yükümlülüğü. Belirli kurum veya kişilerin çağrılarına uyma. Taşıt kullanma yasağı. Tedavi ve rehabilitasyon yükümlülüğü. Güvence bedeli (kefalet). Silah bulundurma ve taşıma yasağı. Evden çıkmama (ev hapsi). Belirli bir yerleşim yerini terk etmeme. Belirli yer veya bölgelere girmeme yasağı. Adli kontrol altında geçen süre, cezadan mahsup edilmez.

Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan kişinin yapması gerekenler, adli kontrol tedbirlerine göre değişiklik gösterebilir. Genel olarak, adli kontrol şartıyla serbest bırakılan kişi: Belirlenen yerlere, belirtilen süreler içinde düzenli olarak başvurmalıdır. Yurtdışına çıkış yasağına uymalıdır. Belirtilen taşıtları kullanmamalıdır. Tedavi veya muayene tedbirlerine uymalıdır. Güvence miktarını yatırmalıdır. Aile yükümlülüklerini yerine getireceğine ve nafaka borçlarını ödeyeceğine dair güvence vermelidir. Adli kontrol şartlarına uyulmaması durumunda, kişi tutuklanabilir. Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan kişinin, yükümlülükleri ve yapması gerekenler hakkında detaylı bilgi almak için bir avukata danışması önerilir.

Ev hapsi (konutu terk etmeme tedbiri) kararına itiraz edilmesi, kararın bozulmasına yol açabilir. İtiraz, genellikle kararı veren mahkemeye veya bir üst mahkemeye yazılı bir dilekçe sunularak yapılır. Mahkeme, sunulan delilleri değerlendirip kararını gözden geçirir ve hükmü değiştirme, kaldırma ya da devam ettirme konusunda yeni bir karar verebilir. Ev hapsi kararına itiraz için tanınan sürenin kaçırılmaması ve dilekçe hazırlanırken kullanılan dilin profesyonel ve hukuki olması, sunulan bilgilerin somut delillerle desteklenmesi gerekir.

Adli kontrol tedbirinin ne zaman kalkacağı, soruşturma veya kovuşturma aşamasına göre değişiklik gösterir: Soruşturma aşamasında: Adli kontrol, kendiliğinden devam etmez; mahkemenin tensip zaptı düzenlerken bu konuda karar vermesi gerekir. Kovuşturma aşamasında: Adli kontrol tedbirinin devamı için, yargılamayı yapan mahkemenin karar vermesi gerekir. Adli kontrol süresi, ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde en fazla 2 yıl, ağır ceza işlerinde ise 3 yıldır. Ayrıca, adli kontrol kararı; şüphelinin veya sanığın itirazı üzerine, delillerin toplanmış olması, kaçma riskinin bulunmaması gibi durumlarda da kaldırılabilir.

Ev hapsi (konutu terk etmeme) kuralları: Belirlenen konuttan dışarı çıkmamak. Elektronik kelepçe takmak. Gerekli izinleri almak. Denetim ve kontrole uyum sağlamak. Ev hapsi kararı, soruşturma aşamasında sulh ceza hâkimi, kovuşturma aşamasında ise mahkeme tarafından verilir.

Adli kontrol imza ihlali sonrası aşağıdaki sonuçlar ortaya çıkabilir: Tutuklama Kararı: Adli kontrol şartlarını isteyerek yerine getirmeyen şüpheli veya sanık hakkında, hükmedilebilecek hapis cezasının süresi ne olursa olsun, yetkili yargı mercii hemen tutuklama kararı verebilir. Yükümlülüklerin Gözden Geçirilmesi: İhlal sonrası, bireyin yükümlülükleri yeniden değerlendirilebilir ve ek tedbirler uygulanabilir. Hapis Cezası: İmza yükümlülüğünün birden fazla ihlali, denetimli serbestlik süresinin uzatılmasına veya hapsedilmeye yol açabilir. Diğer Yaptırımlar: İmza ihlali, denetimli serbestlik sürecinin iptal edilmesine, ceza sürecinin uzamasına veya hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının etkilenmesine neden olabilir. Adli kontrol imza ihlali durumunda, kişinin durumu ilgili makamlara bildirmesi ve gerekli önlemleri alması önemlidir. Yasal süreçlerin karmaşıklığı nedeniyle, bir avukata danışılması önerilir.

Yurt dışına çıkış yasağı, aşağıdaki hallerde kalkar: Soruşturma aşamasında: Cumhuriyet savcılığı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (KYOK) verilmesi durumunda yasak kendiliğinden sona erer. Kovuşturma aşamasında: Mahkeme tarafından beraat kararı verilmesi durumunda yasak kalkar. Adli kontrol süresinin dolması: Kanunda belirlenen süreler dolduğunda yasak, mahkeme tarafından kendiliğinden kaldırılır. Talep üzerine: Şüpheli veya sanık, adli kontrol süresi dolmadan da yasağın kaldırılmasını ilgili hakim veya mahkemeden talep edebilir. Ayrıca, yeni delillerin ortaya çıkması, şüphelinin sabit ikametgahı olması, yurtdışına çıkma zorunluluğu gibi gerekçeler de yasağın kaldırılmasında etkili olabilir.

Adli kontrol imzasına gidilmemesi durumunda, CMK'nin 112. maddesine göre, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir. Ancak, geçerli bir mazeret sunulması halinde, bu mazeret belgelendirilerek ilgili mercilere iletilebilir. Adli kontrol imza yükümlülüğüne uyulmaması, ayrıca Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliği'nin 87. maddesine göre, kişinin açık ceza infaz kurumuna iade edilmesine yol açabilir. Adli kontrol tedbirleriyle ilgili süreçlerin karmaşıklığı nedeniyle, bir avukata danışılması önerilir.

Elektronik kelepçe, şüpheli, sanık veya hükümlülerin belirli bir alan içinde denetlenmesini sağlayan bir kontrol mekanizmasıdır. Elektronik kelepçenin kullanım amaçları: Adli kontrol tedbirleri. Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar. Hapis cezasının konutta infazı. 6284 sayılı kanun kapsamında koruma. Elektronik kelepçe, kişinin belirlenen sınırları ihlal edip etmediğini izlemek için GPS ve radyo frekansı teknolojisi ile çalışır.

Adli kontrol süresi, suçun niteliğine ve mahkemenin kararına bağlı olarak değişiklik gösterir: Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde: Adli kontrol süresi en fazla iki yıldır. Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde: Adli kontrol süresi en fazla üç yıldır. Çocuklar için öngörülen süreler, bu sürelerin yarısı kadardır.

Adli kontrolde ilk imza, adli kontrol kararının şüpheli veya sanığa bildirildiği tarihte verilir. Karakola imzaya gitme adli kontrol yükümlülüğü, ilgilisine bildirilmesinden itibaren, ilgilinin yokluğunda ise tebliğ edildiği anda başlar.

Adli kontrol tedbirine uyulmaması durumunda şüpheli veya sanık hakkında, hükmedilebilecek hapis cezasının süresi ne olursa olsun, yetkili yargı mercii tarafından derhal tutuklama kararı verilebilir. Adli kontrol kararının ihlal edilmesi halinde, mahkeme uygun gördüğü takdirde adli kontrol biçimini değiştirebilir veya aynen devamına karar verebilir. Adli kontrol tedbirlerine uymamanın kasti bir eylem olarak; yani mazereti olmaksızın ve sonuçları bilerek-isteyerek yükümlülüklerin ihlal edilmesi gerekmektedir. Adli kontrol tedbirlerine uyulmaması durumunda tutuklama kararı verilip verilmemesi, yetkili merciin değerlendirmesine bağlıdır. Adli kontrol kararının ihlali ve sonuçları hakkında bir avukata danışılması önerilir.

Adli tatilde itiraz süresi uzatılabilir, ancak bu uzatma belirli kurallara tabidir. Hukuk davalarında, itiraz süresi adli tatile denk gelirse, bu süre 7 gün uzatılır ve tatilin bitiminden itibaren işlemeye başlar. Ceza davalarında ise, itiraz süresi 3 gün uzatılır ve yine tatilin bitiminden itibaren işlemeye devam eder. Bu süreler, tarafların hak kaybını önlemek amacıyla otomatik olarak uzar, ek bir başvuru yapmalarına gerek yoktur. Ancak, savcılık kararlarına yapılan itirazlarda süre işlemez.

"Kontrol ibaresi" çeşitli durumlarda farklı zamanlarda kalkar: 1. Adli Kontrol Kararı: Adli kontrol kararı, yargılama sonunda sanığın beraat etmesi, ceza alması veya başka bir karara bağlanması durumunda kendiliğinden kalkar. 2. Banka Blokesi: Banka blokesinin kaldırılması için genellikle 7 işgünü süre belirlenmiştir. 3. Kısıtlılık Kararı: Kısıtlılık kararı, ergin olmayan bir kişinin 18 yaşına gelmesi, hapis cezasının sona ermesi, akıl zayıflığı veya hastalığının ortadan kalkması gibi durumlarda kalkar.