• Buradasın

    Kodlanmış önyargı ne anlatıyor?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    "Kodlanmış Önyargı" belgeseli, MIT Media Lab araştırmacısı Joy Buolamwini'nin yüz tanıma teknolojilerindeki önyargıları ele almasını konu alır 12.
    Belgeselde, Buolamwini'nin, yaygın olarak kullanılan yüz tanıma programlarının beyaz olmayan yüzleri tanımlamada başarısız olduğunu ortaya çıkarması ve bu durumun toplumda nasıl ayrımcılık ve cinsiyetçiliğe yol açtığı anlatılmaktadır 2.
    Ayrıca, algoritmik önyargının diğer örnekleri ve bu tür önyargıları azaltmak için yapılan çalışmalar da belgeselde yer almaktadır 3.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Önyargı ve yanlılık arasındaki fark nedir?

    Önyargı ve yanlılık kavramları benzer anlamlara sahip olsa da, aralarında bazı farklılıklar vardır: 1. Önyargı: Bir konu veya durum hakkında önceden bir yargıya varmak anlamına gelir. 2. Yanlılık: İnsanların düşüncelerini, algılarını ve değerlendirmelerini sistematik bir şekilde çarpıtan zihinsel eğilimlerdir. Özetle, önyargı daha çok bireysel düzeyde bir yargı iken, yanlılık daha genel bir bilişsel eğilimdir.

    Ön yargı ve kalıp yargı arasındaki fark nedir?

    Ön yargı ve kalıp yargı arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: Ön yargı, bir kişi veya gruba karşı genellikle yanlış veya eksik bilgiye dayalı olarak oluşan olumsuz bir tutumdur. Kalıp yargı ise bir grubun bütün üyelerine yönelik abartılan, genelleştirilen olumlu veya olumsuz değerlendirmelerdir. Özetle, ön yargı bireysel bir tutum iken, kalıp yargı bu tutumların genellemesidir.

    Önyargıların ilk ve en önemli kaynağı nedir?

    Önyargıların ilk ve en önemli kaynağının ne olduğuna dair kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, önyargıların oluşumunda etkili olan bazı faktörler şunlardır: Çevresel faktörler. Kişisel deneyimler. Kitle iletişim araçları. Bilgi ve deneyim eksikliği. Sosyokültürel faktörler. Engellenme. Kusurlu kişilik ve zayıf karakter.

    Önyargılı olmak ne demek TDK?

    Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğüne göre önyargılı olmak, "bir kimse veya bir şeyle ilgili olarak belirli şart, olay ve görüntülere dayanarak önceden edinilmiş olumlu veya olumsuz yargı, peşin yargı, peşin hüküm, peşin fikir" anlamına gelir. Önyargılı olmak, herhangi bir bilgi sahibi olmadan veya konu hakkında inceleme yapmadan, bir konu hakkında fikir beyan etmek demektir.

    En tehlikeli bilişsel önyargı nedir?

    En tehlikeli bilişsel önyargı olarak değerlendirilebilecek bir önyargı yoktur, çünkü tüm bilişsel önyargılar, bilgiyi yorumlama ve karar verme süreçlerini etkileyerek irrasyonel sonuçlara yol açabilir. Bazı yaygın ve tehlikeli olarak değerlendirilebilecek bilişsel önyargılar şunlardır: Temel Atıf Hatası: İnsanların, başkalarının davranışlarını çevresel faktörlerden ziyade kişisel özelliklerine bağlama eğilimi. Onay Yanlılığı: Mevcut inançları doğrulayan bilgilere yönelme ve çelişkili bilgileri görmezden gelme durumu. Sıfır Toplamlı Düşünme Önyargısı: Birinin kazanabilmesi için diğerinin kaybetmesi gerektiği inancı. Batık Maliyet Yanılgısı: Geçmişte harcanan zaman, emek veya para nedeniyle hatalı bir davranışı sürdürme ısrarı.

    Önyargı ve bilişsel önyargı aynı şey mi?

    Hayır, önyargı ve bilişsel önyargı aynı şey değildir. Ön yargı, bir kişi veya gruba karşı genellikle yanlış veya eksik bilgiye dayalı olarak oluşan olumsuz bir tutumdur. Bilişsel önyargı ise, çevredeki kişi, olay ve durumları değerlendirirken kararları etkileyen bir düşünce sistemidir. Bilişsel önyargılar, ön yargının bir türü olarak kabul edilebilir, ancak ön yargı daha geniş bir kavramdır.

    Bilişsel önyargılar nelerdir?

    Bilişsel önyargılar, insanların düşünme süreçlerinde yanıltıcı ve hatalı sonuçlara yol açabilen zihinsel eğilimlerdir. İşte bazı yaygın bilişsel önyargılar: 1. Doğrulama Önyargısı: Mevcut inançları doğrulayan bilgileri arama ve çelişen kanıtları görmezden gelme eğilimi. 2. Elverişlilik Kısayolu: Bellekte kolayca erişilebilen bilgilerin önemini abartma ve dünyayı daha yozlaşmış bir yer olarak görme. 3. Olumsuzluk Önyargısı: İyi haberlere kıyasla kötü haberlerin daha fazla etki yaratması. 4. Hayali Bağıntı: İki değişken arasında gerçek bir ilişki olmamasına rağmen bir ilişki görme eğilimi. 5. Ortak Kaynak Yanlılığı: Destekleyecek hiçbir kanıt olmasa bile iki şey arasındaki benzerlikleri ortak bir kaynağa atfetme. 6. Temel Oran Yanılgısı: Bir olayın genel olasılığını göz ardı edip tekil örneklere odaklanma. 7. Bandwagon Etkisi: Diğer insanların bir şeyi yapma veya düşünme eğilimine katılma. 8. Donatım Etkisi: Bir eşyaya sahip olduktan sonra onu daha değerli bulma.