• Buradasın

    Peritonit ve periton nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Peritonit ve periton kavramları şu şekilde açıklanabilir:
    1. Peritonit: Karın zarının iltihaplanması sonucu oluşan ciddi bir enfeksiyondur 12. Genellikle bakteriyel veya mantar kaynaklı olup, karın içi organların delinmesi veya yırtılması gibi durumlarla ortaya çıkar 24. Belirtileri arasında şiddetli karın ağrısı, ateş, bulantı ve hassasiyet bulunur 24. Tedavi edilmezse hayati risk taşıyabilir 2.
    2. Periton: Karın boşluğunun iç yüzeyini ve karın içindeki birçok organı kaplayan ince, şeffaf zardır 4.

    Konuyla ilgili materyaller

    Periton karın zarı nedir?

    Periton, karın zarı olarak da bilinir, karın ve pelvis boşluğu duvarlarının iç yüzünü ve bu boşlukta yer alan tüm organları saran veya örten zara verilen isimdir. Periton iki kısımdan oluşur: 1. Peritoneum parietale: Karın ön ve arka duvarlarının iç, diyaframın alt ve pelvis boşluğunun üst yüzünü sarar. 2. Peritoneum viscerale: Karın arka duvarından ve diyaframdan ayrılarak, iç organların bir kısmını veya tamamını sarar.

    Periton sıvısı neden artar?

    Periton sıvısının artmasının (asit) birkaç nedeni vardır: 1. Karaciğer sirozu: En yaygın neden olup, karaciğerin düzgün çalışmaması sonucu sıvı karın boşluğunda birikir. 2. Kalp yetmezliği: Kalbin yeterince kan pompalayamaması, damarlarda basınç artışına ve sıvının karın boşluğuna sızmasına yol açar. 3. Böbrek yetmezliği: Böbrekler yeterince çalışmadığında vücutta sıvı tutulumu artar ve bu sıvı karın boşluğunda birikebilir. 4. Karın ve pelvis organlarındaki kanser: Peritondaki damarların geçirgenliğini artırarak sıvının karın boşluğuna sızmasına neden olabilir. 5. Tüberküloz: Akciğer dışında karın zarını da etkileyerek iltihaplanmaya ve sıvının karın boşluğuna sızmasına yol açabilir. 6. Nefrotik sendrom: Böbreklerden aşırı protein kaybı, damar içi basıncın azalmasına ve sıvının damar dışına sızmasına neden olur. Bu durumlar dışında, karın travması veya lenfatik damarların bütünlüğünün ihlali gibi daha nadir nedenler de periton sıvısının artmasına katkıda bulunabilir.

    İntraperitoneal organlar nelerdir?

    İntraperitoneal organlar, periton zarıyla tamamen çevrili olan organlardır. Bu organlar şunlardır: Mide; Onikiparmak bağırsağının ilk kısmı; Jejunum ve ileum (ince bağırsakların bölümleri); Çekum; Apandisit; Enine ve sigmoid kolon; Karaciğer; Dalak; Rahim (kadınlarda); Fallop tüpleri (kadınlarda); Yumurtalıklar (kadınlarda).

    İntraperitoneal ve retroperitoneal ne demek?

    İntraperitoneal ve retroperitoneal terimleri, karın boşluğundaki organların konumlarına göre sınıflandırılmasını ifade eder. - İntraperitoneal organlar, peritoneal zarın iç kısmında yer alır ve bu zarla kaplıdır. - Retroperitoneal organlar ise peritoneal boşluğun arkasında yer alır ve bu zarla kaplı değildir.

    Karın boşluğunda hangi organlar var?

    Karın boşluğunda bulunan organlar beş ana grupta toplanabilir: 1. Sindirim sistemi organları: mide, bağırsaklar (ince bağırsak, kalın bağırsak), karaciğer, safra kesesi, pankreas. 2. Solunum sistemi organları: akciğerler, solunum yolları (soluk borusu, bronşlar). 3. Üreme sistemi organları: rahim, yumurtalıklar, testisler, prostat. 4. Endokrin sistemi organları: hipofiz bezi, tiroid bezi, böbrek üstü bezleri, pankreas. 5. Diğer organlar: böbrekler, dalak.

    Akut apandisit peritonit nedir?

    Akut apandisit ve peritonit farklı ancak birbiriyle ilişkili durumlardır: 1. Akut Apandisit: Apandiks (ince bağırsağın uzantısı) iltihaplandığında ortaya çıkar. 2. Peritonit: Karın zarının (periton) iltihaplanmasıdır. Bu nedenle, akut apandisit durumunda peritonit gelişme riski vardır ve acil tıbbi müdahale gerektirir.

    Peritoneal geçirgenliği ne belirler?

    Peritoneal geçirgenliği birkaç faktör belirler: 1. Peritoneal membranın özellikleri: Periton zarının yapısı ve özellikleri, solütlerin ve sıvıların geçiş hızını etkiler. 2. Enfeksiyon ve iltihaplanma: İntraabdominal enfeksiyonlar ve inflamatuar süreçler, adezyon şansını artırır ve peritoneal geçirgenliği yükseltir. 3. Travma ve cerrahi işlemler: Travma sonrası fibrin oluşumu ve yapışıklıklar, peritoneal geçirgenliği etkileyebilir. 4. Diyaliz tedavisi: Periton diyalizi uygulanan hastalarda, peritoneal eşitleme testi (PET) ile membranın geçirgenlik özellikleri belirlenir ve tedavi buna göre ayarlanır.