• Buradasın

    Sebkihindi ve mahallileşme akımı aynı mı?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Sebkihindi ve mahallileşme akımları aynı değildir, ancak aralarında bazı benzerlikler bulunmaktadır 125.
    Mahallileşme akımı, divan edebiyatında yerli unsurlara daha fazla yer verme anlayışıyla ortaya çıkmıştır 15. Bu akım, İstanbul ağzını kullanarak, İstanbul’daki yaşam tarzını ve halkın alışkanlıklarını anlatmayı amaçlamıştır 25.
    Sebkihindi akımı ise, İran’da ortaya çıkan ve Hindistan’da gelişen bir akımdır 245. Hint tarzı veya Hint üslubu olarak da bilinir 245. Bu akım, şiirde anlam derinliğine önem vermiş ve soyut, zor anlaşılır bir dil kullanılmıştır 45.
    Her iki akım da XVII. yüzyılda etkili olmuştur 15. Mahallileşme akımının Sebkihindi’nin bazı özellikleriyle örtüştüğü belirtilmiştir 1.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Mahallileşme ve Türkî-i Basit aynı mı?

    Hayır, mahallileşme ve Türkî-i Basit aynı şey değildir. Türkî-i Basit, yalnızca Türkçe kelimelerden oluşan veya ağırlıklı olarak Türkçe kelimelerden meydana gelen unsurlara denir. Mahallileşme ise, şiirde yerli ve mahallî unsurlara fazlaca yer verme anlayışıdır. Mahallileşme akımının en önemli temsilcileri arasında Nedim, Enderunlu Vasıf ve Baki bulunur.

    Sebk-i Hindi nedir?

    Sebk-i Hindi, edebiyatta (özellikle Divan edebiyatında) "Hint tarzı" veya "Hint üslubu" anlamına gelir. Özellikleri: Anlam ve anlatım: Anlam, sözden daha önemli hale gelmiş, derin ve girift anlamlar ön plana çıkmıştır. Hayal gücü: Gerçek yerine hayallere yer verilmiş, bu da şiirlerin anlaşılmasını zorlaştırmıştır. Mübalağa: Abartma sanatı sıkça kullanılmıştır. Tasavvuf: Şiirlerde tasavvuf sıkça işlenmiştir. Yeni mazmunlar: Daha önce kullanılmayan yeni mazmunlar ve ifadeler geliştirilmiştir. Temsilcileri: XVII. yüzyıl: Nef'i, Naili, Neşati. XVIII. yüzyıl: Şeyh Galib, Nedim. Sebk-i Hindi, İran'da ortaya çıkmış, ancak Safeviler dönemindeki dini baskı nedeniyle İran'dan Hindistan'a giden İranlı şairlerce Hindistan'da geliştirilmiştir.

    Sebki Hindî ve Türkî basit akımı nedir?

    Sebk-i Hindi Akımı, "Hint tarzı" veya "Hint yolu" anlamına gelir ve İran'da ortaya çıkmış, ancak Safeviler dönemindeki dini baskılar nedeniyle İranlı şairlerin Hindistan'a gitmesiyle burada gelişmiştir. Sebk-i Hindi Akımı'nın bazı özellikleri: Anlatım ikinci plana düşmüş, anlam güzelliği önem kazanmıştır. Mübalağa, tasavvuf ve ağır bir dil kullanılmıştır. Musiki ve ahenk önemlidir. Temsilcileri: Şevket-i Buharî, Sâib-i Tebrizî, Tâlib-i Âmûti, Urfi-i Şirâzi, Kelîmi-Kâşânî, Naili Kadim, Nabi, Fehim-i Kadim, İsmetî, Şehrî, Şeyh Galip. Türkî-i Basit Akımı, yalnızca Türkçe kelimelerden oluşan veya ağırlıklı olarak Türkçe kelimelerden meydana gelen şiirlere sahiptir. Türkî-i Basit Akımı'nın bazı özellikleri: XV. ve XVI. yüzyılda görülmüştür. Fars ve Arap şiiri etkisinde gelişen divan şiirine tepki olarak ortaya çıkmıştır. Arapça, Farsça sözcük ve tamlamalardan kaçınılmıştır. Halk şiirindeki mecazlar ve deyimler kullanılmıştır. Temsilcileri: Tatavlalı Mahremi, Aydınlı Visâlî ve Edirneli Nazmî.

    Sebk-i Hindi akımının temsilcileri kimlerdir?

    Sebk-i Hindi akımının bazı temsilcileri: XVII. yüzyıl: Nef'i, Naili, Neşati, Fehim-i Kadim, Kamil. XVIII. yüzyıl: Nabi (hikemi üslup içinde yer almakla birlikte), Şeyh Galip. Ayrıca, Sâib-i Tebrizî, Urfî, Feyzî ve Bidîl gibi şairler de bu akımın temsilcilerindendir.

    Mahallileşme akımı hangi dönem?

    Mahallileşme akımı, 16. yüzyılın ilk çeyreğinde ortaya çıkmıştır. Bu akım, aynı zamanda Türk-i Basit adıyla da bilinmektedir.

    Sebk i Hindi ve Türki Basit aynı mı?

    Sebk-i Hindi ve Türki-i Basit akımları farklı edebi akımlardır. Sebk-i Hindi, 17. yüzyılda İran ve Hindistan'da ortaya çıkmış, şiirde anlam derinliği, hayal gücü ve tasavvuf konularını işleyen bir akımdır. Türki-i Basit ise 15. yüzyılda divan şairi Necati tarafından başlatılan, günlük yaşayışı ve mahalli konuları şiire yansıtan bir akımdır.

    Nedim'in mahallileşme akımına katkıları nelerdir?

    Nedîm, mahallileşme akımına şu katkılarda bulunmuştur: Yerli unsurların kullanımı: Halk söyleyişlerine, atasözlerine ve deyimlere şiirlerinde yer vererek klasik Türk şiirine İstanbul Türkçesinin incelik ve yalınlığını kazandırmıştır. Şarkı nazım biçiminin yaygınlaşması: Şarkı türünü geliştirip yaygınlaştırarak, bu türün en güzel ve coşkulu örneklerini sunmuştur. Günlük hayata dair temalar: Gazellerinde ve şarkılarında idealize edilmiş güzeller yerine, günlük hayatında karşılaştığı veya âşık olduğu güzelleri anlatmıştır. Yeni bir tarz geliştirilmesi: "Nedîmane" denilen, söyleyiş mükemmelliği, yerlilik arzusu ve şuh bir edaya dayanan yeni bir tarz geliştirmiştir. Lâle Devri'nin ruhunun yansıtılması: 1718-1730 yılları arasında yaşanan Lâle Devri'nin ruhunu ve ambiyansını şiirlerine en güzel şekilde nakşetmiştir.