• Buradasın

    Şüphelinin yalan söylemesi suç mudur?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Şüphelinin yalan söylemesi, belirli koşullar altında suç teşkil edebilir. Türk Ceza Kanunu'nun 272. maddesi, "yalan tanıklık suçu"nu düzenler ve bir hukuki süreçte tanık olarak dinlenen kişinin, bilerek gerçeğe aykırı beyanda bulunmasını veya bildiklerini gizlemesini yasaklar 123.
    Suçun unsurları:
    • Fail: Suçun faili, yalnızca hukuken "tanık" sıfatıyla dinlenen kişiler olabilir 23. Sanıklar veya şüpheliler, kendi davalarında yalan söyleseler bile bu suçun faili olmazlar 23.
    • Fiil: Gerçeğe aykırı beyan veya gizleme 23.
    • Yer: Tanık dinlemeye yetkili kişi veya kurul önünde 35.
    Cezalar:
    • Soruşturma aşamasında: 4 aydan 1 yıla kadar hapis cezası 12.
    • Mahkeme veya yeminli dinleme sırasında: 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası 12.
    Not: Her yalan beyan, yalan tanıklık suçu oluşturmaz. Örneğin, savunma hakkı kapsamında yapılan beyanlar bu suça dahil edilmez 24.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Şüpheli ne zaman sanık olur?

    Şüpheli, kovuşturmanın başlamasından (iddianamenin kabulünden) itibaren hükmün kesinleşmesine kadar, suç şüphesi altında bulunan kişi olarak sanık olur. Savcılık tarafından yürütülen soruşturma sonucunda, şüpheli hakkında kamu davası açılmasını gerektirecek kadar yeterli suç şüphesi ve suçun işlendiğini gösterir somut delil toplandığında, savcılık tarafından iddianame düzenlenir ve ceza mahkemesinde kamu davası açılır.

    Yalan ifade vermenin para cezası var mı?

    Yalan ifade vermenin para cezası olup olmadığı, yalan ifadenin hangi bağlamda verildiğine bağlıdır. Türk Ceza Kanunu (TCK) 206. madde kapsamında, bir resmi belgeyi düzenleme yetkisi olan kamu görevlisine yalan beyanda bulunmanın cezası, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. TCK 272. madde kapsamında, tanık olarak dinlenen kişinin, tanık dinlemeye yetkili kişi veya kurul önünde gerçeğe aykırı beyanda bulunması veya bildiklerini gizlemesi durumunda, 4 aydan 1 yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür. Dolayısıyla, yalan ifade vermenin para cezası, belirli koşullar altında mümkün olabilir. Ancak, bu durum somut olaya göre değişiklik gösterebilir ve nihai ceza miktarı hakimin takdirine bağlıdır.

    Yalan tanıklık suçu Yargıtay'da bozulur mu?

    Yalan tanıklık suçu, Yargıtay'da bozulabilir. Yargıtay, yalan tanıklık suçunu işleyen bir sanığın mahkumiyetine karar verirken, sanığın bilinçli olarak gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu ve bu beyanın davanın seyrini etkilediğini belirlerse, cezayı ağırlaştırabilir. Ayrıca, yalan tanıklık suçunda etkin pişmanlık hükümleri de uygulanabilir ve bu durumda verilen ceza indirilebilir veya tamamen kaldırılabilir.

    Yalan söylemek hangi suçlara girer?

    Yalan söylemek, belirli durumlarda suç teşkil edebilir: 1. Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan: Kamu görevlisine veya resmi makamlara yalan beyanda bulunmak, Türk Ceza Kanunu'nun 206. maddesine göre üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılabilir. 2. Yalan Tanıklık: Hukuka aykırı bir fiil nedeniyle başlatılan soruşturma veya mahkemede yalan tanıklık yapmak, Türk Ceza Kanunu'nun 272. maddesine göre bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca, yalan söylemenin hakaret suçu kapsamında değerlendirilebileceği durumlar da vardır.

    CMK'ya göre şüpheli kimdir?

    CMK'ya göre şüpheli, "soruşturma evresinde, suç şüphesi altında bulunan kişi"dir. Savcılık tarafından hakkında soruşturma faaliyeti yürütülen kişi, soruşturma evresi bitene kadar şüpheli olarak nitelendirilir.

    Şüphelinin itirafı delil olur mu?

    Şüphelinin itirafı, delil olarak kabul edilebilir ancak bazı koşullara bağlıdır. Türk ceza hukuku sistemine göre, bir ceza davasının kapatılmasının ardından dosyanın yeniden açılabilmesi için yeni delillerin ortaya çıkması gerekmektedir. İtirafın delil olarak geçerli sayılabilmesi için: - Usulüne uygun olarak kaydedilmiş olması ve şüphelinin haklarının korunarak elde edilmiş olması gerekmektedir. - İtirafın, olayın aydınlatılmasına önemli katkıda bulunması ve suçun işlendiğine dair diğer kanıtlarla desteklenmesi gerekmektedir. - Yargı mercileri, itirafın ve diğer delillerin güvenilirliğini ve yeterliliğini tespit etmekle yükümlüdür.

    Suçun işlendiği konusunda kuvvetli bir şüphe varsa ne olur?

    Suçun işlendiği konusunda kuvvetli bir şüphe varsa, mahkumiyet kararı verilebilmesi için kesin ve inandırıcı delillerin bulunması gerekmektedir. Türk Ceza Hukuku'na göre, sadece şüpheye dayanarak bir kişinin suçlu bulunması mümkün değildir. Tutuklama kararı verilebilmesi için ise ayrıca şu koşulların sağlanması gerekir: - şüphelinin kaçma olasılığı; - delilleri karartma şüphesi; - katalog suçların varlığı (örneğin, soykırım, kasten öldürme, işkence, cinsel saldırı vb.).