Marko Paşa gazetesinin günlüklerini tutan şenlikli bir ortaoyunu. 1946'da Sabahattin Ali, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz ve Mustafa Mim Uykusuz tarafından çıkarıldı. Toplam 7 isim, 8 sahip ve 10 yazı işleri müdürüyle 77 sayı yayınlandı. Gazeteye karşı açılan 16 dava sonucu 8 yıl 2,5 aylık hapis cezası verildi
Bu video, Türk mizah yazarı Aziz Nesin'in hayatını, ateizm düşüncelerini ve eserlerindeki din eleştirisini inceleyen bir belgesel/akademik sunum formatındadır. 1915-1995 yılları arasında yaşamış olan Nesin, mizah, kısa öykü, tiyatro ve şiir dallarında pek çok eser sahibi bir yazar olarak tanıtılmaktadır.. Video, Nesin'in inançsızlığının kökenlerinden başlayarak, çocukluğundan, kız kardeşinin vefatından sonra yaşadığı inançsal kırılmalara, eğitim hayatı ve ateist kimliğini açıkça ilan etmesine kadar olan süreci anlatmaktadır. Daha sonra Nesin'in eserlerindeki ateizm yansımaları, roman ve şiirlerindeki dini eleştirileri, tarikatlara karşı tutumu ve ahiret inancına yönelik alaycı yaklaşımları detaylı şekilde incelenmektedir.. Videoda ayrıca Nesin'in televizyon programlarındaki demeçleri, oğlu Ali Nesin ile çocukları ile yapılan röportajlardan alınan bilgiler ve Türkiye'deki laiklik tartışmaları da ele alınmaktadır. Nesin'in "Tanrısal Adalet" adlı öyküsünde ahiret inancını nasıl eleştirdiği ve "Ben bir ateistim" ifadesiyle son ana kadar ateist duruşunu muhafaza ettiği de anlatılmaktadır.
Bu video, Aziz Nesin'in "Kambur Sabri'nin Radyosu" adlı hikâyesinin Rüştü Asyalı tarafından seslendirildiği bir radyo programıdır. Hikâyede Kambur Sabri (dokuz çocuğu olan bir çayhane sahibi), kızı Gözüm Kız, Dursun Ağa ve Cimbali Mehmet gibi karakterler yer almaktadır.. Video, İkinci Dünya Savaşı döneminde Kambur Sabri'nin çayhanesine ilk radyoyu getirmesiyle başlar ve çayhanenin "Radyolu Çayhane" olarak bilinmesiyle devam eder. Hikâye, Dursun Ağa'nın kaybolan baltası ve Cimbali Mehmet'in hırsızlığı olaylarını konu alır. Kambur Sabri'nin radyoyu susturmak için düğmeyi çevirdiğinde, kızı Gözüm Kız'ın radyonun arkasından haber uydurması ve Dursun Ağa'nın baltasının çalındığı haberi vermesi olayı yaşanır.. Bu olay sonucunda, diğer çayhanelerin müşterileri azalırken, Kambur Sabri'nin kahvesi popülerleşir ve "Kambur Sabri'nin radyosu" olarak bilinir. Video, radyo haberlerinde Dursun Ağa'nın baltasının bulunması ve hırsızın tespit edilmesiyle sona erer.
Tımarhane kelimesi Farsça'da "bakım" anlamına gelir. Eskiden tımarhanelere "şifahane" veya "dar-şifa" denilirdi. Günümüzde "ruh ve akıl hastalıkları hastanesi" olarak kullanılmaktadır
Bu video, 1993 yılında Sivas'ta gerçekleşen olayları anlatan bir belgeseldir. Belgeselde Aziz Nesin, Lütfü Kaleli, Vali Ahmet Kara Bilgin ve Refah Partili Belediye Başkanı gibi karakterler yer almaktadır.. Belgesel, Aziz Nesin'in dini görüşlerini ifade etmesiyle başlayan ve şehirdeki cemaatin tepkisiyle sonuçlanan olayları kronolojik olarak anlatmaktadır. Olaylar, pir sultan heykelinin yıkılması, Madımak Oteli'ne yapılan saldırı ve yangın ile devam etmekte, sonunda oteldeki 80 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanmaktadır. Belgesel, olayların anlatımının yanı sıra, Lütfü Kaleli'nin yaşadığı deneyimler ve Aziz Nesin'in kurtuluş hikayesi gibi kişisel anlatımlarla zenginleştirilmiştir.
İzmir Selçuk'taki Şirince'de 55 dönümlük arazi üzerine 2007'de kuruldu. Aziz Nesin'in vasiyeti üzerine oğlu Ali Nesin tarafından kuruldu. Matematik ve matematiğe bağlı bilimlerde eğitim ve araştırma merkezi
1915'te İstanbul'da doğdu, çocukluğunu işgal döneminde geçirdi. Kuleli Askeri Lisesi ve Harp Okulu'ndan mezun oldu. II. Dünya Savaşı'nda çeşitli görevlerde bulundu. Askerlikten "görev kötüye kullanma" suçlamasıyla atıldı
Bu video, Aziz Nesin'in yazdığı ve Kemal Sunal'ın canlandırdığı "Zübük" filminin tarihsel gelişimini anlatan bir belgesel formatındadır. Film, 1980 yapımı olup, Kartal Tibet'in yönetmenliğini ve Atıf Yılmaz'ın senaristliğini yapmıştır.. Video, Zübük karakterinin AKP'nin iktidar olmasıyla nasıl sansür kurbanı olduğu iddiasını ele alıyor. Film, vaatlerini yerine getirmeyen siyasetçi tipini hicveden bir eser olarak tanıtılmakta ve muhalif kesimin Zübük karakterini Erdoğan'a benzetmesiyle ekranlardan silindiği belirtiliyor. Son bölümde ise 45 yıl sonra Ezel Akay'ın yönetmenliğini yapacağı ve Ali Sunal'ın başrolde yer alacağı yeni bir Zübük filmi projesi duyuruluyor.
"Aykırı Sorular" adlı programda Türk tiyatrosunun dev ismi Rüştü Asyalı ile yapılan bir röportajdır. Rüştü Asyalı, Keloğlan karakterini canlandıran ve Aziz Nesin ile çalışmış bir aktördür.. Röportajda sanatın önemi, devlet tiyatrolarının işlevi, Türkiye'deki sanat kuruluşlarının durumu ve işçi hakları gibi konular ele alınmaktadır. Rüştü Asyalı, sanatın insanı insan kılan bir olguyu vurgularken, Atatürk'ün tiyatro mektebi kurma kararını anlatmaktadır. Ayrıca Nazım Hikmet'in şiirlerinden bölümler okunarak, Aziz Nesin'in Türkiye'deki durumu ve aydın düşmanlığı da tartışılmaktadır.. Röportajın sonunda sunucu, bir sonraki programda Rüştü Asyalı ile şairlerden bir seçkiyle müzikli, şiirli bir gece yapacaklarını belirtmektedir. Program, Metin Göktepe'nin anısına saygı duyarak başlamakta ve Nazım Hikmet ile devam etmektedir.
Bu video, Aziz Nesin'in romanından uyarlanan ve Kemal Sunal'ın canlandırdığı "Zübük" filmi hakkında bilgilendirici bir içeriktir.. Video, Zübük karakterinin sadece bir film değil, toplumsal bir eleştirinin aynası olduğunu vurgulayarak başlıyor. 1961 yılında yazılan romandan uyarlanan bu yapım, dönemin siyasetine ağır eleştiriler getiriyor. Zübük isminin anlamı, Kemal Sunal'ın karakteri canlandırma başarısı ve izleyicilerin bu karakteri gerçek hayatta görüp görmeyeceği konuları ele alınıyor. Video, Zübük'ün Türk sinemasının ve edebiyatının unutulmaz bir parçası olduğunu belirterek sona eriyor.
Dünya, varoluş sebebi ve üzerine konuşulacak çok şey olan bir yerdir. Dünya kimileri için tuzak, kimileri için cennettir
Aziz Nesin'in 1967'de yayımlanan eseri 68 baskı yaparak 525.000 adet çoğaltılmıştır. Eser, çocuklara yazılmış gibi görünse de büyüklere yönelik bir eserdir. Teknik olarak roman özelliği taşımayan eser, mesajlara odaklanmıştır
Bu video, Aziz Nesin'in "Kazık Giriyor" adlı hikayesinin okunuş formatında sunumudur. Hikaye, bir ülkenin halkı ve yetkilileri arasındaki olayları anlatmaktadır.. Hikaye, bir ülkede "kazık giriyor" diyen bir kişinin ortaya çıkmasıyla başlar ve zamanla bu ses tüm ülkeyi etkiler. Önce kolcular, subaşı, kadı, hekimbaşı, müderrisler ve sonunda padişah da "kazık giriyor" diye bağırmaya başlar. Ancak kimse giren kazığı görmez ve herkes birbirine yalancı olarak bakar. Sonunda padişah da bağırmaya başladığında, kimse ona inanmaz ve padişahın çevresindeki kişiler ona kazık çıkaramayacağını söyler. Hikaye, "Kazık Giriyor" adlı eserin sonunda sona erer.
Bu video, iki konuşmacının Aziz Nesin'in "Zübük" romanı ve 1981 yılında Kartal Tibet'in yönetmenliğinde Kemal Sunal'ın başrolünde çekilen filmi hakkında yaptığı bir sohbeti içermektedir.. Videoda öncelikle romanın 1961 yılında yayınlanıp 1981'de film haline getirildiği, ayrıca 1992'de Suriye'de dizi olarak uyarlandığı bilgisi paylaşılıyor. Konuşmacılar, "Zübük" kelimesinin zeybek kelimesinin türetilmesiyle oluştuğunu ve filmin bir siyasetçinin yükselişini, popülist söylemini ve sınıf atlama çabasını konu aldığını anlatıyor. Ayrıca filmin Türkiye'de yayın hakları konusunda yaşanan durum ele alınıyor.. Videoda, 2007'de Kanal 7'nin sadece televizyonda gösterme hakkını satın aldığı, yapımcının ise filmi bilerek ve isteyerek yayınlamadığı belirtiliyor. Zübük'ün temsil ettiği parti ve diğer mevzular nedeniyle filmin piyasada bulunmamasının nedenleri hakkında soru işaretleri dikiliyor.
Bu video, Aziz Nesin'in "Kazık" adlı hikayesinin okunuş formatında sunumudur. Hikayede bir padişah, kadı, hekimbaşı, müderrisler ve kent halkı gibi karakterler yer almaktadır.. Hikaye, bir ülkede yaşayan insanların kendi çıkarlarına düşkün olduğu bir toplumda başlar. Bir kişi "kazık giriyor" diye bağırmaya başladığında, başlangıçta kimse aldırmaz, ancak zamanla bu bağırtı giderek artar. Önce kadı, sonra hekimbaşı, müderrisler ve sonunda tüm kent halkı bu bağırtıya kulak verir. Sonunda padişah da "bana da kazık giriyor" diye bağırmaya başladığında, herkes ona inanır ve kazığa alışır. Hikaye, insanların gerçek sorunları görmezden gelerek kendi çıkarlarına odaklandıklarını ve sonunda gerçek sorunları bile göremediklerini anlatmaktadır.
Bu video, 1 Nisan'da gerçekleşen "Mucize Aynalar" adlı film galasında yapılan röportajları içeriyor. Film, Tolga Örnek'in senaryolaştırdığı, Aziz Nesin'in altı farklı öyküsünden esinlenerek yapılmış bir kara komedi filmi.. Videoda film ekibi, oyuncular ve izleyiciler film hakkında görüşlerini paylaşıyor. Film, Aziz Nesin'in öngörülerini yansıtan bir mucit karakteri ve farklı öyküleri bir araya getiren bir kurgu sunuyor. Oyuncular, filmdeki performanslarından ve Aziz Nesin'in hikayelerini canlandırmaktan duydukları heyecandan bahsediyor. İzleyiciler ise filmi çok beğendiklerini, komik olduğunu ve Aziz Nesin'in mizahını özlediklerini belirtiyor. Film 5 Nisan'da sinema salonlarında gösterime girecek.
Bu video, "Mucize Ayna" adlı filmin oyuncularıyla yapılan bir röportajdır. Röportajda Cengiz Bozkurt ve diğer oyuncular yer almaktadır. Cengiz Bozkurt, filmde karı-koca rolünü oynayan ve aynanın mucidini canlandıran bir oyuncudur.. Röportajda film hakkında bilgiler verilmektedir. Film, Aziz Nesin'in öykülerinden uyarlanmıştır ve 30 yıl sonra geçen bir hikayeyi anlatmaktadır. Hikayede, bir ayna mucidi olan Cengiz Bozkurt ve eşi, bu aynayı geliştirmek ve patentini almak için çalışırken, aynanın mucidi Cengiz'in aile bulma çabaları ve ambulans şoförü olan bir karakterin hayallerine ulaşma hikayesi paralel olarak ilerlemektedir. Filmde yapay zeka ile benzerlikler de vurgulanmaktadır.
Bu video, Aziz Nesin'in yazdığı ve 1980 yılında vizyona giren Zübük filmi ve kitabının detaylı bir analizini sunuyor. Konuşmacı, filmi izlediğini ve kitabı okuduğunu belirterek, filmin ve kitabın gizli mesajlarını ortaya çıkarmayı amaçlıyor.. Video, Zübük filmi ile kitabı arasındaki farkları açıklayarak başlıyor ve ardından filmin siyasi eleştirilerini detaylı şekilde inceliyor. Zübük karakterinin Necmettin Erbakan ve Süleyman Demirel'i temsil ettiği, filmin 12 Eylül darbesinden bir gün önce vizyona girdiği ve bu nedenle komplo teorilerine açık olduğu belirtiliyor. Konuşmacı, filmin siyasi figürleri, demokrasiyi ve popülist liderleri eleştirerek, halkın taleplerinin yansıması olarak Zübük karakterinin nasıl ortaya çıktığını anlatıyor.