Galleons were large sailing ships developed in Spain and Portugal. Term "galeon" originated from Venetian oared vessels in 15th century. Pedro Menéndez and Álvaro de Bazán designed definitive long-hulled galleon in 1550s
Musket appeared as smoothbore weapon in early 16th century. Term "musket" first recorded in Europe in 1499. Heavy arquebus version emerged by 1521, capable of penetrating plate armour. Musketeers first infantry to give up armor completely
Bu video, Mustafa Serdar adlı bir konuşmacının yer aldığı bir program formatındadır. Konuşmacı, Hacı Bektaş ve Bektaşilik hakkında tarihsel bilgiler paylaşmaktadır.. Video, Hacı Bektaş'ın tarihi kişiliği ve Bektaşilik'in gerçek manada nasıl organize edildiği konusunu ele almaktadır. Konuşmacı, Hacı Bektaş döneminde Bektaşilik'in olmadığını, bu tarikatın 16. yüzyılda Balım Sultan tarafından organize edildiğini belirtmektedir. Ayrıca Fatih'teki Vefa semtindeki gelenekle ilgili bilgiler verilmekte ve programın sekiz yüz yıl öncesine ait bir konu ele aldığını ifade etmektedir.
Renaissance in Italy and Europe led to important scientific discoveries. Copernicus proposed heliocentric universe, challenging Ptolemy's theory. Galileo invented thermometer and made significant scientific contributions. Copernicus published his theory of Sun-centered universe in 1543
Bu video, Osmanlı tarihinde önemli bir olayı anlatan tarihsel bir anlatımdır. Anlatımda Kanuni Sultan Süleyman, oğlu Şehzade Mustafa, Hürrem Sultan, Rüstem Paşa ve diğer Osmanlı devlet adamları yer almaktadır.. Video, Şehzade Mustafa'nın 1553 yılında Konya'da idam edilmesini detaylı şekilde anlatmaktadır. Şehzade Mustafa'nın babasının yanına gitme kararını, idam sürecini ve sonrasında yaşanan olayları kronolojik olarak aktarır. Ayrıca, Hürrem Sultan ve Rüstem Paşa'nın Şehzade Mustafa'yı ortadan kaldırmak için sahte mektuplar göndermesi, Şehzade Mustafa'nın ölümünden sonra yaşanan isyanlar ve Osmanlı tarihindeki taht mücadelesi hakkında bilgiler verilmektedir.
Bu video, Kadir Gümüş tarafından sunulan bir Türk Dili ve Edebiyatı dersidir. Öğretmen, tahtada notlar alarak öğrencilere hitap ederek Divan Edebiyatı'ndaki önemli şairleri ve eserlerini anlatmaktadır.. Videoda 16. yüzyıl Divan Edebiyatı sanatçıları kronolojik olarak ele alınmaktadır. Zati, Hayali (Hafız-ı Şirazi), Baki, Nevi, Lami Çelebi, Gelibolu'lu Mustafa Ali, Bağdat-ı Ruhi, Taşlıcalı Yahya, Şah İsmail ve Seyyid Bey gibi şairlerin hayatları, eserleri ve edebi özellikleri detaylı şekilde açıklanmaktadır. Ayrıca Baki ve Fuzuli arasındaki karşılaştırmalar yapılarak, Fuzuli'nin "Leyla ve Mecnun" mesnevisi gibi önemli eserler üzerinde durulmaktadır.. Video, sınavlarda çıkabilecek önemli bilgileri vurgulayarak öğrencilere yardımcı olmayı amaçlamakta ve 17. yüzyılın anlatımının bir sonraki videoda devam edeceği belirtilmektedir. Tezkireler, seyahatnameler ve tarih kitapları hakkında da bilgiler verilmektedir.
1500'de Cabral Brezilya'yı keşfetti, Osmanlılar Lepanto'da Venediklileri yendi. 1503'te İspanya, Fransa'yı barutlu silahlarla ilk kez mağlup etti. 1566-1648 arasında Seksen Yıl Savaşları yaşandı. 1580'de İspanya ve Portekiz birleşti, 1640'a kadar sürdü
Yavuz Sultan Selim'in Safevîlerle çatışması ve Dulkadiroğulları'nın ilhakı gerilimi artırdı. 1514'te Çaldıran Muharebesi'nde Safevîler yenildi. 1515'te Turnadağ Muharebesi'nde Dulkadiroğulları Osmanlı'ya katıldı
İstanbul'da doğdu, Silivrikapı tekkesi şeyhi Seyyid Nizameddin Ahmed Efendi'nin oğludur. İbrahim Ümmî Sinan'dan Halvetiyye tarikatında eğitim aldı. 1601'de İstanbul'da vefat etti ve Silivrikapı Emirler Tekkesi'ne defnedildi
Bu video, 16. yüzyılda İspanya ve Portekiz'in nasıl küresel bir ekonomi kurulmasına katkıda bulunduğunu anlatan eğitici bir içeriktir. William Adams adlı İngiliz gemici ve 1598 yılında Japonya'ya giden Flemenk gemi filosu hikayesi üzerinden konu anlatılmaktadır.. Video, 1598 yılında William Adams'ın Japonya'ya gidişi ve orada Portekiz rahiplerinin bulunduğu hikayesiyle başlayıp, Portekiz'in Hint Okyanusu ve Doğu Hindistan'daki ticaret merkezi imparatorluğu, İspanya'nın Amerika kıtasındaki sömürge imparatorluğu ve bu iki ülkenin küresel ekonomi üzerindeki etkilerini kronolojik olarak anlatmaktadır. Özellikle gümüş ticareti, köle ticareti ve kalyon ticareti gibi konular üzerinde durularak, 16. yüzyılın sonunda İber Birliği döneminde bu iki ülkenin ticaret ağlarının nasıl birleştiği açıklanmaktadır.
Fasaş TV'de yayınlanan bu eğitim videosunda, konuşmacı Montaigne hakkında detaylı bilgiler sunmaktadır. Konuşmacı, Montaigne'i çok sevdiği bir yazar olarak tanıtmaktadır.. Video, Montaigne'in 1533 yılında Fransa'da doğuşundan başlayarak hayatı, düşünceleri ve eserleri hakkında kapsamlı bilgiler içermektedir. Montaigne'in soylu bir aileden geldiği, eğitim sistemi sorgulaması, iç gözlem (zen-bubble) düşünce biçiminin kurucusu olarak kabul edildiği ve ahlak konularındaki takıntısı anlatılmaktadır. Ayrıca "Denemeler" kitabının 16. yüzyılda yazılmış olmasına rağmen günümüzde bile geçerli olduğu ve özellikle 10-15 yaş aralığındaki çocukların okuması gereken bir eser olduğu vurgulanmaktadır.. Videoda Montaigne'in şüpheciliği, dünya vatandaşlığı kavramı, insan portreleri ve tanrı mefhumuna bakışı gibi düşünceleri ele alınmakta, "varlığınızdan sadakatle nasıl zevk alacağınızı bilmek mutlak ve deyim yerindeyse ilahi mükemmelliktir" sözüyle sonlanmaktadır.
Bu video, bir kale ziyareti sırasında çekilmiş tarihi bir belgesel formatındadır. Videoda bir anlatıcı ve kale içindeki kişiler yer almaktadır.. Video, 13. yüzyılda Katarlıların işgaline uğramış ve 1572-1599 yılları arasında Osmanlı'nın eline geçmiş bir kaleyi konu almaktadır. Anlatıcı, 15. yüzyıldan kalma bu kaleyi ve Osmanlıların 1572 yılında ele geçirmesini anlatmaktadır. Videoda ayrıca kale içindeki kişilerin konuşmaları ve "hepsi senin mi?" gibi sorular da yer almaktadır.
Bu video, bir tarih programı formatında olup, sunucu ve bir konuk arasında geçen bir soru-cevap oturumudur.. Video, Osmanlı Devleti'nin en geniş sınırlarına ne zaman ulaştığı sorusunu ele alıyor. Konuk, genellikle Kanuni Sultan Süleyman döneminde en geniş sınırlarına ulaştığı düşünülen Osmanlı'nın, aslında 16. yüzyılın sonlarına kadar uzanan bir genişleme döneminde daha geniş bir coğrafyaya sahip olduğunu açıklıyor. Kıbrıs, Eğri, Girit ve Kamaniçe gibi önemli fetihlerin Kanuni'den sonra gerçekleştiği belirtiliyor. Ayrıca, Osmanlı'nın gerilemesinin sadece sınırların gerilemesinden ibaret olmadığı, ekonomik açıdan da genişlemeye devam ettiği vurgulanıyor.
Bu video, coğrafi keşifler çağını anlatan eğitim içeriğidir. Bartelmi Diaz, Vasco de Gama, Kristof Kolomb ve Macellan gibi önemli keşifcilerin çalışmaları detaylı olarak anlatılmaktadır.. Video, 15. ve 16. yüzyıllarda Avrupa'da başlayan coğrafi keşiflerin nedenlerini, önemli keşifleri ve sonuçlarını kronolojik olarak ele almaktadır. Keşiflerin Portekiz ve İspanya'nın başlattığı, ardından İngiltere, Fransa ve Hollanda'nın da katıldığı süreç anlatılmaktadır. Ayrıca, bu keşiflerin Avrupa'ya getirdiği olumlu etkiler ve Osmanlı Devleti'ne olan olumsuz etkileri de detaylı şekilde açıklanmaktadır.
Bu video, 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu ve Macaristan Krallığı arasındaki çatışmaları anlatan tarihsel bir belgeseldir. Videoda Kanuni Sultan Süleyman, Macaristan Kralı II. Layoş, Pargalı İbrahim Paşa ve Macar komutanı Tomori gibi tarihi karakterler yer almaktadır.. Video, 1526 yılında Mohaç Ovası'nda gerçekleşen Osmanlı-Macaristan savaşı öncesindeki siyasi ve askeri hazırlıkları, savaşın ilk aşamalarını ve sonunda Osmanlı ordusunun zaferini kronolojik olarak anlatmaktadır. Savaşın hazırlık aşamasından başlayarak, Osmanlı ordusunun stratejisi, Macar süvarilerinin hücumları ve Osmanlı ordusunun yeniçerilerin yaylım ateşiyle dengeyi kurması detaylı şekilde ele alınmaktadır.. Videoda ayrıca dönemin askeri ekipmanları, özellikle Macar süvarilerinin kalkanları ve Osmanlı topçularının özellikleri hakkında bilgiler sunulmaktadır. Savaşın sonunda Tomori'nin ölümü, Macar Kralı Layoş'un kaçışı ve Osmanlı ordusunun zaferiyle Avrupa'da söz hakkına sahip en büyük güçlerden biri haline gelmesi de anlatılmaktadır.
Bu video, bir tarih dersi formatında Osmanlı İmparatorluğu'nun 16. yüzyılda Avrupa'daki yükselişini ve siyasi yapısını anlatan bir sunumdur. Konuşmacı, Fatih Sultan Mehmet ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerindeki Osmanlı İmparatorluğu'nun genişlemesini ve diplomatik ilişkilerini detaylı şekilde açıklamaktadır.. Video, Osmanlı İmparatorluğu'nun "Asrı Süleyman" olarak bilinen yüksek doruk noktasını ele alarak, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethetmesinden sonra Eflak-Boğdan, Arnavutluk, Sırbistan, Bosna-Hersek, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman, Karaman,
Bu video, Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşanan Celali İsyanları hakkında tarihsel bir anlatım sunmaktadır. Bozoklu Şeyh Celal, Baba Zünnun, Kalederşah, Kara Yazıcı Abdülhalim, Deli Hasan ve Kalendeoğlu Mehmet gibi isyan önderlerinin hayatları ve faaliyetleri detaylı olarak anlatılmaktadır.. Video, 1519 yılında Bozoklu Şeyh Celal tarafından başlatılan ve 1610 yılına kadar devam eden Celali İsyanlarının kronolojik gelişimini ele almaktadır. İsyanların nedenleri, isyan önderlerinin kimlikleri ve isyanların nasıl geliştiği kronolojik olarak anlatılmaktadır.. Videoda ayrıca Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde yaşanan isyanlar, Osmanlı kuvvetlerinin isyanları bastırma çabaları ve isyanların sonuçları da detaylı şekilde ele alınmaktadır. İsyanların ekonomik nedenleri, Osmanlı Devleti'nin vergi politikaları ve ticaret yollarının değişimi gibi faktörler de açıklanmakta, isyanların sonucunda yaklaşık 100-200 bin insanın hayatını kaybettiği belirtilmektedir.
Bu video, 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu ve İspanya Engizisyonu arasındaki çatışmaları konu alan bir tarihi drama dizisidir. Ana karakterler arasında Şehzade Osman, Malkoçoğlu Ali Bey (Korsan Oje), Prenses Elena, Prenses Selena, Lucio (Engizisyon temsilcisi) ve Yunus Baba bulunmaktadır.. Video, Engizisyon'un Osmanlı himayesindeki Enes kentini yakıp yıktığı ve Şehzade Osman'ı kaçırdığı olayı anlatmaktadır. Osmanlı Sultanı II. Beyazıt, şehzadenin kurtarılması için Malkoçoğlu Ali Bey'i görevlendirmiştir. Hikaye, Malkoçoğlu'nun şehzadeyi kurtarma çabaları, Engizisyon'un planları ve sonunda Malkoçoğlu, Elena ve Yunus Baba'nın engizisyon mahkemesinde yakılarak ölüme mahkum edilmesiyle devam eder.. Dizide ayrıca Prenses Elena ile Malkoçoğlu arasındaki ilişkiler, Engizisyon'un Müslümanları ve şehzade Osman'ı ele geçirmek için yaptığı planlar, Maria'nın zorla evlendirilmesi ve sarayda casusluk ve ihanet konuları da işlenmektedir.