YunusEmre

"Yâr-ı sâdık bilir hâlden, aşk dersini alır gülden" dizeleri, Bestami Yazgan'ın "Sevenlere Selam Olsun" adlı şiirinden bir bölümdür. Bu dizelerin anlamı şu şekilde açıklanabilir: Yâr-ı sâdık: Sadık dost. Hâlden bilmek: Durumu anlamak. Aşk dersini almak: Aşk konusunda ders almak, bu dersi gülden öğrenmek (gül, aşkı temsil eder). Karşılıksız tâ gönülden: Karşılık beklemeden, içten bir şekilde sevmek. Şiirin tamamı, sevgi ve muhabbet temalarını işler.

"Derdi dünya olanın, dünya kadar derdi vardır" sözü, Yunus Emre'ye aittir. Yunus Emre'nin bir şiiri olarak değil, vecize sözlerinden biri olarak bilinmektedir.

"Bir Garip Ölmüş Diyeler", Yunus Emre'nin bir şiiridir. Şiirin tamamı şu şekildedir: > "Bir garip ölmüş diyeler Üç günden sonra duyalar Soğuk su ile yuyalar Şöyle garip bencileyin Hey Emre'm Yunus biçare Bulunmaz derdine çare Var imdi gez şardan şara Şöyle garip bencileyin".

"Cümleler doğrudur sen doğru isen, doğruluk bulunmaz sen eğri isen" sözü, Yunus Emre'ye aittir.

"Ey söz aslını anlamayan sanır bu söz benden gelir" dizesi, Yunus Emre'ye aittir. Bu dize, "Ey Sözlerin Aslın Bilen" adlı şiirden bir bölümdür.

Yunus Emre, insana evrensel insani değerler üzerinden bakan bir şairdir. İnsana bakışında öne çıkan bazı unsurlar şunlardır: İnsan sevgisi ve hoşgörü. Maneviyat ve kendini tanıma. Adalet ve eşitlik. Barış ve birlik. Dini ve evrensel bakış. Öz sorumluluk. Dilde sadelik.

Yunus Emre 29. bölümünün neden olmadığına dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, "Yunus Emre Aşkın Yolculuğu" dizisinin 29. bölümüne aşağıdaki kaynaklardan ulaşılabilir: YouTube. trt1.com.tr. diyanet.tv.

"Ötme Bülbül" şiiri, Yunus Emre'ye aittir. Bu şiir, aynı zamanda "Bülbül Kasidesi" olarak da bilinir.

"Men arefe nefsehu" sözünün kime ait olduğu konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Hz. Ali veya tasavvuf büyüklerine nispet edilir. Evliyaullah’ın keşfiyle sabit olan bir hadis olarak kabul edilir. Muhyiddin İbn Arabi gibi bazı tasavvuf erbabı tarafından hadis olarak telakki edilmiştir. Ancak, bazı kaynaklarda bu sözün hadis olarak kabul edilmediği, Yahya b. Muaz er-Râzi’nin sözü olduğu belirtilmektedir.

Yunus Emre'nin felsefesi, sevgi, aşk ve ahlak üzerine kuruludur. Bazı temel görüşleri: İlahi aşk: Tasavvuftaki nihai hedefi, ilahi aşka ulaşmaktır. Mertebeler: İlahi öze ulaşmak için şeriat, tarikat, marifet ve hakikat gibi mertebelerden geçilmesi gerektiğini savunur. Değerlilik ve panteizm: Tanrı'nın her şeyde bulunduğunu ve "değerlilik" kavramının saçma olduğunu belirtir. Sevgi ve ahlak: Sevginin toplumdaki eksikliğini hisseder ve birbirini sevmenin önemini vurgular. Ölüm ve yokluk: Ölümü, yokluğa atılan bir adım değil, yeni bir hayatın başlangıcı ve ilahi sevgiliye kavuşma olarak görür.

Yunus Emre'nin "Sensin Bize Bizden Yakın" şiiri, Allah'ın varlığını, yakınlığını ve bazı felsefi soruları ele alır. Şiirde işlenen bazı temalar: Allah'ın yakınlığı: "Sensin bize bizden yakın, görünmezsin hicap nedir" dizesiyle Allah'ın insana yakın olduğu, ancak bu yakınlığın anlaşılamadığı ifade edilir. Allah'ın tekliği: "Şerikin yok senin haşa, suçlu kimdir ikap nedir" dizesiyle Allah'ın tek olduğu ve başka bir ortak kabul etmediği vurgulanır. Felsefi sorular: "Bu işleri kimdir düzen, bu suale cevap nedir" dizeleriyle hayatın ve olayların düzenleyicisi üzerine sorular sorulur. Şiir, Yunus Emre'nin tasavvufi ve felsefi düşüncelerini yansıtır.

Yunus Emre'nin en önemli özelliklerinden bazıları şunlardır: Türk tasavvuf edebiyatının önemli şairlerinden olması. Türkçenin Anadolu'da yayılmasına ve gelişmesine katkıda bulunması. Halk edebiyatının gelişmesinde önemli rol oynaması. Tasavvufi şiirin en önemli temsilcilerinden biri olması. Sade ve akıcı bir dil kullanması. Şiirlerinde aşk, tasavvuf, insan sevgisi, tevazu, kardeşlik ve ölüm gibi temaları işlemesi. Didaktik bir yaklaşım sergileyerek ahlaki ve felsefi dersler vermesi. Evrensel bir figür olarak kabul edilmesi. Toplumda birlik ve sevgiyi teşvik etmesi.

Yunus Emre Aşkın Yolculuğu dizisinin 28. bölümünde yaşanan bazı olaylar şunlardır: Yunus, Candaroğlu Argun Bey’in verdiği altınlarla vazifeye gider. Yunus, bir oyunun içinde olduğunu anlar ve konağa geri dönmek için yola düşer. Dönüş yolunda Şahin Bey’in tuttuğu bir hırsız tarafından soyulur. Yunus, Candaroğlu Argun Bey’in huzuruna çıkar ve Şahin Bey tarafından hırsızlıkla suçlanır. Bu olaydan sonra Candaroğlu Argun Bey, Şahin Bey’e duyduğu şüphe nedeniyle neler yapacaktır ve altınların nasıl haberdar olduğunu öğrenebilecek midir? Molla Kasım’ın Tapduk Emre ile çıktığı yolculuk ne gibi sonuçlar doğuracaktır? Tapduk Emre nasıl bir oyuna şahit olacaktır? Candaroğlu Argun Bey, Tapduk Emre’nin dergâhına ne bağışlayacaktır? Yunus neden kadıya gitmek isteyecektir? Bu soruların cevapları, 28. bölümde açıklanmıştır.

"Gezdim Halep ile Şamı, Eyledim İlmi Talep" sözü, Yunus Emre'ye atfedilmektedir.

"Dervişlik baştadır, tacda değildir" sözü, Yunus Emre'ye aittir.

"Bir Ben Var Benden İçeri" şiiri, Yunus Emre'ye aittir.

Yunus Emre'nin "Güzel bir iş yapmak istediğin zaman acele et, gizli tut ve onu gözünde küçült" sözü, şu anlamlara gelebilir: Hayırlı güzel başlangıç, niyet ve girişim, fikir ve vizyonları çevreyle paylaşmadan önce sakin bir kafayla düşünmek. Parlak fikirleri ve umuda dair işleri, kıskançlık, nazar veya düşük algı gibi olumsuz etkilerden korumak için seçici davranmak. Acele etmenin, enerji ve motivasyonu artırabileceği, gizli tutmanın ise dış etkenlerden kaynaklanabilecek olumsuz müdahaleleri önleyebileceği düşüncesi. Bu söz, bilimsel bir temele dayanmamakta olup, kişisel yorumlara açıktır.

"Gönül Çalab'ın Tahtı", Yunus Emre'ye ait bir şiirdir.

"Bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz" sözü, senarist İsa Yıldız'a aittir. Bu söz, 2015 yılında yayınlanan "Yunus Emre - Aşkın Yolculuğu" adlı televizyon dizisinde kullanılan bir repliktir.

Yunus Emre Aşkın Yolculuğu dizisinin 45. bölümü yayınlanmamıştır çünkü dizi, 44. bölümüyle final yaparak sona ermiştir.