Yükümlülükler

Denetimli serbestliğe gidememenizin birkaç nedeni olabilir: 1. Tebligata Uymamak: Denetimli serbestlik kararlarının kaydedilmesinden itibaren yükümlülere üç iş günü içinde tebligat yapılır ve bu tebligatta on gün içinde müdürlüğe başvurulması gerektiği belirtilir. 2. Yükümlülükleri İhlal Etmek: Denetimli serbestlik programına ve yükümlülüklere uymamakta ısrar etmek, kararın geri alınmasına neden olabilir. 3. Adres Değişikliği Bildirmemek: Yerleşim yeri adresinizi değiştirdiğinizde bunu denetimli serbestlik müdürlüğüne bildirmeniz gerekmektedir. 4. Askerlik veya Mahpusluk Durumu: Askere alınan veya mahpusluk durumu sona eren yükümlülerin on gün içinde denetimli serbestlik müdürlüğüne müracaat etmeleri gerekmektedir.

Denetimli serbestlik imza ihlali, bir yıl içinde üç kez kasıtlı ve mazeretsiz olarak yükümlülüklerin ihlal edilmesi durumunda gerçekleşmiş kabul edilir.

Asli edim ve yan edim, borç ilişkisinden doğan yükümlülüklerin iki farklı türüdür. Asli edim, sözleşmenin esaslı unsurlarının yerine getirilmesidir. Yan edim ise, edimin hazırlanması, gerçekleştirilmesi ile ilgili olan yükümlülüklerdir. Yan edim yükümlülükleri, asli edim gibi ayrı talep edilebilir ve ayrı dava edilebilir.

Güney Kore'de askerlik hizmeti bittikten sonra, erkekler 7 yıl boyunca 1 günlük zorunlu idmanlara katılmak zorundadırlar.

Denetimli serbestliği ihlal eden hükümlünün durumu açıklanır ve bu ihlal aşağıdaki sonuçlara yol açabilir: 1. Uyarı ve Tekrar Tebligat: Hükümlü, yükümlülüklerini yerine getirmediğinde vaka sorumlusu tarafından yazılı olarak uyarılır ve bu uyarı tebliğ edilir. 2. Dosyanın Kapatılması: Bir yıl içinde mazeretsiz ve kasıtlı olarak üç kez ihlal durumunda, dosyanın kapatılması süreci başlatılır. 3. Ceza İnfaz Kurumuna Gönderilme: Uyarı ve tebligata rağmen yükümlü on gün içinde müdürlüğe müracaat etmezse, denetimli serbestlik kararı kaldırılarak hükümlü ceza infaz kurumuna gönderilir. 4. Hapis Cezasının Hapse Çevrilmesi: Seçenek yaptırım veya tedbir, hapse çevrilebilir. 5. Koşullu Salıverilme Kararının Geri Alınması: Koşullu salıverilme kararı geri alınabilir.

İş sağlığı ve güvenliği işveren yükümlülükleri beş ana kategoriye ayrılır: 1. Risk Değerlendirmesi ve İş Sağlığı Güvenliği Planı (İSGP): İşveren, işyerindeki tehlikeleri ve riskleri belirlemek ve bu risklere karşı koruma tedbirleri geliştirmek için risk değerlendirmesi yapmak zorundadır. 2. Eğitim ve Bilgilendirme: İşverenler, çalışanlarına iş sağlığı ve güvenliği konularında eğitim vermek ve bu konularda düzenli olarak bilgilendirme yapmakla sorumludur. 3. Kişisel Koruyucu Donanım (KKD): İşverenler, çalışanların gerektiğinde kullanmaları için kişisel koruyucu donanım sağlamakla yükümlüdür. 4. İş Hijyeni: İşverenler, işyerinde iş hijyeni koşullarını sağlamakla sorumludur. 5. Acil Durum Planları ve Tatbikatlar: İşverenler, acil durumlar için planlar yapmalı ve periyodik olarak tatbikatlar düzenlemelidir.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'na göre işveren yükümlülükleri şunlardır: 1. Çalışanların Sağlık ve Güvenliğini Sağlama: İşverenler, çalışanlarının güvenli ve sağlıklı bir ortamda çalışmasını sağlamak zorundadır. 2. İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi Verme: İşverenler, çalışanlarına iş sağlığı ve güvenliği eğitimi vermekle yükümlüdür. 3. Risk Değerlendirmesi Yapma: İşverenler, iş yerlerinde karşılaşılabilecek tehlikeleri belirleyerek risk değerlendirmesi yapmak zorundadır. 4. İş Güvenliği Uzmanı ve İşyeri Hekimi Bulundurma: İşverenler, iş yerinin tehlike sınıfına ve çalışan sayısına bağlı olarak iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirmek zorundadır. 5. İş Kazalarını ve Meslek Hastalıklarını Bildirme: İş kazalarının ve meslek hastalıklarının kayıt altına alınması ve bildirilmesi zorunludur. 6. Kişisel Koruyucu Donanım Sağlama: İşverenler, çalışanların güvenliği için gerekli kişisel koruyucu donanımları (KKD) temin etmekle yükümlüdür. 7. Acil Durum Planları ve Tatbikatlar Düzenleme: İşverenler, acil durumlara karşı planlar oluşturmak ve tatbikatlar düzenlemek zorundadır. 8. Çalışan Temsilcisi Atama: 50 ve daha fazla çalışanı olan iş yerlerinde, çalışan temsilcisi atanması zorunludur.

Asli yük, borç ilişkisinden doğan yükümlülükler kapsamında, sözleşmenin esaslı unsurlarının yerine getirilmesini ifade eder. Örneğin, bir otomobil satım sözleşmesinde, satıcının malı teslim etmesi ve alıcının satış bedelini ödemesi asli yük olarak kabul edilir.

İadeyi taahhütlü kefalet, sanığın yükümlülüklerini yerine getirdiği zaman iade edilir.