Veteriner

Köpek yavrularının ishal olmasının birkaç yaygın nedeni vardır: 1. Beslenme Değişiklikleri ve Yanlış Beslenme: Ani diyet değişiklikleri, uygun olmayan gıdaların tüketilmesi veya gıda intoleransları ishale yol açabilir. 2. Parazitler: Bağırsak kurtları, giardia ve coccidia gibi parazitler ishalin yaygın nedenleridir. 3. Enfeksiyonlar: Bakteriyel ve viral enfeksiyonlar, özellikle bağışıklık sistemi zayıf köpeklerde ishale neden olabilir. 4. Stres: Yeni bir eve taşınma veya sahibinden ayrılma gibi durumlar yavru köpeklerde strese yol açarak ishale neden olabilir. 5. Zehirlenme: Ev içi bitkiler, zehirli maddeler veya uygunsuz ilaç kullanımı ishale sebep olabilir. İshal 24-48 saat içinde düzelmezse veya kanlı dışkı, şiddetli kusma gibi belirtiler görülürse derhal veteriner hekime başvurulmalıdır.

Köpeklerde kene için kullanılabilecek ilaçlar şunlardır: 1. Topikal Kremler: Kürek kemikleri arasındaki deriye uygulanan, keneleri kovan ve öldüren bileşenler içeren kremler. 2. Ağızdan Alınan Tabletler: Köpeğin vücudu tarafından emildikten sonra kana karışarak keneyi zehirleyen ilaçlar. 3. Kene Tasmaları: Keneleri kovan ve öldüren böcek ilaçları içeren tasmalar, birkaç ay boyunca koruma sağlar. 4. Şampuanlar: Temas hâlinde keneleri öldüren insektisitler içeren şampuanlar. Bu ilaçların kullanımı öncesinde mutlaka bir veteriner hekime danışılmalıdır.

İshal olan hayvanların iyileşme süresi, ishale neden olan faktöre ve durumun ciddiyetine bağlı olarak değişir. Hafif ishal vakaları genellikle 1-2 gün içinde kendiliğinden geçer. Veteriner hekim, gerekli testleri yaparak ishale neden olan etkenleri belirler ve uygun tedaviyi başlatır.

Yavrusunu veterinere taşıyan köpek olayı, İstanbul'un Beylikdüzü ilçesindeki Adnan Kahveci Mahallesi'nde bulunan bir veteriner kliniğinde gerçekleşmiştir.

Muhabbet kuşunda ishal 2 ile 5 gün arasında sürebilir. Eğer ishal 24 saatten fazla devam ederse, kuş yem yemeyi tamamen bırakırsa veya dışkıda kan, sümüksü yapı veya yoğun kötü koku varsa, bu belirtiler ciddi bir enfeksiyonun habercisi olabilir ve vakit kaybetmeden bir veteriner hekime başvurulmalıdır.

Dış parazitler için kullanılan ilaçlar, hayvan türüne ve parazit çeşidine göre değişiklik gösterir. Bazı dış parazit ilaçları ve uygulama yöntemleri: Pour on ve spot on formülasyonlar: Büyükbaş hayvanlarda tercih edilir, sırt derisine uygulanır. Daldırma yöntemi: Hayvanlar, ilaçlı su dolu havuza batırılır, bu yöntem daha çok küçükbaş hayvanlar için kullanılır. Toz şeklindeki ilaçlar: Tüylerin arasına serpilir ve deri üzerine gelecek şekilde ovuşturulur. Spreyler: Kolay uygulanan formülasyonlardır, ilaç kutusu sallandıktan sonra belirli bir mesafeden bölgeye püskürtülür. Enjeksiyonlar: Deri altına veya kas dokusu içine enjekte edilerek kullanılır. Dış parazit ilaçları, veteriner hekim kontrolünde kullanılmalıdır.

Kulak küpesi olmayan hayvanların kesilmesi yasaktır.

Dış parazit damlasının yan etkileri şunlardır: 1. Düşük Dereceli Alerjik Reaksiyonlar: Deri döküntüleri, kaşıntı ve kızarıklık gibi alerjik reaksiyonlar görülebilir. 2. Sinir Sistemi Etkileri: Damlalar, kedinin sinir sistemi üzerinde etkili olabilecek kimyasal maddeler içerebilir ve bu durum koordinasyon bozukluğu, kas titremeleri gibi belirtilere yol açabilir. 3. Sindirim Sistemi Üzerindeki Etkiler: İshal, kusma ve iştahsızlık gibi sindirim sistemi sorunları ortaya çıkabilir. 4. Deri İrritasyonu: Uygulama yerinde aşırı kaşıntı veya kızarıklık şeklinde deri irritasyonu görülebilir. 5. Zehirlenme: Yanlış uygulama, aşırı doz veya güvenilir olmayan ürünlerden kaynaklanan zehirlenmeler de mümkündür. Bu yan etkilerin önlenmesi için dış parazit damlalarının kullanım talimatlarına uyulması ve veteriner hekimin önerdiği ürünlerin tercih edilmesi önemlidir.

Kedilerde yoğun bakım, kritik durumdaki kedilere uzman veteriner hekimler ve özel ekipmanlar tarafından 24 saat boyunca verilen tıbbi destektir. Yoğun bakım süreci şu adımları içerir: 1. Tedavi Protokolü: Kedinin muayenesi yapıldıktan sonra, hastalığın ciddiyetine göre bir tedavi protokolü oluşturulur. 2. Özel Bakım Üniteleri: Kedinin, vücut ısısı, kalp atış hızı ve kan basıncı gibi hayati bulgularının sürekli izlendiği özel kafes ve yoğun bakım ünitelerine alınması. 3. Destekleyici Tedaviler: Solunum desteği, sıvı tedavisi, ilaç uygulamaları, kan transfüzyonu gibi yaşam destekleyici tedaviler. 4. Düzenli Kontrol: Kedinin durumunun günde üç kez fiziksel muayene ile kontrol edilmesi ve dışkı, idrar, yeme ve içme alışkanlıklarının kaydedilmesi. 5. Rehabilitasyon: Tedavi süreci tamamlandıktan sonra, yaraların veya hastalıkların tamamen iyileşmesi için özel beslenme ve rehabilitasyon programları uygulanması. Yoğun bakım süreci, kedinin hayatta kalma şansını artırmak ve mümkün olan en hızlı iyileşmeyi sağlamak için hayati önem taşır.

Kedinin gözü akınca yapılması gerekenler şunlardır: 1. Veteriner Kontrolü: Kedinin göz akıntısının nedenini belirlemek için bir veteriner hekime başvurulmalıdır. 2. Göz Temizliği: Göz akıntısını temizlemek için steril bir pamuk ve ılık su kullanılabilir. Ancak, gözlerdeki iltihaplanma durumunda veteriner önerisi alınmalıdır. 3. Alerji Yönetimi: Göz akıntısının nedeni alerjiyse, alerjenlerden kaçınmak ve veteriner tarafından önerilen antihistaminik ilaçları kullanmak önemlidir. 4. Yabancı Cisim Kontrolü: Göze kaçan toz, kir veya yabancı cisimler varsa, nazikçe temizlenmelidir. Eğer göz akıntısı sürekli devam ederse veya renk değiştirirse, bu durum ciddi bir göz sorununu işaret edebilir.

Kedinin diş taşı temizlendikten sonra yapılması gerekenler şunlardır: 1. Veteriner Kontrolü: Diş temizliği sonrası veteriner hekim, ağızdaki anormal durumları ve diş kayıplarını tespit ederek hasta kaydına geçer. 2. Antiseptik Uygulama: Dişetlerindeki hassasiyetleri azaltmak ve antisepsi sağlamak için antiseptik jeller uygulanır. 3. Beslenme Düzeni: Kedinin yeterli miktarda su içmesi ve dengeli bir diyet alması sağlanır. 4. Düzenli Fırçalama: Kedinin dişlerinin düzenli olarak fırçalanması, plak ve tartar oluşumunu önlemek için önemlidir. 5. Profesyonel Temizlik Tekrarları: Gerekirse periyodik olarak profesyonel diş temizliği tekrarlanır.

Veteriner hekim Emine Erkan, Antalya'nın Kemer ilçesinde çalışmaktadır.

Sancaktepe Dostum Veteriner Kliniği, İstanbul'un Sancaktepe ilçesinde, Sarıgazi mahallesinde bulunmaktadır.

Eurofarma adlı şirket, gıda sektöründe değil, ilaç ve sağlık sektöründe faaliyet göstermektedir. Eurofarma'nın başlıca iş alanları şunlardır: - Uluslararası ticaret: İlaç ve sağlık ürünlerinin küresel çapta ticareti. - Sözleşme imalat hizmetleri: Bitmiş dozaj formları ve ilaç geliştirme hizmetleri sunmak. - Dağıtım hizmetleri: İlaçların dağıtımı ve pazarlanması. - Jenerik ve biyobenzer ilaçlar: Bu tür ilaçların üretimi ve satışı. - Hayvan sağlığı: Veteriner ilaçları ve çözümleri sunmak.

Zafervet Veteriner Kliniği'nin sahibi Veteriner Hekim Zafer Altınsoy'dur.

Atların en çok sevdiği bakım, tımar olarak adlandırılan, vücutlarındaki toz, kir ve kepeklerin temizlendiği bakımdır. Atlar, tımar sırasında söylenen tatlı sözleri ve okşayıcı davranışları da severler. Atların sevdiği diğer bakım türleri arasında, vücut üzerindeki uzamış kılların alındığı el tımarı ve yıkama yer alır. Atların bakımı yapılırken, onların hassas ve duygusal doğaları göz önünde bulundurulmalıdır.

Kuşlarda kullanılacak kremler, sadece veteriner önerisiyle kullanılmalıdır. Muhabbet kuşlarında yaygın olarak kullanılan bazı kremler şunlardır: Terramycin krem ve Avipom merhem. Hipokort krem. Mantar kremi. Ayrıca, kuşların yaralarının temizlenmesi ve antiseptik uygulanması da önemlidir.

Besi çadırında hayvanların beslenmesi için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Yem Rasyonu: Hayvanların yaş, kilo, ırk, cinsiyet gibi özelliklerine uygun yem rasyonları oluşturulmalıdır. 2. Yem Çeşitliliği: Ot, saman, yem, mısır gibi farklı yemler kullanılarak hayvanların beslenmesi zenginleştirilmelidir. 3. Su Temini: Hayvanların sağlıklı gelişimi ve verimli olmaları için sürekli ve temiz su temin etmek büyük önem taşır. 4. Vitamin ve Mineral Takviyeleri: Hayvanların vitamin ve mineral ihtiyaçları dengeli bir biçimde karşılanmalı, gerekli durumlarda takviyeler yapılmalıdır. 5. Düzenli İzleme: Hayvanların gelişimi düzenli olarak izlenmeli ve yem miktarları buna göre ayarlanmalıdır. Bu süreçte, alanında uzman bir veterinerden danışmanlık almak, besleme yönetiminin başarısını artırır.

Kedinin gözünün beyazlamasının birkaç nedeni olabilir: 1. Katarakt: Göz merceğinin opaklaşması sonucu ortaya çıkar ve genellikle yaşla birlikte artar. 2. Glokom: Göz içindeki basıncın artması, gözde beyazlaşma, ağrı ve göz sulanmasına neden olabilir. 3. Retinal Dejenerasyon: Retina hasarı veya dejenerasyonu, gözbebeklerinin beyazlaşmasına yol açabilir. 4. Enfeksiyonlar: Göz enfeksiyonları, iltihaplanma ve göz akıntısına neden olarak gözbebeklerinin beyaz görünmesine yol açabilir. 5. Tümörler: Göz çevresindeki tümörler de bu duruma katkıda bulunabilir. Bu belirtiler ciddi sağlık sorunlarının habercisi olabileceğinden, kedinin gözbebeklerinde beyazlaşma fark edildiğinde derhal veteriner hekime başvurulmalıdır.

Galaksi Veteriner kliniği, İstanbul'un Kadıköy ilçesindeki Bostancı semtinde bulunmaktadır.